Açıköğretim Türk Vergi Sistemi Dersi 5-8 Ünite Ders Notları

tremendous

Forum Yöneticisi
Katılım
11 Ara 2012
Mesajlar
1,781
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Bölüm:
MEZUN
Şehir:
İstanbul
Açıköğretim Türk Vergi Sistemi Dersi 5-8 Ünite Ders Notları

5.ÜNİTEDE BUNLARI SAKIN UNUTMA

Mükellef: Kanuni veya iş merkezi Türkiye’de bulunan kurumlardır.
Dar mükellef: Kanuni ve iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye’de bulunmayan kurumlardır.
Holding: Yatırım anonim şirketi şeklinde de isimlendirilebilir. Holdinglerin sahip oldukları hisse senetlerinden elde ettikleri kâr payları “iştirak kazançları istisnası” adı altında vergi dışında tutulmuştur.
Yatırım fonu: Sermaye Piyasası Kanunu’nda; “Bu Kanun hükümleri uyarınca halktan katılma belgeleri karşılığında toplanan paralarla, belge sahipleri hesabına, riskin dağıtılması ilkesi ve inançlı mülkiyet esaslarına göre sermaye piyasası araçları, gayrimenkul, altın ve diğer kıymetli madenler portföyü işletmek amacıyla kurulan malvarlığına Yatırım Fonu adı verilir.” şeklinde tanımlanmıştır
Yatırım ortaklıkları: Sermaye piyasası araçları, gayrimenkul, altın ve diğer kıymetli madenler portföylerini işletmek amacıyla kurulan anonim ortaklıklardır.
Kooperatif: Kooperatifler Kanunu’nun 1. maddesinde: “Tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklara kooperatif denir.” şeklinde tanımlanmıştır.
TCMB:%54 hissesi Hazine’ye ait olan, ancak özel bankalar ve kişilerin de hissedar olduğu bir anonim şirkettir. TCMB, değişik yıllarda en fazla kurumlar vergisi ödeyen mükellef unvanını elde etmiştir.
Dernek: Dernekler Kanunu’nda; “Kazanç paylaşma dışında, kanunlarla yasaklanmamış belirli ve ortak bir amacı gerçekleştirmek üzere, en az yedi gerçek veya tüzel kişinin, bilgi ve çalışmalarını sürekli olarak birleştirmek suretiyle oluşturdukları tüzel kişiliğe sahip kişi topluluklarını” ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
İş ortaklığı: Belli bir işin birlikte yapılması müştereken taahhüt edilir. İşin müştereken yapılması taahhüt edilmemişse ve ortakların sorumlulukları sınırlandırılmışsa iş ortaklığı değil konsorsiyum söz konusu olur. Konsorsiyumun da kurumlar vergisi mükellefiyetini seçme imkânı bulunmamaktadır.
Transfer fiyatlandırılması: Kurumların kendi bölümleri arasında ya da ilişkili bulunduğu diğer kişi ve kurumlar arasında mal, iktisadi kıymet, hizmet, hak ya da mali fon ve benzeri kıymet transferlerinde uyguladıkları fiyatlar transfer fiyatlandırılması kapsamına girmektedir.
Ristrun: Kar amacı gütmeyen kooperatiflerde kâr dağıtımı söz konusu olmaz. Ancak gelir gider farkı ortaklara iade edilebilir. Bu iade edilen paralar risturn adını almaktadır.
Emisyon primi: Anonim şirketler çıkarttıkları hisse senetlerini nominal değerlerinin üstünde bir bedelle satabilirler. Bu durumda, hisse senetlerinin nominal değeri ile ihraç değeri arasındaki olumlu fark emisyon primini oluşturur.
Bedelsiz hisse senedi: İç kaynaklardan sermayeye ilave edilen değerler karşılığında ortaklara, anonim şirketlerde bedelsiz hisse senedi, limited şirketlerde bedelsiz ortaklık payı verilir.
Kurumlar vergisi oranı: %20’dir.
5838 sayılı Kanun’la KVK’ye 32/A maddesi eklenmiş ve “indirimli kurumlar vergisi” uygulaması başlatılmıştır. Bu imkân Hazine Müsteşarlığı tarafından teşvik belgesine bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlara tanınmıştır.
Devir müessesesi: Gelir vergisi uygulamasında da işletmelerin sermaye şirketlerine devrini (şirketlerin birleşmelerini) teşvik edici düzenlemeler vardır. Bu düzenlemeler GVK’nin vergilendirilmeyecek diğer kazanç ve iratlar başlıklı 81. maddesinde açıklanmıştır
İhracat istisnası: İhracatı teşvik etmek amacıyla, dar mükellef kurumların Türkiye’den aldıkları malları ihraç etmelerinden sağladıkları kazançların kurumlar vergisinden muaf tutulmasıdır.

6.ÜNİTEDE BUNLARI SAKIN UNUTMA

Harcama vergileri; üretilen, tüketilen, satılan mal ve hizmetler veya çeşitli muameleler üzerinden alınan vergilerdir. Bu vergileri şu şekilde sıralayabiliriz: Katma değer vergisi, gümrük vergisi, özel tüketim vergisi, banka ve sigorta muameleleri vergisi, özel iletişim vergisi, 8 yıllık eğitime katkı payı, şans oyunları vergisi, harçlar, değerli kâğıtlar vergisi ve damga vergisi.
Katma değer vergisi, harcama vergilerinin en gelişmişidir. Yayılı muamele vergisi özelliği taşır, ekonomideki üretim zincirinin tüm aşamalarında vergi alınır. Kural olarak tüm mal ve hizmet teslimleri katma değer vergisine tabidir. Ticari, sınaî, zirai ve serbest meslek faaliyeti kapsamında yapılan teslim ve hizmetler, her türlü mal ve hizmet ithalatı ve bazı özel faaliyetlerden doğan teslim ve hizmetler KDV’nin konusuna girer. KDV’de malın teslimi veya hizmetin yapılması ya da ithalatın gerçekleşmesi anında vergiyi doğuran olay ortaya çıkar. Bu anlamda; fatura ve benzeri belgelerin düzenlenmesi, malın alıcıya naklinin başlaması, su-elektrik-gaz bedellerinin tahakkuk ettirilmesi, ithalatta gümrük beyannamesinin tescili anında vergiyi doğuran olay gerçekleşir.
Katma değer vergisinin matrahı, teslim ve hizmetler karşılığında ödenen bedellerdir. Bedel kapsamına; para, mal, menfaat, hizmet ve değerler toplamı girer. Matraha; teslim alanın gösterdiği yere kadar satıcı tarafından yapılan taşıma giderleri, ambalaj, sigorta, komisyon giderleri ve vade farkı, faiz, prim gibi çeşitli adlar altında sağlanan her türlü menfaatler de dâhildir. İthalatta matrah, malın gümrük vergisine esas olan değerine ithal sırasında ödenen her türlü vergi, resim, harç ve paylar ile gümrük beyannamesinin tescil tarihine kadar yapılan tüm diğer giderler ilave edilerek bulunmaktadır.
KDV’nin mükellefi; mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, bu işleri yapan ticaret ve sanat erbabı, serbest meslek erbabı ile kurumlar vergisine tabi olan kurumlardırlar. İthalatta mal ve hizmet ithal edenler, transit taşımalarda, gümrük veya geçiş işlemine muhatap olanlar mükelleftirler.
Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 28. maddesinde, katma değer vergisinin oranı %10 olarak belirlenmiş; aynı maddede Bakanlar Kuruluna bu oranı 4 katına kadar artırmaya ve %1’e kadar indirmeye yetki verilmiştir. Bu yetki, oran değişikliği yanında, bu oranların uygulandığı mal ve hizmetleri, başka bir oran grubuna alma konusunu da kapsamaktadır. Halen uygulanmakta olan oranlar %1, %8, %18’dir. %18 oranı genel orandır; yani bir teslim ve hizmet diğer oranların uygulandığı listelerde sayılmamışsa, bu teslim ve hizmete uygulanacak vergi oranı %18 olacaktır. KDV, mükelleflerin yazılı beyanları üzerine tarh olunur. Vergileme dönemi, mal alım-satım işlerinde ve hizmet işlerinde kural olarak bir aydır. KDV beyannamesinin, vergilendirme dönemini takip eden ayın 24. günü akşamına kadar ilgili vergi dairesine verilmesi gerekir. Ödenecek KDV olmasa da beyanname verme zorunluluğu vardır. Tahakkuk eden KDV, beyannamenin verildiği ayın 26. günü akşamına kadar ödenir.

7.ÜNİTEDE BUNLARI SAKIN UNUTMA

Antrepo: Gümrük vergisine konu olan ve henüz vergisi ödenmeyen malların korundukları yerlerdir.
Konşimento (Taşıma senedi): Gemiye yüklenen mala ilişkin ticari işlemle ilgili her türlü bilgilerin yazılı olduğu kıymetli evraktır.
Ordino: Konşimentoda yazılı malların kısım, kısım çekilebilmesini temin etmek üzere hazırlanan emir veya talimattır.
İthalat vergileri: İthal edilen mallar üzerine uygulanan; gümrük vergisi, katma değer vergisi ve özel tüketim vergilerinin topluca isimlendirilmesidir.
Gümrük ve ticaret müfettişleri: 17 Ağustos 2011 tarihli RG’de yayımlanan KHK ile gümrüklerde görevli denetim elemanları tek isim (gümrük ve ticaret müfettişi ismi) altında toplanmıştır.
Tek aşamalı vergi: Malların; üretim, toptan satış veya perakende satış aşamalarından yalnız birisinin vergilendirilmesidir.
Tütün içeren sigaralarda ÖTV’ye ilave olarak, %18 oranındaki katma değer vergisi de dikkate alındığı vakit, sigaranın perakende satış fiyatının %90 civarındaki kısmının vergiye tekabül ettiği görülür.
Dâhilde işleme rejimi: İhraç ürünleri ortaya çıkarmak için gerekli olan ve dışarıdan ithal edilen girdilere gümrük muafiyeti getiren ve ihracatı kolaylaştırmayı amaçlayan bir uygulamadır.
8 yıllık eğitime katkı payı, özel iletişim vergisi ve şans oyunları vergisi özel tüketim vergisi özelliği taşıyan diğer harcama vergileri arasında yer alır. RTÜK tarafından yayın kuruluşlarının reklâm gelirlerinden alınan pay kadar hesaplanacak tutarda “eğitim katkı payı” alınacaktır. Eğitime katkı payı uygulaması 31.12.2010 tarihinde sona ermiştir. Özel iletişim vergisinin konusunu cep telefonu işletmecilerinin verdikleri hizmetler oluşturur. Şans oyunları vergisinin konusuna ise; futbol ve diğer spor müsabakaları, at yarışları ve Milli Piyango İdaresi tarafından tertip edilen şans oyunları girmektedir. Türkiye’ye ithal edilen eşyalar gümrük vergisinin konusuna girmektedir. Bu konudaki düzenlemeler Gümrük Kanunu ve Gümrük Yönetmeliği’nde belirlenmiştir. Bu verginin mükellefi ithal edilen malın sahibidir.
Damga vergisi, mükellef sayısı en fazla olan vergilerden biri olma özelliğini taşımaktadır. Damga vergisinde; mal ve hizmet teslimine hukukilik kazandıran belgeler vergiye tabi tutulmaktadır. Verginin konusunu Kanun’un ekinde açıklanan kâğıtlar oluşturmaktadır. Bu kâğıtlara örnek olarak; belli bir miktarı içeren sözleşmeler, vergi beyannameleri ve posta havalelerini verebiliriz. Vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi için; Türkiye’de düzenlenmiş bir kâğıdın yazılıp imzalanması ve hukuki sonuç doğuracak şekilde ilgili yerlere verilmesi gerekir. Bu verginin yükümlüsü adı geçen kâğıtları imzalayanlardır.

8.ÜNİTEDE BUNLARI SAKIN UNUTMA

Motorlu taşıt: Karada, havada, deniz, göl ve nehirlerde insan, hayvan ve eşya taşımaya yarayan ve makine kuvvetiyle hareket eden taşıtlardır.
Veraset ve intikal vergisi yükümlüsü: İvazsız bir şekilde veya veraset yoluyla mal edinen kişidir.
Çeyiz: Kanun’un 4’üncü maddesi C bendindeki “cihaz” ibaresinin ‘çeyiz’ anlamında kullanıldığı düşünülmektedir.
Drahoma: Bazı topluluklarda, kız evi tarafından erkek tarafına verilen başlık parası ve hediyelere verilen isimdir.
Mütemmim cüz: Türk Medeni Kanunu’nun 684’üncü maddesinde; “Bütünleyici parça, yerel âdetlere göre asıl şeyin temel unsuru olan ve o şey yok edilmedikçe, zarara uğratılmadıkça veya yapısı değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına olanak bulunmayan parçadır” şeklinde tanımlanmıştır.
Mücavir alan: Belediye sınırları dışında olup, imar mevzuatı bakımından belediyelerin kontrol ve mesuliyeti altına verilmiş olan alanlardır.
Emlak vergisi bildirimi: Eski adıyla “Emlak Vergisi Beyannamesi” olarak bilinen ve EVK’nin 33’üncü maddesinde yazılı sebeplerin ortaya çıkması durumunda verilen bildirimdir. Türkiye sınırları içinde bulunan arazi ve arsalar, bu verginin konusunu oluşturur. Belediye sınırları içinde, belediyece parsellenmiş arazi arsa sayılır. Belediye sınırları içine girmemekle birlikte, mücavir alan sınırları içine giren araziler de verginin konusuna girmektedir.

Arazi vergisinin oranı; arazi için binde 1, arsa için binde 3’dür. Bu oranlar, Büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde sırasıyla binde 2 ve binde 6 olarak uygulanır.
Bina vergisinin oranı; meskenlerde binde 1, diğer binalarda ise binde 2 olarak belirlenmiştir. Bu oranlar Büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde sırasıyla binde 2 ve binde 4 olarak uygulanır. Veraset ve intikal vergisinin konusunu karşılıksız intikaller oluşturur. Karşılıksız intikal malların bir şahıstan başka bir şahsa; veraset yoluyla veya bağış, yarışma ve çekilişlerde kazanılan ödüller gibi ivazsız şekilde geçmesini kapsamaktadır. Verginin yükümlüsü, ivazsız bir şekilde veya veraset yoluyla mal edinen kişidir.
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst