80lerde ve 90larda Çocuk Olmak..

only roses

Özel Üye
Katılım
28 Ocak 2010
Mesajlar
4,562
Tepkime puanı
15
Puanları
0
Bölüm:
MEZUN
Şehir:
Konya



VOLTRAN : İşte bir nesil bu Voltran yüzünden uykusuz kalmıştı, pazar sabahı erken kalkılır illaki Voltran seyredilirdi. Issız bir gezegene düşen bir grup pilotun maceralarını anlatırdı. Bu gezegenin güzel prensesi pilotlardan yer altındaki robot aslanları uçurmalarını rica etmiş, sonunda aslanlar biraraya gelerek , ben kolları oluşturuyorum, ben bacakları, ben de başşını oluşturuyorum, ve 3 kere VOLTRAN VOLTRAN VOLTRAN diyerek büyük robotu meydana getirmişti. Prensesi cariyesi yapmak isteyen yamuk tipli bir herifin çeşit çeşit robot canavarlarına karşı savaşır, illa biraz dayak yer, sonunda ışın kılıcı ile canavarı ikiye bölerlerdi





ROBOTEK :Dünyayı uzaylılar istila etmiş, insanlar Robotek diye devasa bir gemiye iltica etmişlerdi, bu gemi alarm moduna geçtiği zaman katlanıp bükülerek robot haline gelir, uzaylılarla savaşırdı. Rick diye bir savaş pilotu, Minmey diye bir Çinli kız da vardı, bunlar aşk meşk yaşıyorlardı galiba, Minmey Çin restoranı açmıştı, yerel kıyafetler falan giyerdi. Müziği de muhteşemdi.





SHE-RA : He-Man karakterinin kızkardeşiydi. Başka bir gezegende yaşıyordu çünkü bunları bebekken İskeletor bulmasın diye ayırmışlardı, o zamanlar Star Wars'ı henüz seyretmediğimizden anlamamış, yemiştik biz de bunu yeni bir hikaye diye! Bu hatun kılıcını kaldırır YÜCE RUHUN ADINA, ADIM ŞİİRAAA diye bağırır, birden tipi değişir, atının kanatları peydah olurdu. Bunun da çevresi gudik tiplerle doluydu, bazı maceralarında kardeşi He-Man gelir, kötüleri beraber pataklarlardı. He-Man kadar fenomen olamamıştı aramızda.





HE - MAN :Adam oldukça pısırıkken sihirli kılıcını havaya kaldırıp GÖLGELERİN GÜCÜ ADINA, GÜÇ BENDE ARTIK deyip adaleli erkek He-Man'e dönüşür, iskeletor ve elemanlarıyla kapışırdı. Başı sıkışınca küçük cin Orko, General, General'in kızı Tila ve güzel Büyücü'den yardım alırdı. Her bölümün sonunda Orko uçarak ekranda belirir, bize o bölümden çıkartmamız gereken dersi anlatırdı.





LAZERYON : Pazar akşamları yayınlanırdı. Takaşi isimli bir Japon çocuğu bilgisayarında net üzerinden bir robot tasarlamış, sonra birden uzay üssünün hatlarında bir karışıklık olunca bu robot aynen imal edilmişti. O zamanlar bizde interneti bırak bilgisayar bile yoktu.





AYI YOGİ : Bir grup arkadaşını yanına alıp acayip bir gemi ile dolaşan, maceradan maceraya koşan bir ayı idi bu. Sürekli efeemm diye konuşur, başına bin türlü iş açar, panik içinde sağa sola koşuştururdu. Düpedüz salaktı. Yanındaki küçük Bobi mi Bobo mu, o daha zekiceydi.





BASTIR VİKİNG : Bir Viking kabilesini maceralarını anlatırdı. Bunlar boynuzlu şapkalar takar, HAYDİ YALLAH HOP HOP HOP, HAYDİ YALLAH HOP HOP HOP diyerek küreklere asılır, maceradan maceraya koşarlardı.





PEMBE PANTER : Herkes ıslıkla Pembe Panter'in müziğini öttürürdü, Sessiz sakin dolaşır, olayları çözer, kuyruğunu eline alır sallardı. Peter Sellers'in oynadığı Pembe Panter filmleri serisinden sonra popülaritesi tavana vurmuştu.





ŞİRİNLER : Şirinler 3 elma boyunda, mavi renkli ve de kukuletalı bir grup yaratıktı. Mantarların dibinde bir köyde yaşarlardı, köy imamı da Şirin baba diye sakallı muhterem bir zattı. Bunun donuyla şapkası kırmızı idi. Ama o da diğerleri gibi üstsüz gezerdi. Sonradan köye çirkin bir kız gelmiş, Şirin baba büyüleriyle kızı Britney Spears'a çevirmiş, ismini de Şirine koymuştu, Şirine yüzünden bütün şirinler birbirine girmişti. Bunların gözlüklü bilgin şirini, şişko aşçı şirini, uykucu tembel şirini, adaleli güçlü şirini vardı. Ama en güzeli peşlerindeki hain Gargamel'di, kedisi Azman'la bu dırdırcı Şirinler'i yakalamaya çalışır, birtürlü beceremezdi. Gargamel yıllar sonra sanal alemde bizim kuşağın en çok tercih ettiği takma ad olmuştu.





HEIDI : Kara saçlı ve domates yanaklı bir kızdı, kırmızı gömleği, pembe eteği ve kocaman bir poposu vardı, bu Heidi ne zaman dağlardan bayırlardan yuvarlansa eteği kafasına geçer, biz de bunun kocaman beyaz donlarını seyrederdik. Donlarını fora eden ilk çizgi karakter herhalde buydu. Keçi çobanı Peter'le dağbaşlarına çıkar oynaşırdı. En dikkat çekici bir diğer özelliği de yamuk ağzıydı. Bu kızın ağzı yanağından açılırdı. O da inadına o yamuk yandan ağzıyla "büyüükkbabaaa, büyüükbabaa" diye çığlıklar atar, büyükbaba da sussun diye buna keçi peyniri kızartırdı.





TAŞDEVRİ : Büyük küçük herkesin sevgilisi olmuş fenomen bir çizgi filmdi, sadece çocukluğumuzda değil, hiç durmadan tüm hayatım boyunca yayınlandı, ben ömrümce Fred Çakmaktaş'la Barni Moloztaş izledim. Özellikle Fred'i seslendiren Sezai Aydın'ın başarısı bu çizginin popülaritesini çok etkilemiştir. Bunlar taşdevrinde yaşayan ama hertürlü modern eşyalara sahip tiplerdi. Filin hortumundan duş alır, pelikan kuşunu elektrikli süpürge niyetine kullanırlardı. Özellikle Fred'in bovling oynarken parmaklarının üzerinde yürümesine ve kaynanasını görünce "aaannneecciiğimmm" demesine çok gülerdik.





KALIMERO : Ama haksızlık bu öyle değil mi? Kafasında yarım kabuğuyla dolaşan ve her macerasında "ama haksızlık bu öyle değil mi?" diyen minik civciv Kalimero herkesin sevgilisiydi.





TONTONLAR :Tontonlar, HOP HOP HOP, DEĞİŞ TONTON diyerek biçimden biçime giren, form değiştiren, hamur gibi yaratıklardı bunlar,





NİLS VE UÇANKAZ : Bu çizgi film, Voltron'la beraber pazar sabahı uyumamızı engelleyen çizgilerden biriydi.





ARI MAYA : Kız mı erkek mi bilinmez bir arıydı, en azından ben hiç bilemedim, böle pösteki gibi yekpare bir saçı, çizgili donu vardı, çiçekten çiçeğe uçardı. Sevgi ve de mutluluk böcüğüydü kendisi.





DEĞERLİ : Yaramaz köpek Değerli'nin en önemli özelliği "kih kih kih" diye gülmesiydi. Babamın favori çizgi filmlerinin başında gelirdi.Bu pire torbası it ortalığın tozunu atar, sahibesi yaşlı teyze de hiç bir şeyin farkında olmadığından "aferim canım benim" diye Değerli'yi pohpohlardı. Sanırım bu teyze Tweety'deki yengeye ilham veren karakterdir, belki de kuzeni bilem olabilir.





ATOM KARINCA : Atom karınca süper güçlü bir karıncaydı, kellesindeki antenler cızzztt bızztt yapar, bizimki Süpermen'i utancından ağlatacak şekilde uçar, kahramanlıklar yapardı.





JUMBO JET SET : Bu da sanırım Yakari ve Musti gibi "Uykudan Önce" programında yayınlanan çizgilerden biriydi, Jumbo isimli çok şeker bir yavru uçağın (?????) maceralarını anlatırdı. Çok ta gaza getirici bir şarkısı vardı, bu eleman uçarken aşağıdan koyunlar, öküzler Jumbooo diye bağırırdı,





MUSTİ : Çarpık ağızlı ve de gömlekli bir kedi yavrusunun maceralarını anlatırdı bu çizgi dizide





YAKARİ:Bir atı, bir de yakarikikuuu yukurikikuuu diye öte öte dolaşan bir kartalı vardı. Herşey ağırçekim gibiydi bu çizgide, fenalık basardı insana. Çabucak ta biterdi, gayet embesil bir şeydi, işte bir nesil bunu izleyerek uyudu.


*********************

Atari salonlarina gidip, 10 jetonu daha ucuza almak.

Demet Akbag tiyatroyu beklemek.

Taso oynamak.

Video kiralamak.

Gece aerobigini porno zannetmek.

Terminator'u sinemada seyretmek.

Reebok Pump almak.

Back to the future, Rocky Serisi, Ninja Kamplumbaglar izlemek,

Hayalet Avcilari, Cakmaktaslar, Beverly Hills 90210'u izlemek.

Pazar 88, pazar 89, pazar 90, pazar 91 .....

Tipi tip cignemek.

He man izlemek.

Kablolu yayina gecme serefine nail olmak.

Coca Cola'nin 1 litrelik depozitolu siselerde satilmasin bilmek,

Star TV'deki Turnike'yi, Parliement Pazar Gecesi sinemasini izlemek.

Adam olacak cocuk, 7'den 70'e yi izlemek

Gazete kuponu ile ev, araba verilmesine tanık olmak.

Surekli Aydinlik icin 1 dakika karanlik eylemine katilmak,

"All that she wants, informer" dinlemek.

Pazar sabahlari alf seyretmek.

Voltran, he-man, denver, ninja turtles, clementine izlemek.

Siyah-Beyaz televizyonu gormus olmak.

Micheal Jackson'dan Bad sarkisini defalaraca dinlemis olmak.

Schumacher'in Turkiye'ye gelisini gormek.

Mahalle ve mahalleden oyun oynamak kavramini son yaşayan nesil olmak,

Neler oldugunu anlamadan televizyon'dan körfez savasini izlemek,

MC Donalds'in Turkiye'ye ilk geldigi gunleri yasamis olmak,

Doritos'a panco diyebilmek

ilkokul 5'te Anadolu Liseleri ve Kolejler sinavina hazirlanmak.

Berlin duvari'nin yikilmasinin tek sonucunun, berlin'in farklı kisimlarinda oturan akrabalarin artik birbirlerini gorebilmeleri oldugunu sanmak.

Banka olarak sadece imar bankasini bilmek...

Yakari izlemek,

"Eskiden buralar portakal bahcesiydi, bos araziydi" diyebilmek.

Street Fighter'da "Guy" ile oynamak.

Bilye, gulle, gazoz kapagi oynamak.

Gazetelerden cikan karton evleri buyuk bir zevkle yapmak,

Televizyonla buyutulen ilk nesil olmak.

emanulla izlemek..

mahalle maclari yapmak..

commodore 64 efsanesi..

cuma geceleri bir baska gece'yi izlemek ve ozellikle benny hill'in skeclerini yakalamaya calismak

solo test'te 1 tane birakip bilgin olmaya kasmak

hbb'de amerikan futbolu maci izlemek

Anadoludan Gorunum'u izlemek ve sehit haberleriyle uzulmek

Edi ile Büdü hastasi olmak.

Sadece pazar gunleri yikanmak.

Kontra pedal BMX bisiklet sahibi olmak.

Cine 5'in ilk acildigi gune ve aksamina tanik olmak.

"Bugun gunlerden cuma, merhaba hanimlar merhaba"

Moonlighting, hayat agaci, cesur ve güzel izlemek..



****************************



 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst