Uykunun güvenli kollarına bırakmak kendini,kapatmak kapılarını düş dünyasının,
seçmektir kolay olanı.Bizim hükmümüz geçer orda.İstemediğimiz hiçbirşey olmaz. Oysa dışarıda akıp giden hayata geçmez sözümüz.
Tedirginliğimiz;sözümüzün geçmediği bu yerde kabul görememekten çekindiğimizdendir.
Şaşkınlığımız;bu dünyanın kendi kuralları olduğunu görüp,savunmasız kaldığımızdandır.
korkularımız ise yitirmişken tüm kalkanlarımızı,bir darbeyle yerlebir olup,zaten için için kanayan yaralarla dolu olan bedenimizi toparlayamayacağımızı hissetmemizdendir.
Oysa ki kapanmasak, duvarlarını bazen nefretle,bazen kırık bir kalple,bazen de unutulmuş çocuk gülümsemeleriyle ördüğümüz düşten kalemize, asıl mapushanenin dışarıda değil içimizde olduğunu görürüz.
Sığındığımız düşlerin bizi nasıl da tutsak aldığını ve mapushane dediğimiz dış dünyadaki tüm zorluklarına rağmen varolabilmenin ve herşeyi değiştirebilme şansının gerçek özgürlük olduğunu,bizim yarattığımız sahte pırıltılı düşlerimize inat,güneşin karanlıkların üzerine hergün bıkmadan doğmasını ve aslında hayatın anlamının bununla ifade edildiğini hissedebiliriz.Bunun için bir gün, sadece bir günlük bile olsa, gündoğarken kalkın ve güneşin dünyayı nasıl aydınlattığını,ışığın kaynağını görün.
seçmektir kolay olanı.Bizim hükmümüz geçer orda.İstemediğimiz hiçbirşey olmaz. Oysa dışarıda akıp giden hayata geçmez sözümüz.
Tedirginliğimiz;sözümüzün geçmediği bu yerde kabul görememekten çekindiğimizdendir.
Şaşkınlığımız;bu dünyanın kendi kuralları olduğunu görüp,savunmasız kaldığımızdandır.
korkularımız ise yitirmişken tüm kalkanlarımızı,bir darbeyle yerlebir olup,zaten için için kanayan yaralarla dolu olan bedenimizi toparlayamayacağımızı hissetmemizdendir.
Oysa ki kapanmasak, duvarlarını bazen nefretle,bazen kırık bir kalple,bazen de unutulmuş çocuk gülümsemeleriyle ördüğümüz düşten kalemize, asıl mapushanenin dışarıda değil içimizde olduğunu görürüz.
Sığındığımız düşlerin bizi nasıl da tutsak aldığını ve mapushane dediğimiz dış dünyadaki tüm zorluklarına rağmen varolabilmenin ve herşeyi değiştirebilme şansının gerçek özgürlük olduğunu,bizim yarattığımız sahte pırıltılı düşlerimize inat,güneşin karanlıkların üzerine hergün bıkmadan doğmasını ve aslında hayatın anlamının bununla ifade edildiğini hissedebiliriz.Bunun için bir gün, sadece bir günlük bile olsa, gündoğarken kalkın ve güneşin dünyayı nasıl aydınlattığını,ışığın kaynağını görün.