Niyazi Yıldırım GENÇOSMANOĞLU

göktuğun

Yeni Üye
Katılım
2 Nis 2010
Mesajlar
77
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Şehir:
Malatya
Ardından

Burada başsağlığı, orada gözler aydın;
İki ayrı dünyada iki ayrı tören var.

Allah katından gelen bir yüce buyruk üzre
Aramızdan ansızın çadırını deren var.

Orada ecdat ruhu şadımanlık içinde
Burada kamu içre gönüllerde boran var.

Eksilmiş bir yanımız; çarpılmış gibiyiz de
Allah korusun, sanki Bozkurtluğa kıran var

Yukarda gök mü bastı, altta yer mi çöktü?
Kimsede ağız dil yok; gözleriyle soran var.

Buradan uğurlarken O’nu binlerce Bozkurt
Orada karşılayan binlerce Alp-Eren var.

O gün Tanrı Dağında, tan ağardığı çağda.
Dediler; Oğuz Han’ın otağına giren var.

Ve Tanrı-Kut Mete’nin huzurunda Başbuğ’u
Kürşad’la, Kül Tiğin’le diz vururken gören var.

Töredir, konan göçer, doğan gün batar elbet
Tanrı zeval vermesin; Devlet, din ve Kur’ân var.

Dayanılmaz olsa da Başbuğ’suzluğun acısı
Ulu Allah’a şükür, yine soy var, Turan var.

 

göktuğun

Yeni Üye
Katılım
2 Nis 2010
Mesajlar
77
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Şehir:
Malatya
Ulaş Oğlu Salur Kazan Beğ in destanını
Dedem Korkut'un anlatması, kopuz çalıp dinletmesidir :


Şölenlerde dokuz türlü aş yenir;
Ala geyik, süt kuzusu, kuş yenir..
Ak kımızla taş da olsa, hoş yenir.
Toy kurulur aşın sonu gelende
Dedem Korkut varsa eğer şölende.

Bugün yine bir otağda şölen var
Yır söyleyen, el şaklatan, gülen var..
Dediler ki: "Otağa bir gelen var.."
Karşılayıp yol açtılar gelene,
Dedem Korkut, yom getirdi şölene.

Hem kımıza, hem azığa kanıldı.
Şükredilip Hak Peygamber anıldı.
"Boy boylansın, soy soylansın denildi
Dedem Korkut, bağdaş kurup yanladı,
Kopuzunun telleriyle ünledi:

-"Beğlere beğ, bana ozan derler hey
Yüzyıllarca dilde gezen derler hey!
Ulaş Oğlu Salur Kazan derler hey!
Bir Beğ vardı; yırtıcı kuş bakışlı,
Kendi kaplan, atı ceylan sekişli...

Yağız aygır kuduranda binici;
Kara kâfir kuduranda yenici,
Meydan içre, kanı kanla yunucu.
Bilekleri, körpe çınar kabası;
Koç burunlu Han Uruz'un babası

Düğünlerde doksan davul dövdüren,
Al aygıra, kara demir gevdiren,
Kırk mızrağı, kalkanıyla çavdıran..
Kükreyende, arslan dense gerekli;
Saldıranda, kara doğan yürekli!.

At sürerken savrulanda hırkası..
Gölgesinden kızıl devler ürkesi.
Dar boğazda, kalmış yiğit arkası,
Bayındır Han güveyisi Kazan Beğ
Obasından taşra çıkıp dedi:" Hey!

Doksan tuğlu otağlarım kurulsun.
Doksan yerde ipek halı serilsin.
Gökyüzüne ala sayvan gerilsin..
Doksan yerde koç kazanım kaynaya,
Kös vurula, al kısraklar oynaya.."

Beğ ünüdür, duyulması tez olur.
Dağ yassılır, gök kayalar toz olur.
Beğ gönlüne düşen damla köz olur!
Ak elleri bileğinden kınalı
İnce kızlar alca şarap sunalı.
 

kevin_norton

Yeni Üye
Katılım
30 Mar 2010
Mesajlar
958
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Şehir:
Antalya
Paylaşım için teşekkürler. Eline sağlık.
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Son mesajlar

Forum istatistikleri

Konular
17,417
Mesajlar
134,315
Kullanıcılar
90,726
Son üye
LeonUO
Üst