Cumhuriyet donemı Türk Nesri

asah

GOLD Üye
Katılım
14 Eki 2012
Mesajlar
2,943
Tepkime puanı
11
Puanları
0
Bölüm:
Türk Dili ve Edebiyatı
Şehir:
Zonguldak
[FONT=Arial, sans-serif]1.ÜNİTE[/FONT]
[h=1]DİL ÜZERİNE[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Dilin millet hayatındaki daha önemli işlevi; kültürün koruyucusu, taşıyısı ve ifade vasıtası olmasıdır.[/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]Her dilin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]sahip olduğu anlam, ses, yapı ve mantık dokusu, o dili konuşan millete aittir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Dil; bireyin kendini ifade etmesini sağlayan, çevresi ve milletiyle iletişim[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kurmasını gerçekleştiren; sonra da toplumları millet kılan en temel[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kültür değeridir. [/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]Dilin farklı kullanım şekilleri.[/FONT]
    • [FONT=Arial, sans-serif]Sözlü Dil/Konuşma Dili[/FONT]
    • [FONT=Arial, sans-serif]Yazılı Dil/Yazı Dili[/FONT]
    • [FONT=Arial, sans-serif]Manzum Dil[/FONT]
    • [FONT=Arial, sans-serif]Mensur Dil[/FONT]
    • [FONT=Arial, sans-serif]Günlük Dil[/FONT]
    • [FONT=Arial, sans-serif]Edebiyat Dili[/FONT]
    • [FONT=Arial, sans-serif]Bilim Dili[/FONT]


[h=2]NESİR/DÜZYAZI ÜZERİNE[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nesir sözlükte “yayma, saçma, dağıtma” anlamına gelir Arapça kökenlidir . [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nesirin kavram[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]anlamı; “[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]manzum olmayan söz veya yazı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]”dır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nesir; “[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]herhangi bir duygu, düşünce, olay vb. şeylerin, dilin tabiî yapısına, gramer kaidelerine uygun bir biçimde ve düz cümleler hâlinde yazılı veya sözlü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]olarak ifadesi”[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nesir kavramına eski dilde “[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]inşâ, mensûr, mensûre[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]” denir[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]yakın dönemde ise “[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]düzyazı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]” denilmiştir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nesir kavramı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Türk edebiyatında, Tanzimatdan itibaren kullanılmaya başlamış; ondan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]önceki dönemlerde genellikle “[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]inşâ[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]” kavramı kullanılmıştır.. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nesir yazarı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]demek olan “[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]nâsir[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]” yerine de “[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]münşî[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]” kavramı kullanılmıştır[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Dilin “[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]manzum[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]” hâlde kullanımı sınırlıdır. Ancak ilk edebî eserlerin ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]destan, trajedi, halk şiiri [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]vs.) hepsi manzumdur.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nesrin en belirgin tarafı ve temel şartı, ait olduğu dilin doğal hâli ve bu hâlin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kuralları çerçevesinde hayat bulmuş olmasıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nesir, “nazım”da vazgeçilemez olan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kafiye ve vezni reddeder; yani manzum değildir. Mısralar hâlinde değil, düz[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]cümleler hâlindedir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nesir dili, nazım diline göre çok daha açık ve[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]açıklayıcıdır. Onun varlık sebebi, taşıdığı manayı, en açık ve anlaşılır bir biçimde[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ifade edebilmektir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nazımda ahenk-ritim endişesi daha ön plândayken, nesirde, düşüncelerin dilin tabiî yapısı içindeki ifadesi önem kazanır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nesrin en küçük birimi; bir fikri, duyguyu, hareketi, işi, bir hüküm hâlinde ifade[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]eden [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]cümle[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’dir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Cümlelerin sıra içinde bir anlam veya fikir çekirdeği etrafında toplanması [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]paragraf[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ı; paragrafların hem anlam hem yapı bakımından[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]birlik ve bütünlüğü ise [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]metin’[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]i meydana getir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Metin; herhangi bir konu[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]veya olayın sözlü veya yazılı olarak ifadesinden oluşan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]söz bütünü’dür.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nesir, kendi içinde ikiye ayrılır , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]sözlü nesir, yazılı nesir ..[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yazılı nesir de [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]edebî nesir[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]edebî olmayan nesir [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]olmak üzere ikiye ayrılır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Kullanım[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]alanı ve niteliklerine göre dil ürünleri üç gruba ayrılır.[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Bunlar ;[/FONT]


[FONT=Arial, sans-serif]günlük dil, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] b) [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bilim dili [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] c) [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]edebiyat dili’[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dir. [/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]Bunlardan , edebî dil[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ekseninde var olan nesirler edebî nesir, diğer dillerle kaleme alınan nesirler ise[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]edebî olmayan; didaktik nesirlerdir.[/FONT]


[h=2]EDEBİ NESİR[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Edebî nesir, dikkatle kaleme alınmış, alelâdelikten uzak, belli[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bir bilgi, fikir, duygu, yorum derinliğine sahip, okuyucuya estetik haz verebilen[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve edebîlik özelliğine sahip nesirdir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Edebî nesirde şair ve yazar, dilin kaidelerine[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bağlı kalmak şartıyla, kendine has ifade biçimleri ve edebî sanatları kullanabilir.[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bu, onun üslûbunu oluşturur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Milletlere, devirlere, nesillere göre çoğu zaman[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]edebîlik vasfı veya anlayışı farklı farklı olabilmektedir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Edebî nesir; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]masal, efsane,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]menkıbe, halk hikâyesi, roman, hikâye, tiyatro, deneme [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gibi pek çok türü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kapsar.[/FONT]


[h=3]EDEBİ OLMAYAN NESİR[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Edebî olmayan nesir , bilimsel ve didaktik eserler ile günlük hayatın değişik alanlarını anlatanlardır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sanat endişesi taşımayan bu nesir, edebî nesre[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]göre, daha açık ve açıklayıcıdır. Öncelik, bilgi ve değerlerin açık ve anlaşılır biçimde[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]okuyucu/dinleyiciye aktarılmasıdır.[/FONT]


[h=4][FONT=Arial, sans-serif]CUMHURİYET ÖNCESİ TÜRK NESRİNE GENEL BAKIŞ[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Türk kültür tarihine kronolojik bakıldığında, Türk nesrinin farklı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]devirlerde farklı niteliklere sahip olduğu görülür. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Türklerin islâm kültür ve medeniyeti[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif](10.-11. yüzyıl) ile Batı kültür ve medeniyeti (19. yüzyıl) dairelerine girişleri,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dil ve nesirlerindeki ana dönemleri belirler. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Türk nesrinin tarihini,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]sahip olduğu özellikler bakımından üç ana başlık altında incelenir.[/FONT]



  1. [FONT=Arial, sans-serif]TANZİMAT ÖNCESİ TÜRK NESRİ[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Tanzimat öncesi Türk kültürü ve edebiyatında asıl olan şiirdir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Geri[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]plânda kalan ve edebî bir değer olarak kabul edilmeyen nesir şiirin tesirindedir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Şiire uzak olan didaktik ve ahlâkî metinler[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bile manzum hâlde yazılmıştır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Tanzimat öncesi Türk nesri, islâmiyet öncesi ve sonrası olmak üzere ikiye ayrılır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Türklerin islâm kültür ve medeniyeti dairesine[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]girişleri, kültür ve dillerinde önemli değişikliklere neden olur.[/FONT]


[h=2]A ) İSLÂMİYET ÖNCESİ TÜRK NESRİ [/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Sözlü edebiyat devri ürünü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]durumundaki [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]sav[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’lar, bu dönemin ilk nesir örnekleri olarak kabul edilir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yenisey [/FONT][FONT=Arial, sans-serif](5. ve 6. y.y.) ve özellikle [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Orhun Yazıtları [/FONT][FONT=Arial, sans-serif](8. yy.), yazılı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]edebiyat dönemi Türk nesrinin ilk ve en önemli örnekleridir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sade, açık ve işlek[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bir dile sahip olan Orhun Yazıtları, Bilge Tonyukuk ve Yollug Tigin tarafından yazılmıştır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Uygur dönemi nesri ise, Maniheizm ve Budizm çerçevesinde şekillenen[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]metinlerde ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Irk Bitig, Altun Yaruk, Prens Kalyanamkara ve Papam Kara Hikâyesi,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sekiz Yükmek[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]) ifadesini bulur.[/FONT]


[h=1]B ) İSLÂMİYET SONRASI TÜRK NESRİ[/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Türk milletinin Orta Asya’dan Batı’ya doğru[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bir göç içine girmesi, islâm dinini kabul etmesi, farklı kültürlerle karşılaşması, alfabe değiştirmesi ve yeni bir medeniyet dünyasına katılması gibi sebepler, I9.-14. yüzyıllar arasındaki dönemde Türk nesrinin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]duraklamasına sebep olmuştur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İslâmiyet’i kabul[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]edişten sonra 11. yüzyılda Karahanlılar bölgesinde bu dönemin eserleri[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]vücut bulmaya başlar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bunlar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kutadgu Bilig, Atabetü’l-Hakâyık[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve Divanu Lügati’t-Türk [/FONT][FONT=Arial, sans-serif].[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Daha sonra Harezm sahasına ait Rabguzî’nin [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kı-sas-ı Embiyâ[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’sı, [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Altınordu sahasına ait Kerderli Mahmud b. Ali’nin [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Nehcü’l-Ferâdis[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’i,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Altınordu sahasına ait [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kodeks Komanikus[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Çağatay sahasına ait Ali Şir Nevâî’nin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Mecâlisü’n-Nefâis [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Muhakemetü’l-Lugateyn[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’i, [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ebulgazi Bahadır Han’ın[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Şecere-i Türk [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Şecere-i Terâkime[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’si ve ilk Kur’ân tercümeleri, islâmî dönemin ilk[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]nesir örnekleridir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İslâmiyet sonrası Türk nesri, 15. yüzyıldan itibaren -özellikle Anadolu’da- iki kola ayrılır. Halk edebiyatında nesir ve Divan edebiyatında Nesir.[/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]HALK EDEBİYATINDA NESİR:[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bütünüyle halkın malı olan bu nesir, sözlü geleneğe bağlıdır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Masallar, efsaneler, menkıbeler, hikâyeler, mizahî fıkralar[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], halk[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]nesrinin belli başlı türleridir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Halk nesrinin temel özelliği, tamamıyla halk[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dili ile ifade edilmiş olmasıdır. Açık, yalın ve doğaldır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ancak söylendiği anda yazıya geçirilmemiştir. [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bazıları, üzerinden zaman geçtikten sonra yazıya geçirilmiş ve günümüze[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ulaşmıştır. Bunun en güzel örneği, 15. yüzyılın sonu ile[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]16. yüzyılın başında yazıya geçirilmiş olan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dede Korkut Hikâyeleri’[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]On[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]iki hikâyeden meydana gelen [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dede Korkut Hikâyeleri’[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]nde, manzum ve mensur anlatım iç içedir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Mensur kısımlar açık, yalın ama işlenmiş ve ahenkli bir dile sahiptir.[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yer yer de kalıplaşmış ifadeler yer alır.[/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]DİVAN EDEBİYATINDA NESİR :[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Divan edebiyatında nesir denince Tanzimat yıllarına kadar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]inşâ [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]denilen süslü nesir akla gelmiş; bunun dışındaki nesirler[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]edebiyattan sayılmamış dikkate alınmamıştır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]tarih, destan, hikâye,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]seyahatnâme, biyografi, mektup [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve didaktik eserler gibi türler etrafında hayat bulan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Divan nesri, üç gruba ayrılır. Bunlar: sade , orta ve süslü nesirdir.[/FONT]


[h=4][FONT=Arial, sans-serif]SADE NESİR[/FONT][/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sade nesrin temel niteliği, halk dili veya konuşma[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]diline yakın özelliklere sahip olmasıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yalınlık, açıklık, tabiîlik, düşünce ve olaylarn doğrudan ifadesi, sade nesrin asıl özellikleridir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sade nesirde sanat yapma[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]düşünce ve gayreti yoktur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Kur’ân tefsirleri, hadis kitapları, menkıbevî[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]islâm tarihleri, fütüvvetnâmeler, menakıpnâmeler, gazavatnâmeler, dinî-destanî[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]halk kitapları, halk hikâyeleri, halka mahsus tasavvuf, ahlâk kitapları, sade nesrin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]hâkim olduğu eserlerdir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Mercimek Ahmet’in Farsçadan çevirdiği [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kâbusnâme [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]sade nesir örneğidir.[/FONT]


[h=2]ORTA NESİR[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Medrese eğitimi almış, üst zümrelerin içinde veya onlarla çeşitli seviyelerde[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]irtibatı olan yazarlar orta nesri tercih etmiştir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Süslü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]nesrin unsurlarınada yer veren, bu sebeple halk konuşma dilinden[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]uzaklaşan orta nesirde temel amaç, sanat yapmaktan çok düşüncenin okuyucuya[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]iletilmesidir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nâimâ’nın [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Tarih[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’i, Katip Çelebi’nin [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Mîzân’ül-Hak[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’ı, Evliya Çelebi’nin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Seyahatnâme[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’si, Koçi Bey’in [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Risale[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’si ve bazı dinî eserler, fetvalar, sefaretnâmeler,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]orta nesrin örnekleridir.[/FONT]


[h=2]SÜSLÜ NESİR[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Fatih Sultan Mehmet devrinden itibaren (15. yüzyıl) görülmeye[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]başlayan süslü nesir (inşâ), sanat endişesi ekseninde var olan ve Divan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]şiiri tesiri altında kalan nesir çeşididir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Süslü nesirler, yoğun Arapça ve Farsça kelime ve tamlamaları, bol secileri,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]uzun cümleleri ve sun’î yapısı ile diğer iki nesir türünden ve halk dilinden[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]tamamen uzak ve farklıdır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Süslü nesir yazarına [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]münşî [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]denir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Veysî ve Nergisî ile en üst noktaya ulaşan süslü nesir, Âşık Çelebi, Hasan Çelebi, Sâlim,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Safayî tezkirelerinde; Hoca Sadedin ve Karaçelebizâde Abdülaziz tarihlerinde; Sinan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Paşa’nın [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Tazarrunâme[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’sinde örneklerini bulur.[/FONT]


[h=2]II- TANZİMAT SONRASI TÜRK NESRİ[/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Türk toplumunun Batı’ya yönelmesi, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kültür, edebiyat ve dilinde de önemli değişiklikleri beraberinde getirir. Bu değişikliğin ilki, önceki dönemde esas olan şiir hâkimiyetinin nesre geçmiş olmasıdır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İkincisi ise dilin, zaman içinde eski pürüzlerinden temizlenerek sadeleşmesidir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Tanzimat nesrinin ilk örnekleri resmî yazışmalardır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Aydın ve[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]sanatkârlar için halka hitap etmek esastır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Gazete ve mecmualar, Tanzimat sonrası[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]nesrinin gelişmesi ve yaygınlaşmasında temel faktördür. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Takvim-i Vekâyi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif](1831), Ceride-i Havadis (1840), Tercüman-› Ahvâl (1861), Tasvir-i Efkâr[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif](1862) [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gibi ilk gazeteler, halka hitap etmeyi amaçlarlar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Şinasi,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ahmet Vefik Paşa, Ahmet Mithat Efendi, Şemsettin Sami, Namık Kemal, Ziya Paşa[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gibi yazarlar, Tanzimat nesrinin oluşmasında katkıları bulunan isimlerdir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nesirdeki sadeleşme , Servet-i Fünûn (1896-1901) ve Fecr-i Âti (1909-1912) mektepleri dönemlerinde, benimsenen sanat anlayışı yüzünden nesir dilinde ağırlaşma görülür. Çünkü Cenap Şahabeddin, Süleyman[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Nazif, Halit Ziya, Mehmet Rauf, Hüseyin Cahit, Ahmet Haşim gibi isimler, topluma[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]hitap eden bir edebiyat anlayışı yerine sanatı ve sanatkâraneliği esas alan bir edebiyat[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]anlayışını benimserler.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Tanzimat sonrası nesrindeki asıl plânlı sadeleşme Ömer Seyfettin, Ali Canip ve[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ziya Gökalp’ın 2. Meşrutiyet’ten sonra (1911) başlattıkları [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yeni Lisan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Millî Edebiyat[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]hareketiyle olur. [/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]Yeni Lisan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Millî Edebiyat[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] hareketin temel düşünce ilkeleri[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] :[/FONT]


[FONT=Arial, sans-serif]A ) [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Arapça ve Farsça gramer kaidelerine göre tamlama yapılmaması;[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bazı istisnalar dışında[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Arapça ve Farsça tamlamaların kullanılmaması..[/FONT]
[FONT=Arial, sans-serif]B ) [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Arapça ve Farsça çoğul eklerinin (klişe hâline gelmişler dışında) kullanılmaması.[/FONT]
[FONT=Arial, sans-serif]C )[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Arapça ve Farsça edatların ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ama, şayet, şey, keşke, lâkin, hem, henüz, yani [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dışında) kullanılmaması[/FONT]
[FONT=Arial, sans-serif]D ) [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Arapça ve Farsçadan dilimize geçmiş ve halk tarafından benimsenmiş kelimelerin korunması ve söylendiği gibi yazılması.[/FONT]
[FONT=Arial, sans-serif]E ) [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Konuşma dilinin özünü teşkil eden İstanbul Türkçesinin yazı dili hâline getirilmesi[/FONT]
[FONT=Arial, sans-serif]F )[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Diğer Türk lehçelerinden kelime alınmaması .[/FONT]
[FONT=Arial, sans-serif]G )[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Unutulmuş Türkçe kelimelerin diriltilmeye çalışılmaması.[/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]Yeni Lisan hareketinin dilde yapmak istediği , Türkçeyi yabancı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dil kaidelerinden ve halkın kullanmadığı yabancı kelimelerden temizlemek,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]konuşma dili ile yazı dili arasındaki uçurumu ortadan kaldırmak ve konuşma dilini yazı dili hâline getirmektir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bu dönem nesrinde cümle, anlam bakımından açık ve yalın; yapı itibarıyla da basit ve kısadır.[/FONT]


[h=3]CUMHURİYET DÖNEMİNDE TÜRKÇE[/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Harf inkılâbı, Türk Dil[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kurumunun kurulması, basın-yayın imkânlarının gelişmesi, okuma-yazma ve okullaşma[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]oranının artması , dilde özleştirme çalışmaları, Cumhuriyet devrinde dilin ve[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]nesrin gelişmesinde olumlu veya olumsuz yönde etkileyen hususlardır.[/FONT]


[h=4][FONT=Arial, sans-serif]HARF İNKİLÂBI [/FONT][/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet sonrasında dil ve kültürümüzdeki en önemli gelişmelerin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]başında, 3 Kasım 1928’de gerçekleştirilen harf inkılâbı gelir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Arap alfabesinden[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Latin kökenli yeni Türk alfabesine geçiş, okuma-yazmada[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kolaylıklar getirmiştir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Türk milletinin Batılı milletlerle olan uyumunu kolaylaştırmıştır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Harf inkılâbı , kalem sahiplerinin yeni alfabeye alışmasında; gazete,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dergi ve kitap basımında birtakım sıkıntılarada yol açmıştır.[/FONT]


[h=2]TÜRK DİL KURUMU [/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Türk Dil Kurumu, 12 Temmuz 1932’de bizzat Atatürk’ün[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]direktifiyle kurulmuştur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Amacı; Türk dili üzerinde araştırma ve incelemeler yaparak[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]problemlerinin ortadan kaldırılması, zenginleştirilmesi ve millette ortak bir dil[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bilinci oluşturulmasıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Buna, yine Atatürk tarafından kurdurulan ve dille yakın alâkası bulunan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Türkiyat Enstitüsü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif](1924) ile [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif](1936) ve çalışmalarını da ilâve etmek gerekir.[/FONT]


[h=3]DİL ÇALIŞMALARI [/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet döneminde Türk Dil Kurumu, Türkiyat Enstitüsü,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Millî Eğitim Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve çeşitli üniversitelerde Türk dili[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]üzerine pek çok derleme, tarama, gramer ve sözlük çalışmaları yapılmıştır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Tarama Sözlüğü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Derleme Sözlüğü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif],[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] k[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]arşılaştırmalı Lehçeler Sözlüğü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], çeşitli meslek veya bilim dallarıyla ilgili terim[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]sözlükleri ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dilbilim Terimleri Sözlüğü, Biyoloji Terimleri Sözlüğü, Eğitim Terimleri[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sözlüğü, Toplumbilim Terimleri Sözlüğü, Matematik Terimleri Sözlüğü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]vb.), sözlük çalışmalarıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İlk ciddi Türkçe sözlük[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]1901’de yayımlanan Şemsettin Sami’nin hazırladığı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kamus-i Türkî’[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Son sözlük ise Türk Dil Kurumunun yayımladığı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Güncel Türkçe Sözlük’[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dür.[/FONT]


[h=3]BASIM-YAYIM İMKÂNLARININ GELİŞMESİ [/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Dilin gelişmesindeki Matbaanın kurulmasıyla kitapların artması , bir başka önemli faktör Cumhuriyet’in[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kuruluş yıllarında % 5 olan okuma-yazma ile okullaşma oranlarındaki[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]büyük artışlardır.[/FONT]


[h=2]DİLDE ÖZLEŞTİRME ÇALIŞMALARI[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet devrinde dil ve nesri etkileyen asıl[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]önemli gelişme, Türk Dil Kurumu merkezindeki dilde özleştirme çalışma veya politikalarıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Öz Türkçecilik cereyanı, dile yüzyıllar önce girmiş, halk veya konuşma diline[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]yerleşmiş Arapça ve Farsça bütün kelimelerin atılması, yerlerine de Türkçelerinin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]türetilmesi anlayışına dayanır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hareketin rahatsız edici yanı, ciddi bir dil[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bilincine değil ideolojik düşünceye dayanmış olmasıdır. [/FONT]


[h=3]YABANCI DİLLERİN TÜRKÇEYE ETKİSİ [/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet devrinde dil ve nesri etkileyen[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bir başka gelişme, 1960 sonrası dönemde [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]-başta İngilizce ve Fransızca olmak üzere- yabancı kelimelerin Türkçeye girişindeki[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]artıştır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Gazete, dergi, televizyon[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve internet dili; ekonomi, ticaret ve reklâm dili; farklı alanlardaki bilimsel[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dilde yabancı kelimelerin Türkçeye girdiği ve bu kelimelerin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]yaygın biçimde kullanıldığı görülür.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet dönemi Türk nesri iki döneme ayrılır. Bu iki dönem; 1923-1940 dönemi Türk nesri ve[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]1940-2010 dönemi Türk nesridir.[/FONT]


[FONT=Arial, sans-serif]CUMHURİYET DÖNEMİNDE NESİR[/FONT]


[FONT=Arial, sans-serif]1923-1940 DÖNEMİ TÜRK NESRİ[/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]1923 öncesinden devralınan dil ekseninde var olan nesir, Cumhuriyet nesrinin temelini teşkil eder. Bunun en önemli sebebi, Cumhuriyet öncesi yazarlarının hayatta olmaları[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve yazma faaliyetini sürdürmeleri ile Cumhuriyet öncesi dil anlayışının[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]önemli bir değişme göstermeden devam etmesidir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ömer Seyfettin, Ziya Gökalp, Refik Halit, Yakup Kadri, Halide Edib, Memduh[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Şevket, Reşat Nuri, Ahmet Hikmet, Mehmet Emin, Yahya Kemal, Faruk Nafiz gibi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet öncesi yazar ve şairlerinin kalemlerinde ilk olgun, kusursuz ve güzel[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]örneklerini bulan 20. yüzyıl Türk nesri, bu kişilerin Cumhuriyet döneminde yazdıkları eserlerde daha da gelişir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yeni nesilden Peyami Safa,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ahmet Hamdi Tanpınar, Ahmet Kutsi Tecer, Abdülhak Şinasi Hisar, Nurullah Ataç,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hamdullah Suphi, Necip Fazıl Kısakürek bu nesri, geçiş döneminin kusurlarından temizleyip daha olgun seviyeye[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]yükseltirler. [/FONT]


[FONT=Arial, sans-serif]1940-2010 DÖNEMİ TÜRK NESRİ[/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]Tek parti döneminde güçlenen[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Öz Türkçecilik çalışmaları, ikinci Dünya Savaşı sonrası belirginleşen çeşitli ideolojik hareketler, 1950 sonrası dönemde hızla gelişen basım-yayım ve iletişim[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]imkânları küreselleşme olgusu gibi etkenler, 1940 sonrası Türk nesrinde gelişme ve değişmelere sebep olur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bu değişmelerin başında, Arapça ve[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Farsça kökenli kelimelerin yerine , türetilen yeni kelimelerin nesir dilinde yer[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]alması gelir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İkinci unsur , çeşitli bilimsel alanlar, basın-yayın, televizyon,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]internet, ticaret, ekonomi sahalarıyla ilgili nesir dilinde giderek artan oranda[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]yabancı kelimelerin yer almasıdır.[/FONT]


[h=4][FONT=Arial, sans-serif]CUMHURİYET DÖNEMİNDE NESİR TÜRLERİ[/FONT][/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet dönemi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Türk nesrini; edebî nesir, bilimsel nesir, didaktik nesir ve günlük nesir olarak[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]tasnif ederiz.[/FONT]
[h=2]EDEBÎ NESİR[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet nesrinin en geniş, en kusursuz, en zengin ve en güzel kısmını edebî[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]nesirler oluşturur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Belli bir sanat endişesi ve yeteneğine sahip yazarların kaleminden[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]çıkan edebî nesirler, diğer amaçlarının yanında, güzellik ve okuyucuya estetik[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]haz verme amacıyla kaleme alınırlar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Dil, olabildiğince kusursuz ve[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]hatasız kullanılır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Kelimelere temel anlamlarının yanında bilinen veya[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bilinmeyen yan anlamlar yüklenir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Benzetme, istiare, tezat, mecaz, kinaye gibi çeşitli[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]edebiyat sanatlarına sahipdir. Günlük dilden çok farklıdır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Edebî dil, dil[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]içinde bir “üst dil”dir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet dönemi edebî nesrinin en somut ve en yaygın örnekleri,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]her biri bir edebî tür olan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]hikâye, roman, tiyatro, mensur şiir[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]lerdir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Seyahat, anı,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]günlük, mektup, makale, fıkra, deneme, biyografi, otobiyografi, mülâkat [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ise, Cumhuriyet[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]nesrinin diğer türlerini oluştur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Türlerin dil bakımından ortak yanları, hepsinin mensur olmaları; yani nesir diliyle yazılmalarıdır.[/FONT]
[h=3]BİLİMSEL VE ÖĞRETİCİ NESİR[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Felsefe, tarih, coğrafya, sosyoloji, psikoloji, ilâhiyat,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]iktisat, fizik, kimya, biyoloji, tıp gibi bağımsız bilim dalı hâline[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gelmiş pek çok alanla ilgili bilgileri içeren kitap, makale ve bildiriler bilimsel nesir[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]metinlerini oluştururlar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bilimsel nesir, açık, yalındır. [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]İçerdiği bilgiyi açıklayıcı ve öğreticiliği esas[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]alır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Kelimeler bütünüyle temel anlamlarında kullanır. Ayrıca ilim dilinin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kendine has “terim”leri vardır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İlim dili matematik ve sembolik mantk gibi, bir işaretler sistemi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]olma ve evrenselleşme gösterir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Birebir bilimsel bir içeriği veya bilimsellik iddiası olmayan; daha çok okuyucuyu[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kültürel, sosyal, ahlakî, dinî vb. yönlerden bilgilendirme ve eğitme amacını esas alan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]metinleride eğitici/öğretici nesir metinleri olarak isimlendiririz. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Dinî, ahlâkî,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]fikrî, siyasî, felsefî içerikli kitap, makale veya yazılar eğitici-öğretici nesirdir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Eğitici/öğretici nesirdeki asıl amaç da öncelikle anlaşılır olmaktır. Bu amacın dile[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]yansıyan sonucu yalınlık ve açıklıktır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Telkin edicilik, eğitici/öğretici[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]nesrin bir diğer önemli özelliğidir.[/FONT]


[h=3]GÜNLÜK NESİR[/h]
  • Dilin en yaygın olarak kullanıldığı alan, günlük hayattır.
  • Günlük hayat içindeki dil kullanımı büyük oranda sözlü nesirdir.
  • [FONT=Arial, sans-serif]Günlük[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]hayat içindeki nesrin bir başka yaygın kullanım alanını, devlet veya özel sektör kurumlarındaki yazışmalar (dilekçe, rapor, program vb.) oluşturur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hayatın her alanında pek çok yazılı nesir örnekleriyle (reklâm, tabela)[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]karşılaşırız.[/FONT]


[h=1]2. ÜNİTE[/h] [h=1]CUMHURİYET’E KADARKİ TÜRK HİKÂYESİNE GENEL BAKIŞ[/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikaye [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kelimesi kültür tarihimizde; “[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]tarih, destan, kıssa, masal, mesel, menkıbe, rivayet, lâtife, fıkra, hurafe, roman, öykü, anlatı, benzetme[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]” anlamlarında da kullanılmıştı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]r. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Destan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]masal[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]menekıbe[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]lâtife[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]fıkra[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]öykü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]roman[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], bugün ayrı birer tür olarak kabul edilir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Modern hikâye ; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gerçek ya da gerçeğe uygun olay ve durumların; insan, zaman ve mekân unsurlarıyla birlikte kurgusal bir dünya çerçevesinde ve üzerinde durulan konu, tema ve mesaja uygun bir biçimde kurgulanıp; ayrıntıya girilmeden yoğunlaştırılarak, okuyucuya estetik haz verecek tarzda anlatılmasından doğan kısa ve mensur tür[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dür.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Türk edebiyatında modern hikâye 1870’li yıllardan itibaren görülmeye başlar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]1923 öncesi Türk hikâyesini; Tanzimat hikâyesi, Servet-i Fünûn hikâyesi ve Millî Edebiyat hikâyesi gibi üç döneme ayırırız. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bunlara Fecr-i Âti hikâyesi ile Hüseyin Rahmi, Ahmet Rasim ve Ebubekir Hazım Tepeyran gibi bağımsız yazarların hikâyeleride ilâve edilir.[/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]TANZİMAT HİKÂYESİ[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]Modern Türk hikâyesi veya Tanzimat hikâyesi, Giritli Aziz Efendi’nin [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Muhayyelât-ı Aziz Efendi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’si , Emin Nihat’ın [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Müsameretnâme[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’si , Ahmet Mithat Efendi’nin [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kıssadan Hisse [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Letâif-i Rivâyât[/FONT][FONT=Arial, sans-serif][/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] ile başlar. [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bunlarda yer alan hikâyeler, geleneksel hikâye anlayışından tesirler taşırlar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bir sonraki nesle mensup olan Sami Paşazâde Sezâi’nin [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Küçük şeyler [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]adı altında kitaplaştırdığı hikâyeleri, Recaizâde Mahmut Ekrem’in üç hikâyesi ile Nâbizâde Nâzım’ın -başta [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Karabibik [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]olmak üzere- hikâyeleri vardır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sami Paşazâde Sezâi ve Nâbizâde Nâzım’ın hikâyeleri gerek kurgu, gerek temel unsurlar, gerekse dil ve üslûpları bakımından modern Batı hikâyesine daha yakın eserlerdir.[/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]SERVET-İ FÜNÛN HİKÂYESİ[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]Edebiyatımızda hikâyenin hem yapı hem de dil bakımından gerçek formuna ulaşması ve yaygınlaşması, Halit Ziya Uşaklıgil’in hikâyeleri ile olmuştur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Halit Ziya hikâyelerinin konuları, dilleri ve üslûplarıyla, Servet-i Fünûn mektebinin diğer hikâye yazarları olan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Mehmet Rauf ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Son Emel, Menekşe, Bir Aşkın Tarihi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]vb.), Hüseyin Cahit ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hayat-ı Muhayyel, Hayat-ı Hakiye Sahneleri[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]), Ahmet Hikmet ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hâristan ve Gülistan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]) ve Safveti Ziya’yı ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bir Safha-i Kalp, Hanım Mektupları, Kadın Ruhu[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]) etkilemiştir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Servet-i Fünûn hikâyesi, realizmin etkisindedir. [/FONT]
[h=5][FONT=Arial, sans-serif]BAĞIMSIZLAR[/FONT][/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hüseyin Rahmi, Ahmet Rasim ve Ebubekir Hâzım Tepeyran bağımsız yazarlardır.[/FONT]



[h=5][FONT=Arial, sans-serif]HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR [/FONT][/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sanat hayatında herhangi bir edebi topluluğa katılmamıştır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ahmet Mithat Efendi’nin yolundan giderek halk için yazmayı amaç edinmiş popüler bir yazardır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sanat anlayışı bakımından realizm ve natüralizme; dünya görüşü bakımından ise pozitivizme bağlıdır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yanlış batılılaşma ve yozlaşma, aile hayatındaki aksaklıklar, kadın-erkek ilişkisi, zengin-fakir çatışması, batıl inançlar, toplum hayatındaki değişmeler, onun hikâyenin asıl konularını oluşturur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerinde, konuşulan dili kullanır.[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Sokağın dilini roman ve hikâyeye taşır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Pürüzsüz ve kusursuz yazma endişesi yoktur. [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ciddi bir üslûp endişesi taşımaz. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikayeleri romanlarına göre teknik bakımından daha başarılıdır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikayeleri ; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kadınlar Vaizi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Meyhânede Kadınlar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kâtil Buse [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Namusla Açlık Meselesi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]iki Hödüğün Seyahati [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Tünelden ilk Çıkış [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gönül Ticareti [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Melek Sanmışım Şeytanı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dirilen iskelet [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Eti Senin Kemiği Benim’dir.[/FONT]




  • [FONT=Arial, sans-serif]MİLLÎ EDEBİYAT HİKÂYESİ[/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]Millî Edebiyat hareketi, “Yeni Lisan” olarak bilinen dilde sadeleşme hareketi ile birlikte 1911’de başlar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Türkçü/milliyetçi düşünceye dayanan Millî Edebiyat, dilinin yalın ve anlaşılır; konularının millî, milliyetçi ve yerli oluşu ile kendinden önceki mekteplerden ayrılır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Millî Edebiyat anlayışı içinde hikâye türünde eser veren yazarlar; Ömer Seyfettin, Memduh Şevket Esendal, Refik Halit Karay, Ahmet Hikmet Müftüoğlu, Aka Gündüz, Yakup Kadri Karaosmanoğ lu, Halide Edib Adıvar, Reşat Nuri Güntekin, F. Celâlettin’dir. [/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]ÖMER SEYFETTİN[/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]Millî Edebiyat’ın en önemli hikâye yazarı, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ömer Seyfettin [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’dir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yeni lisan hareketinin kurucusu ve teorisyenidir.[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]İdealist ve milliyetçi bir yazardır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyeleriyle okuyucuda millî şuuru uyandırmak, millî kimliğe ait değerleri sezdirmek, yaşanan yanlışlık ve çarpıklıkların farkına vardırmak ister. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ömer Seyfettin hikâyelerinde çocukluk hatıralarını = > [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ilk Namaz, Kaşağı, Falaka, And[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] , [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yaşanan hayatın gözlemlerini => [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bomba, Beyaz Lâle, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hürriyet Bayrakları[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Tarihi => [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Başını Vermeyen Şehit, Diyet, Forsa, Topuz, Ferman[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] , [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Folkloru => [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yalnız Efe, Yüz Akı, Kurumuş Ağaçlar ; kaynak olarak kullanır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Realist bir yazardır. Realistliğini “çirkin”i yansıtmaya kadar götürür ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bomba, Beyaz Lâle[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]). [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Maupassant tarzı hikâye anlayışına bağlıdır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yeni Lisan ve Millî Edebiyat hareketlerini başlatan yazar, “Edebiyatsız edebiyat yapmak” düşüncesiyle yola çıkar. Dili, son derece açık ve yalındır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerindeki bir başka üslûp özelliği, mizahî ve eleştirel yaklaşımdır.[/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]AHMET HİKMET MÜFTÜOĞLU[/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]Millî Edebiyat’ın hikâye yazarı, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ahmet Hikmet Müftüoğlu[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] 2. Meşrutiyete kadar Servet-i Fünûn mektebine[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bağlı olup, bu tarihten sonra Türkçülük/milliyetçilik düşüncesini[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]benimser. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Milli dönemde kaleme aldığı hikâyelerini [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Çağlayanlar[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]adı altında kitaplaştırır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerinde[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Türkün kahramanlık, yiğitlik, asillik, incelik gibi değerlerini sezdirmek ister. [/FONT]
  • “[FONT=Arial, sans-serif]Üzümcü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]” hikayesinde, sokakta gördüğü bir satıcının sesi, tavırları ve vücudunda, Türk ruhu ve kimliğinin kristalize olmuş örneği durumundaki Mehmetçik’i görür. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Müftüoğlu’nun hikâyelerinin kaynağı, Türk tarihi ve destanları; Balkan, Birinci Dünya ve istiklâl harplerine dair gözlem ve hatıralardır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sade bir dili; şairane bir üslûbu vardır. Çeşitli edebî sanatlarla zenginleştirilen ve mensur şiire yaklaşan üslûbunda hitabet bir hayli belirgindir. [/FONT]


[FONT=Arial, sans-serif]AKA GÜNDÜZ[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikayelerini , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Türk Kalbi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Türk’ün Kitabı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bu Toprağın Kızları, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hayattan Hikâyeler ,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sarı Zeybek [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] isimli kitaplarında toplar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İlk kitabındaki hikâyelerde Trablusgarp, ikincisinde ise Balkan Harbi sebebiyle yaşanan felâketlerin anlatımı öne çıkar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerde erkek kahramanlar öne çıkar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Üslûbu zaman zaman hitabete kayar. Diyaloglara geniş yer verir. Yalın bir dille sıcağı sıcağına günün olaylarını anlatması, dönemin edebiyat kamuoyu tarafından takdirle karşılanmasını sağlar. [/FONT]


[h=5][FONT=Arial, sans-serif]REFİK HALİT KARAY[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Refik Halit Karay [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]fikrî bakımdan Millî Edebiyat’ın temelini teşkil eden Türkçülük/ milliyetçilik düşüncesine uzak durur, fakat hikâyeleriyle bu harekete önemli katkılarda bulunmuştur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İlk hikâyelerini , Memleket veya Anadolu edebiyatı konusunda bir çığır açan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Memleket Hikâyeleri [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] adı altında kitaplaştırır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Refik Halit Karay, ikinci sürgün döneminde Gurbet Hikâyeleri’nde topladığı hikâyelerini yazdı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Gurbet Hikâyeleri[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’ndeki en önemli tema, vatan özlemi ve yabancılık duygusudur ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Eskici, Akrep, Köpek, Kaçak, istanbul[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]). [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hayvan kahramanların öne çıktığı hikâyelerde de ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Zincir, Keklik, Akrep, Köpek[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]) aynı tema eksenindedir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Refik Halit, Maupassant tarzına bağlı kalmıştır , iyi bir gözlem gücüne sahiptir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Daha çok olay örgüsünü öne çıkarır. Mekân tasvirlerinde realist ve başarılıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Daha çok “dış” üzerinde yoğunlaşan yazar, kahramanlarının psikolojilerini tahlil etmekten uzak durur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Asıl şöhretini mizah türündeki yazıları ve hikâyeleri ile sağlayan Refik Halit’in bir başka önemli yanı, Türkçeyi kullanmadaki başarısıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yazar, hikâye, roman, mizah ve denemelerinde duru, yalın ve açık bir dil[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kullanır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Konuşma dilini, edebî esere taşımada başarılıdır. Ahenkli ve pürüzsüz bir üslûba sahiptir.[/FONT]


[h=5][FONT=Arial, sans-serif]HALİDE EDİB ADIVAR[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Öncelikle “romancı” olarak tanıdığımız Cumhuriyet öncesi ve sonrası kadın yazarımız [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Halide Edib Adıvar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], hikâye türünde de eser vermiştir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Harap Mabedler [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dağa Çıkan Kurt[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]izmir’den Bursa’ya ( Y.Kadri, F.Rıfkı ve M.Asım’la birlikte) ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kubbede Kalan Hoş Sada [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], onun hikâyelerini topladığı kitaplarıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yazar, gençlik dönemi eserlerinden oluşan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Harap Mabedler[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’deki hikâyelerinde ferdiyetçidir. Hikâyelerde santimantal ve bedbin bir ruh hâli hâkimdir. Servet-i Fünûn dil ve üslûbunun tesiri dikkati çeker.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Dağa Çıkan Kurt ve izmir’den Bursa’ya [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli kitaplarında yer[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]alan hikâyeler ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kabak Çekirdekçi, Tanıdığım Çocuklardan; Vurma Fatma, Emine’nin [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Şahadeti, Bayrağımız Altında[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]), toplumcu cumhuriyet dönemi ve anlayışın eserleridir. [/FONT]
  • “[FONT=Arial, sans-serif]Dağa Çıkan Kurt[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]” ; bir çocuğun rüyası olarak kurgulanan hikâye, semboliktir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Kubbede Kalan Hoş Sada[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’da , Doğu-Batı sentezi ve bu eksendeki problemler üzerinde durulur.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Teknik bakımından zayıf olan Halide Edib’in hikâyeleri, romanlarında olduğu gibi, çoğunlukla bir kadın kahraman etrafında şekillenir. Bu kadınlar, irade, kültür ve karakter bakımından güçlüdürler.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Servet-i Fünûn dil ve üslûbu tesiri, yalın, tabiî ve sade Türkçeye doğru ilerler.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Halide Edib, bir sanatkâr olarak en çok dil ve üslûbu yönüyle eleştirilir. [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Fazıl Ahmet Aykaç’ın, “leziz fakat kılçığı bol sardalya” benzetmesi, onun dil ve üslûbu için sık sık tekrarlanan bir tespittir.[/FONT]



[h=4][FONT=Arial, sans-serif]YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Bir Serencam [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Rahmet [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]izmir’den Bursa’ya [/FONT][FONT=Arial, sans-serif](H.Edib F.Rıfkı ve M.Asım’la ortak ) ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Millî Savaş Hikâyeleri [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] isimli hikaye kitapları vardır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sanat hayatının ilk yıllarında Servet-i Fünûn mektebi ile Fransız edebiyatının tesiri altındadır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ferdiyetçi sanat anlayışına sahiptir. Sosyal baskı-fert çatışması, ekseninde bireyin mutsuzluklarını ele alır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bir Serencam’da yer alan; “Baskın”, “Bir Kadın Meselesi”, “Bir Ölünün Mektupları”, “Şapka”, “Nebbaş”, “Yalnız Kalmak Korkusu” ferdiyetci anlayışın örnekleridir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yakup Kadri, sanat hayatının ikinci devresinde dikkatini sosyal hayata çevirmiş; toplumun problemleri üzerine eğilmiştir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Rahmet [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Millî Savaş Hikâyeleri [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kitaplarda toplanan hikâyelerinde ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Zeynep Kadın, Ses Duyan Kız, Teslim Teslim, Güvercin Avı, Bir fiehit Mezadı, Köyünü Kaybeden Kadın[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]), savaşın getirdiği [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]büyük yıkımlar ve acılar ön plâna çıkar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerinin yarıdan fazlasının mekânı Anadolu’dur. Bu itibarla Yakup Kadri, Refik Halit ile birlikte, memleket edebiyatına önemli katkılarda bulunur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yakup Kadri, hikâyelerinde realisttir , maupussant tarzına bağlıdır.. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Onun gerçekçiliği, dıştan çok içe yöneliktir. Psikolojik realizmi gündeme getiren bu tavır, eserlerinde zihin ve ruh tahlilini önemli kılar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Edebiyat-ı Cedîde’ye yakın bir dil kullanan Yakup Kadri, hep sanatkârânelik endişesi içinde olmuştur. Bir süre Yeni Lisan hareketine karşı çıkar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sanat hayatının ikinci döneminin Millî Edebiyat’ın sade dil anlayışına yönelir ve bunda karar kılar. Bununla birlikte kendine has bir üslûp endişesinden vazgeçmez.[/FONT]



[h=6][FONT=Arial, sans-serif]MEMDUH ŞEVKET ESENDAL[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]1908-1920 yılları arasını kapsayan birinci devrede kaleme aldığı hikâyelerinde , dış dünya ile psikolojik hâlin ifadesini esas aldığı bu dönemde, tenkitçi, tasvirci ve tahlilci olma yönleriyle belirginleşen bir sosyal gerçekçilik anlayışına sahiptir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bu dönemde Maupassant tarzı hikâyeler yazar.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Memduh Şevket, hikâyelerinde Bulgar zulmü ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Veysel Çavuş, Bomba, Korku, Baba Halil[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]), [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sosyal değerlerde yozlaşma (ihtiyar Çilingir, Gödeli Mehmet),[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Köylünün durumu (Pazarcılık, Buğday Almaya Köye Gitmiştik , Hasan Kahya Hastalandı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]), [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yöneticilerin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]zihniyeti ve halka bakışları ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hürriyet Gelirken, insanın Ben’i[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]) gibi konuları ele alır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]ilk eserlerinde Servet-i Fünûn diline yakın duran yazar, daha sonra Millî Edebiyat’ın getirdiği Yeni Lisan hareketinin dil anlayışını benimsemiştir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]1921’den sonra Çehov tarzı hikâyeyi benimseyerek Türk hikâyesine yeni bir tarz kazandırır.[/FONT]



[h=5][FONT=Arial, sans-serif]REŞAT NURİ GÜNTEKİN[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Güntekin’in hikâyeleri Maupassant tarzına bağlıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Eski Ahbap [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], Recm, Gençlik ve Güzellik , Roçild Bey , Tanrı Misafiri , Sönmüş Yıldızlar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Leylâ ile Mecnun [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Olağan işler[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] hikâyelerini [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]topladığı kitaplarıdır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İlk dönem hikâyelerinde santimantal ve romantik bir yaklaşımla bireysel konu ve temaları öne çıkarır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bir kısım hikayelerinde ise gözlemci gerçekçi bir yaklaşımla sosyal konu ve temalar üzerinde durur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Aşk teması ilk sırada yer alır. Aşkların bir kısmı, kavuşmayla sonuçlanması [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]mümkün olmayan türdendir ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sönmüş Yıldızlar, Bir Hazin Hakikat, Bir [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hayal Kırıklığı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]vb.).[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Aile ve bu kurum çevresindeki birtakım problemler hikâyelerindeki ikinci önemli konudu[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]r. ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Akrep, Deniz Banyosu, Gölgelerin Busesi, Bir Zaaf Dakikası [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]vb.).[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Çocuk ve çocukla ilgili birtakım problemleri anlatan hikayeleri [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Çocuk Kavgası, Bilek Saati, Bir istifa[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]).[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bütün eserlerinde sade, temiz bir Türkçe kullanır. Yalın, süsten uzak, lirik bir üslûbu vardır.[/FONT]
[h=1]CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK HİKÂYESİ[/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]1923-2010 dönemi Türk hikâyesini şu dört başlık altında değerlendiririz[/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet’in ilk Hikâyecileri/Millî Edebiyat Anlayışını Sürdürenler[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sosyal/Toplumcu Gerçekçiler[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bireyin iç Dünyasını Esas Alanlar[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yeni Arayışlar[/FONT]
[h=2]Cumhuriyet’in İlk Hikâyecileri[/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Bu grubu oluşturan yazarlar, ilk eserlerini Sultan II. Abdülhamid döneminde kaleme[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]almış lakin asıl 2. Meşrutiyet sonrasında kimliklerini[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kazanmışlardır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hüseyin Rahmi Gürpınar, Aka Gündüz, Refik Halit Karay, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Halide Edib Adıvar, Memduh Şevket Esendal, Reşat Nuri Güntekin gibi isimler, Cumhuriyet döneminde de hikâye yazmayı sürdürmüşlerdir. [/FONT]


[FONT=Arial, sans-serif]MEMDUH ŞEVKET ESENDAL[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]1920’ye kadar olan dönemde Maupassant tarzı hikâyeler yazan Memduh Şevket Esendal sanat hayatının ikinci devresinde Çehov tarzı hikâyeler yazar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]O dikkatini, Türk milletinin imparatorluk’tan Cumhuriyet’e geçiş dönemi problemleri üzerinde yoğunlaştırmış bir yazardır. istanbul, Ankara ve bazı Anadolu şehir, kasaba ve köylerini geniş mekân olarak kullanırken daha çok fakir ve kenar semtlere yönelir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Farklı kesim, kültür, meslek, yaş, cinsiyet, sosyal durum ve karakterdeki insanları, başarıyla dikkatlere sunar. Zengin şahıs kadrosu, bürokrat ve yarı aydın, ev kadını, alafranga, esnaf, din adamı ve dedikoducu tipleri üzerinde yoğunlaştırdığı görülür.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Güçlü bir Türkçecilik şuuruna sahipdir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]ilk hikâyelerinde, Servet-i Fünûn ile Millî Edebiyatın Yeni Lisan anlayışı arasında gidip gelen yazar, 1920’lerden itibaren konuşma diline yaklaşır ve sokağın dilini yakalamaya çalışır 1930’lara gelindiğinde ise, onun için asıl olan konuşma dilidir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hayatında sadece iki hikâye kitabı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hikâyeler Birinci Kitap [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hikâyeler[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ikinci Kitap [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] , yayımlayabildi.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Esendal’ın hikâyeleri ölümünden çok sonra[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kitaplaşmıştır. Bunlar: [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Otlakçı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Mendil Altında [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Temiz Sevgiler [/FONT][FONT=Arial, sans-serif],[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ev Ona Yakıştı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sahan Külbastısı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Veysel Çavu[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ş , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bir Kucak Çiçek[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ihtiyar Çilingir [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hava Parası [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bizim Nesibe [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kelepir[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gödeli Mehmet [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Güllüce Bağları Yolunda [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gönül Kaçanı Kovalar[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’dır.[/FONT]


[h=5][FONT=Arial, sans-serif]F. CELÂLETTİN[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Asıl adı Fahri Celâlettin Göktulga’dır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İlk kitabı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Talak-ı Selâse ‘[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet döneminde [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kına[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gecesi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Eldebir Mustafendi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Avurzavur Kahvesi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Salgın [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Rüzgâr [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] isimli hikâye kitaplarını yayımlamıştır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Geleneksel hikâye tarzına bağlıdır. Bu itibarla F.Celâlettin, Cumhuriyet öncesi Türk hikâyesini Cumhuriyet sonrası hikâyesine bağlayan bir yazar durumundadır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerinden bazılarında ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Koltuk, Akşamcı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]), Hüseyin Rahmi-Ahmet Rasim çizgisine bağlı kalarak istanbul’un kenar semtlerindeki çeşitli yerli hayat tablolarını, az görülen tipler etrafında anlatır. [/FONT]
  • “[FONT=Arial, sans-serif]Yeni hikâyeciliğimizin yol açıcıları”ndan biri olarak kabul edilen yazar, realist bir anlayıştadır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Çoğu zaman mizahî bir yaklaşım sergileyerek ideolojik tavırdan uzak durur.[/FONT]


[h=6][FONT=Arial, sans-serif]OSMAN CEMAL KAYGILI [/FONT][/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Osman Cemal ; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hüseyin Rahmi ve Ahmet Rasim’in yolunu takip eden bir başka yazarımızdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Eşkıya Güzeli [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sandalım Geliyor Varda [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] isimli hikâye kitapları ile bir halk yazarı olarak dikkati çeker. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Özellikle istanbul’un kenar semtlerinde yaşayan alt tabaka insanların (mirasyediler, külhanbeyleri) hayatlarını realist bir biçimde ele alır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Dil ve üslûbu çok itinalı olmasa da sıcak, samimi ve mizahidir.[/FONT]



[h=4][FONT=Arial, sans-serif]KENAN HULUSİ KORAY [/FONT][/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yedi Meşaleciler [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli grubun tek hikâye yazarıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Koray’ın sanat hayatında iki devre söz konusudur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]1928-1931 yılları arası dönemde daha çok mensur şiire yaklaşan şiirsel bir üslûpla romantik ve masa başı hikâyeler yazarken 1931’den sonra [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Vakit [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gazetesi etrafındaki sosyal gerçekçi hikâyeci grubuna katılıp bu doğrultuda eser verdi. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ömer Seyfettin ve Sadri Ertem’in tesirinde kaldı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bir Yudum Su , Bahar Hikâyeleri , Son Öpüş , Bir Otelde Yedi Kişi hikaye kitaplarıdır.[/FONT]
[h=2]SOSYAL/TOPLUMCU GERÇEKÇİLER[/h] [h=3]BİRİNCİ KUŞAK (1930-1945)[/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet dönemi Türk hikâyesinin en belirgin özelliği eleştirel ve toplumcu gerçekçilik oluşudur..[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bu anlayışın başlangıcı Nâbizâde Nâzım ve Hüseyin Rahmi’ye kadar gider. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bu anlayış; toplumun içinde yaşadığı hayatın yakından gözlemi, tespit edilen bütün problemlerin açık biçimde tasviri ve eleştirisini esas alır. Realist olan yazar, çok büyük ölçüde gözlemlenebilen dış gerçeklik üzerine yoğunlaşır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Eleştirel ve toplumcu gerçekçilik, 1930 sonrasında Vakit gazetesi etrafında toplanan yazarlarla yeni bir boyut kazanır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sadri Ertem’in öncülüğündeki bu ilk kuşak; Selahattin Enis, Reşat Enis Aygen, Hakkı Süha Gezgin, Refik Ahmet Sevengil, Kenan Hulusi Koray ve Bekir Sıtkı Kunt’tan oluşur.[/FONT]


[h=4][FONT=Arial, sans-serif]SADRİ ERTEM [/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Yazı hayatına Cumhuriyet öncesinde başlamasına rağmen asıl eserlerini harf inkılâbından sonra verdi. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerini , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Silindir[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] , Ş[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]apka Giyen Köylü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bacayı indir Bacayı Kaldır [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Korku [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bay [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Virgül [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bir fiehrin Ruhu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli kitaplarında topladı. [/FONT]
  • “[FONT=Arial, sans-serif]Sanat balık gibidir, toplumsal suyun içinde yaşar” diyen yazar açık bir realist/natüralist ve sosyal gerçekçi tavır sergiledi. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Vakit [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gazetesi etrafında bütünüyle realizmden beslenen yeni bir anlayış getirmeye çalıştı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hayata hep maddeci bir zihniyet açısından ve karamsar bir gözle baktı. Ele aldığı konularda, ciddi bir derinlik kazandığı, gerçek insana ve hayata ulaşabildiği, kendine özgü sağlam bir dil ve üslûp oluşturabildiği söylenemez.[/FONT]


[h=4][FONT=Arial, sans-serif]SELAHATTİN ENİS [/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Bataklık Çiçeği[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’nde sadece on üç hikâyesini kitaplaştırabilen Selahattin Enis’in diğer hikâyeleri, yayımlandıkları dergilerde kalmıştır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Maupassant ve Zolavarî gerçekçiliği benimseyen Selahattin Enis, döneminde pek anlaşılamamış ve yadırganmıştır. [/FONT]
  • “[FONT=Arial, sans-serif]Çingeneler[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]” isimli hikâyesi sebebiyle yargılanmak durumunda kalmıştır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Natüralist anlayışa bağlıdır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Selahattin Enis hikâyelerini, kadın-erkek, namuslu-namussuz, fakir-zengin, iyikötü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]zıtlıklarından doğan çatışmalar üzerine kurar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Konuları ve kahramanları karşısında çok[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]açık eleştirel tavır takınır. Özellikle fahişeler çevresindeki fuhuş ve cinsellik üzerinde[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ısrar eder. [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]“Bir Kadının Son Mektubu”, “Bağırsak”, “Bataklık Çiçeği”, “fiaheser”, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]“Buhran”, “Hufre” [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gibi pek çok hikâyesinde ahlâken düşmüş kadınların sebep oldukları felâketleri anlatır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Söz konusu hikâyeler, onun anti-feminist olduğunu düşündürür.[/FONT]


[FONT=Arial, sans-serif]NAHİT SIRRI ÖRİK[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Edebiyat dünyasına Les Oeuvres Libres isimli Fransız dergisindeki “[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Zeynep[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]La Courtisane[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]” (Kibar Fahişe Zeynep) isimli hikâyesi ile ilk adımını atar.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Başta [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Abdülhamid[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Düşerken [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli romanı olmak üzere; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kırmızı ve Siyah [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sanatkârlar , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Eski Resimler [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Eve Düşen Yıldırım [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] , kitaplarında topladığı hikâyeleriyle Cumhuriyet öncesi Türk toplumunun sosyal hayatında yaşanan çöküş süreci üzerinde durdu.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Dönemin edebî yönelişleri ve modalarından uzak duran Nahit Sırrı’nın sakin ve akıcı bir üslûbu vardır.[/FONT]


[h=4][FONT=Arial, sans-serif]BEKİR SITKI KUNT[/FONT][/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sadri Ertem’in Vakit[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gazetesinde başlattığı sosyal gerçekçi anlayışın tesiri altında hikâyeye başlayan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kunt’ta bu tavır, ilk kitabı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Memleket Hikâyeleri[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’nde belirgindir… Realisttir ..[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sadri Ertem çizgisinden Fahri Celalettin çizgisine yöneldiği [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Talkınla Salkım [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Herkes Kendi Hayatını Yaşar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kitaplarındaki hikâyelerinde gözlemci gerçekçilikte daha başarılıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bekir Sıtkı Kunt 1940’tan sonra, Maupassant tarzı hikâyeden Çehov tarzı hikâyeye[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]yönelir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Herkes Kendi Hayatını Yaşar[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’daki hikâyelerle başlayan Çehov tarzı yöneliş,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yataklı Vagon Yolcusu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ayrı Dünya [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ile devam eder. [/FONT]
  • “[FONT=Arial, sans-serif]Hayat Her Zaman Olduğu Gibi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]” hikâyesi, M.Şevket Esendal’[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]n “[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hayat Ne Tatlı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]” adındaki hikâyesiyle büyük benzerlikler gösterir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İddialı bir[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]yazar olmayan Bekir Sıtkı Kunt, daha çok “küçük insan”ların hikâyecisidir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Vakit, Varlık, Yurt ve Dünya, Adımlar, Yeditepe dergilerinde öykü yayımlamıştır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Kunt hikâyelerini; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Memleket Hikâyeleri ,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Talkınla Salkım[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Herkes Kendi Hayatını Yaşar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yataklı Vagon Yolcusu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ayrı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dünya [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] isimli kitaplarında topladı.[/FONT]


[h=4][FONT=Arial, sans-serif]SABAHATTİN ALİ[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]İlk kitabı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Değirmen[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’deki , hikâyelerinde büyük ölçüde devrinde moda olan masa başı romantik hikâye geleneğine bağlı kaldı. Bunlardan bazılarında Maupassant, Edgar Allen Poe, Maksim Gorki tesiri açıkça görülür . [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sabahattin Ali hikâye yazarlığındaki olgunluğunu, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kağnı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ses [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli kitaplarındaki hikâyeleriyle ulaştı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ses, Kağnı, Kamyon, Kafa Kağıdı, Skandal[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] ; hikayelerinde oldukça başarılıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Gerçekçi bir[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]yaklaşımla Anadolu’daki hayatı, bu hayatın ezilen insanlarını anlatır. Güçlü bir tabiat, halk ve memleket sevgisi dikkati çeker. Mekân, büyük ölçüde köy ve kasabadır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]1936-1942 yılları arasının hikâyelerini toplayan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yeni Dünya[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’da , Ömer Seyfettin ve Refik Halit’in devamı olma ile Sadri Ertem’den gelen sosyal tenkitçilik dikkati çeker. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Son hikâye kitabı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sırça Köşk[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’te ise bütünüyle tenkitçi-sosyal gerçekçidir. [/FONT]



[h=5][FONT=Arial, sans-serif]İLHAN TARUS [/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Yazı hayatına tiyatro türünde başlamış; ancak başarısız olması üzerine hikâye ve roman türlerine yönelmiştir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Edebiyatı “tamamen sosyal endişe” çemberinde görüp “sanat endişesi”ni tanımadığını belirten yazar, bu anlayışın sonucu olarak eserlerinde “güdümlü” kalmıştır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sağlam ve edebî niteliklere sahip bir dil ve üslûbunun olduğu söylenemez. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Son hikâyelerinde M.Şevket Esendal’[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] n hayat ve insanlar karşısındaki yumuşak tavrının tesirinde görülen hikâyelerini , Doktor Monra’nun Mektubu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Tarus’un Hikâyeleri [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Apartman , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ekin iti [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Köle Hanı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] isimli kitaplarında toplamıştır.[/FONT]



[h=6][FONT=Arial, sans-serif]İKİNCİ KUŞAK (1945-2000)[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Sosyal ve toplumcu gerçekçilik, Nabizâde Nâzım’la başlayıp bir takım değişmelerle Cumhuriyet dönemine ulaşır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet döneminin ikinci kuşağını ; KEMAL BİLBAŞAR, KEMAL TAHİR, ORHAN KEMAL, SAMİM KOCAGÖZ, FAKİR BAYKURT, AZİZ NESİN, NECATİ CUMALI, BEKİR YILDIZ gibi isimler oluşturur. [/FONT]



[h=4]KEMAL BİLBAŞAR[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerini Anadolu’dan Hikâyeler , Çevizli Bahçe, Pazarlık , Pembe Kurt , Üç Buutlu Hikâyeler , Irgatların Öfkesi isimli kitaplarda toplar.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sanat hayatına hikâye ile başlayan yazar, genellikle konularını Kuzey-Anadolu ve Batı-Anadolu bölgesi kasaba insanlarının hayatlarından alır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Titiz bir dil işçiliği, tasvirlerde özgünlük ve insanı kavramada derinlikten mahrum olan Bilbaşar, bolca şive taklitlerine yer verir.[/FONT]



[h=5]KEMAL TAHİR (DEMİR)[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Toplumcu bir yazar olan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kemal Tahir [/FONT][FONT=Arial, sans-serif](Demir) edebiyata şiir ile başladı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Uzun süre çeşitli takma adlarla, sanat düzeyi zayıf hikâye ve romanlar yayı mladı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]1955’te [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Göl insanları [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]adı altında kitaplaştırabildiği hikâyelerinde köy merkezli toplumsal meseleleri ele aldı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerinde, Sabahattin Ali ve Sadri Ertem’den daha ileri düzeyde toplumsal yapıyı derinden kavrayan bir bakış dikkati çeker. Bu yönüyle de o, diğer köy hikâye ve romancılarından ayrılır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Kemal Tahir, basit şive taklitlerine yaslanmaz.[/FONT]


[h=4][FONT=Arial, sans-serif]ORHAN KEMAL[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Edebiyata şiirle başlayan Orhan Kemal, Nazım[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hikmet ile tanışmasından sonra hikâye ve romana yöneldi ve asıl şöhretini bu türlerdeki[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]eserleri ile kazandı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Onun kendinden öncekilerden (Sadri Ertem, Sabahattin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ali) farkı, anlattığı hayatın içinden gelmesidir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Orhan Kemal’in hikâyelerinin mekânı, daha çok yaşadığı (Adana, hapishane, istanbul’un kenar semtleri) çevrelerdir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Olay hikâyesini benimseyen yazar, ele aldığı konuları derinlemesine incelemekten uzaktır. Yüzeysel görünümleri anlatmakla yetinir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Eserlerinde diyaloga ve şive taklitlerine geniş yer verir. Konuşma dilini esas aldığı üslûbunda yeterince itina göstermez. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâye kitapları; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ekmek Kavgası [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sarhoşlar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Çamaşırcının Kızı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif],[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]72. Koğu[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ş ,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Grev [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Arka Sokak [/FONT][FONT=Arial, sans-serif],[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kardeş Payı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif],[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Babil Kulesi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dünyada Harp Vardı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]işsiz [/FONT][FONT=Arial, sans-serif],[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Önce Ekmek[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’tir[/FONT]


[h=5][FONT=Arial, sans-serif]SAMİM KOCAGÖZ [/FONT][/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Başlangıçta Sadri Ertem, Sabahattin Ali ve Sait Faik’in tesiri altında kalan Kocagöz, 1950’lerden sonra kendi sanatkâr kimliğine kavuşur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Eserlerinin özünü, geleneksel üretim tarzı ile endüstriyel üretim[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]tarzı arasındaki çatışmalar oluşturur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Büyük ölçüde gözleme dayanan hikâyelerinde[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kocagöz, toplumcu endişe ile sanat endişesi arasında bir tavır sergiler. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Telli[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kavak [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sığınak [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sam Amca [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Cihan Şoförü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ahmet’in[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kuzuları [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yolun Üstündeki Kaya [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yağmurdaki Kız [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Alandaki[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Delikanlı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Zar Kanat [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gecenin Soluğu[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Baskın [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]hikâyeleri topladığı kitaplarıdır.[/FONT]


[h=5][FONT=Arial, sans-serif]FAKİR BAYKURT[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Köy Enstitüsü kökenli olan bir başka hikâyecimiz [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Fakir Baykurt[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’tur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Son dönem hikâyelerinde Almanya’da çalışan işçilerin yaşadıkları sıkıntı ve çatışmaları ele aldı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Özellikle kahramanların konuşmalarında mahallî ağız özelliklerini öne çıkardı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yalın, açık bir dil kullandı. ideolojik yaklaşımı çok öne çıkarması ve sanatı ihmal etmesi yüzünden romanlarındaki başarıya ulaşamadı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerini [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Çilli [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Efendilik Savaşı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Karı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]n Ağrısı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Cüce Muhammet [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Anadolu Garajı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]On Binlerce Kağnı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Can Parası [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]içerdeki Oğul [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sınırdaki Ölü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kalekale [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Barış Çöreği [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gece Vardiyası [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Duisburg Treni [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli kitaplarında topladı.[/FONT]


[h=6][FONT=Arial, sans-serif]BEKİR YILDIZ[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerinin konularını önce Güney Doğu Anadolu’dan, sonra büyük şehrin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kenar semti insanlarından, daha sonra da Almanya’daki insanların hayatlarından alır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Çok açık zıtlıklar (töre-modern hayat, birey-toplum, ağa-köylü, Türk-Alman)[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]üzerine kurulan bu hikâyeler, arzulananı temsil eden tematik güç ile nefret[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]edileni temsil eden karşı güç arasındaki çatışmaya dayanır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bekir Yıldız, 1980 sonrası hikâyelerinde[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gerçeküstücü ve fantastik hikâyeye doğru kayar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerini [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Reşo Ağa[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], Kara Vagon , Kaçakçı Şahan , Sahipsizler , Evlilik Şirketi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Beyaz Türkü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Alman Ekmeği [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dünyadan Bir Atlı Geçti[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]insan Posası [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Demir Bebek [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Mahşerin insanları[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bozkı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]r Gelini [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] , isimli kitaplarında topladı.[/FONT]


[h=5][FONT=Arial, sans-serif]NECATİ CUMALI[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerinin bir kısmında ([/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yalnız Kadın,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Değişik Gözle[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]), kendi “ben”inin merkez alırken, bir kısmında (Susuz Yaz) taşra hayatı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve insanlarını anlatır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumalı’nın Sait Faik tarzı hikâyeden sosyal gerçekçi hikâyeye[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]doğru kaydığını görürüz. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Necati Cumalı’nın hikâyeleri; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yalnız Kadın [/FONT][FONT=Arial, sans-serif],[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Değişik Gözle [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Susuz Yaz [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ay Büyürken Uyuyamam [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Mekadonya 1900 , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kente inen Kaplânlar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], isimli kitaplarında toplandı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet dönemi sosyal ve toplumcu gerçekçi ikinci nesil yazarlarından Aziz Nesin, Haldun Taner ve Rıfat Ilgaz, hikâyelerindeki mizahî ve ironik tavırlarıyla diğerlerinden önemli ölçüde ayrılırlar. [/FONT]


[h=5][FONT=Arial, sans-serif]AZİZ NESİN[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Mizahî hikâye alanında Cumhuriyet döneminin önemli yazarıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hüseyin Rahmi, Ahmet Rasim, Osman Cemal Kaygılı ve Refik Halit gibi önceki dönemlerin mizah yazarlarından ve halk mizahından da faydalanan yazar, zaman içinde kendine özgü bir mizah anlayışı geliştirmiştir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Eleştirileri seslendiği toplumun dinî ve ahlâkî değerlerine kadar uzanır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Çok yazan ve hayatını kalemiyle kazanan popüler bir yazardır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bazı hikâyeleri “taslak”[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]olmanın ötesine geçmez, tekrara düşmüş; hayata ve insana belli[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bir düşüncenin perspektifinden bakmanın sonucu olan “güdümlü edebiyat”[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]sınırlarında kalmıştır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Dil ve üslûp üzerine ciddi bir endişeye sahip[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]değildir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâye kitaplarından[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bazıları; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Geriye Kalan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]it Kuyruğu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yedek Parça [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Fil Hamdi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Damda Deli Var [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Koltuk [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kazan Töreni [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Deliler Boşandı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hangi Parti Kazanacak [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ölmüş Eşek [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Mahallenin Kısmeti[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bay Düdük [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gıdıgıdı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gözüne Gözlük [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Namus[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gazı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Vatan Sağ Olsun [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Büyük Grev [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Maçinli Kız için Ev’dir.[/FONT]


[h=5][FONT=Arial, sans-serif]HALDUN TANER[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Şişhane’ye[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yağmur Yağıyordu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli hikâyesiyle Yeni istanbul gazetesinin açtığı yarışmada[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Türkiye birinciliğini kazanmıştır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yaşasın Demokrasi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Tuş [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Şişhane’ye[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yağmur Yağıyordu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]On ikiye Bir Var [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sancho’nun Sabah Yürüyüşü, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yalıda Sabah [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ayışığında Çalışkur [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], hikâye kitaplarıdır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Döneminin sosyal gerçekçi yazarlarından da ayrılır. İnsanların daha çok zengin, sözde aydın, cahil köylü- çeşitli zaaf ve eksikliklerini sergileyen yazar, sert eleştirel tavır yerine ironiyi tercih eder. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Onun kendine has canlı, nükteli ve yer yer meddahları hatırlatan bir üslûbu vardır.[/FONT]


[h=6][FONT=Arial, sans-serif]RIFAT ILGAZ[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerinde ironiyi öne çıkaran bir başka yazarımız [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]RIFAT ILGAZ[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Rıfat Ilgaz, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hababam Sınıfı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif](1957) romanıyla meşhur oldu. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Radarın[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Anahtarı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Don Kişot istanbul’da [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kesmeli Bunları[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Şevket Usta’nı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]n Kedisi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif](, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Garibin Horozu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], isimli kitaplarında topladığı hikâyelerinde Rıfat Ilgaz, sosyal eleştiri ile mizahı birlikte götürür.[/FONT]


[h=6][FONT=Arial, sans-serif]HALİKARNAS BALIKÇISI[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Asıl adı Cevat Şakir Kabaağaçlı olan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Halikarnas Balıkçısı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] sürgün edildiği Bodrum’u çok sevmesinden dolayı, buranın eski adı olan Halikarnas’ı isim olarak aldı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İlk hikâye kitabı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ege Kıyılarında [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] fazla ilgi çekmedi ,, ilk romanı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Aganta, Burina, Burinata [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], ona şöhretin kapılarını araladı.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Halikarnas Balıkçı’sının gerek roman, gerekse hikâyelerinin değişmez ve temel konusu deniz ve deniz insanlarıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Büyük bir deniz ve tabiat tutkunu olan yazar, hikâye ve romanlarında hep bu tutkuyu anlattı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Böylece Türk edebiyatına ciddi manada denizi ve deniz insanlarını kazandırdı. Böylece Sait Faik’e öncülük etti. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ancak Sait Faik, denizi temel obje olarak değil, kendini anlatmada bir aracı olarak kullandı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Halikarnas Balıkçısı’nın eserlerinde önemli bir husus, Bodrum merkezli Eğe Denizi medeniyetini anlatmış olmasıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Eserlerinde mitoloji, folklor ve tarih geniş yer tutar.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikayelerini Ege Kıyılarında , Merhaba Akdeniz , Ege’nin Dibi , Yaşasın Deniz , Gülen Ada kitaplarında toplar.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyeleri, kurgu, dil ve üslûp bakımından arızalara sahiptir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Deniz ve denizcilik terimlerinin bol olduğu dil ve üslûbunda itinasızdır. [/FONT]


[h=5][FONT=Arial, sans-serif]ZEYYAT SALİMOĞLU[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Şair-eleştirmen yönüyle tanınan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Zeyyat Salimoğlu[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], Halikarnas Balıkçısı’nın edebiyatımıza kazandırdığı çizgiyi devam ettirir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Direğin Tepesinde Bir Adam [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] isimli kitabında topladığı hikâyeleriyle, hayatlarını denizden kazanan insanların mücadeleleri ve iç dünyalarını anlatır.[/FONT]


[h=6][FONT=Arial, sans-serif]İÇ GERÇEKLİĞİN HİKÂYECİLERİ [/FONT][/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İç gerçeklik, insanın duygu, zihin ve psikolojik dünyasıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Dış gerçekliği bir kenara bırakan veya iç gerçekliği yansıtmada bir ayna olarak gören yazar, bütün dikkatini insanın iç dünyasına yöneltir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bu iç dünya çoğu zaman, yazarın kendi iç beni, kimi zaman da başka insanların iç benleridir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Peyami Safa, Samet Ağaoğlu, Ziya Osman Saba, Sait Faik Abasıyanık, Ahmet Hamdi Tanpınar, Tarık Buğra, Oktay Akbal, Nezihe Meriç hikâyelerinde insanın iç gerçekliği üzerinde yoğunlaşan yazarlardan bazılarıdır.[/FONT]
[h=3]BİRİNCİ KUŞAK (1930-1945)[/h] [h=4][FONT=Arial, sans-serif]PEYAMİ SAFA[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Romanları ile tanınan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Peyami Safa[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], edebiyata adımını, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Alemdâr [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gazetesinin açtığı hikâye yarışmasında kazandığı birincilikle atar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ağabeyi ile birlikte çıkardıkları [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yirminci Asır [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gazetesinde [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Asrın Hikâyeleri [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]başlığı altında imzasız hikâyeler neşreder. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Peyami Safa, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bir Mekteplinin Hatıratı: Karanlıklar Kralı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]( bir hikâye),[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Siyah, Beyaz Hikâyeler [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]istanbul Hikâyeleri, Ateşböcekleri [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gençliğimiz[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Süngülerin Gölgesinde [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli kitaplarında hikayelerini toplar.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yazarın sağlam bir dil ve üslûbu vardır. Konuşma dilini ustaca kullanır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Kelime hazinesi en zengin yazarlarımızdan birisidir. Özellikle insan psikolojisini anlatmada kullandığı tahlil, iç konuşma ve şuur akımı tarzlarında son derece başarılıdır.[/FONT]



[h=6][FONT=Arial, sans-serif]SAMET AĞAOĞLU[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Türk Edebiyatında Peyami Safa’dan sonra “insan psikolojisi” üzerinde en fazla duran hikâyecimizdir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Rus yazarı Dostoyevky’nin tesiri altında kaleme aldığı psikolojik hikâyeleri vardır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif].Ona göre amaç ne olunsa olsun hikâye ve romanın tek konusu insan ve insan psikolojidir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Onun hikâye kahramanları sürekli bir şeyler soran, bir şeyler arayan, sonra da kadere ve hayatın akışına kendilerini bırakan buhranlı septik insanlardır. Onlar suça meyilli, vehimli, ölümölümsüzlük meseleleri arasında çırpınan, bunalımlı bir kimliğe sahiptirler.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bazı hikâyelerinde , hikâye ile anının , sınırını çizmek güçleşir. [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Strazburg Hatıraları[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’ndaki metinler, bu niteliktedir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Strazburg Hatıraları [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Zürriyet[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Öğretmen Gafur [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Büyük Aile [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hücredeki Adam [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Katı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]rın Ölümü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], yazarın hikâye kitaplarıdır.[/FONT]


[h=5][FONT=Arial, sans-serif]İKİNCİ KUŞAK (1945-2000)[/FONT][/h] [h=6][FONT=Arial, sans-serif]SAİT FAİK ABASIYANIK[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet döneminin en önemli hikâye yazarı, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]SAİT FAİK ABASIYANIK[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’tır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Türk hikâye geleneğini değiştiren ve türe yeni bir kimlik kazandıran bir yazardır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Kitaplarına almadığı ilk hikâyeleri ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Semaver[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’deki hikâyelerinde, bir arayış içinde görülen Abasıyanık, Türk hikâyesinin o günki çemberi içinde kalır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]1936-1940 dönemi hikâyelerini içeren [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sarnıç [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Şahmerdan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli kitaplarında, yer yer [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Semaver[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’dekilere benzeyen hikâyeler bulunmakla birlikte, daha çok gerçek Sait Faik’i müjdeleyen metinler dikkati çekmeye başlar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]O “[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]vak’a hikâyesi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]”nden “[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]durum hikâyesi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]”ne; toplumcu gerçekçilikten gözlemci ve tasvirci anlayışa yönelmiş; dikkatini büyük şehrin küçük adamlarına çevirmiştir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yaşadığı bazı olumsuzluklar yüzünden 1940-1948 yılları arası dönemde kitap yayımlamaz.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sait Faik’in, 1948’te çıkan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Lüzumsuz Adam[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’daki hikâyelerinde bir kere daha değişir. Bu defa daha çok bireyin hayatına çekildiği görülür. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Havada Bulut, Havuz Başı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Son Kuşlar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli eserlerinde de , insanın iç dünyası esastır. [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sait Faik, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Alemdağda Var Bir Yılan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’la sanat hayatının üçüncü merhalesini idrak [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]eder. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bireyin şuuraltının esas olduğu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Öyle Bir Hikâye, Yalnızlığın Yarattığı İnsan, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Panço’nun Rüyası [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gibi metinlerde sürrealist bir yaklaşım belirginleşir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikayelerinde kendi beni ve hayatı büyük yer tutar. Onun hikâyelerinin temel kahramanlarından biri kendisidir. Zaman zaman kendi hayatı ile kahramanların hayatı birbirine karışır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sait Faik’in üslûbu , kitabîlikten, süsten, sanattan, yapmacıklıktan uzaktır. .[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Uslûbunun en belirgin niteliği, konuşur gibi yazmaktır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Onun üslûbunun yalın ve basit olmadığını da belirtmek gerekir. Kelime hazinesi zengindir. Bol mecaz kullanır. Sıcak, samimi ve şiirli bir üslûbu vardır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sait Faik’in hikâye kitapları; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Semaver [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sarnıç [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Şahmerdan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif],[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Lüzumsuz Adam [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Mahalle Kahvesi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Havada Bulut [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kumpanya[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Havuz Başı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Son Kuşlar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Alemdağda Var Bir Yılan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif],[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Az Şekerli [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Tüneldeki Çocuk [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Balıkçının Ölümü-Yaşasın Edebiyat[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Açık Hava Oteli [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bir Müthiş Tren [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yaşamak Hırsı, Sevgiliye[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Mektup [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bitmemiş Senfoni[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’dir.[/FONT]


[h=6][FONT=Arial, sans-serif]AHMET HAMDİ TANPINAR[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Tanpınar hikayelerini ; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Abdullah Efendi’nin Rüyaları [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yaz Yağ[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]muru [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] adı altında kitaplaştırmıştır. [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Aynı hikâyeler vefatından sonra [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hikâyeler[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]adı altında yeniden basılır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bazı hikâyeleri (Yaz Yağmuru, Abdullah[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Efendi’nin Rüyaları) uzundur.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İnsanın iç dünyası üzerinde yoğunlaşır. Olay örgüsünü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]geri plâna alarak olayların uyandırdığı çağrışımlarla hikâyesini genişletir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâye[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve romanlarındaki ana temaların başında rüya, zaman, kadın ve musiki gelir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ustası Marcel Proust gibi, bireye ait geçmiş zamanın peşindedir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sağlam , şiirsel bir dil ve üslûbu vardır.[/FONT]


[h=5][FONT=Arial, sans-serif]ZİYA OSMAN SABA[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Şair olan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ziya Osman Saba[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] hikayelerini [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Mesut insanlar Fotoğ rafhanesi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve Değişen istanbul isimli kitaplarında toplamıştır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Saba hikâyelerinde, Abdülhak Şinasi Hisar’a yaklaşan bir tavırla şair bir mizacın geçmişe ait özlemlerini anlatmıştır. [/FONT]


[h=6][FONT=Arial, sans-serif]TARIK BUĞRA[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Edebiyata hikâye ile başlayan Buğra, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Oğlumuz [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli hikâyesinin Cumhuriyet gazetesinin açtığı yarışmada ikinci olması ile ilk çıkışını yapar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Çınaraltı dergisinde hikayeler yazar.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İlk hikâye kitabı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Oğlumuz[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’dur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikayeleri klâsik vak’a hikâyesinden uzak, daha çok durum hikâyesine yaklaşır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Tarık Buğra için hayat ve insanın anlamı, dışta değil, içtedir. Dolayısıyla onun hikâyelerinde asıl olan insan; insanın iç dünyası, psikolojisidir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Tarık Buğra’nın hikâyelerindeki ana tema “insan”dır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Karaoğlan, Söz Alma, iki ihtiyar, Piyano ve Keman için , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli hikâyelerin [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kaynağı doğrudan doğruya kendi hayatıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Aşk, sanat, aile, çocuk sevgisi, onun hikâyelerinin belli başlı temalarıdır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Tarık Buğra, “Sanat sanat içindir” prensibini benimser. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Tarık Buğra hikâye ve romanlarında kültür Türkçesini esas alır. Şive taklitlerine yer vermez. Sembolik anlatıma ve leitmotif tarzı söyleyişlere yer verir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bütün eserlerinde şiirsel bir anlatımı, lirik bir üslûbu vardır. Kelime seçimi konusunda titizdir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Oğlumuz , Yarın Diye Bir Şey Yoktur , iki Uyku Arasında , Hikâyeler , Buğra’nın hikâye kitapları dır.[/FONT]


[h=6][FONT=Arial, sans-serif]OKTAY AKBAL[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]İçe dönük ve romantik bir mizaca sahip olan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]OKTAY AKBAL[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], sosyal ve toplumcu gerçekçi bir sanat anlayışını değil, Sait Faik’in izinde bireyi esas alan bir sanat anlayışını benimsedi. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Akbal’ın hikâyelerinin kaynağı kendi hayatı; daha çok çocukluk ve gençlik yılları anılarıdır. Bu sebeple hikâyelerinin merkezine kendi benini koyar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Onda daima geçmiş özlemi vardır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Önce Ekmekler Bozuldu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Aşksız insanlar[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bizans Definesi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bulutun Rengi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Berber Aynası [/FONT][FONT=Arial, sans-serif],[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yalnızlık Bana Yasak [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Tarzan Öldü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]istinye Suları [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Karşı Kıyılar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Lunapark [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bayraklı Kapı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ey Gece Kapını Üstüme Kapat, Akbal’ın hikâye kitaplarıdır.[/FONT]


[h=5][FONT=Arial, sans-serif]NEZİHE MERİÇ[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Dış ile iç, rüya ile gerçeği bir arada vermeye çalışan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Nezihe Meriç[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]şiire yaklaşan üslûbu ve kadın duyarlılığı ile insanın iç ve dış dünyasını ele alan hikâyeler yazdı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bireyin bilinç ve bilinçaltına yönelerek hikâyede psikolojik yönü öne çıkardı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ataerkil özelliği ile belirginleşen aile ve toplumsal hayattaki kadınların yüz yüze kaldıkları mutsuzluk ve yalnızlıkları üzerinde durdu. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Mekân-insan ilişkisine önem verdi. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Anlatılan konu, insan ve mekâna uygun bir dil yakalamayı önemsedi. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerini;[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bozbulanık [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Topal Komşu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Menekşeli Bilinç [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dumanaltı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bir Kara Derin Kuyu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yandırma [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Çisenti [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gülün[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]içinde Bülbül Sesi Var [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli kitaplarında topladı.[/FONT]
[h=2]YENİ ARAYIŞLAR[/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Ahmet Hamdi Tanpınar ve Sait Faik Abasıyanık’larla başlayan modernist hikâye, Yusuf Atılgan, Adalet Ağaoğlu, Ferit Edgü, Nazlı Eray, Tomris Uyar, Murathan Mungan, Selim ileri gibi yazarların kalemlerinde daha da ileri seviyeye ulaşıp postmodernist özelliklere sahip olur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sevinç Çokum, Rasim Özdenören, Şevket Bulut daha çok klasikleşmiş hikâye çerçevesinde kalırlarken Mustafa Kutlu, geleneksel hikâye ile modern hikâye arasında kendine özgü yeni bir hikâye formu ortaya koymaya çalışır.[/FONT]


[h=6][FONT=Arial, sans-serif]YUSUF ATILGAN[/FONT][/h]


  • [FONT=Arial, sans-serif]Aylak Adam [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Anayurt Oteli [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]romanlarıyla tanınır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bodur Minareden Öte [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]isimli tek hikâye kitabı vardır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Vefatından sonra bütün hikâyeleri [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Eylemci [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] isimli kitapta toplanır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Birey-toplum, iç-dış çatışmaların anaforunda bunalan bireyin bir başka problemi cinselliktir. Bütün bu konuların arkasında insan hayatını alt-üst eden modernizm vardır.[/FONT]


[h=6]ADALET AĞAOĞLU [/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikayelerini ; Yüksek Gerilim[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], Sessizliğin ilk Sesi , Hadi Gidelim , Hayatı Savunma Biçimleri isimli kitaplarında toplar..[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Belli bir hikâye formuna yaslanmayan Ağaoğlu, ne anlatacağından çok nasıl anlatacağını önemser. [/FONT]


[h=6]OĞUZ ATAY [/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Korkuyu Beklerken [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] isimli kitabı tek hikâye kitabıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Onun hikâyeleri Çehov tarzına yaklaşır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerde gerek bireyin gerekse toplumun temel problemi, Tanzimat’tan sonraki Doğu-Batı arasındaki bölünmüşlük, tereddütler ve kimliksizliktir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Atay hikâyelerinde bir hayli kapalı, çeşitli sembollerle örülmüş ve ironik bir dil ve üslûp kullanır.[/FONT]


[h=4]FERİT EDGÜ[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Tek bir gerçekliğe inanmayan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ferit Edgü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]hikâyelerinde gerçekliği[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]çeşitli biçimlerde yansıtmaya çalışır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bilinçaltı yöntemi ve[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]alegorik anlatımdan faydalanır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ferit Edgü hikâyelerini; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kaçkınlar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bozgun[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sürek [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bir Gemide [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ada [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Çığlık , Ressamın Öyküsü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Doğu Öyküleri [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]işte Deniz, Maria [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Do Sese [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Nijinski[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Öyküleri [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] isimli kitaplarında topladı.[/FONT]


[h=6]TOMRİS UYAR[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Her kitabında kendini yenilemeye çalışan ve sürekli yeniyi arayan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bir yazardır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Şiirsel bir dilin belirgin olduğu hikâyelerini anılar, izlenimler, çağrışımlar, iç konuşmalar ve birtakım imgeler etrafında kurgular. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Tomris Uyar hikâyelerini; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ipek ve Bakır [/FONT][FONT=Arial, sans-serif],Ödeşmeler [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Diz Boyu Papatyalar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yürekte Bukağı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yaz Düşleri[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] , [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Düş Kışları [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gece Gezen Kızlar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yaza Yolculuk [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sekizinci[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Günah [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Otuzların Kadını [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Güzel Yazı Defteri [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] kitaplarında[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]topladı.[/FONT]


[h=4]NAZLI ERAY[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]F[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]antastik gerçekliğin en çok dikkati çeken[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]yazarlarından biridir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyeleri[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]gerçeklik ve fantastik olmak üzere iki düzlem üzerine kuruludur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nazlı Eray hikâyelerini ; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Mösyö Hıristo [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ah Bayım Ah [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Geceyi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Tanıdım [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kız Öpmek Kuyruğu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hazır Dünya [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Eski Gece Parçaları[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yoldan Geçen Öyküler [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Aşk Artık Burada Oturmuyor [/FONT][FONT=Arial, sans-serif],[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kapıyı Vurmadan Gir [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] adı altında kitaplaştırmıştır.[/FONT]


[h=4]SELİM İLERİ[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerini temelde yalnızlıktan doğan hüzün duygusu üzerine kurar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ayrıntıyı ve estetik duyarlılığı önemseyen ileri, hikâyelerinde daha çok hüzünleri, acıları, ayrılıkları anlatırken dramatik bir duruş sergiler. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerini topladığı kitaplar; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Cumartesi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yalnızlığı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Pastırma Yazı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dostlukların Son Günü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bir Deniz Eteklerinde [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Son Yaz Akşamı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Eski Defterde Solmuş Çiçekler [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hüzün Kahvesi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Otuz Yılın Tüm Hikâyeleri [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’dir.[/FONT]


[h=6]RASİM ÖZDENÖREN [/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyelerinin ana konusu toplumsal hayat ve değerlerdeki değişme ve çözülme; bunun getirdiği yabancılaşmadır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Son hikâyelerinde modernitenin kaosundan tasavvufa sığınış dikkati çeker. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Psikolojik ve metafizik buhran içindeki insan, çözümü metafizik teslimiyette bulur. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Özdenören’in hikâye kitapları; Hastalar ve Işıklar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Çözülme [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Çok Sesli Bir Ölüm [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Çarpılmışlar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gül Yetiştiren Adam [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Denize Açılan Kapı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kuyu [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hışırtı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ansızın Yola Çıkmak [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’dır.[/FONT]


[h=6]SEVİNÇ ÇOKUM[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Geleneksel hikâye formunu devam ettiren [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sevinç Çokum [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] yalın ve sıcak bir üslûpla, kadın[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]duyarlılığı içinde ait olduğu toplumun meselelerini anlatır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Hikâyeleri kaynağını kendi hayatı, hatıraları ve çevresindeki insanların hayatlarından alır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Kitapları ; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Eğik Ağaçlar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bölüşmek [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Makine [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Derin Yara [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Onlardan Kalan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Rozayla Ana [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bir Eski Sokak Sesi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Evlerinin Önü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Beyaz Bir Kıyı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gece Kuşu Uzun Öter[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]’dir.[/FONT]


[h=6]MUSTAFA KUTLU[/h]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ortadaki Adam [/FONT][FONT=Arial, sans-serif](1970)[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Gönül işi [/FONT][FONT=Arial, sans-serif](1974), isimli ilk kitaplarını yayımladı. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yokuşa Akan Sular [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yoksulluk içimizde[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ya Tahammül Ya Sefer [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bu Böyledir [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Sır [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hüzün[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ve Tesadüf [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Beyhude Ömrüm [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Mavi Kuş [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Tufandan Önce, [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Rüzgârlı Pazar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Chef [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], isimli kitapları, Kutlu’ya özgü hikâye formunun somut örneklerini oluşturur.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Mustafa Kutlu hikâyelerinde iki ana konu söz konusudur. Bunlar; insanın iç gelişmesi ve taşra insanının büyük şehirdeki sıkıntılarıdır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Kimi hikâyelerinde tasavvufî bir çerçevede iman, kader, ahiret, ölüm konuları üzerine eğilen Kutlu, Türk hikâyesine metafizik bir boyut kazandırır.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sıcak, samimi ve lirik bir üslûba sahiptir. Türkçeyi, sahip olduğu ifade gücü, anlatım zenginliği ve şiiriyet imkânları çerçevesinde ustaca kullanır. [/FONT]





  • [FONT=Arial, sans-serif]DERGİLER ; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet döneminin hikâyesine önemli katkıları bulunan dergiler[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Resimli Hikâye[/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Varlık [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Seçilmiş Hikâyeler [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hisar [/FONT][FONT=Arial, sans-serif],[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Türk Edebiyatı [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yaba Öykü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dergâh [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Adam Öykü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif],[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Düşler Öyküler [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Üçüncü Öyküler [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Eşik Cini [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hece [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Öykü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]İmge Öykü [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dergileridir.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Dergilerden bazıları hikâye/öykü özel sayısı yayımlamışlardır. [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Türk Dili [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Mavera [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Hece [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dost [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yordam [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Divan [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Töre [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Çağdaş Türk Dili [/FONT][FONT=Arial, sans-serif], [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Yaba [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dergileri bazı sayılarını Türk hikâyesine ayırmışlardır. [/FONT]

  • [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet dönemi Türk hikâyesini ;[/FONT]



  1. [FONT=Arial, sans-serif]Cumhuriyet’in ilk Hikâyecileri/Millî Edebiyat Anlayışını Sürdürenler, [/FONT]
  2. [FONT=Arial, sans-serif]Sosyal ve Toplumcu Gerçekçiler, [/FONT]
  3. [FONT=Arial, sans-serif]Bireyin iç Dünyasına Yönelenler, [/FONT]
  4. [FONT=Arial, sans-serif]Yeni Arayışlarda Olanlar (Modernistler-Postmodernistler-Yeni Gelenekçiler) olmak üzere dört ana başlık altında gruplandırmak mümkündür.[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Çehov tarzı hikâye, bizim edebiyatımızda ilk olarak Memduh Şevket Esendal’ın hikâyelerinde görülür ve yaygınlaşır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]İki ana hikâye formu dışında kalan hikâyecilerimiz Alain Fournier, Raymond Radiguet, George Duhamel, Katherine Mansşeld, Henry Miller, Maksim Görki, Mark Twain gibi birçok Batılı hikâyeciden faydalanmaya çalışırlar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Varoluşçuluk ve Gerçeküstücülük akımlarından farklı düzeylerde etkilenirler. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Bazı yazarların eserlerinde postmodernizmin etkileri görülür.[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Geleneksel hikâye formunun pek çok unsurunu bozarak postmodernist hikâye yenidenşekillendirilir. . Gerçeklik vurgusunu mizahileştirir. Gerçek ile hayali iç içe ve bir arada sunar veya fantastik gerçekliği öne çıkarır. [/FONT]







3.ÜNİTE
[h=1]MAKALE”NİN ANLAMI VE TARİFİ[/h]


    • Makale; bir konuda bilgi vermek, ele alınan konuyu, düşünceyi, tezi savunmak amacıyla yazılan yazıdır.
    • Düşünce, derinlemesine bir bakış açısıyla detaylı bir şekilde dayanaklar etrafında, inceleme ve araştırmalarla tartışılır ve ispat edilmeye çalışılır.
    • Makale, ele aldığı konuyu ispat gayreti ve kesin kanıtlara dayanma metodu bakımından deneme, sohbet ve fıkra gibi düzyazı türlerinden ayrılır.
    • İleri sürülen iddiaları destekleyecek kesin kanıtlar, inandırıcı veriler kullanılmaya çalışılır.
    • Makalenin bilimsel boyutu olduğundan didaktik/öğretici özelliği bulunmaktadır.
    • Makalede ciddi, sade ve anlaşılır bir dil tercih edilir. Fakat zaman zaman sanatkârane bir üslubu kendine tarz edinmiş yazarların makalelerinde sanatkârane bir dil söz konusu olabilmektedir.
    • Makalenin konusu günlük olabileceği gibi, herhangi bir bilim dalıyla alâkalı olarak felsefe, sanat, edebiyat konularında da yazılabilmektedir.
    • Klasik kompozisyon planında olduğu gibi, makalenin de “giriş” bölümünde konu ortaya konur ve bununla ilgili iddialar, tezler sıralanır; “gelişme” bölümünde değişik kanıtlarla iddianın ispatına gidilir; “sonuç” bölümünde ise, yazıdan çıkarılmak istenen düşüncelere varıldığı gösterilir.
    • Gazete makalesi ile bir köşe yazısı olan gazete fıkrası arasındaki fark, makalenin ele aldığı güncel konuyu ispat etme arzusuna karşılık fıkranın böyle bir zorunluluğunun bulunmamasıdır.
    • Makalede iddia ve ispat sabit kalmak koşuluyla her konuda makale yazılabilir.
    • Türk edebiyatının batılılaşmasında gazete ve dergilerin rolü vardır. Özellikle düz yazı türlerinin edebiyatımızda gelişmesinde gazete çok önemli bir rol oynamıştır.

  • TÜRK EDEBİYATINDA MAKALE

    • Düz yazı türlerinin çoğu modernleşme sürecinde edebiyatımıza Batı edebiyatlarından girmiştir.
    • Makale edebiyatımıza gazeteler vasıtasıyla girmiştir.
    • İngiliz asıllı William Churchill’in haftalık olarak çıkan ve yarı resmî olan Ceride-i Havadis gazetesi, ilim ve ahlak konularından başka edebiyat üzerine makalelerde yayımlamaktadır.
    • İlk makale örneklerine Tercüman-ı Ahval’den önce rastlamak mümkündür.
    • Kültürümüzde günlük gazete anlayışının doğmasına yol açan ilk gazete , 1860 tarihli Tercüman-ı Ahval’dir.
    • Şinasi’nin Agah Efendi ile birlikte çıkardığı Tercüman-ı Ahval, mukaddimesinde Şinasi’nin ifade ettiği amaçları doğrultusunda toplumu aydınlatma maksatlı pek çok makaleye yer verir.
    • Şinasi’nin aynı bilgilendirme maksatlı tavrı, 1862 tarihli Tasvir-i Efkâr gazetesinde de devam eder. Şinasi, iç ve dış siyasetin yanı sıra, sanat ve edebiyat konulu makalelere de bu gazetede yer verir. Bu yazıların bir kısmı, aynı zamanda bizdeki ilk eleştiri, deneme vs. düzyazı türlerinin özlellikleriniiçinde barındırmaktadır.

    • Şinasi’nin Avrupa’ya kaçması üzerine Tasvir-i Efkar bu kez Namık Kemal, Recaizade Mahmut Ekrem ve Ebuzziya Tevfik’in diğer edebi eserlerinin olduğu gibi sanat, edebiyat, siyaset konulu makalelerine de kaynaklık etmiştir.
    • Namık Kemal, Londra’da Ziya Pasa ile birlikte çıkardıkları [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Hürriyet [/FONT] ve istanbul’a[FONT=GillSansBold, Arial, sans-serif] [/FONT]döndükten sonra çıkardığı [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]ibret [/FONT];
    • Ahmet Mithat Efendi, [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Devir [/FONT]ve [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Tercüman-ı Hakîkat [/FONT];
    • Semseddin Sami, [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Sabah [/FONT] ve [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Tercümân-[/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ı [/FONT][FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Şark [/FONT];
    • Ebuzziya Tevfik, [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Hadîka [/FONT]ve [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Sirâc [/FONT],
    • Basîretçi Ali Bey, [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Basîret[/FONT][FONT=GillSansBold, Arial, sans-serif] [/FONT]gazeteleri makalelere kaynaklık eder.

    • Ziya Paşa’nın “Şiir ve inşa” makalesi Londra’da çıkardıkları [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Hürriyet [/FONT]gazetesinde ve Namık Kemal”in “Lisan-ı Osmânî’nin Edebiyatı Hakkında Bazı Mülâhazâtı Şâmildir” başlıklı makalesi ise [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Tasvir-i Efkâr’[/FONT]da yayımlanmıştır.
    • Muallim Naci de Ahmet Mithat Efendi’nin [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Tercüman-ı Hakikat [/FONT]gazetesindeki köşesinde genç şairlerin şiirlerini değerlendirdiği eleştirel yazılarının yanı sıra çeviri ve makalelerine de yer verir.

    • Tanzimat neslinden sonra gelen Servet-i Fünûn ve Milli Edebiyat yazar ve şairleri, -kimi zaman eleştiriyle karışık da olsa- makale türünü daha da olgunlaştırmışlardır.
    • Halit Ziya, Tevfik Fikret, Cenap Şahabettin, Hüseyin Cahit, Süleyman Nazif, Beşir Fuad, Ziya Gökalp, Mehmet Emin Yurdakul, Fuat Köprülü, Ömer Seyfettin, Ali Canip ve pek çok yazar ve şair makaleleriyle edebiyatımızda bilimsel bir mantığın da yerleşmesine katkıda bulunmuşlardır.

    • Yakup Kadri, Reşat Nuri,[FONT=GillSansBold, Arial, sans-serif] [/FONT]Halide Edip, Hüseyin Cahit Yalçın, Refik Halit, Nurullah Ataç, Peyami Safa, Sabri Esat[FONT=GillSansBold, Arial, sans-serif] [/FONT]Siyavuşgil, Refik Halit Karay, Ahmet Hamdi Tanpınar, Suut Kemal Yetkin, Sabahattin[FONT=GillSansBold, Arial, sans-serif] [/FONT]Eyuboğlu, Erol Güngör, Nadir Nadi, Cumhuriyet sonrasında gazete makalesiyle[FONT=GillSansBold, Arial, sans-serif] [/FONT]dikkat çeken isimlerdir.

    • Sosyal bilimler çerçevesinde makalelerin Makaleler başlığı altında toplanması[FONT=GillSansBold, Arial, sans-serif] [/FONT]bir gelenek halini almıştır.
    • Bu geleneğin önde gelen eserlerinin[FONT=GillSansBold, Arial, sans-serif] [/FONT]başında Ahmet Hamdi Tanpınar’ın [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Edebiyat Üzerine Makaleler’ [/FONT]i ve[FONT=GillSansBold, Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif]Mehmet Kaplan’ın, [/FONT]Türk Edebiyatı Üzerinde Araştırmalar I, [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif]; [/FONT]Türk Edebiyatı[FONT=GillSansBold, Arial, sans-serif] [/FONT]Üzerinde Araştırmalar II, [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif] ve [/FONT]Türk Edebiyatı Üzerinde Araştırmalar 3: Tip[FONT=GillSansBold, Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Tahlilleri [/FONT] isimli eserleri gelmektedir.

    • Cumhuriyet yıllarında önemli ulusal gazeteler ve buralarda makale yazılarıyla ön plana çıkan yazarlar ;

    • Bu anlamda ilk dikkati çeken gazetelerden biri [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Vakit’[/FONT]tir.
    • 1917’de Ahmet Emin Yalman ve Asım Us tarafından yayına başlayan [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Vakit gazetesi [/FONT]1934’te [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Kurun [/FONT]adını alır, fakat bir süre sonra yine Vakit adına döner.
    • Bu gazetede Yusuf Ziya, Sadri Ertem, Hakkı Süha, Refik Ahmet, Fikret Adil dönemin önemli sosyal, kültürel ve siyasal olaylarıyla ilgili makaleler ve fıkralar yazarlar.

    • 1924’te Yunus Nadi, Nebizade Hamdi ve Zekeriya Sertel’in birlikte kurdukları [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Cumhuriyet [/FONT]gazetesi bugün hâlâ yayın hayatına devam etmektedir.
    • 1945 yılına kadar gazetenin baş makalelerini genellikle Yunus Nadi yazmıştır.

    • Zekeriya Sertel, Yakup Kadri, Abidin Daver, M.Nermi, Şükrü Kaya gibi yazarda baş makale yazar.
    • ilk yıllarında Aka Gündüz, Hasan Bedreddin, Reşat Ekrem Koçu, Ahmet Rasim, Peyami Safa, Ahmet Refik, ismail Habip, Abidin Daver, Cenap Şahabettin, Vedat Nedim, Halit Ziya, Cevat Fehmi Başkut, Mümtaz Faik, Fuad Köprülü, Halit Fahri gibi önemli isimlerin makale ve fıkralarına da yer verilmiştir.
    • Yunus Nadi’den sonra Nadir Nadi baş makaleleri yazmaya devam etmiş, Doğan Nadi ise genellikle fıkralar yazmıştır.

    • İş Bankası tarafından 1935 yılında kurulan ve Ali Naci Karacan tarafından yönetilen Tan gazetesinde Ahmet Emin Yalman, Zekeriya Sertel, Halil Lütfi Dördüncü, Sabiha Sertel, Burhan Felek, Fikret Adil, Eşref Şefik, Refik Halit Karay ve Refii Cevat Ulunay gibi isimler fıkra ve makale yazmaktadırlar.

    • Türkiye’nin en eski gazetelerinden olan ve 1918’de yayın hayatına başlayan [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Akşam [/FONT]gazetesinde Necmettin Sadak, Falih Rıfkı Atay, Ali Naci Karacan gibi isimler Cumhuriyet yıllarında da makale ve fıkralarıyla yazmaya devam ederler. Nazım Hikmet de bu gazetede “Orhan Selim” adıyla küçük fıkralar yazmıştır.

    • Atatürk’ün 1920 yılının ilk günlerinde Ankara’da kurduğu [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Hâkimiyet-i Milliye [/FONT]gazetesi ise, 1934’te [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Ulus [/FONT]adını alır. Falih Rıfkı Atay’ın yönetiminde çıkan gazete, hükümetin ve CHP’nin görüşlerini yansıtır.
    • [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Ulus’[/FONT]un zengin yazı kadrosu içerisinde yer alan Necip Ali Küçüka, Vedat Nedim Tör, Orhan Şaik Gökyay, Yakup Kadri Zeki Mesud, Burhan Belge, Nurullah Ataç, Cemal Kutay gibi isimler, Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki problemlere dikkat çeken makale, eleştiri ve fıkralar yazmışlardır.

    • İkinci Dünya Savaşı yıllarında ise [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Tan, Vatan, Akşam, Tanin, Tasvir-i Efkâr [/FONT]gibi gazeteler ve bazı dergiler, siyasal olayların etkisiyle politik tarafı ön plana çıkan makale ve fıkralara yer verirler.

    • 1948’de yayın hayatına giren [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Hürriyet [/FONT]gazetesinin kurucusu Sedat Simavi’dir.
    • Gazetenin önemli makale yazarları arasında Ertuğrul Özkök, Oktay Ekşi, Selim ileri,Knur Ertop, Hıfzı Topuz, Hasan Bülent Kahraman, Doğan Hızlan, Emre Kongar,Asım Bezirci, Nedim Gürsel, Füsun Akatlı, Berna Moran, Vedat Günyol, Atilla Özkırımlı, Atilla Dorsay, Tahsin Yücel, Murat Bardakçı, Yusuf Çotuksöken, Cevdet Kudret, Yaşar Kemal gibi isimler sayılabilir.

    • [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Milliyet [/FONT]ise 1950’de gazetenin hem sahibi ve hem de başyazarı olan Ali Naci Karacan tarafından kurulmuştur.
    • Milliyet yazarları : Refii Cevat, Aziz Nesin, Özdemir Nutku, Ahmet Cemal, Alpay Kabacalı, Vedat Günyol, Cevat Çapan, ilhami Soysal, Demir Özlü, Enis Batur, Atilla Dorsay, Konur Ertop, Ayla Kutlu, ilber Ortaylı, Erhan Bener, Nurullah Ataç, Sabahattin Eyüboğlu, Yaşar Nabi Nayır, Feyza Hepçilingirler, Vecdi Sayar, Atilla Özkırımlı...

    • Tercüman gazetesi ise milliyetçi ve muhafazakâr bir çizgide yayın yapmak üzere 1961 yılında [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Hadiselere Tercüman [/FONT]adıyla çıkmıştır. Kemal Ilıcak, Ünal Sakman ve Saadettin Çulcu gazetenin kurucuları arasındadırlar. ilk dönemlerinde Yakup Kadri, Kadircan Kaşı, Rauf Tamer, Tarık Buğra, Yaşar Nabi Nayır, Ahmet Kabaklı, Nazlı Ilıcak, Yavuz Donat gibi isimler önemli konularda makaleler yazmışlardır.

    • 1955’te çıkmaya başlayan Yeni Sabah gazetesinde Nezih Demirkent, Müşerref Hekimoğlu, Nezihe Araz, Hakkı Devrim, Altan Erbulak, gibi isimlerin makalelerine rastlanmaktadır.

    • [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Zaman [/FONT]gazetesi yazar kadrosunda yer alan Fehmi Koru, Ali Bulaç, Mehmet Doğan, Hüseyin Hatemi, Nevzat Yalçıntaş, ismail Hekimoğlu, Nezih Uzel gibi isimler, gündeme ilişkin makale, deneme, fıkra ve eleştirileriyle muhafazakâr okuyucunun ilgisi çekmeye devam etmektedir.

    • Uzun ömürlü olmamış ama içinde önemli sanat, edebiyat kültür adamlarının makalelerine yer vermiş olan bazı gazeteler ; Cumhuriyet’in ilk yıllarında çıkan [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Haftalık Resimli Gazete’[/FONT]de Ziyarettin Fahri, Mustafa Şekip, Ahmet Refik;
    • Yeni Gün’de Refik Halit, ibrahim Hakkı Konyalı, Yusuf Ziya, Nizamettin Nazif, Kandemir, Burhan Felek, Mahmut Yesari;
    • 1950’lerde çıkan [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Yeni Sabah’[/FONT]ta ise Abdülhak Şinasi Hisar, Hilmi Ziya Ülken, Sabri Esat Siyavuşgil, Sulhi Dönmezer, Cahit Tanyol, Refii Cevat Ulunay gibi isimlerin makalelerine rastlanmaktadır.
[h=1]FIKRA[/h] [h=3]FIKRA”NIN ANLAMI VE TARİFİ[/h]


    • Fıkra, Türk edebiyatına batıdan gelmiş edebiyatımıza gazete yoluyla girmiştir.
    • Fıkra : [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Bir yazarın gazete ve[/FONT] dergi gibi süreli yayınlarda, güncel sosyal ve siyasal olayları belli bir bakış açısından; kanıtlama, belgeleme, ayrıntılama gereği duymadan, günlük konuşma diline yakın bir üslupla, yer yer nüktelere yer vererek değerlendirdiği kısa düşünce yazı [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]larına fıkra denir. [/FONT]
    • Fıkralarda genellikle iğneleyici, alaycı ve bazen de eleştirel bir sohbet tarzı benimsenir.
    • İnandırıcı, etkileyici, senli benli ve çoğunlukla konuşma diline yakın serbest bir üslup kullanılır.
    • Fıkralar, gazete ve dergilerin belli sütun ve köşelerinde yer alırlar ve bunlara “köşe yazısı” da denir.
    • Bu gibi yazıların amacı güncel bir takım siyasî, kültürel, ekonomik, toplumsal konuları eleştirel bir bakış açısıyla anlatarak okuyucuyu bilgilendirmek, yönlendirmektir.
    • ilk zamanlarda sosyal ve siyasal ağırlıklı bir içerikte karşımıza çıkan fıkralarda bugün, sağlıktan, spora, sanata, ekonomiye kadar pek çok günlük konu ele alınmaktadır.
    • Fıkralarda kesinlikten ziyade canlı, ilgi çekici, esprili olmaya özen gösteren bir üslup söz konusudur.
    • Yazar bir sonuca varır, fakat okuru ikna etme amacı gütmez, sadece düşündürmeyi amaçlar.
[h=3]TÜRK EDEBİYATINDA FIKRA[/h]


    • Şinasi, Namık Kemal, Ziya Paşa, Recaizade Mahmut Ekrem, Muallim Naci, Ahmet Midhat Efendi, Şemsettin Sami, Ebuzziya Tevfik, vb. yazar ve şairler edebiyatımızın Tanzimat dönemi sonrasındaki fıkra yazarlarıdır.
    • Şinasi’nin [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Tasvir-i Efkar [/FONT]’ından itibaren gazetelerin [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif]sayıca artması [/FONT]Hürriyet, ibret, Tercüman-ı Hakikat, Hadika, Sabah [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif]gibi gazetelerle[/FONT] edebiyat hayatının da yönlendirilmesi, pek çok edebi türün yanında düz yazılarında giderek artarak edebiyatımızda yer etmesine neden olmuştur.

    • II. Abdülhamit döneminde sansür dolayısıyla gazetelerin sayısının azalması fıkra yazılarında da azalmaya yol açmış, fakat II. Meşrutiyet sonrasında artış ve zenginleşme olmuştur.
    • Peyamı Sabah, Alemdar, istanbul, Akşam, Vakit, Aydede, Yeni Gün, ileri, Ulus, Hâkimiyeti Milliye, Hürriyet, Sabah, Günaydın, Bugün, Milliyet, Türkiye, Cumhuriyet, [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Tercüman, Yeni Asır [/FONT]gibi gazetelerde dönemin ünlü edebiyatçıları, yazarları, şairleri, güncel problemlerle ilgili fıkralar yazmışlardır.

    • Gazete köşelerindeki fıkralarıyla Cumhuriyet sonrası dönemde ön plana çıkan yazarlar Ahmet Rasim, Yakup Kadri, Ahmet Haşim, Falih Rıfkı Atay, Refik Halit Karay, Orhan Seyfi Orhon, Peyami Safa, Hasan Ali Yücel, Aka Gündüz, Burhan Felek ‘dir.

    • Fıkra yazarlarının yazıları üzerinde dönemin siyasal, sosyal yapısı etkilidir.
    • Cumhuriyet öncesinde ve sonrasında fıkra yazılarıyla tanınan yazarlarımızdan bazıları ve fıkralarını bir araya getirdikleri eserleri şunlardır:
    • [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif]Ahmet Rasimin ; [/FONT]Eşkâl-i Zaman [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Gülüp Ağladıklarım[FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Muharrir Bu [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Ya [/FONT]isimli eserleri.
    • Falih Rıfkı Atay, [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Hâkimiyeti Milliye, Milliyet, Ulus, Cumhuriyet [/FONT]ve [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Dünya [/FONT]gazetelerinde fıkralar yazdı. [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Eski Saat [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Niçin Kurtulmamak [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Çile [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]inanç [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Kurtuluş [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Pazar Konuşmaları [/FONT] isimli kitaplarında düzyazılarıyla karışık fıkraları da bulunmaktadır.

    • Arif Nihat Asya’nın [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif]fıkraları [/FONT]Kanatlar ve Gagalar [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Enikli Kapı-Top Sesleri [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif],[/FONT] Terazi Kendini Tartamaz [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Tehdit Mektupları [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Onlar Bu Dilden Anlar [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Aramak ve Söyleyememek [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Ayın Aynasında [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Kubbeler isimli kitaplarında toplanmıştır.

    • Peyami Safa’nın Ötüken Yayınevi tarafından bir araya getirildiği [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Objektif [/FONT]başlıklı seride fıkralarına da yer verilmiştir.
    • Ahmet Haşim’in, [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Gurebahaneyi Laklakan [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Bize Göre [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Frankfurt Seyahatnamesi [/FONT]isimli eserlerinde gezi, hatıra ve deneme ile karışık fıkralarına da rastlamaktayız.
    • Hüseyin Cahit Yalçın, Akşam ve Tanin, Yeni Sabah, Ulus, Yeni Ulus, Yedigün gibi gazetelerdeki deneme, sohbet ve fıkralarında dile getirir.

    • Biri yurtiçi ve biri de yurt dışı olmak üzere iki kere sürgün hayatı yaşayan Refik Halit Karay’ın siyasi ağırlıklı fıkralarının yer aldığı [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Bir içim Su [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Bir Avuç Saçma [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]ilk Adım [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Üç Nesil Üç Hayat [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Makyajlı Kadın [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Tanrıya fiikayet [/FONT]isimli eserleri bulunmaktadır.

    • Orhan Seyfi Orhon’un [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Fiskeler [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Dün Bugün Yarın [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Kulaktan[/FONT] Kulağa [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif]; [/FONT]
    • Burhan Felek’in Felek [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Yaşadığımız Günler [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Recebin Kahvesi [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Biraz da Yarenlik [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Felek’ten Dostlara [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Geçmiş Zaman Olur ki [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif]; [/FONT]
    • Ahmet Kabaklı’nın Müslüman Türkiye [FONT=GaramondLight, Times New Roman, serif], [/FONT]Mabet ve [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Millet [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Bürokrasi ve Biz [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Sohbetler [/FONT]isimli eserlerinde zaman zaman değişik düzyazı türleriyle karışık fıkralarına yer vermişlerdir.
    • Gazete makalesi ile gazete fıkrası arasındaki fark kalkmış gibi görünmekte onun yerine zaman zaman her ikisinin de özelliklerini barındıran “başyazı” veya “köşe yazısı” gibi tanımlamalar kullanılmaktadır.




[h=1]4.ÜNİTE[/h] [h=1]DENEMENİN ANLAMI VE TARİFİ[/h]


    • Batı edebiyatlarında Montaigne ile başlamıştır.

    • Deneme kavramı için Cumhuriyet öncesinde [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]tecrübe-i kalemiyye, kalem tecrübesi [/FONT]gibi tamlamalar kullanılmştır.

    • [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Essay [/FONT]karşılığında “deneme” sözcüğünün kullanılması Cumhuriyet sonrasındadır.

    • Deneme, bir tür olarak Türk edebiyatına Batı edebiyatlarından geçmiştir.

    • Tanzimat sonrasında ve II. Meşrutiyet döneminde benzer yazılar yazılmasına rağmen denemenin Türk Edebiyatında Batılı anlamda yer etmesi de yine Cumhuriyet sonrasındadır.

    • Deneme, Batı edebiyatlarında bir edebî form olarak Montaigne’in buluşu olarak kabul edilmektedir.

    • [FONT=GaramondBold, Times New Roman, serif]Les Essais [/FONT]adlı eserinin girişinde eseri hakkında bilgi veren Montaigne, bir anlamda denemeyi tanıtmış olur.

    • Batı kültüründe deneme; [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]“bir konuyu tartı[/FONT]şan, tanıtan, o konu hakkında belli bir bakış açısından insanları ikna etmeye çalı[FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]şan bir nesir türü”[/FONT]; yazarın herhangi bir konuyu tartışmaya açtığı veya okuyucuyu belli bir bakış açısından ikna etmeye çalıştığı kısa edebiyat türü olarak tanımlanır.

    • Deneme, belli bir alandaki okuyucu tipine değil, daha genele hitap etmeyi amaçlar.

    • Deneme, belirlenmiş bir tekniği olmayan; anekdotlarla, örneklemelerle, ironi ve hicivle çekici hale getirilmiş serbest bir yazıdır.

    • Kesin ilkeleri, kuralları olmayan; yazarın iddiasız, ispatsız, içtenlikle konuştuğu, herhangi bir bağlayıcı plâna bağlı kalmadığı; insanı ve toplumu ilgilendiren her konuda yazabildiği bir türdür.

    • Yazarın kendi kendisiyle konuşur gibi bir anlatım üslubu içerisinde bulunduğu ve kesin yargıya varmak gibi bir amacının olmadığı denemelerde hayat, ölüm, sanat, felsefe, edebiyat, siyaset gibi insanı ilgilendiren her konuyu görebilmek mümkündür.

    • Türk edebiyatında denemenin tanımları ;

    • Türk Dili dergisi özel bir deneme sayısı çıkarır ,[FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]“Deneme Deyince” [/FONT]adlı sunuş yazısında denemenin özgürce seçilen bir konuda yazılan orta uzunlukta bir nesir türü; “ağırbaşlı” edebiyat yazıları içinde en dikkat çekici tür olduğu, okurun denemeyle hoşça vakit geçirdiği; denemedeki gelişi güzelliğin bir düzeni olduğu belirtilir.

    • Deneme Deyince adlı bu özel sayıda ayrıca Montaigne, Sartre, Unamuno, Rilke gibi yabancı yazarların ve pek çok yerli yazarın denemelerine yer verilir.

    • Seyit Kemal Karaalioğlu , [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Sözlü/Yazılı Kompozisyon-Konuşmak ve Yazmak Sanatı [/FONT]adlı eserinde denemeyi; “...bir yazarın herhangi bir konu üzerinde, özel görüş ve düşüncelerini iddiasız, kesin kurallara varmaksızın anlattığı yazı...” şeklinde tanımlar.

    • Karaalioğluna göre denemeye “kalem tecrübesi” de denir.

    • Karaalioğlu, Batı edebiyatlarında bunun adının “essai” (ese) ve bu türün en tanınmış isimlerinin ise Montaigne ile Bacon olduğunu söyler.

    • Karaalioğlu denemeyi “kişisel, sanatsal deneme”, “öğretici, eleştirel deneme” ve “hikmetli, özsözlü, aforizmalı deneme” olmak üzere üçe gruba ayırır .

    • Kemal Demiray[FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif] , Edebiyatta Türler [/FONT]kitabında denemeyi bir konu üzerinde yazarın düşüncelerini yansıttığı kısa nesir olarak tanımlar.

    • Deneme türünde antolojilerde hazırlanmıştır..

    • Kemal Karadayı , [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Denemeler, Denemeciler Antolojisi [/FONT]adlı eserinde yazarlarımızdan seçilmiş pek çok deneme örneğine yer verir.

    • Karadayı, eserinin [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]“Antoloji için Birkaç Söz” [/FONT]başlıklı sunuş yazısında “savsız, kesinliksiz”, “içtenlikli ve konuşur, söyleşir gibi”, “özgün, ilginç, bence’li” bir tür olduğunu belirtir.


    • Yine aynı antolojide Ceyhun Atuf Kansu “[FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Deneme[/FONT]” başlıklı yazıda denemenin batı kültüründe Latince “exaqium”dan geldiğini, bunun da ağırlık, tartı, ölçü demek olduğunu, denemenin “bir açık hava, açık alan yazısı” olduğunu belirtir.

    • Suut Kemal Yetkin de “[FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Deneme[/FONT]” başlıklı yazısında denemenin serbestliğine temas eder. Ona göre “deneme makale gibi belli bir fikri kesin bir sonuca bağlamaz.

    • Denemenin geniş bir çerçeveye sahip oluşuna temas edenlerden biri de Cemil Meriç’tir. “Roman ve Deneme” yazısında Meriç, deneme yunan felsefesi gibi “her duyguya, her düşünceye, her tereddüde açık”tır.

    • Füsun Akatlı denemenin edebiyatımızın en cılız türlerinden biri olduğunu belirtir ve birbirinden farklı deneme tarzları arasında bir ortaklık aramanın gereksizliği üzerinde durur.

    • [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Kediler [/FONT]kitabında Salah Birsel kendi denemelerinden bahsederken denemelerinde olayın esas olduğunu, bu bakımdan onlara “olaylar mozaiği” demenin doğru olacağını söyleyerek kendi deneme tarzından hareketle deneme türüne yeni bir nüans katar.

    • [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Tarihten Güncelliğe [/FONT]kitabında Murat Belge, şimdiye kadar denemenin çağını tamamlamış bir tür olduğuna inandığını söyler. Dnemenin bir nevi “entelektüel teşhircilik” içerdiğinden de kuşkusu olduğunu dile getirir.

    • Memet Fuat da denemenin en çok üzerinde durulan özelliklerinden “öznellik” ve “sınırsızlık”a vurguda bulunur. Ona göre deneme; “yazara göre yazı”, her şeyin ön plânda olduğu içtenlikli bir yazıdır.

    • 1998’de basılan [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı [/FONT]adlı kitapta denemeyle ilgili birkaç yazıya rastlamaktayız. Bunlardan ilki Emin Özdemir’in “[FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Deneme ve Denemecilerimiz[/FONT]” başlığını taşımaktadır.

    • Bu kitaptaki denemeyle ilgili ikinci yazı ise Afşar Timuçin’in “[FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Eleştiri ve Deneme Alanında Yeni Adlar ve Ürünler[/FONT]” yazısıdır.

    • “[FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Deneme ve Eleştiri Üstüne Bir Deneme Denemesi[/FONT]” adlı üçüncü yazıda Hayati Bakiye aittir.

    • Deneme konusunda yazılmış orijinal eserlerden birisi Nermi Uygur’un [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Denemeli Denemesiz [/FONT]kitabıdır.

    • Türk Dil Kurumu’nun 1999’da yayımlamış olduğu [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Güzel Yazılar-Denemeler [/FONT]antolojisinin “Deneme Üzerine” başlıklı sunuş yazısında da denemenin Avrupa’daki ve Türk edebiyatındaki macerasına temas edilir ve denemenin bir kültür birikimini gerektirdiği vurgulanır.

    • inci Enginün, [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı [/FONT]kitabında “[FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Deneme ve Denemecilik[/FONT]” başlığı altında bir bölümü deneme türüne ayırır. Enginün’e göre deneme hiçbir şeyi ispat etme amacı olmayan geniş bir türdür.

    • Ahmet inam, [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Eleştirinin Kıyılarında [/FONT]kitabının bir bölümünde eleştiriyle bağlantılı olarak denemeye de temas eder. Deneme ve eleştiriyi aynı tutar birbirinden ayırmaz.

    • Deneme konusunda en orijinal yazılardan birisi, M. Kayahan Özgül’e ait “[FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Denemeyi Deneme[/FONT]” yazısıdır.

    • Kayahan Özgül essay kelimesinin etimolojisi üzerinde durur ve essayın Arapça sa’y(çalışma)dan Batı dillerine geçmiş olduğunu ve bu anlamın batı dillerindeki essayda da bulunduğunu belirtir.

    • Kayahan Özgül , Osmanlı lügatlerinde essai karşılığı “risâle” ve “âzmâyiş-i kalem” tabirlerinin kullanıldığını, bunlardan sonra gelen “tecrübe-i kalemiyye” nin ise 1950’lere kadar kültür hayatımızda yer ettiğini belirtir.

    • Deneme konusunda analitik yazılardan birisi Nurullah Çetin’in “[FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Türk Edebiyatında Deneme[/FONT]” başlıklı yazısıdır.

    • Nurullah Çetin, bu makalesinde Özgül’ün etimolojik yaklaşımının aksine Fransızca essai olan denemenin Latince exagium, exigere sözcüklerinden geldiğini belirtir. Türkçede ise önceleri bend, tecrübe-i kalemiyye, kalem tecrübesi dendiğini söylemektedir.

  • BATI EDEBiYATINDA DENEME

  • Fransız yazar Montaigne, 1580’de [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Les Essais [/FONT]ile ilk kez bu türün adını koymadan önce Greklerde Theophrastus ve Plutarch; Romalılarda Marcus Aurelius, Çiçero ve Seneca denemeye benzer yazılar yazmışlardı.
  • Deneme terimini Bacon “Hakikat Üzerine”, “Evlilik ve Bekâr Hayatı Üzerine” gibi bazı konularda yorumlarını içeren kendi Essays’ının adı olarak kullanarak onu ingiltere’ye taşıdı.
  • Bacon deneme türüne şekil, üslup ve içerik bakımından yeni bir çehre kazandırmıştır.
  • Alexander Pope bu terimi “Eleştiri Üzerine Deneme”, “insan Üzerine Deneme” adlı eserlerinde kendisinin manzum açıklamalarını ifade için kullandı.
  • Fakat XVIII. yüzyıldan sonra manzum deneme pek az rağbet gördü.
  • Addison ve Steele’in [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Tatler [/FONT]ve [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Spectator[/FONT]’u düzyazı denemesine modern şeklini verdi ve deneme XIX. yüzyılın başlarında edebiyat dergilerinin önemli bir türü haline geldi. Bu yüzyılda deneme sanat ve edebiyat konularına yönelik tenkit içeren bir tür haline gelir.
  • Montaigne ve Bacon Batı edebiyatlarında formal (resmi) ve informal (teklifsiz, senli benli) olmak üzere iki farklı denemenin de ortaya çıkmasına yol açmışlardır.
  • Formal denemenin tanınmış isimleri; Jonathan Swift, J.H. Newman, Mark Twain,Charles Lamb, William Hazlitt, Thomas De Quincey, James Thumber, E.B. White,George Orwell, E.M.Forster’dır.
  • informal denemenin tanınmış isimleri ise; Joseph Addison, Samuel Johnson, Matthew Arnold, John Stuart Mill, J.H.Newman, Walter Pater, Ralph Waldo Emerson, Henry David Thoreau’dur.
  • Bugün formal ve informal deneme arasındaki fark ortadan kalkmış gibidir.
[h=1]TÜRK EDEBiYATINDA DENEME[/h] [h=2]Cumhuriyet Öncesi Dönemde Deneme[/h]



  • Tanzimat öncesi edebiyatımız içerisinde batı edebiyatlarındaki denemeye benzeyen yazılar bulmak mümkündür. Nesir yazılarını içeren “münşeat”larda, “tezkire”lerde, “siyasetname”lerde,“kıyafetname”lerde, “şehrengiz”lerde denemeye yaklaşan kısımlar bulabiliriz. (deneme edebiyatımıza girmeden önce)
  • Tanzimat’ın ilk edebi neslini oluşturan Şinasi-Namık Kemal-Ziya Paşa mektebinde Batılı anlamda deneme bilinciyle yazılmış bir nesre rastlanmaz.
  • Recaizâde Mahmut Ekrem’in, Abdülhak Hâmid’in, Muallim Naci’nin deneme kategorisine koyabileceğimiz bazı nesirleri bulunmaktadır.
  • Servet-i Fünûn dönemi edebiyatı, Batılı türlerin yerleşmesi ve ayrışması bakımından önemli bir dönüm noktasıdır. Bu dönemde de bir nesir türü adı olarak denemeye rastlayamıyoruz, fakat “Musahabe” başlıklı yazıların çokluğu, tenkidin gittikçe Batılı bir yaklaşımla edebiyatımıza girmiş olması, tecrübe-i kalemiye veya kalem tecrübesi anlayışı, denemeyi hazırlayan girişimlerdir.
  • Genellikle adı deneme olmasa da Batılı anlamda ilk deneme örneklerinin II. Meşrutiyet dönemi edebiyatçılarında görüldüğü ifade edilir. Bilhassa Ömer Seyfettin’in, Ahmet Rasim’in, Ahmet Haşim’in, Yahya Kemal’in, Yakup Kadri’nin, Halide Edib’in başarılı deneme yazıları söz konusudur.
  • Yahya Kemal, şiirleriyle olduğu kadar nesirleriyle de kendi döneminde ve sonrasında dikkat çekmiş bir şairimizdir. [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Aziz istanbul, Eğil Dağlar [/FONT]ve [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Çocukluğum, Gençliğim, Siyasî ve Edebî Hatıralarım[/FONT]’da kendi zamanının sosyal ve siyasi meseleleriyle karışık bir hatırat havası ağır bassa da bunlarda yer yer bir deneme havası da sezilir.
  • Ahmet Haşim’in büyük bir kısmını Cumhuriyet sonrasında yazdığı [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Bize Göre, Gurabâhâne-i Laklakan, Frankfurt Seyahatnamesi [/FONT]adlı eserlerinde toplanan yazıları nda Montaigne tarzı informal denemenin oldukça başarılı örneklerini bulmaktayı z.
  • Yahya Kemal’in [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Aziz istanbul [/FONT]kitabından aldığımız örnekte daha ziyade formal; yani Bacon tarzı bir üslup bulunmakla birlikte, Ahmet Haşim’in deneme diyebileceğimiz yazıları daha şahsi bir özellik taşımaktadır.
  • Ahmet Haşimin [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Bize Göre[/FONT]’de yer alan “Bahar”, “At”, “Çingene”, Dostum”, “Dilenci”, “Esnemek”, “Leylek”; [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Bir Seyahatin Notları’n[/FONT]da yer alan “Paris Kadını” deneme için örnek gösterilebilecek metinlerdir.
  • Ahmet Rasim’in ise [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Şehir Mektupları [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Tarih ve Muharrir [/FONT], [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Eşkâli Zaman [/FONT]ve Cumhuriyet döneminde basılmış olan [FONT=GaramondLightItalic, Times New Roman, serif]Muharrir Bu Ya [/FONT] adlı eserlerinde fıkra, makale ve sohbet havasıyla karışık denemeler bulmak mümkündür.
[h=2][FONT=Times New Roman, serif]CUMHURİYET SONRASI DÖNEMDE DENEME[/FONT][/h]


  • Deneme türü deneme adıyla Cumhuriyet öncesi edebiyatımızda yer etmemiştir. Deneme türü Türk edebiyatında bu adla Cumhuriyet sonrasında görülmüş bir türdür.



  • Ahmet Rasim, Ahmet Haşim, Yahya Kemal gibi yazarların nesirlerinde kuvvetli bir deneme bilinciyle yazılmış içeriğe rastlarız.



  • 1 Nisan 1936’da Kültür Haftası dergisinde Peyami Safa, “Musahabe Edebiyatı” başlıklı yazısında, bu türü metotsuz, uslupsuz bulur ve bu özellikleri eserlerinde metot kuramayan yazarların bir sığınağı, bir “lafazanlık sanatı” olarak değerlendirir.



  • Bizde denemenin ilk ve önemli yazarları Nurullah Ataç’dır.



  • Cumhuriyet sonrası Türk edebiyatında deneme türü hakkında ilk bilgi veren Orhan Burian’ın bu konudaki , Yücel dergisinde çıkan “Essay Hakkında” adlı yazısında deneme yerine “essay” sözcüğünü kullanmış.



  • Burian denemeyi gerek konuda, bütün yazı türlerinden daha özgür olan ve amacına daha çabuk ulaşan bir tür olarak tanımlar.
[h=1][FONT=Times New Roman, serif]DENEME TÜRLERi[/FONT][/h] [h=2][FONT=Times New Roman, serif]1) ÜSLUP BAKIMINDAN DENEMELER[/FONT][/h]

a) informal-Senli Benli Deneme : Montaigne tarzı olarak da bilinen bu deneme okuyucu ile senli benli bir üslup içerir. İnformal deneme okuyucu ile samimi bir ilişkiye sahiptir. Özel konular yerine her gün olan şeyleri yazarın keşfettiği orijinal açılımlarla rahat bir atmosfer içinde anlatma tercih edilir. informal deneme samimidir, yumuşak bir hava taşır, konuşma diline yakın bir üslupla yazılır. Nurullah Ataç’ın denemeleri bu gruba konabilir.
b) Formal-Resmi Deneme : Bacon tarzı olarak da bilinen formal denemede ise yazar bir otorite kimliğinde konuşur ya da en azından o konuda yüksek bir bilgi sahibi bir insan konumunda konusunu derli toplu izah eder. Bu tür deneme dogmatik, sistematik ve açıklayıcıdır. Örneklerini ise o konuda yazılmış ciddi makale ve kitaplardan seçer. Yahya Kemal’in denemeleri bu gruba konabilir.



2) İÇERİK BAKIMINDAN DENEMELER
[h=3][FONT=Times New Roman, serif]A) Konusunu Sanat ve Edebiyattan Alan Denemeler[/FONT][/h]
  • Bu tür denemelerde resim, müzik, dil, şiir roman, hikâye ve benzeri sanat edebiyat ürünleri, teknikleri, yazarları, akımları, kuramları üzerinde yazarın kişisel görüş ve düşüncelerini söz konusu ettiği denemelerdir. Zaman zaman bu denemelerin öznel bir eleştiri özelliği kazandığı da görülür.
  • Bu başlık altında yer alabilecek belli başlı deneme yazarları ve eserleri şunlardır:
  • Nurullah Ataç => Günlerin Getirdiği , Karalama Defteri , Sözden Söze
  • Cemal Süreya => Şapkam Dolu Çiçekle
  • İsmet Özel => Şiir Okuma Kılavuzu
  • Vedat Günyol => Dile Gelseler
  • Orhan Burian => Denemeler Eleştiriler
  • Peyami Safa => Sanat Edebiyat Tenkit
  • Mehmet Kaplan => Edebiyatımızın içinden , Kültür ve Dil
  • Oktay Akbal=> Konumuz Edebiyat , Dost Kitapları , Yaşasın Edebiyat , Temmuz Serçesi , Önce Şiir Vardı , Geçmişin içinden , Bir de Simit Ağacı Olsaydı
  • Memet Fuat => Düşünceye Saygı
  • Sezai Karakoç => Edebiyat Yazıları-I , Edebiyat Yazıları-II , Edebiyat Yazıları-III
  • Hilmi Yavuz => Yazın Üzerine
  • Enis Batur => Şiir ve Cinayet
  • Suut Kemal Yetkin =>Edebiyat Konuşmaları , Edebiyat Üzerine
  • Nermi Uygur => Dilin Gücü
  • Cemil Meriç => Kırk Ambar
[h=3][FONT=Times New Roman, serif]B) Psikoloji-Felsefe Konulu Denemeler[/FONT][/h]
  • Bu alandaki denemeleri daha çok psikoloji, felsefe, sosyoloji gibi alanlarda kendini yetiştirmiş olan ve bir kısmı akademisyenlik de yapan yazarlar yazmışlardır. Bu özel alanların getirmiş olduğu felsefi, psikolojik ve sosyolojik birikimin ve bakış açısının şekillendirdiği bir içerik, bu denemelerde karşımıza çıkar.



  • Nurettin Topçu =>Türkiye’nin Maarif Davası , Var Olmak , Kültür ve Medeniyet



  • Nusret Hızır =>Felsefe Yazıları , Geride Kalanlar , Denemeler



  • Suna Tanaltay => Sevdikçe , Yaşam Nehri


C ) Şehir Konulu Denemeler : Klasik Türk edebiyatındaki şehrengizler, bu tarzdaki şehir yazılarının edebiyatımızdaki ilk örneklerinden sayılabilir. Yazarın gezip gördüğü yerlerin kültürel, tarihi, mimari, sanatsal boyutlarını bir deneme havası içinde anlattıkları yazıları şehir denemeleri içinde ele alabiliriz.



  • Ahmet Rasim => Şehir Mektupları



  • Malik Aksel => istanbul’un Ortası



  • Yahya Kemal => [FONT=Arial, sans-serif] [/FONT]Aziz istanbul



  • Ahmet Hamdi Tanpınar => Beş Şehir



  • Nihad Sami Banarlı => istanbul’a Dair



  • Samiha Ayverdi => istanbul Geceleri



  • Hilmi Yavuz => Şehirlerin iskeleti



  • Beşir Ayvazoğlu => Şehir Fotoğraşarı



  • Ahmet Turan Alkan => Altıncı Şehir



[h=3][FONT=Times New Roman, serif]D) Sosyal, Siyasi, Dini Konulu Denemeler[/FONT][/h]



  • Bu denemeler, kimi zaman gündelik, kimi zaman da evrensel siyasi, sosyal ve dini konulu denemelerdir.
  • Mehmet Kaplan => Nesillerin Ruhu , Büyük Türkiye Rüyası
  • Tahsin Banguoğlu => Kendimize Geleceğiz
  • İsmet Özel => Üç Mesele
  • Nurettin Topçu => islâm ve insan
[h=3][FONT=Times New Roman, serif]E) Karışık Konulu Denemeler[/FONT][/h]


  • Gündelik hayat, kadın konusu, günlük problemler, tarih, tabiat ve benzeri farklı farklı konuların söz konusu edildiği denemeler bu başlık altında toplanır.
  • Ahmet Haşim => Bize Göre , Gurabâhâne-i Laklakan , Frankfurt Seyahatnamesi
  • Ahmet Hamdi Tanpınar => Yaşadığım Gibi
  • Cemil Meriç, Mağaradakiler => Bu Ülke
  • Murat Belge => Tarihten Güncelliğe















5.ÜNİTE
[FONT=GillSansBold, Arial, sans-serif]SOHBET TÜRÜNÜN TANIMI VE ÖZELLİKLERİ[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Bir yazarın gündelik yaşam, insan, sanat ve edebiyatla ilgili bir konu hakkındaki[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]düşüncelerini, karşısında okuyucular varmış gibi onlarla sohbet ediyormuşçasına[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]sıcak ve içten bir anlatımla dile getirdiği, makale planında yazdığı fikir yazısına[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]sohbet denir .[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlük’te sohbeti ;[/FONT]


[FONT=Arial, sans-serif]1.[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Arkadaşça, dostça karşılıklı konuşma,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]hasbıhâl, sohbet [/FONT]
[FONT=Arial, sans-serif]2.[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Uluslararası iletişim ağ ortamlarını kullanarak çeşitli yazılımlar[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]aracılığıyla kişilerle karşılıklı olarak yazılı, sesli veya görüntülü görüşme [/FONT]
[FONT=Arial, sans-serif]3.[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Bir bilim[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]veya sanat konusunu, konuşmayı andıran biçimde inceleyerek anlatan edebiyat[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]türü” şeklinde tanımlar..[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi ise söyleşiyi; [/FONT]


[FONT=Arial, sans-serif]1.[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Bir kurala, belli bir[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]konuya bağlı olmayan karşılıklı konuşma, sohbet; hasbıhâl [/FONT]
[FONT=Arial, sans-serif]2.[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] Bir kimseyle belli bir[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]konuda ve samimi bir havada yapılan konuşma, sohbet” şeklinde tanımlamaktadır. [/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Redhouse Sözlüğü’nde[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ise İngilizce karşılık olarak; “chat”, “conversation” yani sohbet etmek, dostça konuşmak şeklinde geçmektedir.[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Sohbet sözcüğü, dilimize Arapçadan geçmiştir.[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Sohbet türünde yazar bir anısını, bir yazarı, şairi, onun eserleri hakkındaki değerlendirmelerini, okuduğu bir dergi ve kitap hakkındaki düşüncelerini, izlediği[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bir sinema veya tiyatro hakkındaki yorumlarını, gündelik yaşamda gözüne takılan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]şeyleri okuyucularıyla paylaşır. [/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Bu türde yazılan yazılar bir anda okuru etkisi altına alır. Yazar okurla konuşmaya, zaman zaman ona sorular sormaya başlar. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sohbet yazarları kültür, sanat, edebiyat, felsefe gibi çeşitli alanlarda birikimleri[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]olan kişilerdir. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Ele aldıkları konuları fazla derine inmeden, kanıtlama endişesi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]taşımadan, okuyucularla dertleşiyormuş gibi içten bir şekilde anlatırlar. [/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Düşüncelerini[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kimi zaman bir atasözü söyleyerek, bir vecize söyleyerek, bazen de[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]ünlü bir düşünürün sözleriyle pekiştirirler. [/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Sohbet türünün kapsamı,[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]insanı ilgilendiren hemen[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]her şey kadar geniştir.[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Genellikle üç beş sayfalık kısa yazılardan oluşan bu türün örnekleri gazete ve[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]dergilerde yayımlanır. Bu yazılar daha sonra bir kitapta toplanabilir.[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Sohbet, makaleden üslup açısından ayrılır. Makaledeki ağırbaşlı ve ciddi hava[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]sohbet türünde yerini tatlı bir samimiyete bırakır. [/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Sohbet yazıları okuyucuda yazarla[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]sohbet ediyormuş hissini uyandıran yazılardır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Sohbet yazarı bilimsel makale yazan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bilim adamı gibi konuda derinlik yaratmaz, fikirlerini kanıtlamak gibi bir zorunluluğu yoktur. [/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Sohbet türünde çözümlemeler yapılır, örnekler verilir, yazarın[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]görüşü okuyucuya sezdirilir, sonuç bölümünde yazar ulaştığı kararı bildirir.[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Sohbet türündeki yazıların[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]deneme, makale, fıkra gibi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]diğer türlerden ayrılan yönü[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]konunun işlenişinde ve[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]anlatımındadır.[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Fıkralar gibi sohbet yazıları da yazarın herhangi bir konu hakkında görüş ve[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]düşüncelerini ortaya koyarlar. Ancak sohbet yazılarında yazar daha pişkin daha[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]usta olma yolunda ilerler. Okuyucunun zihnini kamçılamaya çalışırken ara sıra[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]duygu tellerine de basar. [/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bazen olayların üstüne çıkarak öğüt veren, doğru yollara ışık[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]tutan olgun biri durumuna geçer. Bütün amacı okuyucuyu kendine çekmek, kendi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]havasına sürüklemektir .[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Fıkralarda olduğu gibi kişisel görüşler dile getirilir. Dil açık, sade ve durudur.[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Bu nedenle her yaştan ve her eğitim düzeyinden insanların bu türdeki yazıları[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]okuyup anlama olasılıkları çok yüksektir.[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Dildeki sadelik bakımından denemeyi andıran sohbet, denemeye göre daha[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]uzun bir yazın türüdür.[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Eleştiri ile deneme arasında kalan sohbet türünde yazar genellikle güncel ya da[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bu niteliğini yitirmeyen konulara odaklanır. Başkalarının düşüncelerini irdelemesi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bakımından eleştiriyi andırır. Yazarın kendi görüşlerini kesin yargılara varmadan[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]açıklaması açısından da denemeye benzer.[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Aralarında belirgin farklar[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]olmasına rağmen sohbet ve[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]röportajın karıştırıldığı[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]görülür. Sohbette tek kişinin[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]varlığı söz konusuyken[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]röportajda bir uzman bir de[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]röportajı yapanın varlığı söz[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]konusudur.[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Sohbet yazılarında uzun cümlelerden kaçınılır. Konuşmalar gerektiğinde hikâyemsi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]bir hava içinde aktarılır. [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Deyimlerden, ünlemlerden, samimi hitaplardan yararlanılır. Soru cümlelerine sıkça yer verildiği görülür. Yazar soruyu bazen kendi[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]kendine bazen de okuyucuya sorar. [/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Yazar[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]okuyucuyu itham etme yoluna gitmez. Ortada bir suç ya da kusur varsa “biz” ifadelerine[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]başvurarak kendisini de işin içine katar. Böylece okuyucu doğrudan suçlanmamış, hedef gösterilmemiş olur. [/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Okuyucuyu gerçekleri araştırmaya, çözüm[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]yolları bulmaya, gereğini yapmaya yöneltmeye çalışır. [/FONT]


[FONT=Arial, sans-serif]Sohbet Türünün Özellikleri[/FONT]



  1. [FONT=Arial, sans-serif]Yazar, okuyucu ile bir sohbet havası içinde senli benli konuşur.[/FONT]
  2. [FONT=Arial, sans-serif]Yazar, düşüncelerinin doğruluğunu kabul ettirme konusunda ısrarcı değildir.[/FONT]
  3. [FONT=Arial, sans-serif]Daha çok, yazarın kişisel düşüncelerine yoğunlaşılır.[/FONT]
  4. [FONT=Arial, sans-serif]Yazar samimi, içten bir ifade tarzı kullanır.[/FONT]
  5. [FONT=Arial, sans-serif]Yazar çeşitli güncel olayları da kullanarak duygu ve düşüncelerini destekler.[/FONT]
  6. [FONT=Arial, sans-serif]Gazete ve dergi yazılarıdır.[/FONT]
  7. [FONT=Arial, sans-serif]Günlük konuşma dili kullanılır. Kurallı, sıralı, devrik cümleler gerekli zamanlarda, birbiriyle uyum içinde yer alır.[/FONT]
  8. [FONT=Arial, sans-serif]Uzun cümlelerden kaçınılır.[/FONT]
  9. [FONT=Arial, sans-serif]Dil açık, sade ve durudur. Bu nedenle her yaştan ve her eğitim düzeyinden insanların okuyup anlama olasılıkları çok yüksektir.[/FONT]
  10. [FONT=Arial, sans-serif]Yazar, sorulu cevaplı cümlelerle konuşuyormuş hissi verir.[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Sohbet yazılarında dil[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]günlük konuşma dilidir.[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Kurallı, sıralı, devrik[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]cümleler gerekli[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]zamanlarda, birbiriyle uyum[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]içinde iç içe kullanılır.[/FONT]


[FONT=Arial, sans-serif]TÜRK EDEBIYATINDA SOHBET TÜRÜNÜN GELİŞİMİ[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Türk edebiyatında Ahmet Rasim ; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Ramazan Sohbetleri[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Yahya Kemal Beyatlı ; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Tarih[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Musahabeleri[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Suut Kemal Yetkin ; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Edebiyat Söyleşileri[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Şevket Rado ; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Eşref[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Saati[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Melih Cevdet Anday ; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Dilimiz Üzerine Söyleşiler[/FONT]
  • [FONT=Arial, sans-serif]Nurullah Ataç ; [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Karalama[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Defteri[/FONT]



  • [FONT=Arial, sans-serif]Cenap Şehabettin, Refik Halit Karay, Hasan Ali Yücel, Attila İlhan, Falih[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]Rıfkı Atay, Ercüment Ekrem Talu gibi yazarlar sohbet türünde eser vermiş isimler[/FONT][FONT=Arial, sans-serif] [/FONT][FONT=Arial, sans-serif]arasında yer almaktadır.[/FONT]
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Son mesajlar

Forum istatistikleri

Konular
17,417
Mesajlar
134,315
Kullanıcılar
90,726
Son üye
LeonUO
Üst