- Katılım
- 9 Şub 2011
- Mesajlar
- 6,041
- Tepkime puanı
- 25
- Puanları
- 48
- Bölüm:
- İşletme
- Şehir:
- Bursa
Açıköğretim İngilizce 4 Dersi 8. Ünite Özeti
Durumlar ve olaylarla ilgili dilekler ve hayaller(Wishes and imaginary situations or events).
Wishes fort he present of future(Günümüz ve gelecekle ilgili dilekler):
• Wish + past form of verb ( V2) …
I wish I had more free time (Keşke daha fazla boş zamanım olsaydı.).
I wish I weren’t so busy with my work( İşimde çok fazla meşgul olmamayı isterdim.).
We wish we could afford to move (Taşınmaya gücümüzün yetmesini isterdik. )
She wishes she didin’t live so far away (Çok uzakta yaşamamayı dilerdi.)
- P.S: WISH, olmasını dilediğimiz durumlarla ilgili cümle kurmak istediğimizde kullandığımız bir
fiildir. Olmasını istediğiniz ama şu an olmamış olan isteklerinizi, arzularınızı “wish” ile dile
getirirsiniz. Cümle kurarken, gördüğünüz gibi wish ve fiilin 2’ci halini yani geçmiş zaman fiilini
kullanırız.
Imaginary situations or events in the present of future(Günümüz ve gelecekle ilgili hayaller):
• If + past time of verb (V2)… would (could) + verb
If I had more free time, I’d / I would go kayaking( Eğer daha fazla boş zamanım olsaydı, tekne
kayağına giderdim).
If I were less busy, I could go away on the weekends (Eğer az meşgul olsaydım, haftasonları dışarı
çıkardım.)
If we could afford to move, we wouldn’t live in this tiny place( Eğer taşınacak gücümüz olsaydı, bu
küçük yerde yaşamazdık. ).
If she lived closer, she’d / she would be able to help out (Eğer daha yakında yaşasaydı, Onun yardım
etmesi mümkün olurdu. )
- P.S: Şartlı cümle kuruyoruz. “ıf” şartlı cümledir. “Eğer ….. saydı” şeklinde bir manası vardır.
“Would” ise birçok manada kullanılsa da burada olmasını hayal ettiğiniz şeyleri belirtmek için
kullanırız. WISH’den farklı olarak daha çok hayal edilen ama olma olasılığı çok düşük olan
şeyleri belirtmekte de kullanılırız. “Çok param olsaydı, şunu bunu alırdım.” Gibi bir cümle.
Would dışında could’da kullanılabilir. İkisi de aynı manayı verecektir.
+ I wish I had more money. If I earned more, I could have my own apartment, and I wouldn’t have to
live with my parents. (Keşke daha fazla param olsaydı. Eğer daha fazla para kazansaydım, kendi
apartmanım olurdu ve ailemle birlikte yaşamazdım.)
Durumlar ve olaylarla ilgili hayaller hakkında soru sorma(Asking about imaginary situations or
events).
- What would you do if you broke a friend’s camera? (Eğer arkadaşının kamerasını kırarsan ne
yaparsın? )
• I would apologize for breaking it (Kırdığım için af dilerim).
• I ‘d pay for the repairs (Tamir parasını öderim.)
• I wouldn’t say anything about it (Hakkında hiçbir şey söylemem.)
- Would you pay for a new one? (Yeni bir tanesi için ödeme yapar mısın? )
• Yes, I would. (Evet, yaparım.)
• No, I wouldn’t (Hayır, ödemem.)
Remind me about it (Bu konuyu bana hatırlat).
• Where’s Aysel? I hope she didin’t forget about our party. (Aysel nerede? Umarım
partimizi unutmadı.)
• I know. Let’s call her and remind her about it( Biliyorum. Hadi onu arayalım ve bunu
hatırlatalım.)
Ask for: İstemek
Borrow from: Ödün almak
Lend to: Ödünç
Pay for: ödemek
Think about: hakkında düşünmek
Worry about: endişe etmek
Talk to: konuşmak
Buy for: satın almak
You might want it: Bunu isteyebilirsin.
KELİMELER ve KALIPLAR
worry about: endişelenmek, üzülmek
buy for: satın almak (gift/present/birthday olabilir cümlede)
borrow from: ödünç almak
apologize for: özür dilemek
pay for: ödemek
talk to - about: konuşmak
say to: söylemek
thank for: teşekkür etmek
share with: paylaşmak
ask for: istemek
lend to: ödünç almak
think about: düşünmek
remind about: hatırlatmak
forget about: unutmak
agree with - about: aynı fikirde olmak
apply for: başvurmak (iş olabilir - job)
explain to: açıklamak
forgive for: affetmek
invite to: davet etmek (party/birthday/wedding/)
complain to about: şikayet etmek
blame for: suçlamak
With(birisi ile) - to(birisine)- from(birisinden) => kişiler için
for - about => genellikle isimler nesneler için ya da isimleştirilmiş fiil alır genelde(going,coming,doing...) **(buy for da kişi de gelebilir)
DİĞERLERİ:
definitely: kesinlikle
probably: büyük bir ihtimalle, muhtemelen
Cümle olumlu ise:
I would probably/definitely ask for...
Cümle olumsuz ise özneden hemen sonra geliyor:
I probably/definitely wouldn't ask for...
Kalıplar:
** If I were you, I'd..... (senin yerinde olsam,....)
You might want to
I would/ I'd
you could
If I had my life to live over, I'd..... : yeniden dünyaya gelsem, hayatı bastan yasama sansım olsa, …..
Ayça MUTLUCAN ve Gülçen Akar'a teşekkür ederiz...
Durumlar ve olaylarla ilgili dilekler ve hayaller(Wishes and imaginary situations or events).
Wishes fort he present of future(Günümüz ve gelecekle ilgili dilekler):
• Wish + past form of verb ( V2) …
I wish I had more free time (Keşke daha fazla boş zamanım olsaydı.).
I wish I weren’t so busy with my work( İşimde çok fazla meşgul olmamayı isterdim.).
We wish we could afford to move (Taşınmaya gücümüzün yetmesini isterdik. )
She wishes she didin’t live so far away (Çok uzakta yaşamamayı dilerdi.)
- P.S: WISH, olmasını dilediğimiz durumlarla ilgili cümle kurmak istediğimizde kullandığımız bir
fiildir. Olmasını istediğiniz ama şu an olmamış olan isteklerinizi, arzularınızı “wish” ile dile
getirirsiniz. Cümle kurarken, gördüğünüz gibi wish ve fiilin 2’ci halini yani geçmiş zaman fiilini
kullanırız.
Imaginary situations or events in the present of future(Günümüz ve gelecekle ilgili hayaller):
• If + past time of verb (V2)… would (could) + verb
If I had more free time, I’d / I would go kayaking( Eğer daha fazla boş zamanım olsaydı, tekne
kayağına giderdim).
If I were less busy, I could go away on the weekends (Eğer az meşgul olsaydım, haftasonları dışarı
çıkardım.)
If we could afford to move, we wouldn’t live in this tiny place( Eğer taşınacak gücümüz olsaydı, bu
küçük yerde yaşamazdık. ).
If she lived closer, she’d / she would be able to help out (Eğer daha yakında yaşasaydı, Onun yardım
etmesi mümkün olurdu. )
- P.S: Şartlı cümle kuruyoruz. “ıf” şartlı cümledir. “Eğer ….. saydı” şeklinde bir manası vardır.
“Would” ise birçok manada kullanılsa da burada olmasını hayal ettiğiniz şeyleri belirtmek için
kullanırız. WISH’den farklı olarak daha çok hayal edilen ama olma olasılığı çok düşük olan
şeyleri belirtmekte de kullanılırız. “Çok param olsaydı, şunu bunu alırdım.” Gibi bir cümle.
Would dışında could’da kullanılabilir. İkisi de aynı manayı verecektir.
+ I wish I had more money. If I earned more, I could have my own apartment, and I wouldn’t have to
live with my parents. (Keşke daha fazla param olsaydı. Eğer daha fazla para kazansaydım, kendi
apartmanım olurdu ve ailemle birlikte yaşamazdım.)
Durumlar ve olaylarla ilgili hayaller hakkında soru sorma(Asking about imaginary situations or
events).
- What would you do if you broke a friend’s camera? (Eğer arkadaşının kamerasını kırarsan ne
yaparsın? )
• I would apologize for breaking it (Kırdığım için af dilerim).
• I ‘d pay for the repairs (Tamir parasını öderim.)
• I wouldn’t say anything about it (Hakkında hiçbir şey söylemem.)
- Would you pay for a new one? (Yeni bir tanesi için ödeme yapar mısın? )
• Yes, I would. (Evet, yaparım.)
• No, I wouldn’t (Hayır, ödemem.)
Remind me about it (Bu konuyu bana hatırlat).
• Where’s Aysel? I hope she didin’t forget about our party. (Aysel nerede? Umarım
partimizi unutmadı.)
• I know. Let’s call her and remind her about it( Biliyorum. Hadi onu arayalım ve bunu
hatırlatalım.)
Ask for: İstemek
Borrow from: Ödün almak
Lend to: Ödünç
Pay for: ödemek
Think about: hakkında düşünmek
Worry about: endişe etmek
Talk to: konuşmak
Buy for: satın almak
You might want it: Bunu isteyebilirsin.
KELİMELER ve KALIPLAR
worry about: endişelenmek, üzülmek
buy for: satın almak (gift/present/birthday olabilir cümlede)
borrow from: ödünç almak
apologize for: özür dilemek
pay for: ödemek
talk to - about: konuşmak
say to: söylemek
thank for: teşekkür etmek
share with: paylaşmak
ask for: istemek
lend to: ödünç almak
think about: düşünmek
remind about: hatırlatmak
forget about: unutmak
agree with - about: aynı fikirde olmak
apply for: başvurmak (iş olabilir - job)
explain to: açıklamak
forgive for: affetmek
invite to: davet etmek (party/birthday/wedding/)
complain to about: şikayet etmek
blame for: suçlamak
With(birisi ile) - to(birisine)- from(birisinden) => kişiler için
for - about => genellikle isimler nesneler için ya da isimleştirilmiş fiil alır genelde(going,coming,doing...) **(buy for da kişi de gelebilir)
DİĞERLERİ:
definitely: kesinlikle
probably: büyük bir ihtimalle, muhtemelen
Cümle olumlu ise:
I would probably/definitely ask for...
Cümle olumsuz ise özneden hemen sonra geliyor:
I probably/definitely wouldn't ask for...
Kalıplar:
** If I were you, I'd..... (senin yerinde olsam,....)
You might want to
I would/ I'd
you could
If I had my life to live over, I'd..... : yeniden dünyaya gelsem, hayatı bastan yasama sansım olsa, …..
Ayça MUTLUCAN ve Gülçen Akar'a teşekkür ederiz...