Sevme Güzel Kız...

isokor

Özel Üye
Katılım
31 Ocak 2010
Mesajlar
2,048
Tepkime puanı
6
Puanları
0
Bölüm:
MEZUN
Şehir:
Konya
SEVME GÜZEL KIZ...


Sevme güzel kız, sakla heveslerini içerinde, gözlerini uzak tut gözlerimden, tenini nüfus ettirmeden tenime bir an önce uzaklaş, sana ulaşamayacağım kadar uzaklara...
Hepsi platoniktiler benim aşklarımın, hepsi ulaşılmaz, hepsi sadece kaçamak bakışlardan öteye ulaşmayan... Coğrafya defterlerimin çizgisiz sayfalarına yazardım aşk mektuplarımı sonra bütün yazdıklarımın üzerine koca bir çarpı atıp, bir müddet sonrada buruşturup yırtardım. Yazarkende bilirdim zaten o mektupların hiçbir zaman alıcılarına ulaşamayacaklarını, isterdim ki hep öyle kalsınlar, isterdim ki hep platonik olsunlar, ben alışmıştım o küflü peynir tadındaki sevdalara ve kaçamak aşklarımı bencilliğime hapsetmenin tiryakisiydim artık.
Şimdi katıl sende o kervanın içerisine, sadece varlığını bileyim, şehrin atmosferine karışan nefesini hissedeyim ve ara sıra beni anımsadığında gülümseyen birinin yaşadığını hayal edeyim...
Sen hiç farkında olma seni sevdiğimin ve bir an bile aklından geçirme beni sevmeyi. Şiirler yazayım yine gözlerine, sen bilme ne öyle şiirlerin olduğunu, nede sana yazıldıklarını, mektuplar karalayıp müsvette defterime sonra buruşturup atayım bir kenarlara sen görme...
Ahh!... Bir elimde olsaydı hiç aşık olmamak ve tüm sevgileri bir turşu fıçısının içerisine bastırıp saklamak... Ne gereği kalırdı o zaman bu platonik saçmalıkların ve böylesine yasaklarla çevreleyip kendimi bir kafese kapatmanın!...
Bilmez misin her aşkın sonu hüsrandır, her aşk en güzel yerinde kördüğüm olur ve terk edilmek her aptal aşığın alnına yazılmış en belirgin yazıdır. Cayır cayır yandığını hissedersin benliğinin, küçülürsün bir kibrit kutusunun içerisine sığarcasına, her gece bir cadı kazanına atılır, sabahları kanter içerisinde uyanırsın. Şanssızlığına küfredersin, "Neden ben¿" sorularına boğarsın kendini, duvarlara kırmızımsı bir iz bırakır yumrukların ve tüm pembeliklerin terkeder onunla beraber seni...
İşte o yüzden zincirledim kendimi karşılıksız sevdalara, seveceksinde ne olacak beni, çekip gitmeyecek misin sonunda¿ Yaşatmayacak mısın bunları bana, en güzel yerinde uyanmayacak mıyız düşlerimzden ve nefretle harmanlanmayacak mı o sevgiler¿...
Denedim,
Hemde çok denedim güzel kız, böylesi sınırlama sevdalar daha az acı veriyor bana, hiç düşünmüyorsun nerede biteceğini, anılar ağrıtmıyor başını, titreme nöbetleriyle uykusuz sabahlara ulaşmıyorsun. Hiç nefret etmiyorsun kendinden, ondan; sorgulamıyorsun mahkemeler kurup kendini ve oyuncak olmuyorsun yenilmişliğinin kabul edemediğin gerçekliğinin elinde...
Sakın sevme beni!... Meyletme kendine öylesine hislere ve daha başındayken vazgeç bu sevdalardan...
Dün sabah fark ettim seninde bana karşı boş olmadığını... Gözlerinden anlamıştım, beni gördüğünde ki pırıltılarından ve her ayrılışımızdaki zamanlarda dudaklarının büründüğü şekillerden...
Belkide Türkçe'nin en güzel cümlelerini bekliyordun benden, korkusuzca, hiç çekinmeden "Seni Sevdiğimi" söylememi...
Yeniden bırakamam kendimi yaşanma yüzdeleri yüksek acıların kucağına, sen hep böyle kal, bir hayal ol ulaşılması en zor olan ve katıl platonik sevdalarımın aralarına, her dakika yaşanan hiç yaşanmamışlardan ol...


Kefaletle
Serbest
Bıraktık
Aşklarımızı
Bir
Daha
Asla
Görmemek
Şartıyla...
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst