only roses
Özel Üye
- Katılım
- 28 Ocak 2010
- Mesajlar
- 4,562
- Tepkime puanı
- 15
- Puanları
- 0
- Bölüm:
- MEZUN
- Şehir:
- Konya
Arkadaşlar bu başlıkta sevdigimiz resimli şiirleri paylaşabiliriz
Felsefe yapmak serbest
Saçlarımı dağıtmak istediğim… Aralarından kayan düş’lerim gibi… Sende yok olmaya gelmişken; bu var oluş da neyin nesi Meyl?! Uçurumlardan uçan hayallerim vardı benim; her bir zerresine umut bağladığım… Şimdi kertildiğim beşikte koyup gidiyorsun sus’larımı. Oysa her biri haykırış’ı taşıyordu koynunda. Her haykırış; bir yankı… Kesildiğim sütte boğuluyorum. Tut beni Meyl! Sana d/üşüyorum…
Ayaküstü sevdalara yedirememek seni… Yüreklere kor gibi düşen acı gibi... Harfler yet/iş/emiyor sana Meyl! Anla beni, anlatılmıyor iç’im… Gere yarısı di/n/lenmek hasıraltı kuytularda. Zulmet bile bize yabancı! Aydınlat şu aşk’ın peçesini! Sıyrıl küf kokulu düşlerden! Son yanım uçurum; yitiyorum!
Künyede kazılı aşk bize; abidane halinle yaklaş “aşk”a; zekâtı ödenmeli bu aşk’ın! Düş/tüğüm ablukalara kulak asma; nasılsa gelirim ben sana; çekildiğim invizada bırakma beni! Tutulduğum arzaları işkillendirme; s/al beni Meyl, içine koşturduğum yollarına… Mef’ul yanlarına yaslandırma kelimelerimi; al onları da yüreğine köprü kur art arda dizilen, yaşanmışlıkların haykırdığı cümlelerimle. Taşmasın gözyaşım, yüreğimden. Boğ/dur/ma hislerimi o deryada. Hangi payıma uzlet düştü ki; sen bana yaraştın Meyl?! Hangi lügat yazdı seni… Hangi hicran; giydirdi sana “aşk” kılıfını?! Söyle Meyl; hangi “sevda” düşürdü seni iç’ime?! Eğil işlendiğin her zerreme; korkuyorum!
Mor bir an’ın koynundayım şimdi… Kaçmak sadece istediğim. Muttasıl’lığım izin vermiyor Meyl; sevdanın vahyinde yazılmıyor gayrılık! Mor menekşe misali bizimki; ötesi ayrılık… Düş’e düşmek; bir “ölüm” kadarlık!
Varlığıma üflenirken can’ım, adın ile var olduğum! Ye/tiş/tir şimdi, sen’i bana.. Ben sen’de yok oluyorum… Yanaklarımdan özlem akıyor… Sereserpeyim şimdi; zeval getiriyor tüm nefesler bana… Hadi eğil yüreğime Meyl; ö/z/lüyorum…
Felsefe yapmak serbest
Saçlarımı dağıtmak istediğim… Aralarından kayan düş’lerim gibi… Sende yok olmaya gelmişken; bu var oluş da neyin nesi Meyl?! Uçurumlardan uçan hayallerim vardı benim; her bir zerresine umut bağladığım… Şimdi kertildiğim beşikte koyup gidiyorsun sus’larımı. Oysa her biri haykırış’ı taşıyordu koynunda. Her haykırış; bir yankı… Kesildiğim sütte boğuluyorum. Tut beni Meyl! Sana d/üşüyorum…
Ayaküstü sevdalara yedirememek seni… Yüreklere kor gibi düşen acı gibi... Harfler yet/iş/emiyor sana Meyl! Anla beni, anlatılmıyor iç’im… Gere yarısı di/n/lenmek hasıraltı kuytularda. Zulmet bile bize yabancı! Aydınlat şu aşk’ın peçesini! Sıyrıl küf kokulu düşlerden! Son yanım uçurum; yitiyorum!
Künyede kazılı aşk bize; abidane halinle yaklaş “aşk”a; zekâtı ödenmeli bu aşk’ın! Düş/tüğüm ablukalara kulak asma; nasılsa gelirim ben sana; çekildiğim invizada bırakma beni! Tutulduğum arzaları işkillendirme; s/al beni Meyl, içine koşturduğum yollarına… Mef’ul yanlarına yaslandırma kelimelerimi; al onları da yüreğine köprü kur art arda dizilen, yaşanmışlıkların haykırdığı cümlelerimle. Taşmasın gözyaşım, yüreğimden. Boğ/dur/ma hislerimi o deryada. Hangi payıma uzlet düştü ki; sen bana yaraştın Meyl?! Hangi lügat yazdı seni… Hangi hicran; giydirdi sana “aşk” kılıfını?! Söyle Meyl; hangi “sevda” düşürdü seni iç’ime?! Eğil işlendiğin her zerreme; korkuyorum!
Mor bir an’ın koynundayım şimdi… Kaçmak sadece istediğim. Muttasıl’lığım izin vermiyor Meyl; sevdanın vahyinde yazılmıyor gayrılık! Mor menekşe misali bizimki; ötesi ayrılık… Düş’e düşmek; bir “ölüm” kadarlık!
Varlığıma üflenirken can’ım, adın ile var olduğum! Ye/tiş/tir şimdi, sen’i bana.. Ben sen’de yok oluyorum… Yanaklarımdan özlem akıyor… Sereserpeyim şimdi; zeval getiriyor tüm nefesler bana… Hadi eğil yüreğime Meyl; ö/z/lüyorum…