Tvs 3.Kısım

BospHoruS

Özel Üye
Katılım
21 Tem 2008
Mesajlar
639
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Şehir:
İstanbul
D-VERGİLENDİRME YÖNTEMLERİ VE VERGİNİN ÖDENMESİ
1.Vergilendirme Yöntemleri
Veraset ve intikale vergisi; stopaj usulüne göre ve beyan usulüne göre alınmaktadır.
1.1.Stopaj Usulü
Stopaj usulü sadece iki şekilde kazanılan karşılıksız intikallerde uygulanmaktadır;1.Futbol müsabakalarına ve at yarışlarına ait müşterek bahislerden kazanılan paralarla ve 2. Gerçek ve tüzel kişilerce düzenlenen yarışma ve çekilişlerde kazanılan mallar stopaja tabidir. Bu tür servet transferleri için artan oranlı tarife uygulanmaz. Bu tür intikallerde oran %10 olarak tek oran şeklinde uygulanır.
Stopaj yapmaya yetkili olan mercii; müsabaka, yarış ve çekilişleri düzenleyenlerdir. Bu merciiler “vergi sorumlusu” sıfatıyla esas mükelleften vergiyi kesmekte ve vadesinde vergi dairesine yatırmak zorundadırlar. Stopaj yapanlar kestikleri vergiyi vergi dairesine bildirip yatırmak için Stopaj Beyannamesi verirler. Stopaj beyannamesi; yarışma ve çekiliş ile müsabakaların yapıldığı günü takip eden ayın 20 nci günü akşamına kadar vergi dairesine verilir.
Hesaplanan vergi yarışmanın düzenlendiği tarihi izleyen 20. günü akşamına kadar beyan edilir ve vergisi ödenir.
1.2.Beyanname Usulü
Veraset veya çeşitli şekillerde karşılıksız bir mal iktisap(elde edenler) edenler, iktisap ettikleri malları bir beyanname ile bildirmek zorundadırlar. Ancak; vergiden muaf olan şahıslar ile trafik komisyonlarınca yapılan ticari taşıt plakalarından elde edilen bedellerinden ticari plaka sahiplerinin iktisapları, yarış ve çekilişlerden kazandıkları ikramiyeler üzerinden vergi tevkifatı yapılanlar, bu ikramiyeleri için beyanname vermezler.
Beyannamenin verileceği yer; veraset yoluyla intikallerde ölen kişinin bağlı bulunduğu yerdeki vergi dairesidir. Diğer intikallerde ise tasarrufu yapanın bağlı bulunduğu yer vergi dairesidir.Yabancı memleketlerde bulunan mükellefler beyannamelerini Türkiye konsolosluklarına verirler. Beyanname her mükellef için ayrı ayrı veya oraklaşa verilebilir.
Beyannamelerin Verilme Zamanları;
1. Veraset yoluyla gerçekleşen intikallerde:
• Hem ölen hem mirasçı(mükellef) Türkiye'de ise; ölüm tarihini takibeden dört ay içinde,
• Ölen Türkiye’de mirasçı yabancı bir memlekette ise ölüm tarihini takibeden altı ay içinde;
• Ölen yabancı bir memlekette, mükellef Türkiye'de ise ölüm tarihini takibeden altı ay içinde
• Hem ölen hem mirasçı(mükellef) aynı yabancı memlekette ise ölüm tarihini takibeden dört ay içinde
• Ölen yabancı bir memlekette, mükellef yabancı başka bir memlekette ise ölüm tarihini takibeden sekiz ay içinde;
• Gaiplik halinde, gaiplik kararının ölüm siciline kaydolunduğu tarihi takibeden bir ay içinde;
2. Diğer suretle gerçekleşen intikallerde malların hukuken iktisab edildiği tarihi takibeden bir ay içinde verilir.
2.Verginin Ödenmesi
Gerçek ve tüzel kişilerce düzenlenen yarışma ve çekilişlerde kazananlara ödenecek ikramiyeler ile futbol müsabakalarına ve at yarışlarına ait müşterek bahisler dolayısıyla dağıtılacak ikramiyelerden Stopaj yoluyla beyan edilen vergi; beyanname verme süresi içinde ödenir.
Stopaj dışında beyan üzerine hesaplanan veraset ve intikal vergisi tahakkukundan itibaren 3 yılda ve her yıl Mayıs ve Kasım aylarında olmak üzere iki eşit taksitte ödenir.
II-EMLAK VERGİSİ
Emlak Vergisi, sahip olunan gayrimenkuller üzerinden alınan bir vergidir. Burada vergi gayrimenkulün getirisi üzerinden değil bizzat kendisi üzerinden alınmaktadır. Emlak vergisi; bina vergisi ve arsa-arazi vergisi şeklinde ikiye ayrılmaktadır. Türk Vergi sistemine 1319 sayılı Kanun’la 29.07.1970 tarihinde dahil olmuştur.
A.BİNA VERGİSİ
1.Verginin Konusu-Mükellefi- Mükellefiyetin Başlaması ve Sona Ermesi
Verginin Konusu; Türkiye sınırları içinde bulunan binalar Bina Vergisine tabidir. Bina kavramı; yapıldığı madde ne olursa olsun, gerek karada gerek su üzerindeki sabit inşaatın hepsini kapsar. Bina vergisi alınırken bina mütemmimleri (binanın tamamlayıcı parçaları) de bina ile birlikte nazara alınır. Örneğin bina vergisi alınırken binadaki asansör, odalardaki parke vb. döşemeler, pencerelere yapılan ısı yalıtıcıları vb. gibi tamamlayıcılar da binanın vergisi hesaplanırken göz önünde bulundurulur.
Ancak yüzer havuzlar, sair yüzer yapılar, çadırlar ve nakil vasıtalarına takılıp çekilebilen seyyar evler ve benzerleri bina sayılmaz. Örneğin gemiler bina sayılmamaktadır. Ancak deniz veya gölleirn içerisine yapılmış tesisler bina kapsamına dahildir.
Verginin Mükellefi: Emlak Vergisi Kanunu’nun 3. maddesinde bina verginsin mükellefi, binanın sahibi, varsa intifa hakkı sahibi, her ikisi de yoksa binaya sahip gibi tasarruf eden gerçek ve tüzel kişilerdir. Bu durumda mükellefiyet için öncelik intifa hakkı sahibindedir . Eğer intifa hakkı sahibi yoksa sahibi, o da yoksa sahip gibi tasarruf eden olacaktır.
Mükellefiyetin Başlaması ve Sona Ermesi; Mükellefiyetin başlangıcı; bina değerinin değiştiği hallerde, değer değişim tarihini takip eden yılın başıdır, muafiyetin kalkması durumunda muafiyetin kalktığı tarihi takip eden yılın başıdır, dört yılda bir yapılan takdir işlemlerinde, takdir işleminin yapıldığı tarihi izleyen yılın başıdır(EVK m.9). Mükellefiyetin sona ermesi; vergiden muaf iken muaflığı kalkıp mükellef olan kişinin muaflığı kalktığı tarihi izleyen taksitten itibaren sona erer. Bir sonraki taksitte vergi ödenmesi gerekir. Bina yıkılmışsa, yanmışsa veya kullanılmaz hale gelmişse mükellefiyet, olay tarihini izleyen taksitten itibaren sona erer (EVK m.9).
2.Muafiyet ve İstisnalar
Bina vergisinde uygulanan muaflıklar, daimi ve geçici muaflıklar olmak üzere iki ayrı başlık halinde düzenlenmiştir.
Daimi muaflıklar EVK m.4’te fıkralar halinde düzenlenmiştir. Daimi muaflıklardan yararlanabilmek için binaların kiraya verilmemesi gerekmektedir. Aksi takdirde muafiyetten yararlanılamamaktadır. Daimi muafiyete örnekler; Devlete, yerel yönetimlere, üniversitelere ait binalar ve İl Özel İdareleri, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birlikler veya bunlara bağlı müesseselere ait; Su, elektrik, havagazı, mezbaha ve soğuk hava işletme binaları, Belediye sınırları içinde yolcu taşıma işletme binaları ve kapalı durak yerleri; Türk Silahlı Kuvvetlerini (Jandarma Genel Komutanlığı dahil) güçlendirmek amacıyla kurulmuş vakıflara ait binalar, Dini hizmetlerin ifası için yapılmış ibadethanelerdir.
Emekli, İşsizler ve Ev hanımlarına yönelik muafiyet; Türkiye sınırları içinde, brüt alanı 200 metrekareyi aşmayan bir konuta sahip olan ve emekli aylığı dışında başka geliri olmayan ‘emekliler’, Tek konutu olan işsizler ve geliri olmayan ev hanımları, bu konutları için emlak vergisinden muaftırlar.
EVK m. 5’te geçici muaflıklar da tanınmıştır. Geçici muaflığa aşağıdaki uygulamalar örnek olarak verilebilir; Mesken olarak kullanılan binaların ya da dairelerin vergi değerinin ¼’ü inşaatın sona erdiği yılı takip eden yılın başından itibaren 5 yıl vergiden istisnadır.
3-Verginin Tarhı ve Ödenmesi
Bina vergisi belediyeler tarafından tarh edilir. Normal koşullarda dört yılda bir defa olmak üzere takdir işlemlerinin yapıldığı yılı takip eden bütçe yılının Ocak ve Şubat aylarında tarhiyat yapılır. Ancak bina değerinde meydana gelen bir takım değişiklikler vb. nedenlerle bazen mükelleflerin binaları ile ilgili olarak belediyelere bildirim yapmaları da söz konusu olabilmektedir. Bildirim verilmesi gereken hallerde, vergi değerini değiştiren sebeplerin meydana geldiği bütçe yılını takip eden yılın Ocak ayı içinde tarhiyat yapılır. Eğer ki takdir komisyonlarının bina değerini tespit etmesi gerekliliği gibi bir durum söz konusu olursa, takdir komisyonlarınca bina bedeline ilişkin takdir işlemlerinin yapıldığı bütçe yılını takip eden yılın Ocak ve Şubat aylarında tarhiyat yapılır.
3.1.Verginin Matrahı-Vergi Tarifesi ve Verginin Hesaplanması
Verginin Matrahı; Bina vergisinin matrahı binanın “vergi değeri”dir. Binaların vergi değeri Maliye ve Bayındırlık Bakanlığı tarafından ortaklaşa belirlenen asgari inşaat metrekare maliyet bedelleri ile takdir komisyonlarınca belirlenen arsa veya arsa payı değeri esas alınarak belirlenir (EVK m.29). Bu değerler, her şehir ve bölge için farklıdır. Bu şekilde belirlenen vergi değeri, mükellefiyetin başladığı yılı izleyen yıllarda yeniden değerleme oranının yarısının eklenmesiyle bulunur.
Verginin Tarifesi; Bina vergisinin oranı meskenlerde binde bir, diğer binalarda ise binde ikidir. Bu oranlar, 3030 sayılı Kanunun uygulandığı büyük şehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde % 100 artırımlı uygulanır.
Verginin Hesaplanması; bina vergisi yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde belirlenen matrah ile vergi oranlarının çarpılması suretiyle bulunur. Vergiyi hesaplayan birim belediyelerdir. Belediyeler binanın vergi değeri üzerinden dört yılda bir vergi hesaplarlar. Hesaplanan vergi bir sonraki yıl yeniden değerleme oranının yarısı kadar artırılmak suretiyle uygulanır.
3.2.Verginin Ödenmesi
Her yılın bina vergisi, Ocak ayında belediye tarafından otomatikman tahakkuk ettirilir. Tahakkuk ettirilen vergi iki taksitte ödenir. Birinci taksit Mart-Nisan-Mayıs olmak üzere üç ayda, ikinci taksit Kasım ayında ödenir.
B.Arsa ve Arazi Vergisi
1.Verginin Konusu-Mükellefi-Mükellefiyetin Başlaması ve Sona Ermesi
Verginin Konusu: Türkiye sınırları içinde bulunan arazi ve arsalar Arazi Vergisine tabidir. Arsa, Belediye sınırları içinde belediyece parsellenmiş arazilerdir. Belediye sınırları içinde veya dışında bulunan parsellenmemiş araziden hangilerinin bu kanuna göre arsa sayılacağı Bakanlar Kurulu Kararı ile belli edilir.
Verginin Mükellefi: Arazi Vergisinin mükellefi, arazinin maliki, varsa intifa hakkı sahibi her ikisi de yoksa araziye malik gibi tasarruf edenlerdir. Ancak arazinin ortak olması durumunda mükellefiyette farklılık vardır.
Mükellefiyetin Başlaması ve Sona Ermesi; Mükellefiyetin başlangıcı; Arsa-arazi değerinin değiştiği hallerde, değer değişim tarihini takip eden yılın başıdır, muafiyetin kalkması durumunda muafiyetin kalktığı tarihi takip eden yılın başıdır, dört yılda bir yapılan takdir işlemlerinde, takdir işleminin yapıldığı tarihi izleyen yılın başıdır(EVK m.19). Mükellefiyetin sona ermesi; vergiden muaf iken muaflığı kalkıp mükellef olan kişinin muaflığı kalktığı tarihi izleyen taksitten itibaren sona erer. Bir sonraki taksitte vergi ödenmesi gerekir. Üzerine bina yapılan arsayla ilgili arazi vergisi mükellefiyeti, inşaatın bittiği yılı takip eden yılın başından itibaren sona erer (EVK m.19).
2.Muaflık ve İstisnalar
Bina vergisinde olduğu gibi arsa ve arazi vergisinde de daimi ve geçici muaflıklar söz konusudur.
Daimi muaflıkların bir kısmında kiraya verilmemek şartı varken bir kısmı için yoktur. Kiraya verilmemek şartıyla muaflık kapsamında olan arazilere örnekler(EVK m.14); kamu yararına çalışan derneklerin arazileri, mezarlıklar, belediye ve mücavir alan sınırları dışında bulunan arazidir.
Kiraya verilmemek şartı olmayan daimi muaflıklara örnekler (EVK m.14-a-b-f-ı) ; Devlete, yerel yönetimlere, üniversitelere ait araziler, il özel idareleri, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birlikler veya bunlara bağlı müesseselere ait; su, elektrik, havagazı, mezbaha ve soğuk hava işletmelerine ait arazilerdir.
Geçici muaflıklar teşvik veya koruma gibi bazı amaçlarla EVK m.15’de tanımlanmış olan muaflıklardır. Bunlar; Özel kanunlarına göre, devlet ormanları dışında insan emeğiyle yeniden orman haline getirilmek üzere ağaçlandırılan arazi 50 yıl muaftır. Yeni fidan dikimi veya aşılama gibi yöntemlerle oluşturulan bağ, bahçe, meyvelik ve ağaçlık araziler en az 2 en fazla 15 yıl vergiden muaftır.
3.Verginin Tarhı ve Ödenmesi
Arsa ve arazi vergisi de belediyeler tarafından tarh edilir. Normal koşullarda dört yılda bir defa olmak üzere takdir işlemlerinin yapıldığı yılı takip eden bütçe yılının Ocak ve Şubat aylarında tarhiyat yapılır. Ancak arsa veya arazi değerinde meydana gelen bir takım değişiklikler vb. nedenlerle bazen mükelleflerin arasa veya arazi ile ilgili olarak belediyelere bildirim yapmaları da söz konusu olabilmektedir. Bildirim verilmesi gereken hallerde, vergi değerini değiştiren sebeplerin meydana geldiği bütçe yılını takip eden yılın Ocak ayı içinde tarhiyat yapılır. Eğer ki takdir komisyonlarının arsa veya arazinin değerini tespit etmesi gerekliliği gibi bir durum söz konusu olursa, takdir komisyonlarınca arsa veya arazi bedeline ilişkin takdir işlemlerinin yapıldığı bütçe yılını takip eden yılın Ocak ve Şubat aylarında tarhiyat yapılır.
3.1.Verginin Matrahı-Tarifesi ve Hesaplanması
Verginin Matrahı; Arsa ve arazinin “vergi değeri”dir. Arsa ve arazilerin vergi değeri takdir komisyonlarınca Vergi Usul Kanunu’nun asgari ölçüde birim değer tespitine ilişkin hükümlerine göre tespit edilir. Arsa ve arazi değeri, il, ilçe, mahalle, köy gibi yerel konumlardan kaynaklanan özellikler, arazilerin toprak yapısı gibi özellikler dikkate alınarak belirlenir.
Verginin Tarifesi: Arazi vergisinin oranı binde bir, arsalarda ise binde üçtür. Bu oranlar, 3030 sayılı Kanunun uygulandığı büyük şehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde % 100 artırımlı uygulanır.
Verginin Hesaplanması: Arsa ve arazi vergisi, asgari birim değerler esas alınarak belirlenen matrah ile vergi oranlarının çarpılması suretiyle bulunur. Vergiyi hesaplayan birim belediyelerdir. Belediyeler arsa veya arazilerin vergi değeri üzerinden dört yılda bir vergi hesaplarlar. Hesaplanan vergi bir sonraki yıl yeniden değerleme oranının yarısı kadar artırılmak suretiyle uygulanır.
3.2.Verginin Ödenmesi: Her yılın vergisi ocak ayında belediye tarafından otomatikman tahakkuk ettirilir. Tahakkuk ettirilen vergi iki taksitte ödenir. Birinci taksit Mart-Nisan-Mayıs aylarında, ikinci taksit Kasım ayında ödenir.
III- MOTORLU TAŞITLAR VERGİSİ
Motorlu taşıtlar vergisi, servet sahipliği üzerinden alınan bir özel servet vergisidir. Türk Vergi Sistemine 197 sayılı Kanunla 18.02.1963 tarihinde girmiştir.
A.Verginin Konusu-Mükellefi ve Vergiyi Doğuran Olay
1.Verginin Konusu
MTV Kanunu’nun 1. maddesinde verginin konusunun, motorlu kara, deniz ve hava taşıtları olduğu belirtilmiş olup aşağıdaki şekilde ifade edilmiştir.
a) Karayolları Trafik Kanununa göre trafik şube veya bürolarına kayıt ve tescil edilmiş bulunan motorlu kara taşıtları,
b) Ulaştırma Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğüne kayıt ve tescil edilmiş olan uçak ve helikopterler,
c) Liman veya belediye siciline kayıt ve tescil edilmiş olan motorlu deniz taşıtları, Motorlu Taşıtlar Vergisine tabidir.
2.Verginin Mükellefi
Motorlu Taşıtlar Vergisinin mükellefi; trafik, belediye veya liman sicili ile Ulaştırma Bakanlığınca tutulan sivil hava vasıtaları sicilinde adlarına motorlu taşıt kayıt ve tescil edilmiş olan gerçek ve tüzelkişilerdir.
3.Vergiyi Doğuran Olay
Mükellef adına yukarıda sayılan mercilere taşıt kayıt ve tescilinin yapılmasıdır. Yeni araç alınması durumunda aracın sıfır veya ikinci el olmasına göre vergiyi doğuran olay ve mükellefiyetin başlangıcı farklılık arz etmektedir.
Sıfır alınan araçlar; takvim yılının ilk altı aylık döneminde alınmış ve kaydı yaptırılmışsa mükellefiyet mali yılın başında başlamaktadır. Eğer takvim yılının ikinci altı aylı döneminde alınmışsa ikinci altı aylık dönemin başından itibaren başlamaktadır.
İkinci el araçlarda; takvim yılının birinci altı aylık döneminde alınıp kaydı yaptırılan araçlar için ikinci altı ayın başından itibaren başlarken, ikinci altı aylık döneminde alınanlar için izleyen mali yılın başında başlamaktadır.
B-Bazı Önemli İstisnalar
i. Aşağıdaki gerçek ve tüzel kişilere ait taşıtlar motorlu taşıtlar vergisinden istisna edilmişlerdir(MTVK m. 4).
ii. Genel bütçeye dahil daireler, katma bütçeli idareler, il özel idareleri ve belediyelerle köy tüzelkişiliklerince iktisap edilerek bu daire ve idareler adına kayıt ve tescil edilen taşıtlar
iii. Karşılıklı olmak şartıyla yabancı devletlerin fahri konsoloslar hariç Türkiye’de bulunan diplomatları ve memurlarına ait taşıtlar.
iv. Sakatlık dereceleri %90 veya daha fazla olan maluller için yapılmış ve bizzat bunlar tarafından kullanılan özel tertibatlı olarak imal edilmiş taşıtlar.
C.Verginin Tarhı ve Ödenmesi
Motorlu taşıtlar vergisi, aşağıda belirtilen matrah ve tarifelere göre taşıtların kayıt ve tescilinin yapıldığı yerin vergi dairesi tarafından her yıl Ocak ayının başında yıllık olarak tahakkuk ettirilmiş sayılır. Tahakkuk ettirilen vergi, ayrıca mükellefe tebliğ olunmaz ve vergi tahakkuk ettirilen günde tebliğ edilmiş sayılır.
1.Matrahı ve Tarifesi
Verginin matrahı; Motorlu taşıtlarda vergi matrahı spesifik matrah (miktar esası)tır.spesifik matrahın özelliği, matrahın ağırlık yaş, hacim, uzunlu vb. gibi fizik ölçülerden oluşmasıdır. Motorlu taşıtlarda vergi matrahı, yaş, ağırlık, hacim, kalkış hızı gibi fiziki ölçülere göre belirlenmektedir.
Vergi tarifesi. Vergi tarifesi araç türüne göre dört ayrı liste şeklide belirlenmiştir.
I sayılı tarife: Otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerleri, Motosikletlerden oluşmaktadır. Bu kısımda matrah ölçüsü olarak Motor silindir hacmi ve Yaş esas alınmaktadır. Yaş arttıkça vergi azalmakta, silindir hacmi arttıkça vergi artmaktadır.
II sayılı tarife: Minibüs, Panel van ve motorlu karavanlar, Otobüs ve benzerleri, Kamyonet, kamyon, çekici ve benzerlerinden oluşmaktadır. Bu kısımda matrah ölçüsü olarak Azami Toplam Ağırlık, Cins-Oturma yeri (koltuk sayısı), Ağırlık, Yaş, Motor Silindir Hacmi esas alınmaktadır. Yaş arttıkça vergi azalmakta, silindir hacmi, koltuk sayısı, ağırlık arttıkça vergi artmaktadır.
III sayılı tarife: Yat, kotra ve her türlü motorlu özel tekneler gibi deniz araçlarından oluşmaktadır. Cins-Motor gücü-yaş esas alınmaktadır. Motor gücü arttıkça cinsi lüksleştikçe vergi artmakta, yaş arttıkça vergi azalmaktadır.
IV sayılı tarife: Uçak ve helikopterler gibi hava taşıtlarından oluşmaktadır. Cins-Kalkış Hızı-Yaş esas alınmaktadır. Kalkış hızı kapasitesi arttıkça ve cinsi lüksleştikçe vergi artmakta, yaş arttıkça vergi azalmaktadır
2.Verginin Ödenmesi
Motorlu taşıtlar vergisi her yıl Ocak ve Temmuz aylarında iki eşit taksitte ödenir. Takvim yılının ilk altı ayında, taşıtın bünyesinde bir değişiklik olması veya verginin artırılması veya azaltılması halinde ikinci taksit, yeni duruma göre ödenir.
HARCAMALAR ÜZERİNDEN ALINAN VERGİLER
KATMA DEĞER VERGİSİ
A-VERGİNİN KONUSU-MÜKELLEFİ-VERGİYİ DOĞURAN OLAY
1.Verginin Konusu
Katma değer vergisinin konusu, vergiye tabi işlemlerin türü esas alınarak üç ana çatı üzerine oturtulmuştur. Buna göre Türkiye'de yapılan;
 Ticarî, sınaî, ziraî faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler,
 Her türlü mal ve hizmet ithalatı
 Diğer faaliyetlerden doğan teslim ve hizmetler katma değer vergisinin konusunu oluşturmaktadır (KDVK m.1).
Kanunda ifade edilen diğer faaliyetler;
i. Posta, telefon, telgraf, teleks ve bunlara benzer hizmetler ile radyo ve televizyon hizmetleri,
ii. Spor-Toto oynanması, piyango tertiplenmesi (Millî Piyango dahil), at yarışları ve diğer müşterek bahis ve talih oyunları tertiplenmesi, oynanması,
iii. Profesyonel sanatçıların yer aldığı gösteriler ve konserler ile profesyonel sporcuların katıldığı sportif faaliyetler, maçlar, yarışlar ve yarışmalar tertiplenmesi, gösterilmesi,
iv. Boru hattı ile hampetrol, gaz ve bunların ürünlerinin taşınmaları,
v. Mal ve hakların kiralanması işlemleridir(KDVK m.1).
2.Verginin Mükellefi
Katma değer vergisinin mükellefi, yapılan işlemin türüne göre değişmektedir.
Mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde mükellef; Mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde mükellef, mal teslimini veya hizmet ifasını gerçekleştirenlerdir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta; mal teslimi ve hizmet ifasını gerçekleştirenlerin kanuni mükellef olduklarıdır. KDV’nin nihai yükü ise tüketici üzerindedir.
ii. Mal ve hizmet ithalatında mükellef: İthalatta mal ve hizmet ithal edenler vergi mükellefidir.
iii.Transit taşımalarda mükellef:Transit taşımalarda gümrük veya geçiş işlemine muhatap olanlar verginin mükellefidir.
3.Vergiyi Doğuran Olay
KDV’de vergiyi doğuran olay; Mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, ithalatta ve transit taşımacılıkta farklı şekillerde ortaya çıkmaktadır.
i.Mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde vergiyi doğuran olay: normal koşullarda malın teslimi veya hizmetin yapılmasıyla birlikte vergiyi doğuran olay gerçekleşmiş olur. Eğer malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura veya benzeri belgeler verilmişse, bu belgelerde gösterilen miktarla sınırlı olmak üzere fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmesiyle birlikte vergi doğmaktadır. Kısım kısım mal teslimi veya hizmet yapılması halinde her bir kısmın teslimi veya bir kısım hizmetin yapılmasıyla vergiyi doğmaktadır.Komisyoncular vasıtasıyla veya konsinyasyon suretiyle yapılan satışlarda, malların alıcıya teslimi, KDV’nin doğduğu andır. Malın alıcıya veya onun adına hareket edenlere gönderilmesi halinde, malın nakliyesine başlanması veya nakliyeci veya sürücüye verilmesiyle birlikte KDV doğar. Su, elektrik, gaz, ısıtma, soğutma ve benzeri enerji dağıtım veya kullanımlarında bunların bedellerinin tahakkuk ettirilmesiyle birlikte KDV doğmaktadır.
ii. İthalatta vergiyi doğuran olay: İthalatta, Gümrük Kanununa göre gümrük vergisi ödeme mükellefiyetinin başlaması, gümrük vergisine tabi olmayan işlemlerde ise gümrük beyannamesinin tesciliyle birlikte vergi doğmuş olur.
iii.Transit taşımacılıkta vergiyi doğuran olay: Transit taşımacılıkta ve ikametgâhı, işyeri, kanunî merkezi ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayanlar tarafından yabancı ülkeler ile Türkiye arasında yapılan taşımacılıkta gümrük bölgesine girilmesi veya gümrük bölgesinden çıkılması, anında vergiyi doğuran olay meydana gelmektedir.

B-KDV’DE İSTİSNA UYGULAMALARI
1.Dış Ticarete Yönelik İstisnalar : İhracat İstisnasıKDVK m.11):Türkiye’de ihracata konu olan mal teslimleri ve hizmet ifaları KDV’den istisna edilmiştir. İthalat İstisnası (KDVK m.16);Katma Değer Vergisi Kanunu’na göre, teslimleri vergiden istisna edilen mal ve hizmetlerin ithali durumunda da ithal edilen ürünler KDV’den istisna edilmiştir.
2.Taşımacılıkla İlgili İstisnalar ; Taşımacılıkta kullanılan araçların teslimi ile ilgili istisna, transit taşımacılıkla ilgili istisnalardır.
3.Makine-Techizat Alımları İle İlgili İstisnalar; Kıymetli maden ve petrol aramaları ile ilgili istisna: Altın, gümüş ve platin ile ilgili arama, işletme, zenginleştirme ve rafinaj faaliyetleri ile 6326 sayılı Petrol Kanunu hükümlerine göre yapılan petrol arama faaliyetlerine ilişkin olmak üzere, bu faaliyetleri yürütenlere yapılan teslim ve hizmetler KDV’den istisna edilmiştir(KDVK m.13). Teşvik belgeli mükelleflerin aldıkları makine ve techizata ilişkin istisna: Yatırım Teşvik Belgesi sahibi mükelleflere, belge kapsamındaki makine ve teçhizat teslimleri KDV’den istisna edilmiştir (KDVK. m.13).
4.Diplomatik İstisnalar(KDVK m. 15): Yabancı devletlerin Türkiye'deki diplomatik temsilciliklerine, konsolosluklarına ve bunların diplomatik haklara sahip mensuplarına yapılan teslim ve hizmetler, karşılıklı olmak koşuşlu ile KDV’den istisna kılınmıştır. Benzer şekilde Uluslararası anlaşmalar gereğince vergi muafiyeti tanınan uluslararası kuruluşlara ve bunların mensuplarına yapılan teslim ve hizmetler de KDV’den istisna kılınmıştır.
5. Ulusal Güvenlikle ve Askeri Amaç Taşıyan İstisnalar: Ulusal Güvenlikle İlgili Teslim ve Hizmetlerde İstisna: Milli Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Savunma Sanayii Müsteşarlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Gümrük Muhafaza Genel Müdürlüğüne milli savunma ve iç güvenlik ihtiyaçları için uçak, helikopter, gemi, denizaltı, tank, panzer, zırhlı personel taşıyıcı, roket, füze ve benzeri araçlar, silah, mühimmat, silah malzeme, teçhizat ve sistemleri ile bunların araştırma-geliştirme, yazılım, üretim, montaj, yedek parça, bakım-onarım ve modernizasyonuna ilişkin olarak yapılan teslim ve hizmetler ve bu teslim ve hizmetleri gerçekleştirenlere bu kapsamda yapılacak olan, miktarı ve nitelikleri yukarıda sayılan kuruluşlarca onaylanan teslim ve hizmetler KDV’den istisna edilmiştir(KDVK m.13).
Askeri Amaç Taşıyan İstisnalar; Askeri fabrika, tersane ve atölyelerin kuruluş amaçlarına uygun olarak yaptıkları teslim ve hizmetler istisna kapsamı içerisindedir (KDVK m.17). Örneğin asker elbiseleri üretmek için kurulmuş bir askeri dokuma fabrikasının askerlere verdiği elbiseler KDV’den istisnadır. Ancak aynı kuruluşlar, askerlerin dışında normal insanlar için elbise üretirler ve satarlarsa bu taktirde istisnadan yararlanamazlar.
6. Kültürel ve Eğitim Amaçlı İstisnalar; Kamu kurum ve kuruluşlarının üniversitelerin siyasî partilerin ve sendikaların, emekli ve yardım sandıklarının , kamuya yararlı derneklerin, tarım kooperatiflerinin ve Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıfların kültür ve eğitime katkı sağlamak amacıyla yaptıkları İlim, fen ve güzel sanatları, tarımı yaymak, ıslah ve teşvik etmek amacıyla yaptıkları teslim ve hizmetleri, Tiyatro, konser salonu, kütüphane, sergi, okuma ve konferans salonları ile spor tesisleri işletmek veya yönetmek suretiyle ifa ettikleri kültür ve eğitim faaliyetlerine ilişkin teslim ve hizmetleri istisna kapsamındadır(KDVK m. 17);
7.Sosyal Amaç Taşıyan İstisnalar : Bazı kurum ve kuruluşların sundukları sosyal amaçlı hizmetlere ilişkin istisna: hastahane, kan bankaları gibi kurumların sundukları sağlık ve eğitim hizmetleri, öğrenci yurtları ve huzur evleri gibi kurumalrın sundukları barınma hizmetleri ve botanik ve zooloji bahçeleri gibi kuruluşların kuruluş amaçlarına uygun teslim ve hizmetler KDV’den istisna edilmiştir. Bedelsiz olarak sunulan mal teslimi ve hizmet ifalarına ilişkin istisna: Üniversiteler gibi eğitim kurumlarının bedelsiz eğitim ve öğretim hizmetleri ile kanunların gösterdiği gerek üzerine bedelsiz olarak yapılan mal teslimi ve hizmet ifaları da KDV’den istisna edilmiştir (KDVK m. 17).
Gıda bankalarına yapılan bağışlar, Kültür varlıklarını koruma amaçlı hizmetler ve ile Ruhsat, izin vb. hizmetler için kullanılan basılı kağıtlar da KDV’den istisna edilmiştir.
8.Diğer İstisnalar: Sayılan istisnaların dışında ayrıca aşağıdaki işlemlerde KDV’den istisna edilmiştir (KDVK m.(KDVK m.17-4).
i. Gelir Vergisi Kanununa göre vergiden muaf esnaf ile basit usulde vergilendirilen mükellefler tarafından yapılan teslim ve hizmetler,
ii. Gelir Vergisi Kanununa göre gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçiler ve vergiden muaf olan serbest meslek erbabı tarafından yapılan teslim ve hizmetler,
iii. Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan devir ve bölünme işlemleri
iv. İktisadi işletmelere dahil olmayan gayrimenkullerin kiralanması işlemleri,
v. Darphane ve Damga Matbaası tarafından yapılan teslim ve hizmetler ile Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğünce düzenlenen piyango, sayısal loto, hemen kazan ve benzeri oyunların tertiplenmesi veya oynanması,
vi. Külçe altın, külçe gümüş, kıymetli taşlar döviz, para, damga pulu, değerli kâğıtlar, hisse senedi, tahvil ile [bubirreklamdirdikkatealmayiniz.][bubirreklamdirdikkatealmayiniz.][bubirreklamdirdikkatealmayiniz.][bubirreklamdirdikkatealmayiniz.]l, plastik, lastik, kauçuk, kâğıt, cam hurda ve atıkları teslimi
vii. Serbest bölgelerde verilen hizmetler
viii. Boru hattı ile yapılan yabancı ham petrol, gaz ve bunların ürünlerinin taşınması hizmetleri,
ix. Basın, Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğüne verilen haber hizmetleri.
x. Kurumların iştirak hisseleri ile gayrimenkullerin satışı
C-KDV’de İstisnadan Vazgeçme Müessesesi
1.İstisnadan Vazgeçme Müessesesi
KDV’nin alınış biçimi “vergi indirimi” müessesesi çerçevesinde belirlenmiştir. Üretim-tüketim zincirinin bir aşamasında, alınan mallar için ödenen KDV aynı malın satımı sırasında hesaplanan KDV’den düşülmek suretiyle ödenecek vergi bulunmaktadır. Örneğin toptancı satmak için aldığı bir mal için ödediği KDV’yi malı satınca hesapladığı KDV’den düşmekte ve kalan kısmı vergi dairesine ödemektedir. Bu yolla mükellef, alış sırasında ödediği KDV’yi satış sırasında malın fiyatı içerinde tahsil ettiği KDV’den düşmektedir. Ancak KDV’den istisna edilmiş işlemleri yapanlar, malın satışı aşamasında KDV tahsil edememektedirler. Bu durumda malın alımı aşamasında ödedikleri KDV’yi düşememektedirler ve yüküne bizzat kendileri maruz kalabilmektedirler. Buradan orta çıkan mağduriyetin önlemesi için istisna kapsamında olan işleri yapanlara “istisnadan vazgeçme” hakkı verilmiştir.
2.İstisnadan Vazgeçme Talebi
KDV’den istisna edilmiş işlemleri yapanlar, ilgili vergi dairesine yazılı başvuruda bulunarak, belirtecekleri işlem türleri için vergiye tâbi tutulmalarını talep edebilirler(KDVK m.18). Bu talebin dilekçede belirtilen ve dilekçe tarihinden sonra ifa edilen işlemlerin tamamını kapsaması şarttır.
İstisnadan vazgeçeceklerin talepleri üzerine, vergi dairesince, mükellefiyet tesis edilir. Bu şekilde istisna haklarından vazgeçerek mükellef olanlar, üç yıl geçmedikçe mükellefiyetten çıkamazlar. Mükellefler üç yıllık sürenin bitiminden önce mükellefiyetten çıkma talebinde bulunmadıkları takdirde mükellefiyet yeniden üç yıl süre ile uzatılmış sayılır(KDVK m.18).
3.İstisnadan Vazgeçme Hakkı Olmayan Mükellefler
Ancak istisnadan vazgeçme hakkı bütün mükellefler için tanınmamıştır. Bazı mükellefler, KDV’den istisna olan işlemleri yapsalar dahi istisnadan vazgeçme hakkından yararlanamazlar. Bunlar; Kültür ve eğitim amacı taşıyan istisnalar(KDVK m. 17-1), sosyal amaç taşıyan istisnalar(KDVK m. 17-2), askeri fabrikalar ve atölyelerin teslim ve hizmetleri (KDVK m. 17-3-a) ve Banka ve sigorta muameleleri vergisi kapsamına giren işlemler ve tali acenteler dahil sigorta acente ve prodüktörlerinin sigorta muamelelerine ilişkin işlemleri ile Kurumlar Vergisi Kanununun 7 nci maddesinin (24) numaralı bendinde belirtilen kurumların kredi teminatı sağlama işlemleri (KDVK m. 17-4-e) için istisnadan vazgeçme hakkı yoktur (KDVK m.18).
C.VERGİNİN MATRAHI VE ORANI
1.Vergi Matrahı ve Vergi Oranı
Oran: Katma değer vergisi oranı, vergiye tabi her bir işlem için % 10'dur. Bakanlar Kurulu bu oranı, dört katına kadar artırmaya, % 1'e kadar indirmeye, bu oranlar dahilinde muhtelif mal ve hizmetler ile bazı malların perakende safhası için farklı vergi oranları tespit etmeye yetkilidir. Oranlar: Mal teslimleri ile hizmet ifalarına uygulanacak katma değer vergisi oranları;
 (I) sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için, %1
 (II) sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için, %8
 Ekli listelerde yer alanlar hariç olmak üzere, vergiye tabi işlemler için %18 olarak tespit edilmiştir.
D.KDV’DE BEYAN-TARHİYAT VE VERGİNİN ÖDENMESİ
1.Katma Değer Vergisinde Vergilendirme Dönemi
Katma değer vergisinde vergilendirme dönemi takvim yılının birer aylık dönemi olarak belirlemiştir. Ancak bazı özel durumlar için vergilendirme dönemi olarak birer aylık dönemler değil farklı vergilendirme dönemi benimsenmiştir. Bunlar; götürü usulde vergilendirilenler, ithalat yapanlar, transit taşımacılık yapanlar ve Türkiye ile yabancı memleketler arasında taşımacılık yapanlardır. Götürü usulde vergilendirilenler için vergilendirme dönemi olarak takvim yılı benimsenmiştir. Vergi sistemimizde götürü usul genel olarak 1999 yılında kaldırılmıştır. Sadece Gelir Vergisi Kanunu’nda “Diğer Ücretliler” olarak ifade edilen bir mükellef grubu için götürü usulde vergilendirme uygulanmaktadır. Bu kesimler ücretli oldukları için KDV’ye tabi işlemleri yoktur.
İthalat yapanlar, transit taşımacılık yapanlar ve Türkiye ile yabancı memleketler arasında taşımacılık yapanlar için vergilendirme dönemi, gümrük bölgesine girildiği veya gümrük bölgesinden çıkıldığı andır (KDVK m. 39).
2. KDV’de Beyanname ve Tarhiyat
2.1.KDV Beyannamesi ve Beyan Zamanı
Katma değer vergisi beyan esasına göre tarh edilmektedir. Beyanname yazılı olarak verilir. Normal koşullarda KDV mükellefleri KDV Beyannamesi ile vergiye tabi işlemlerini beyan ederler. KDV beyannamesi yapılan işlemin türüne göre farklı zamanlarda verilmektedir. Normal koşullarda KDV beyannamesi, bir aylık vergilendirme dönemini izleyen ayın 20. günü akşamına kadar işyerinin bulunduğu yerdeki vergi dairesine beyan edilir.
İthalatta ise gümrük giriş beyannamesi ile mükellefiyet doğduğu anda ilgili gümrük idaresine verilir. Motorlu kara taşıtları ile yapılan Transit taşımacılıkta ve Türkiye ile yabancı memleketler arasındaki taşımacılıkta ise mükelleflerin özel beyanı ile ilgili gümrük idaresine beyan edilir. Katma Değer Vergisi, beyannamenin verildiği günde, beyanname posta ile gönderilmişse, vergiyi tarh edecek daireye geldiği tarihi takip eden yedi gün içinde tarh edilir.
2.2. Tarhiyata Yetkili Birim
Tarhiyata yetkili idari birim kural olarak mükellefin işyerinin bağlı bulunduğu vergi dairesidir. Ancak mükellefin ayrı ayrı yerlerde işyeri var ise Gelir ve Kurumlar Vergisi bakımından bağlı bulunulan vergi dairesidir. Gayrimenkul teslimlerinde ise mükellefin istemesi halinde gayrimenkulün olduğu yer vergi dairesidir. İthalatta ithalatın yapıldığı gümrük idaresidir. Vergi tarhiyatı mükellef olan gerçek veya tüzel kişi adına yapılır(KDVK m. 44).
2.3.Vergi İndirimi ve Verginin Ödenmesi
Mükellefler; kendi ödedikleri vergiyi ödeyecekleri vergiden indirirler. Kalanını vergi dairesine yatırırlar. Bir ay içinde gerçekleştirilen KDV’ye tabi işlemlerle ilgili olarak izleyen ayın 20. günü akşamına kadar beyan edilen vergi, aynı ayın 26. günü akşamına kadar ödemek zorundadırlar. İthalde alınan katma değer vergisi, gümrük vergisi ile birlikte ve aynı zamanda ödenir.
ÖZEL TÜKETİM VERGİSİ
I-ÖTV’YE İLİŞKİN GENEL AÇIKLAMALAR
Özel tüketim vergisi, 06.06.2002 tarihinde Türk vergi sistemine girmiştir. Yürürlüğe girmesiyle birlikte 16 adet vergi, fon, kesinti vb. yükümlülüğü ortadan kaldırmıştır. ÖTV’nin yürürlüğe girmesiyle birlikte ortadan kalkan öneli vergiler şunlardır; Akaryakıt Tüketim Vergisi, Taşıt Alım Vergisi, Ek Taşıt Alım Vergisi ve KDV’de %26 ve %40 oranlarından vergilendirilen kısımdır.
ÖTV üç temel amaçla Türk vergi sistemine dahil edilmiştir. Bunlar; (1) kamu geliri elde etmek, (2) Vergi sistemini toplulaştırarak şeffaflaştırmak, (3) Avrupa birliğine uyum amaçlarıdır. ÖTV’nin toplam vergi hasılatı içindeki payı, 2005 yılı sonu itibariyle %30’dur.
II-VERGİNİN KONUSU, MÜKELLEFİ, VERGİYİ DOĞURAN OLAY
A.VERGİNİN KONUSU
Petrol Ürünleri (I sayılı Liste); benzin, motorin, fuel oil gibi petrol ürünleri ve doğalgaz ÖTV’ye tabidir
Motorlu Taşıtlar ( II sayılı Liste); motorlu kara, deniz ve hava taşıtlarının ilk iktisabı vergiye tabidir. Motorlu taşıtlar, kayıt ve tescile tabi olan taşıtlar ve kayıt ve tescile tabi olmayan taşıtlar şeklinde ikiye ayrılmaktadır. Kayıt ve tescile tabi olan araçlar; Binek otomobilleri, minibüsler, midibüsler, otobüsler, kamyon ve kamyonetler, çekici ile vinç, mikser, tanker, çöp arabası gibi özel amaçlı kamyonlar, motosikletler, yatlar ve kotralar, yolcu ve gezinti gemileri, uçaklar ve helikopterlerdir. Kayıt ve tescile tabi olmayanlar; Golf arabaları ve benzerleri, Kar üzerinde hareket eden motorlu taşıtlar ve Jet-ski ve benzeri kayıt ve tescile tabi olmayan deniz taşıtları da ÖTV’ye tabidir. Ancak traktörler ÖTV’ye tabi değildirler.
Kolalı Gazozlar, Alkollü İçkiler ve Tütün Mamulleri (III) sayılı Liste); kolalı gazozlar, alkollü içkiler ve tütün mamulleri de ÖTV’ye tabidir.
Lüks Ürünlerde ( IV sayılı Liste): Bu mallar arasında havyar, poşetli gazete, dergi ve kitaplar, kürk-mücevherat, elektrikli ev aletleri, beyaz eşyalar, radyo-televizyon, kristal eşya ve silah gibi lüks kabul edilen mallardır.
B.VERGİNİN MÜKELLEFİ
Petrol Ürünlerinde ve Doğal Gazda: Petrol ürünleri ve doğal gazda bu ürünleri üreten(imal eden) rafineriler, madeni yağ üreticileri ve bunların ithalatçıları verginin mükellefidir. Örnek; TPAO ve BOTAŞ gibi.
Motorlu Taşıtlarda; Kayıt ve tescile tabi taşıtların ilk iktisabında verginin mükellefi, motorlu araç ticareti yapanlar, bunları kullanmak üzere ithal edenler ve müzayede suretiyle satışını gerçekleştirenlerdir. Kayıt ve tescile tabi olmayan taşıtlarda verginin mükellefi, bu malları imal veya ithal edenler ile müzayede suretiyle satışını gerçekleştirenlerdir.
Kolalı Gazozlar, Alkollü İçkiler ve Tütün Mamullerinde; Verginin mükellefi, bu malları imal veya ithal edenler ile müzayede suretiyle satışını gerçekleştirenlerdir. Örnek; kola üreticileri, alkollü içki fabrikaları, sigara fabrikaları gibi.
Lüks Ürünlerde; bu malları imal veya ithal edenler ile müzayede suretiyle satışını gerçekleştirenler verginin mükellefidirler.
C. VERGİ SORUMLULUĞU
ÖTV mükellefinin Türkiye’de ikametgahı, işyeri, kanuni ve iş merkezi yoksa, vergiye tabi malları teslim alanlar veya adına hareket edenler, ÖTV’nin beyanı ve ödenmesinden mükellef gibi sorumlu olacaklardır.
D. VERGİYİ DOĞURAN OLAY
Petrol ürünleri ve doğalgazda vergiyi doğuran olay; bir defaya mahsus olmak üzere bunların rafineriler, imalatçılar veya ithalatçılar tarafından yurt içinde tesliminde meydana gelmektedir. Petrol ürünlerinin ÖTV uygulanmadan önce müzayede suretiyle satışında da vergi doğmaktadır. (I) sayılı listedeki malların ithali vergiye tabi değildir.
Motorlu Taşıtlarda; bu mallardan kayıt ve tescile tabi olanlar için vergiyi doğuran olay ilk iktisaptır. İlk iktisap ; Türkiye’de kayıt ve tescil edilmemiş olan taşıtların kullanılmak üzere ithali, motorlu araç ticareti yapanlardan iktisabı veya müzayede yoluyla satanlardan alımı, motorlu araç ticareti yapanlar tarafından kullanılmaya başlanması, aktife alınması veya adlarına kayıt ve tescil ettirilmesidir.
Kullanılmak üzere araç ithalinde vergiyi doğuran olay, Gümrük Kanununa göre gümrük yükümlülüğünün doğması, ithalat vergilerine tabi olmayan işlemlerde ise gümrük beyannamesinin tescili ile meydana gelmektedir. Ancak satmak üzere araç ithalinde vergi doğmamakta, ithal edilen araçların kullanılmak üzere ilk iktisabında ÖTV alınmaktadır.
Kayıt ve tescile tabi olmayanlarda vergiyi doğuran olay; bunların ithali, imalatçıları tarafından teslimi veya ÖTV uygulanmadan önce müzayede suretiyle satışıdır.
Kolalı Gazozlar, Alkollü İçkiler ve Tütün Mamullerinde; Bu mallarda vergiyi doğuran olay; bunların ithali, imalatçıları tarafından teslimi veya ÖTV uygulanmadan önce müzayede suretiyle satışıdır.
Lüks Ürünlerde; Bu mallarda vergiyi doğuran olay; bunların ithali, imalatçıları tarafından teslimi veya ÖTV uygulanmadan önce müzayede suretiyle satışıdır.
III-ÖTV’de İSTİSNALAR
İhracat İstisnası: Yurt dışındaki alıcılara teslim edilen ve Türkiye Cumhuriyeti gümrük bölgesinden çıkan mallar vergiden istisna edilmiştir. Kanunun 5/2. maddesi gereğince, ÖTV mükelleflerinden vergi uygulanarak satın alınan taşıtların yurt dışına ihraç edilmesi halinde, mükellefçe vergi dairesine ödenmiş olan vergi ihracatçıya iade edilecektir.
İthalat İstisnaları;Gümrük Kanununun 167. maddesine göre gümrük vergisinden muaf ve müstesna olan malların ithali ÖTV’den de istisna edilmiştir.
Diplomatik İstisna; (II) sayılı listede yer alan taşıtların karşılıklı olmak kaydıyla yabancı devletlerin Türkiye’deki diplomatik temsilcilik ve konsoloslukları, bunların diplomatik statüyü haiz diplomatik misyon şefleri, meslekten konsolosluk memurları, uluslararası anlaşmalarla vergi muafiyeti tanınan uluslararası kuruluşlar ve bunların diplomatik haklara sahip mensupları tarafından ilk iktisabı, ithali veya bunlara teslimi, vergiden müstesna tutulmuştur.
Malul ve Sakatların Taşıt Alımlarında İstisna: Kanunun 7/2. maddesi ile kayıt ve tescile tabi taşıtlardan, araçta sakatlığına uygun hareket ettirici özel tertibatı bulunanların, malül ve sakatlar tarafından bizzat kullanılmak üzere ilk iktisabı vergiden istisna edilmiştir. Ancak, bu istisnadan yararlananlar, 5 yıl süre ile ikinci bir defa bu istisnadan yararlanamayacaktır.
Türk Hava Kurumunun Alımlarında İstisna : (II) sayılı listedeki uçak ve helikopterlerin Türk Hava Kurumunca ilk iktisabı ÖTV’den istisna edilmiştir.
Güvenlik Kuruluşlarının Silah Alımlarına İlişkin İstisna: Güvenlik kurumlarının (IV) sayılı listede yer alan silahları almaları durumunda ÖTV alınmamaktadır.
Kamu Kurumlarına Yapılan Bedelsiz Teslimlerde İstisna : (IV) sayılı listede yer alan malların; merkezi idare kuruluşlarına, il özel idarelerine, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birliklere bedelsiz olarak teslimi ile bu kuruluşlar tarafından bedelsiz olarak ithali ÖTV’den müstesna tutulmuştur.
IV-VERGİNİN TARHI-BEYANI VE ÖDENMESİ
A.VERGİNİN TARHI
Petrol Ürünleri İle Doğalgazda Tarhiyat; Tarhiyat maktu tutarlar şeklinde spesifik matrah esasına göre gerçekleştirilmektedir. Burada petrol ürünleri için litre başına, doğalgazdaysa metreküp başına ÖTV alınmaktadır.
Motorlu Taşıtlarda Tarhiyat; Taşıtlarda ÖTV matrahı, KDV matrahıyla aynıdır. Matraha alıcıdan tahsil edilen veya borçlandırılan taşıma, yükleme, ambalaj, sigorta, komisyon ve benzeri gider karşılıkları, (ÖTV ve KDV hariç olmak üzere) vergi, resim, harç, pay, fon karşılığı gibi unsurlar, vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler de dahildir. Bu matrahlara kanunda öngörülen oranlar uygulanarak vergi tarh edilmektedir.
Kolalı Gazoz Ve Alkollü İçkilerde Tarhiyat; Bu ürünlerde vergi matrahı, ÖTV hariç olmak üzere KDV matrahını oluşturan unsurlardan meydana gelmektedir. Mu matraha alkol derecesine göre farklılaşan oranlar uygulanmaktadır. Tütün mamullerinde ÖTV’nin matrahı; bunların KDV de dahil olmak üzere perakende satış fiyatıdır. Örneğin; perakende satış fiyatı 4 YTL olan bir paket sigaradan % 55,3 oranıyla 2,12 YTL ÖTV alınacaktır.
Lüks Ürünlerde; ÖTV Kanununa ekli (IV) sayılı listedeki mallarda verginin matrahı, ÖTV hariç olmak üzere KDV matrahını oluşturan unsurlardan meydana gelmektedir. KDV matrahı, satılan mallar için alıcıdan tahsil edilen veya borçlandırılan taşıma, yükleme, ambalaj, sigorta, komisyon ve benzeri gider karşılıkları, (ÖTV ve KDV hariç olmak üzere) vergi, resim, harç, pay, fon karşılığı gibi unsurlar, vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler, servis ve benzer adlar altında sağlanan menfaat, hizmet ve değerler olduğu için aynısı ÖTV’nin matrahı olacaktır.
Not: ÖTV’de Vergi İndirimi; ÖTV ödenerek satın alınan petrol ürünlerinin ÖTV’nin konusuna giren bir başka malın imalinde kullanılması halinde ödenen bu vergi, imal edilen malın tesliminden doğan vergiden indirilebilecektir.
B.VERGİNİN BEYANI VE ÖDENMESİ
Petrol Ürünleri ve Doğalgazda: bu mallar için bir ay içinde iki adet vergilendirme dönemi vardır. Buna göre
 Birinci vergilendirme dönemi; Ayın 1-15. günleri arasıdır. İlk 15 günde vergiye tabi olan işlemler, ayın 25’ine kadar beyan edilir ve vergisi ödenir.
 İkinci vergilendire dönemi; Ayın 16’sı ile sonuncu günü arasıdır. Bu süre içinde vergiye tabi olan işlemler ÖTV Beyannamesi ile izleyen ayın 10. günü akşamına kadar beyan edilir ve vergisi ödenir.
Motorlu taşıtlarda: Kayıt ve tescile tabi taşıtlara ait ÖTV, ilk iktisaptan, yani satışla ilgili fatura veya müzayede suretiyle yapılan satışlarda teslimle ilgili belgeler düzenlenmeden önce beyan edilecek ve ödenecektir. Buna göre sözü edilen taşıtların her biri için ayrı ayrı ÖTV Beyannamesi düzenlenecek ve satış işleminin yapıldığı yerdeki vergi dairesine ödenecektir. Bu taşıtların ithalinde ÖTV, gümrük idaresince hesaplanıp, gümrük beyannamesinde gösterilecek ve ithalat vergileriyle birlikte gümrük idaresine ödenecektir.
Kolalı Gazozlar, Alkollü İçkiler ve Tütün Mamullerinde: Bu mallar için vergilendirme dönemi, takvim yılının birer aylık dönemleridir. Bu dönemlere ilişkin vergi, takip eden ayın 15. günü akşamına kadar ÖTV Beyannamesi ile KDV yönünden bağlı bulunulan vergi dairesine beyan edilecek ve bu süre içinde ödenecektir.
Lüks ürünlerde: Bu mallar için vergilendirme dönemi, takvim yılının birer aylık dönemleridir. Bu dönemlere ilişkin vergi, takip eden ayın 15. günü akşamına kadar ÖTV Beyannamesi ile KDV yönünden bağlı bulunulan vergi dairesine beyan edilip aynı süre içinde ödenir.
İthalatta vergi, gümrük idaresince hesaplanıp gümrük beyannamesinde gösterilecek ve ithalat vergileriyle birlikte gümrük idaresine ödenecektir. İthalat vergilerine tabi olmayan mallara ait vergi ise gümrük beyannamesinin tescili tarihinde, bu tarihteki oran üzerinden hesaplanarak ödenecektir.
BANKA VE SİGORTA MUAMELELERİ VERGİSİ
Verginin konusu: banka, banker ve sigorta şirketlerinin yaptıkları işlemler dolayısıyla kendi nam ve hesaplarına aldıkları nakdi ve hesabi paralar verginin konusunu oluşturmaktadır. Ancak finansal kiralama kanununa göre yapılan işlemler bu verginin konusuna girmemektedir.
Verginin Mükellefi: kendi nam ve hesaplarına para alan banka, banker ve sigorta şirketleridir.
Vergiyi Doğuran Olay: yapılan işlemler sonucu paranın bu kuruluşlar tarafından alınmasıdır.
Verginin Matrahı: lehe alınan paranın tutarıdır.
Verginin Oranı: Banka ve Sigorta muameleleri vergisinin nispeti % 15'tir.
Ancak; Bankalararası mevduat muamelelerinde % 1
Kambiyo muamelelerinde nispet matrahın binde biridir (%01).
Verginin Ödenmesi: Mükellefler, bir ay içindeki vergiye tabi muamelelerini bir beyanname ile ertesi ayın 15'inci günü akşamına kadar muamelelerin yapıldığı yer vergi dairesine bildirmek ve ödemek mecburiyetindedir. Herhangi bir dönemde mükellefin vergiye tabi geliri olmasa bile durumu idareye bildirmek için beyanname vermek zorundadır.
IV-DAMGA VERGİSİ
Mukavele, fatura, makbuz gibi bazı kağıtlar damga vergisine tabi tutulmaktadır. Buradaki “kağıt” kavramı; yazılıp imzalanmak veya imza yerine geçen bir işaret konulmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilen belgeleri ifade etmektedir.
Damga vergisi; makbuz vermek, istihkaktan kesinti yapmak ve basılı damga konularak ödenmektedir.
Damga vergisine tabi bazı kağıtlar; Makbuzlar, taahhütnameler, kefalet, teminat ve rehin senetleri, bilançolar, beyannameler, makbuzlardır.
Damga vergisinden istisna bazı kağıtlar; öğrenci ve askerlerle ilgili kağıtlar, evlenme ile ilgili kağıtlar, çiftçilerle ilgili kağıtlar, Hisse senetleri, faiz kuponları , resmi daireler arasında kullanılan kağıtlar.
Damga vergisi nispi(oransal) ve maktu(kesin miktar) olarak alınabilir.
Nispi ödeme için örnek: sözleşmelerden belli parayı ihtiva edenlerde binde 7,5 gibi
Maktu ödeme için örnek: beyannameler için 2004 yılında uygulanacak damga vergisi; yıllık gelir vergisi beyannamelerinde 15 milyon, kurumlar vergisi beyannamesinde 20 milyon, muhtasar beyannamede 10 milyondur.
V-HARÇLAR
Kamu hizmetlerinden yararlananların ödedikleri mali yükümlülükler, harç olarak adlandırılıyordu.
Türkiye’de alınan harçlar;
1. Yargı harçları,
2. Noter harçları,
3. Vergi Yargısı Harçları,
4. Tapu ve kadastro harçları,
5. Konsolosluk harçları,
6. Pasaport, ikamet tezkeresi, vize ve Dışişleri Bakanlığı tasdik harçları,
7. Gemi ve liman harçları,
8. İmtiyazname, ruhsatname ve diploma harçları,
9. Trafik harçları.
Harçların mükellefi; bu hizmetlerden yararlanan gerçek ve tüzel kişilerdir.
Harcın ödenmesi; hizmetten yararlanan tarafından, makbuz alınarak veya basılı damga konularak ödenir.
VI-ÖZEL İLETİŞİM VERGİSİ
Verginin konusu:
Telgraf ve Telefon Kanunu uyarınca Telekomünikasyon Kurumuyla görev veya imtiyaz sözleşmesi imzalamak veya bu Kurumdan ruhsat veya genel izin almak suretiyle telekomünikasyon alt yapısı kurup işleten veya telekomünikasyon hizmeti sunan işletmecilerin;
1.Her nevi mobil telekomünikasyon işletmeciliği kapsamındaki (ön ödemeli kart satışları dahil) tesis, devir, nakil ve haberleşme hizmetleri % 25,
2.Radyo ve televizyon yayınlarının uydu platformu ve kablo ortamından iletilmesine ilişkin hizmetleri % 15,
3.(a) ve (b) bentleri kapsamına girmeyen diğer telekomünikasyon hizmetleri % 15, oranında özel iletişim vergisine tâbidir.
Mobil telefonu aboneliğinin ilk tesisinde yirmi milyon lira ayrıca özel iletişim vergisi alınır.
Verginin mükellefi : Verginin mükellefi; birinci fıkrada sayılan telekomünikasyon hizmetlerini sunan işletmecilerdir. Verginin matrahı, katma değer vergisi matrahını oluşturan unsurlardan teşekkül eder. Bir aya ait özel iletişim vergisi, izleyen ayın onbeşinci günü akşamına kadar beyan edilerek aynı süre içinde ödenir. Bu verginin beyan ve ödenmesine ilişkin olarak 47 ve 48 inci madde hükümleri uygulanmaz.
Bu verginin matrahı ve ödenmesi, katma değer vergisi matrahını oluşturan unsurlardan teşekkül eder. Bir aya ait özel iletişim vergisi, izleyen ayın onbeşinci günü mesai saati sonuna kadar beyan edilerek aynı süre içinde ödenir.
Bu vergi, katma değer vergisi matrahına dahil edilmez, gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider kaydedilmez ve hiçbir vergiden mahsup edilmez.
VII-ŞANS OYUNLARI VERGİSİ
Konusu ve miktarı
a) Spor-Toto, Skor-Toto, Süper-Toto, Spor-Loto, Gol 7 ve benzeri oyunlarda her bir kolon için 3 ykr
b) Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından şans oyunlarıyla ilgili olarak her ne ad altında olursa olsun tahsil edilen paralardan; İdare tarafından ödenen her türlü ikramiye, işletici payı, bayi komisyonu, İdare payı ve Savunma Sanayii Destekleme Fonu payı düşüldükten sonra kalan tutarın % 100'ü.
c) At yarışlarında oynanan her bir bilet için 8 ykr’den az olmamak üzere bilet bedelinin % 10'u.
d) Her türlü diğer müşterek bahislerde katılma bedelinin % 10'u.
Bakanlar Kurulu maktu tutarları on katına kadar artırmaya, sıfıra kadar indirmeye, nispî hadleri kanunî oranın % 10' una kadar azaltmaya ve kanunî oranına kadar artırmaya yetkilidir.
Mükellefi:Verginin mükellefi (a), (c) ve (d) bentlerinde belirtilen oyunlar için bunları tertipleyen kişi ve kuruluşlar, (b) bendinde belirtilen oyunlarda Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğüdür.
Ödeme zamanı: (a), (c) ve (d) bentlerinde belirtilen oyunlarda şans oyunları vergisi, kolon ve bilet bedeliyle birlikte ödenir. Bu müşterek bahis ve talih oyunlarını tertipleyenler tarafından bir ay içinde tahsil edilen şans oyunları vergisi, izleyen ayın yirminci günü akşamına kadar beyan edilerek aynı süre içinde ödenir.
(b) bendinde belirtilen oyunlarda vergilendirme dönemi takvim yılının birer aylık dönemleridir. Bu vergiye ilişkin beyanname, vergilendirme dönemini izleyen ayın yirminci günü akşamına kadar Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğünün bağlı olduğu vergi dairesine verilir ve hesaplanan vergi aynı sürede ödenir.
Şans oyunları vergisi, gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider olarak kabul edilmez ve hiçbir vergiden mahsup edilmez.
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst