Anne ve Çocuk

servivor_050

Super Moderatör
Katılım
30 Eyl 2007
Mesajlar
310
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Bölüm:
İktisat
Şehir:
Ankara
Bebeğin Davranışları Beyin Gelişimini Gösteriyor ...

Türkiye'de yeni kullanılmaya başlanılan ''General Movements yöntemiyle, bebeğin 28. haftadan 56-58. haftaya kadar yaptığı hareketlerin özel bir teknikle takip edilerek, beyin gelişiminin sağlıklı olup olmadığını tespit edilebiliyor...

Eskiden iki yaşına gelinceye kadar çocuğa kesin tanı konulamazken, yeni yöntem sayesinde erken tanı ve erken rehabilitasyon tedavisi sayesinde çocukların motor-mental gelişimleri destekleniyor.

Dr. Sami Ulus Kadın Doğum, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Kıymet İkbal Karadavut, çocuklarda serebral palsi (SP) diye tanımlanan gelişimsel bozuklukların erken yaşlarda tespit edilmesinin çok zor olduğunu, ilk aylarda gelişim bozukluğu tanısının konamayacağını ve hatta iki yaşına kadar kesin tanı yapılamadığını söyledi.

Gelişim bozukluğunda erken tanının, erken dönemde rehabilitasyona olanak verdiği için önemli olduğuna işaret eden Karadavut, erken başlayan rehabilitasyonla spastik çocukların motor-mental gelişimlerinin daha iyi olduğunu bildirdi.

-''YÖNTEMLE, HAREKETLERİN KALİTESİNE BAKIYORUZ''-

Bebeklerde nörolojik sorunlar açısından gebelik takibinin çok önemli olduğunu vurgulayan Karadavut, ikiz gebelik, erken doğum, sağlık durumunun riskli olabileceği öngörülen bebekler ile doğumda gelişebilecek komplikasyonların bebekte nörolojik bozukluklara yol açabileceğini anlattı. Karadavut, bu bebeklerin ilerleyen yaşlarda yürüme, oturma sıkıntıları, beyin felci, el ya da ayakta tutukluk sorunu yaşayabileceklerini, spastik hareketler gösterebileceklerini belirterek, riskli görülen bebeklere ''General Movements'' isimli yeni bir yöntemin uygulanarak erken dönemde tanı ve tedavi imkanının sağlandığını bildirdi.

Yöntemin Avrupa'da çok sık kullanıldığını, ancak Türkiye'de yeni olduğunu anlatan Karadavut, ''Yöntem, Türkiye'de ilk defa Dr. Sami Ulus Kadın Doğum, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesi'nde uygulanmaktadır'' dedi.

General Movements yöntemiyle ilgili olarak eğitimini Hollanda'da tamamlayarak Türkiye'de uygulamaya başlayan Karadavut, 28. haftadan 56-58 haftaya kadar bebekler tarafından yapılan motor hareketlerin kalitesinin değerlendirilmesini sağlayan yöntemle, risk öngörülen bebeklerin hareketlerinin doğum sonrasında ilk günden itibaren takip edildiğini anlattı.

Kimi sağlık sorunları olan gebelerin, erken doğum ihtimali olanların, ikiz gebelikleri olanların, daha önce spastik bir çocuğu olan hamilelerin bebeklerinde gelişim bozukluğu riskinin bulunduğuna dikkati çeken Karadavut, erken dönemde nörolojik bozukluk tanısına olanak veren yöntem hakkında şu bilgileri verdi:

''Tıbbi literatüre göre, bir bebeğe 2 yaşına kadar spastik ya da özürlü olup olmayacağına ilişkin kesin bir tanı yapılamıyor. Bu çocuklarda, her türlü tahlil yapılmasına karşın ancak yüzde 60'lık bir öngörüde bulunulabiliyor. Ancak yeni tanı yöntemiyle yüzde 98 oranında bebeğin ilerde bir sorun yaşayacağı saptanabiliyor. Tüm canlıların beyninde 4 aya kadar devam eden bir nöron ağı vardır. Bu ağ, 4. aydan sonra yok oluyor. Nöron yumağı, 4 ay boyunca bebeğin yapması gereken bazı hareketleri tetikliyor. Bu hareketlerin de sağlıklı çocuklar da birbirine benzer kalitede olması gerekiyor. Bizler de bu yöntemle, hareketlerin kalitesine bakıyoruz.''

-''REHABİLİTASYON İLE BEBEKTEKİ ÖZÜR ORANI AZALTILIYOR''-

Dr. Sami Ulus Kadın Doğum, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Karadavut, anne babaların bebeklerinin vücut hareketlerine karşı doğumdan itibaren duyarlı olmaları gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

''Örneğin, erken doğan (prematüre) bebekler, kafalarını tutamayacakları için bir yatırıldığında kaba, yılan gibi kıvrılır şeklinde hareket etmelidir. Bunu yapamayan bebeklerin nörolojik gelişimi takip edilmelidir. 40. haftadaki bebeklerin ise kolunu, ayağını kendine çeker gibi ve içe dışa döndürerek hareket ettirmesi uygundur. Göbeğini ve kalçasını kabaca oynatması gereklidir. 2 ve 4 aylık bebeklerin ise ellerini, parmaklarını ve bileklerini dans eder gibi oynatması, kıvırması uygundur. Bebeklerin hareketlerinin 4. aydan sonra amaca yönelik olmalıdır. Çıngırağı tutmaya, anneye uzanmaya çalışmalıdır.''

Sağlıklı bir bebeğin başını tutabildiğini, oturma dengesini tutturabildiğini ve emekleyebildiğini ifade eden Karadavut, ''Spastik olan bir bebek ise bu tür eylemlerin hiçbirini yapamaz. Çünkü, bebek başını tutamadığı için beyni de bir süre sonra bunu doğru olarak kabul eder ve başı dik tutmayı öğrenemez. General Movements yöntemiyle, sorun olacağı tahmin edilen bebeğe normal duruş ve pozisyon öğretilip, beynin anormali öğrenmesine izin vermeden doğruyu öğrenmesi hedefleniyor'' diye konuştu.

Karadavut, çok belirgin anormal tanısı konulan bebeklerin, hastanede yattıkları süre boyunca rehabilitasyon programına alındığının altını çizerek, rehabilitasyon ile bebekteki özür oranının azaltılmasına çalışıldığını, doğru hareketleri yapması öğretilen bebeklerin, ileride daha kolay beceri kazanabildiklerini sözlerine ekledi.

Kaynak: haber7.com
 

servivor_050

Super Moderatör
Katılım
30 Eyl 2007
Mesajlar
310
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Bölüm:
İktisat
Şehir:
Ankara
Bebeğinizin Zekasını Arttıran 25 Öneri

Çocukların bir çok şeyi sizi izleyerek öğrendiğini unutmayın ve ona iyi örnek olun. Bunun yanı sıra onun zeka seviyesini yükseltmek için şu önerileri de dikkate alırsanız yararlı olur...

1. Onunla konuşun. Çocuklarınızla konuşmak ve onları dinlemek yapabileceğiniz en önemli iki şeydir. Kimse onunla konuşmazsa konuşmayı öğrenemez ve kimse onu dinlemezse beyni pratik yapamaz; dolayısıyla iletişim kurmayı beceremez. Konuşun, sizinle iletişim kurmaya yaşamının her döneminde ihtiyacı olacak! Araştırmalara göre, bebeğinizle konuşma şekliniz diğerlerinden farklıdır ve bebeğiniz de konuşmayı sizin sözlerinizden öğrenir. Beyin gelişimine sizin anne şefkati dolu sözleriniz faydalıdır.

2. Şarkılar söyleyin. Bebeğinizle şarkılar söyler, güler, şakalaşırsanız çocuklarınız daha erken konuşur.

3. Nesneleri anlatın. Ona bazı nesneleri isimlendirip tarif edin, diğer nesnelerle karşılaştırın, ne işe yaradıklarını açıklayın. Sizi pür dikkat dinlediğini fark edeceksiniz!

4. Arka plandan gelen sesleri kesin. Televizyon ya da radyonun sesi çok açıksa siz ve bebeğinizin dinleme ve konuşma eylemlerini engeller.

5. Çocuğunuz konuşurken bütün dikkatinizi ona verin. Sırtınızı dönmemeye çalışın, diz çöküp göz kontağı kurun.

6. Ona bir şeyler okuyun. Çocuğunuza bir şeyler okumak, dilini öğrenmesini sağlar, algılarını, dikkat genişliğini artırır. Bu yüzden kitapları hayatınızın bir parçası haline getirin, çocuğunuzu uyuturken mutlaka ona okuyun. Çocuğunuzun ilgisini çekmeye başladığında harflerin şekillerini göstererek okuyun, böylece bazı çocuklar okumayı 3 yaşından itibaren öğrenebilir.

7. Müzik çalın. Her ne kadar klasik müziğin çocuğunuza daha parlak bir zeka sağladığı ispatlanmadıysa da, müzik onun zihinsel ve duygusal gelişimini zenginleştirecektir. Bazı insanlar müzik ve matematik yeteneğinin birbirleriyle alakalı olduğuna inanır. Oysa çalışmalar, müzisyenlerin matematikte birçok insandan farklı ya da daha iyi olmadığını gösterir. Çocukların matematik yeteneğine sahip olmasında daha çok ailelerin kitaplar ve iletişimle sağladığı öğrenme cesareti önemli bir rol oynar.

8. Çocuğunuzu uyuturken ona şarkı söyleyin. Bu hem çocuğunuzun daha rahat uyumasını, hem de tekrar ile kelime hazinesini geliştirmesine yardımcı olur.

9. Müzik eşliğinde diğer şeyleri de öğretin. " 1- 2 -3 işte yıkıyoruz ellerimizi 4- 5- 6 şimdi diş fırçalama zamanı..." gibi melodiler çocuğunuzun konsantre olmasına ve kelimeleri hatırlamasına yardımcı olur.

10. Çocuğunuzun sevdiği müziği seçmesine izin verin. Ve davullar, ziller kullanarak gürültü patırtı çıkarmasına bir süre katlanın.

11. Bırakın boyasın. Çocuklarınızın boya kalemleri ve oyun hamurlarıyla vakit geçirmesine engel olmayın çünkü bunlar el becerilerini artırır ve sanatsal bir şekilde kendilerini ifade etmelerine yardımcı olur.

12. Mutlaka beğenilerinizi sunun. Yaptıklarına iltifat edin ve onları herkesin görebileceği bir duvara asın.

13. Sanatsal faaliyetler için malzemeler bulundurun. Yumurta kutularını atmayın, alışveriş paketlerini saklayın, tuvalet kağıtlarındaki ruloları da kesmek ve yapıştırmak için kullanın. Değişik kolajlar yapmak için parktaki yaprakları toplayabilir ve duvar kağıtlarının parçalarını çocuklarınız için saklayabilirsiniz.

14. Sayıları hayatınızın bir parçası haline getirin. Matematiği ne kadar erken öğrenirse, o kadar rahat eder ve kendine olan güveni artar. Merdiven basamaklarını saymak gibi ufak adımlarla başlayın.

15. Sayıları melodik bir şekilde öğretin. "Beşten sonra altı nerde kaldı kahvaltı, altıdan sonra yedi kedi ciğeri yedi" gibi.

16. Büyük küçük gibi niceliklerden bahsedin. "Masadaki tabakları sayabilir misin?" "Büyük olanı mı yoksa küçük olanı mı istersin?" gibi sorularla başlayabilirsiniz.

17. Oyuncaklar ve oyunlar yardımıyla sayıları öğretin. Buzdolabına yapıştırılan mıknatıslı sayılar, küvete atabileceğiniz köpükten yapılmış olanlar, sayılarla ilgili yapbozlar ya da Monopoly'nin çocuklar için olanlarından alın.

18. Bazı şeyleri parçalara bölerek sayıları öğretin. Yiyecekleri küçük parçalara ayırın ve o parçaları çocuğunuzla birlikte sayın.

19. Televizyonu asla bir bebek bakıcısı gibi kullanmayın. Çünkü o çocuklarınızla iletişim kurmakta sizin yerinize geçemez.

20. Aynı videoyu ya da DVD'yi sayısız kere izlemesi sizi endişelendirmesin. Tekrar etme çocuğunuz öğrenmesine yardım eder.

21. Gezin ve öğrenin. Bir parka, kütüphaneye ya da mağazaya yapılan gezilerde çok şey öğrenebilirsiniz.

22. Ara sıra aktivitelerinizi değiştirmeyi deneyin. Diğer çocuklarla oynamasını, onları ve ailelerini düzenli olarak görmesini sağlayın.

Kaynak: Haber 7
 

only roses

Özel Üye
Katılım
28 Ocak 2010
Mesajlar
4,562
Tepkime puanı
15
Puanları
0
Bölüm:
MEZUN
Şehir:
Konya
Teşekkürler paylaşım için:)
 

servivor_050

Super Moderatör
Katılım
30 Eyl 2007
Mesajlar
310
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Bölüm:
İktisat
Şehir:
Ankara
Önemli değil ben teşekkür ederim cevabınız için...
 

servivor_050

Super Moderatör
Katılım
30 Eyl 2007
Mesajlar
310
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Bölüm:
İktisat
Şehir:
Ankara
Çocuğunuzun Omurga Gelişimine Dikkat Ediyormusunuz?

SKOLYOZ : Omurga 3 boyutlu eğimidir.

Normal omurga önden veya arkadan bakıldığında düzdür. Yine normal olarak yanlardan bakıldığında omurga göğüs bölgesinde, arkaya “kifoz” bel bölgesinde öne “lordoz” doğru eğimlidir. Skolyozda yukarıdan aşağıya bakıldığında tüm vertebralar sırt veya bel bölgesinde bir yöne doğru eğilmişlerdir. Omurganın merkezinden üstten aşağıya bakıldığında omurgaların bir kısmı bükülmüşlerdir. Bu da “genelde sağ” kaburgaların çıkınıtılı olması sonucunu doğurur. Skolyoz ailenin birden fazla üyesinde aynı veya farklı kuşaklarda ortaya çıkabilir. “skolyoz, çocuğun veya ailesinin yaptığı veya yapamadığı bir şey nedeni ile gelişemez” Kötü vücut postürü veya ağır çanta taşımak Skolyoza neden olmaz. Skolyoz genelde buluğ çağında ortaya çıkan bir omurga deformitesidir.

Nasıl Fark Edilir?

Skolyozun en çok görülen bulgularından birisi sağ tarafta belirginleşen kürek kemiği çıkıntısıdır. Bir omuz diğerinden daha yüksek olabilir ve çocuk bir tarafa eğilmeye eğilimlidir. Kalça kemikleri simetrik olmayabilir ve biri diğerinden daha yüksekmiş gibi görünür. Skolyozu bozuk duruş ile karıştırmamak gerekir. Sıklıkla skolyozun ilk belirtilerinden biri daha önce giyilebilen giysilerin vücuda tam oturmamasıdır. Bu kızlarda eteğin veya giysinin çizgilerinin asimetrik olması ile belirginleşir. En çarpıcı bulgulardan birisi skolyozlu bir çocuğun öne eğilmesi ile ortaya çıkan kaburga çıkıntısının ortaya çıkmasıdır.

Skolyoz Çok Yaygın mıdır?

Skolyoz araştırma topluluğuna göre her 10 buluğ çağındaki insandan 1 tanesi, herhangi bir derecede skolyoza sahiptir. Bunun anlamı sadece A.B.D de 1 milyon skolyozlu çocuk var demektir. Bu çocuklar aşağı yukarı dörtte biri (veya %2 - %3) tıbbi tedaviye ihtiyaç duyar. Bu tedavi çocuğun yaşı, eğikliğin derecesine göre korse ve egzersizlerle takipten ameliyat olma yoluna gider. Bazı skolyoz vakalarında eğikliğin derecesi o kadar hafif olabilir ki, tedavi hiçbir zaman gerekli olmayabilir. Hafif skolyozun erkeklerdeki sıklığın neredeyse kızlardaki kadardır. Ancak ciddi eğrilikler kızlarda erkeklerdekinden 5-8 kat daha fazladır. Tüm dünyada yürütülen çalışmalar oluşumunda gerçekten ırksal veya etnik duldan bir fark olmadığı ortaya konmuştur.

Skolyoz Tedavi Edilebilir mi?

Şu anda ne skolyoz başlangıcını önleyecek ne de skolyozu cerrahi olmayan yöntemlerle tedavi edilebilecek bir yöntem mevcut değil. Skolyoz tespit edildiğinde doktor hastayı değerlendirme ve tedavi için ortopedik spinal cerrah göndermelidir. Böylelikle hasta ayakta çekilen omurga röntgeni ve periodik kontrol muayeneleri şeklinde takibe alınır. Eğer skolyoz erken teşhis edilirse büyük eğilimler bile Breyslerle önlenebilir. Ciddi eğimler cerrahi gerektirebilir.

Yetişkin Skolyozu :

Yetişkinde, skolyoz hafif ise bu durum değişmeden kalabilir veya yıllar içinde çok yavaş ilerleyerek ciddi problemlere yol açmaz. Buna rağmen bazı kişilerde belirgin değişiklikler oluşabilir. Çok ciddi vakalarda solunumda bir problem olabilir. Eğimin büyüklüğü artarak ağrı yapabilir. Ve fonksiyonları engelleyebilir. Osteoporoz (kemiklerin zayıflaması) ilerleyen yaşla beraber hafif bir eğimin belirginleşmesine yol açabilir. Skolyozlu hastalarda osteoporozun tedavi edilmesi özellikle önemlidir. Yetişkinlerdeki skolyoz buluğ çağında tedavi edilmemiş bir eğimin devamı olacağı gibi, yaşla beraber gelişen dejenerasyon sonucu da olabilir.

Skolyozun Değişik Tipleri Var mıdır?

Skolyozun pek çok nedeni vardır. Hastaların %80-85’inde idiopatik tip skolyoz mevcuttur. İdiopatik kelimesinin anlamı belirli bilinen bir nedeni olmayışıdır. İdiopatik skolyoz sıklıkla aileseldir. Ve genetik (kalıtsal) faktörlere bağlı gibi gözükmektedir. Asıl anlamadığımız, eğimin gelişmesini tetikleyen faktörlerdir. Diğer bir deyişle neden bazı eğimler hızla ilerler de bazıları yavaş ilerler. Skolyoz tam anlamıyla sağlıklı çocuklarda gelişebileceği gibi, beyin felçli (serebral palsi) kas hastalıklı, çocuk felçli, çocuklarda oluşabilir. Doğumsal omurga anormallikleri ve bağ dokusu hastalıkları da sebebler arasındadır. Mongolizm (Down) sendromu da sebebler arasındadır. Skolyozun nedenini erken teşhis, uygun tedaviye yardımcı olabilir.

Buluğ çağında skolyoz ağrı yapmaz ve tespit edilmesi zordur ve skolyozun fark edilmesinden birkaç yıl önce başlamış olabilir. Skolyozun tespitindeki en kolay yollardan biri öne eğilme muayenesidir. Çocuğun omurgasını büyüme tamamlanıncaya kadar düzenli olarak kontrol etmelidir. Çünkü skolyoz buluğ çağ içindeki herhangi bir zaman diliminde ortaya çıkabilir.

Skolyozun Erken Tesbiti İçin Basit Ev Testi :

Bir omuz diğerinden yukarıda mı?

Kürek kemiklerinden biri diğerinden belirgin mi?

Kalça kemiklerinde asimetri var mı?

Kollar yavaşça öne sarkıtıldığında, bir taraf diğer tarafla karşılaştırıldığında kol ve vücut arasında daha fazla mesafe mi mevcut?

Çocukta abartılı bir artmış bel öne eğimi mevcut mu?

Çocukta abartılı bir sırt kamburu mevcut mu?

Belin bir tarafında diğer tarafa nazaran daha büyük bir doku kıvrımı mevcut mu?

Çocuk bir tarafa doğru eğik mi görülüyor?

Çocuğu muayene ederken diz seviyesinde ellerin ve avuç içlerinin birbirine değecek şekilde kolların gevşekçe yanlara sarkmasını sağla. Bu pozisyonda iken;

· Kaburgalarda bir çıkıntı var mı?

· Kalçada veya belde bir asimetri var mı?

Eğer bir tane bile evet yanıtı var ise veya çocuğun ağabeyi, kız kardeşi, ailesi veya diğer yakın akrabalarından bir tanesinde skolyoz mevcutsa aile doktorunuz veya ortopedistiniz ile görüşün.

Normal : Üst ve alt sırt her iki tarafta eşit ve simetrik.

Muhtemel Skolyoz : Üst ve alt sırt veya her ikisinin birden asimetrisi.

Ayrıca Kifozda (Kanburluk) araştırılmalı.

Normal : Düzgün, simetrik, sırt kavsı.

Muhtemel Kifoz : (Aşırı Kamburluk) Muhtemel sırt kavsinin olmayışı ile beraber omuzların belirginleşmesi ve kamburluk

Skolyoz Araştırması : Eğer bir veya daha fazla fiziksel özellik skolyoz veya kifoz düşündürüyorsa profesyonel kişiler ile görüşmeli

Kaynak:hekimce.com
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst