Özgür GÜMÜŞSOY...

mliks

Yeni Üye
Katılım
9 Kas 2012
Mesajlar
1,605
Tepkime puanı
5
Puanları
0
Bende size özgür gümüşşoyun sözlerini paylaşiyim bari:)



Özgür Gümüşsoy Sözleri / Bilge Sözleri

harfleri birbirine değmemeli bazı kelimelerin a y r ı l ı k gibi örneğin…

Aşk, milyonlarca kelimenin bir araya gelip hiçbir şey anlatmamakta karar kılmasıdır.

Ağzımda her ne geveliyorsam da sana Gitme demekten geri kalmıyor ki, gözlerim.

Batıklarda asırlardır aradığım kayıp defineydi gözlerin Değer biçemezdi sarraflar, bakışlarına.

Fena halde kimsesizim bugünlerde, bildiğin gibi değil. Eğer bilseydin zaten, kimsem olurdun bir koşuda...

Ağlama ne olur, yanaklarına güneşler ekeyim. Ağlama! Hayır ağlamıyorum. Su gibi gidip su gibi gelsin diye, sevdamı uğurluyorum yalnızca…

Beni çok sev, bir nar bahçesindeki tanelerin toplamından pay biç mesela. Çünkü ben öyle yapıyorum. Bu yüzden Afrika’nın en kurak çöllerinde bile nar ağaçları görüyorum. Beni çok sev, ben
seni hesapsız seviyorum… Tarihteki bütün aşkları kızdıracak kadar!


Mesafe koymak” deyimini ömür içinde kullandın ve gittin… Gidişini nerede görsem tanırdım!

Aşk, tarihin gördüğü en büyük biyolojik savaş! Ve değdiği her yerin harabe olacağı da kesinlikle tartışılmaz!

Avucumun içindeki nasırsın şimdi sen, Kime dokunsam acırsın.

Yüreğimde aradığını bulamayan, Allah’ından bulsun.

Kırılmak için bütün olmak gerekir.

Aşk oda sıcaklığına göre maddenin üç halini de alabilir. Bağırıp küfrederken katıdır, öpüp kokladığınızda sıvıya dönüşürken, kapıyı çarpıp çıktığınızda ise buharlaşır. Bana kalırsa aşkın kimyası mutlaka öğretilmelidir eğitim öğretim kurumlarında. Yoksa bu topraklardaki herhangi iki yüreğin periyodik değerlerinin tutmasını beklemek ahmaklık olur.

Seninle retinalarımızı takas edebilseydik keşke. Bir defalığına, sen misali bakabilmek isterdim kainata…

Birkaç beden büyük gelir sana benim laflarım, olsun ziyanı yok gelecek senelerde de giydiririm..!!

Seni Sevmek; Işıktaki gizli Karanlık Gibi... Bulmam İçin Önce Yanmam Gerekiyor...

Taa yüreğime kadar ne zahmet ettin beni terk etmek için, bir buluta yağmasını rica etsen ben yine anlardım. Hem değil mi ki yağmur, senin benden apar topar gidişin.

Ayakkabıların çok gülünç, bu ihanet desenli elbisenin altına gitmek’lerini giysen; onlar sana daha çok yakışırdı etimden ayrılırken!

Sen ki; yahu çok güzelsin. Nasıl izah etmeli bunu anlaşılır bir dille. Mesela gözlerinde bir şey var açıklayamıyorum onu. Sanki aynı kareye sığdırılmış topyekûn, yeryüzü ve gökyüzü!

Senin için de herhangi bir mahzuru yoksa eğer, kalbinde biraz daha kalayım. Çok yer kaplamam ve hiç sesim çıkmaz, söz. Yeter ki kalp atışlarını bir an daha duyayım.

Çağrıldığı adresi bulamayan bir ambulans gibi Ne yapacağını kestiremez hallerdeyim şimdilerde.

Seninle olan bir an daha yerleşebilsin diye hafızama Kalan tüm geçmişimi tek hamlede silebilirim!

Elimde değil, ne yazsam sana çıkıyor alfabemdeki harfler Başka bir dil bilsem, o lisanda izah ederdim sana esaretimi...

Ben henüz inşaat halindeydim sana, duygularım proje aşamasındaydı. Öyle bir gitmiştin ki, temelini kuvvetlendirmek için ter döktüğüm o mütevazı ütopyam komple başıma yıkılmıştı.

Kendime bir not bıraktım gideceğime dair. Kapıyı çarpıp çıktım kimsesizliğimden… Geri dönüşü olmayan bir yoldu, yaşamak… Ben ise yola gelmemekte direniyordum!

Ve biz seninle tarih boyu geç kalınmış bir aşkız, hiç vaktinde yetişemedik hayal kırıklarımızı taşıyan vapurun kalkışına.

Gurbetten memlekete dönmektir seni sevmek Eğilip toprağa alın sürmektir.

Aşk, sevdiğin kişiyi herkesleştiriyor zamanla.

Topla hatıralarını ve defol kalbimden. Sevdiğim Sen’i karalamaya hakkın yok...

Tüm bunlara rağmen seni yani yüreğimin yetimliğine rağmen seni, fevkalade seviyordum. Ne gariptir ki senin tanımınla aşk, bir insanı rağmen’leriyle sevmekti.

Çünkü her cenaze,bir öncekinden gebedir.! Çünkü her evlat, babasından kalan masala müteakiben gömülmelidir.!

Koluma gir küçük bir çocukmuşum gibi, enselenmeyeyim yüreğindeki o korkunç kalabalıkta.

Sen ki; yahu çok güzelsin. Nasıl izah etmeli bunu anlaşılır bir dille. Mesela gözlerinde bir şey var açıklayamıyorum onu. Sanki aynı kareye sığdırılmış topyekûn, yeryüzü ve gökyüzü!

Meteorolojiyi yanıltmayı seven, apansız bir yağmurdu aşk. Aniden bastırıyordu adamın ciğerlerine.

Ben... O kadar da güçlü değilim inan Dünya aleme yetecek kudrette kelimeleri olan ben Tek lafına yıkılırım Eğer dil'ersen.

Adım da verilmiyor ki sokağına adres olayım sana yazılanlara!

Yükle yalnızlığının bütün gri bulutlarını sırtıma Vücudum yağmur sonrası toprak koksun...

Yolculuk sevdiğinin kalbineyse, işin içine mutlaka şeytan karışır Başka yolu yok, sevmek biraz da kazaya uğramaktır!

İlkokul öğretmenimin öğrettiği şekilde, kirpiklerinin altını çiziyordum kırmızı kalemle. Çünkü gözlerin en önemli satırlarıydı hikâyemizin.

Böylesine bir yangın, kendinden ilk olarak kurtarılacakları merak ettiği için çıkarılmıştır belki de… Yoksa Aşk’ın, cayır cayır yanan bir yürekten, apar topar kaçmaması nasıl açıklanır ki a canım?

Ne yazık, galiba ben sana hiçbir zaman vakitli bir günaydın olamayacağım. Hiçbir sabah yanında doğmuyor nasılsa!

Sıkı dur dedim bir boşluğun ellerinden tutuyorsun… Gel gör ki mayandaki Asi’liğe laf dinletemedim… Her gece sarılıp yokluğuna ölüme uzanmaktı artık hayat… Ve artık aşk, bir ihtimalsizliği delicesine sevmekti… Söz bitti…

Ne yazık, galiba ben sana hiçbir zaman vakitli bir günaydın olamayacağım. Hiçbir sabah yanında doğmuyor nasılsa!
 

asah

GOLD Üye
Katılım
14 Eki 2012
Mesajlar
2,943
Tepkime puanı
11
Puanları
0
Bölüm:
Türk Dili ve Edebiyatı
Şehir:
Zonguldak
DE GÜLÜM

de gülüm!

De ki: ela bir günde geleceğim

İstanbul darmadağın olacak, saçlarım darmadağın.

Hepsi, darmadağın! Üzülme gülüm!

Toparlanacağız, birlikte, ayağa da kalkacağız,

yürüyeceğiz de gülüm

hem de çelikten toprağını dele hayatin!

DE GÜLÜM

De gülüm! De ki: bitmiştir umut,
bitmiştir sevgi, bitmiştir güven!
Güven bana gülüm!
Sana bitmemişliği
öğretecek, tattıracaktır
hasretten-hakikaten-ten değiştiren yüzüm!

Göreceksin gülüm! Bekle!
Hırslarımız, acılarımız gitgide
ihanetlere hainlere, ezilmelere alışacak.
Göreceksin-sevinçten
ağlayacaksın gülüm-ki
işte o vakit bana-doğrudur!-
şair olmak, seni sevmek
pek çok yakışacak!

Bak! Şiirler var, mektuplar var,
çocuklar var, sokaklar var, kediler!
İnan bana gülüm, ölüm yok bir tek!
Ölüm yok bize!
Ölüm inananlar için sessizce
kara kaplı kitaplardan çıkartılacak.
Göreceksin gülüm!
Bekle! Göreceksin!
Artik hiçbir insan, hiçbir kavga ve hiçbirimiz
bu dünyada, yapayalnız, umarsız kalmayacak!

Küçük İskender
 

maym

Yeni Üye
Katılım
26 Ara 2012
Mesajlar
891
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Bölüm:
Halkla İlişkiler
Şehir:
Konya
SAGLIK OLSUN

Öyle sabah uyanir uyanmaz yataktan firlama!
Yarim saat erkene kurulsun saatin!
Kedi gibi gerin, ohh ne güzel yine uyandim diye sevin..
Penceri aç, yagmur da olsa, firtina da olsa
nefes al derin derin..
Yüzüne su çarpma, adamakilli yika yüzünü serin serin!
Geceden hazir olsun, yarin ne giyecegin..
Ona harcayacagin vakitte bir dilim ekmek kizart
Çek kizarmis ekmek kokusunu içine
Bak güzelim kahvaltinin keyfine..
Ayakkabilarin boyali olsun, kokun mis,
önce sana güzel gelsin aynadaki siluetin
Çik evinden neseyle, karsina ilk çikana gülümse,
aydinlik bir gün dile!
Sonra kos git isine, dünden, önceki günden, hatta daha da
eskiden yarim ne kadar isin varsa hepsini tamamla,
ohhh söyle bir hafifle..
Bir güzel kahve ismarla kendine,
seni mutlu eden sesi duymak için alo de
Hiç isin olmasada ögle üzeri disari çik
Yagmur varsa islan, günes varsa isin,
hatta üsü hava soguksa
Yürü, yürürken saga sola bak,
öylesine degil, görerek bak!
Çiçek görürsen kokla, köpek görürsen oksa.
çocuk görürsen yanagindan makas al..
Sonra, söyle bir düsün, kimler sana yol açti,
sen çok darda iken kimler seni ferahlatti,
hani kapini kimsenin çalmadigi günlerde
kimler kapini tiklatti?
Ne kadar uzun zamandir aramadin onlari degil mi?
Hadi hemen ugrayabilirsen ugra, arayabilirsen ara
Hatirlarini sor, öyle laf olsun diye degil,
kucaklar gibi sor..
Bu sadece onlarin degil, senin de yüregini isitacak,
yüzünde güller açtiracak..
Günün güzeldi degil mi? Aksamin da güzel olsun..
Yemegin ne olursa olsun, masanda illaki kumas örtü olsun..
Saklama tabaklari, bardaklari misafire
Sizden ala misafir mi var bu dünyada!
Ailecek kurulun sofraya, öyle acele acele degil,
vazife yapar gibi hiç degil,
söyle keyife keyif katar gibi,
lezzete lezzet katar gibi, eksik biraktiklarini
tamamlar gibi tadina var aksaminin..
Gece evinde, dostlarin olsun
Sohbet mezen, kahkahan içkin olsun..
arkadasim, hayat bu daha ne olsun?
Ama en önce ve illaki saglik olsun!....

CAN YÜCEL
 

asah

GOLD Üye
Katılım
14 Eki 2012
Mesajlar
2,943
Tepkime puanı
11
Puanları
0
Bölüm:
Türk Dili ve Edebiyatı
Şehir:
Zonguldak
BEYAZ BİR SAYFADA SANA BAKMAK

Her şey yapılabilir bir beyaz
kağıtla
Uçak örneğin
Uçurtma mesela
Altına konabilir biri
ötekilerden
Kısa olduğu için sallanan bir masanın
Veya şiir
yazılabilir
Süresi ötekilerden kısa bir ömrün üzerine

Bir beyaz
kağıda her şey yazılabilir
Senin dışında
Güzelliğine benzetme bulmak
zor
Sen iyisi mi sana benzemeye çalışan her şeyden
Bir gülden, bir ilk, bir
sonbahardan sor
Belki tabiattadır çaresi
Senin bir güle bu kadar
benzemenin
Ve benim bilinci nasırlı bahçıvan çaresizliğim
Anlarım
bitkiden filan
Ama anlayamam
Toprağın güneşle konuşmasını
Sana çok
benzeyen bir çiçek yoluyla

beyaz bir sayfada sana bakmak

Sen bana ışık ver yeter
Bende filiz
çok
Köklerim içimde gizlidir
Gelen giden ,açan solan, bere budak
yok
Bir şiir
istersin
İçinde benzetmeler olan
Kusura bakma sevgilim
Heybemde sana
benzeyecek kadar
Güzel bir şey yok

Uzun bir yoldan
geldim
Tedariksiz,katıksız bir yolcuyum
Yaralı yarasız sevdalardan
geçtim
Koynumda bir beyaz kağıt boşluğu
Her şeyi anlattım
Olan olmayan,
acıtan sancıtan
Bilsem ki sana varmak içindi
Bütün mola
sancıları
Bütün stabilize arkadaşlıklar
Daha hızlı koşardım
Sever adım
gelirdim
Gözlerinin mercan maviliğine

Sana bakmak, suya bakmaktır

Sana bakmak, bir mucizeyi anlatmaktır
Sana sola bakmadan yürüdüğüm yollar
tanıktır
Aşk sorgusunda şahanem
Yalnız kelepçeler sanıktır
Ne yazsam
olmuyor;çünkü bilenler hatırlar
Hem yapılmış hem yapma çiçek
satanlar,
Bahçıvanlar değil,tüccarlardır.
Sen öyle göz,sen öyle toprak ve
güneş ortaklığı
Sen teninde cennet kayganlığı iken
Sana şiir yazmak
ahmaklıktır.

Bir tek söz kalır dişlerimin arasında
Ben sana gülüm
derim ,gülün ömrü uzamaya başlar
Verdiğim bütün sözler sende kalsın
isterim
Ben sana gülüm derim ,gül sana benzediği için ölümsüz
Yazdığım
bütün şiirler sana başlayan bir kitap için önsöz

Sana bakmak,bir beyaz
kağıda bakmaktır
Her şey olmaya hazır
Sana bakmak,suya
bakmaktır
Gördüğün suretten utanmak
Sana bakmak,bütün rastlantıları
reddedip mucizeyibir
Anlatmaktır
Sana bakmak,Allah’a inanmaktır.
Yılmaz Erdoğan
 

maym

Yeni Üye
Katılım
26 Ara 2012
Mesajlar
891
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Bölüm:
Halkla İlişkiler
Şehir:
Konya
SENİ ARIYORUM
Bu şehrin bütün sokaklarına sinmiş yalnızlığım
Sensizliğin köşe başındayım
Avuçlarımda kırık dökük pişmanlıklar
Avuntusuz çıkmazlara doğru yürüyorum
Bütün umutsuzluğuma inat
Yine seni arıyorum…
Dudaklarımda bildiğin o ıslık
Sokak lambalarına sığınıyorum
Hafiften bir yağmur ağlıyor benimle
Bir deli rüzğar saçlarımda
Yalnızlıktan üşüyorum
Bulamayacağımı bile bile
Yine seni arıyorum…
Anlatacak nelerim var bir bilsen
Içimde ihtilaller kopmuş
Kendimi sürgüne verdim
Mutluluğum çoktan iflas etmiş
İtiraza hakkım yok biliyorum
Beni savunmak sana düştü
Seni arıyorum…
Yarım kalmış şiirlerim gibisin
Yaşanmamış çocukluğumsun anılarımda
Öylesine eksiğim sensiz
Öylesine sahipsiz.
İşte bütün umutlara havlu attım gidiyorum
İçinde geç kalmışlığın çaresizliği
Çocuklar gibi ağlıyorum
Ve gel gör ki her damla gözyaşımda
Yine seni arıyorum…

Ahmet Selçuk İlkan
 

asah

GOLD Üye
Katılım
14 Eki 2012
Mesajlar
2,943
Tepkime puanı
11
Puanları
0
Bölüm:
Türk Dili ve Edebiyatı
Şehir:
Zonguldak
Gültekin Yazıcı Şiirleri

Adı Sen
Şiir yazdırma bana ela

Ömür lisanıma ilham nun’um

Bir kez olsun beni anla

İyi yazamam dilim sürçer belki

Sen metni geç dipnotları iyi sakla

Adı sen olsun şiirin

Ama bildiğim hiçbir çiçekle

Teşbih edemeyişime sakın aldırma

Güzelliğin kadar maviyim

Yüreğinin kıyılarında gezerken düşlerim

Suskun lehçeme adın alfabe

Beyaz kağıt

Paslı kilit

Kör kalem

Silgisiz olsun hayatım

Sınav sorusu o gözlerin

Hangi seçenek

Hangi bahar

Hangi yarın

Hangi dün

Bir daha sakın ağlama

Dökülsün mavisel ruhum

Varsın olsun biliyorum

Adı yok yok oluşun

Ona koşuyorum bana elveda

Sen dipnotları iyi sakla
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Son mesajlar

Forum istatistikleri

Konular
17,421
Mesajlar
134,319
Kullanıcılar
90,728
Son üye
Steventiz
Üst