Kemencenin gercek tarihi???

pegasus_dna

Forum Editörü
Katılım
28 Ocak 2010
Mesajlar
1,417
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Şehir:
Sakarya
KARADENİZ KEMENÇESİNİN BENZERİ YOK


Farsça bir kelime olan kemençe "yayla çalınan küçük saz" anlamını taşır. Kemençe kelimesi bugün Türkiye dışında İran, Ermenistan, Yunanistan, Gürcüstan, Azerbaycan gibi pek çok ülkede kullanılmaktadır. Kemençe, biri Osmanlı müziğinde, diğeri Doğu Karadeniz halk müziğinde kullanılan iki ayrı yaylı çalgının ortak adıdır. Bunlardan ilki için yirminci yüzyılın ortalarına kadar kullanılan "armudî kemençe", "fasıl kemençesi" gibi adlar, artık yerini "klasik kemençe" adına bırakmıştır. Bir halk çalgısı olan ikincisi ise, "Karadeniz kemençesi" olarak anılır.

Doğu Karadeniz müziğinin vazgeçilmez sazlarından biri olan bu enstrüman uzun yıllar, “notasız çalınıyor” gibi yanlış sözler nedeniyle ilkel bir sazmışçasına hep geri planda kalmış ve müzik otoriteleri tarafından fazlaca ciddiye alınmamıştır. Fakat dünyanın neresinde olursa olsun kültüründen vazgeçmeyen Karadeniz insanı, kemençesinden de vazgeçmemiş ve onu bugünlere taşımıştır. Karadeniz kemençesinin şekil ve çalınış tarzı bakımından benzeri bulunmamaktadır. 18. yüzyıl sonlarına kadar Türk müziğinin tek yaylı sazı olan kemençenin yerini, önce viola damore (sinekemanı), sonra da violino (keman) aldı. Ama Karadeniz kemençesi horonlar sayesinde günümüze kadar gelebildi.

Karadeniz kemençesi bir ağaç parçasından yontularak ve oyularak yapılır. Ama biçimi bütünüyle farklıdır. Karadeniz kemençesinin standart ölçülerinden söz etmek güçtür. Ama günümüzde, uzmanların ve profesyonel yorumcuların kullandığı kemençeler genellikle 56 santim uzunluğundadır. Kemençenin gövdesi genellikle erik veya ardıç ağacından yapılır. Köknar veya ladinden yapılan göğüs oldukça incedir. Tellerin basıncına dayanabilmesi için göğüs bölümüne kubbe şeklinde form verilir. Burgular oldukça küçüktür. Teller tuşa çok yakındır. Karadeniz kemençesinde üç tel bulunur. Kemençenin en ince teli “zil teli”, çalış tarzından dolayı orta tel “sağır tel” ve üçüncü tel ise “bam teli” olarak anılmaktadır. Karadeniz kemençesi, tellerin üzerine parmak uçlarıyla basılarak çalınır. Seslendiren kemençeyi ayakta ise sol eliyle tutarak, oturuyor ise dizlerinin arasına dayayarak çalar.
 

pegasus_dna

Forum Editörü
Katılım
28 Ocak 2010
Mesajlar
1,417
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Şehir:
Sakarya
bu sazın İç Asya'dan geldiği düşüncesi ağır basmaktadır. Kimi Batılı araştırmacıların da yaylı sazların Asya'dan geldiği düşüncesini savunmalarını da belirtelim.

Asya Türkçesinde dün olduğu gibi bugün de kemençe sözcüğü kullanılmaz. Iklığı ile gıcak sözcüğü kullanılır. Araplar da en eski tip Asya yaylı sazını Farsça "kemençe" adıyla İran'dan almışlardır.
 

pegasus_dna

Forum Editörü
Katılım
28 Ocak 2010
Mesajlar
1,417
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Şehir:
Sakarya
bende araştırdım kemençeyi asya kökenli bir çalgı. lazlar kafkasya'dan gelme bir hocamız araştırmıştı. kemençe ilk araştırdığımda yunanistana ait olduğunu okumuştum karadenize yerleşen rumlardan benimsediğimiz bir çalgı diye.... kesinlikle türk çalgısı garanti, aynı şekilde horon da türk oyunu asya'dan miras bize
 

pegasus_dna

Forum Editörü
Katılım
28 Ocak 2010
Mesajlar
1,417
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Şehir:
Sakarya
tabancamin sapini


tabancamin sapini gulle donatacagim
gulle donatacagim
alacagim baska yar sevecegim baska yar
seni catlatacagim seni catlatacagim

tabancam dolu mermi seven boyle eder mi
seven boyle eder mi
insan sevdigi yari insan sevdigi yari
birakir da gider mi birakir da gider mi:D:D:D:DD:::):):)
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Son mesajlar

Forum istatistikleri

Konular
17,421
Mesajlar
134,319
Kullanıcılar
90,728
Son üye
Steventiz
Üst