Aöf Örgüt Kuramı 6.Ünite Ders Notları

tremendous

Forum Yöneticisi
Katılım
11 Ara 2012
Mesajlar
1,781
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Bölüm:
MEZUN
Şehir:
İstanbul
Aöf Örgüt Kuramı 6.Ünite Ders Notları

YENİ KURUMSAL KURAM

Koşul bağımlılık kuramının aksine olması gerekeni değil olanı açıklamaya çalışan yaklaşımdır.
Örgütlerin neden ve nasıl birbirine benzediğini araştırır.
Yeni kurumsal kuram, çevreyi örgütün dışında nesnel ve teknik bir çevre olarak değil; örgütlerin hem etkilediği hem de etkilendiği, sosyal olarak inşa edilmiş kurumsal bir çevre olarak görür.
Yeni kurumsal kuramcılara göre teknik çevre, örgütlerin verimli çalışmak için uymaları gereken prosedürleri temsil eder.
Kurumsal çevre ise meşru olmak için örgütlerin uymaları gereken kurumları temsil eder.
Örgütlerin üzerinde kurumsal analiz ilk defa SELZNİCK tarafından gerçekleştirilmiştir.
Selznick’e göre (eski kurumsal anlayışta) kurum, araçsal değeri ötesinde sembolik bir değer kazanmış bir örgüttür.

ESKİ KURUMSAL KURAM VE YENİ KURUMSAL KURAM ARASINDAKİ FARKLAR

Eski kurumsal yaklaşım bir örgütün yakın çevresindeki toplumsal kesimlerin çıkar çatışmalarından etkilenerek nasıl değiştiğine odaklanır.
Yeni kuramsal kuram örgütlerin sektör, toplum ve hatta uluslararası düzeyde oluşmuş kurumları benimseyerek nasıl benzeştiklerine ve aynı kaldıklarına odaklanır.
Eski kurumsal kuram, kurum kavramını bazı örgütlerin kazandığı bir nitelik olarak ele alır.
Yeni kurumsal kuram, kurum kavramını örgütsel çevrenin bir niteliği olarak ele alır.
Eski kurumsal kuram örgütleri tek tek incelerken, yeni kurumsal kuram örgüt topluluklarını inceler.

YENİ KURUMSAL KURAMIN TEMEL KAVRAMLARI

1) KURUM:
Toplumsal davranışa istikrar ve anlam kazandıran, sosyal olarak inşa edilmiş davranış örüntüleri ve kural sistemlerine denir.

2) KURUMSALLAŞMA:
Eski kurumsal anlayışa göre kurumsallaşma, düzensiz ve gevşek bir örgütlenmeden ya da teknik faaliyetlerden düzenli, istikrarlı ve sosyal olarak bütünleşik örüntülerin doğmasıdır.
Bir davranış örüntüsünün tekrarlanarak insanlardan bağımsız kural benzeri bir statü kazanma sürecine kurumsallaşma denir.

3) MEŞRUİYET:
Toplumsal olarak inşa edilmiş belirli bir normlar, inançlar, değerler ve tanımlar sisteminde bir varlığın eylemlerinin, istenen uygun ya da doğru olduğuna ilişkin genel algı ya da varsayımıdır.
Yani meşruiyet: toplumsal kabul edilebilirliktir.
Mevcut kurumların bir örgütün varlığını açıklanabilir veya anlaşılabilir kılma derecesine örgütsel meşruiyet denir.
MEŞRUİYET TÜRLERİ:
BİLİŞSEL MEŞRUİYET:
Aksi düşünülmeyecek kadar kanıksanmış olmaktan kaynaklanır.
En güçlü meşruiyet türüdür.
Bilişsel meşruiyete sahip olan kurumlar, “ aksi dahi düşünülemez ve sorgulanamaz” statüsü kazanırlar.
AHLAKİ MEŞRUİYET:
 Değer yargılarına dayalı meşruiyet türüdür.
FAYDACI MEŞRUİYET:
Rasyonel çıkarlara ve kurallara uygunluktan kaynaklanır.
4) ÖRGÜTSEL ALAN:
Birbirleriyle görece sık ve anlamlı ölçüde etkileşerek ortak anlam sistemi oluşturan örgütler topluluğuna denir.
Örgütlerin ortak bir soru paylaşması, HOFFMAN’a göre örgütsel alanı oluşturan en önemli unsurudur.
Yeni kurumsal kurama göre, örgütler örgütsel alanı yapılandırarak eşbiçimli hale gelirler.


5) EŞ BİÇİMLİLİK:
EŞBİÇİMLİLİK TÜRLERİ:
TAKLİTÇİ EŞBİÇİMLİLİK:
Örgütlerin belirsizlik karşısında kurumsallaşmış uygulamaları taklit etmeleri sonucunda oluşur.
ZORLAYICI EŞBİÇİMLİLİK:
Örgütlerin, bağımlı oldukları kesimlerin istekleri doğrultusunda belirli uygulamaları benimsemesi sonucunda oluşur.
Ana imalatçı desteği için yedek parça tedarikçilerinin ISO belgesi alması, zorlayıcı biçimliliğe örnek olarak verilir.
AHLAKİ EŞBİÇİMLİLİK:
Ülkemizde işletmelerin dini bayramlarda işçilere çeşitli hediyeler sunması, ahlaki eşbiçimliliğe örnektir.

KURUMSAL BOYUTLAR
BİLİŞSEL BOYUT:
Kurumların bir kalıp olarak insanların zihninde var olabileceği anlamına gelir.
AHLAKİ BOYUT:
Belirli bir zaman ve mekânda toplumun kişilerden uymasını beklediği doğru davranışlara ahlak denir.
Ahlaki boyut, kurumların toplum tarafından doğru davranış biçimi olarak görülmesi anlamına gelir.
KURALCI BOYUT:
Yaptırımlar yoluyla belirli bir toplumsal davranışı zorunlu kılan, çoğu zaman yazılı ifadelere kural denir.

GELENEKSEL YAYILMA TEZİ
Geleneksek yayılma tezine göre bir uygulamayı erken dönemde benimseyen örgütler ekonomik kazanç elde etmek, geç dönemde benimseyenler ise meşruiyet elde etmek için benimserler.

YENİ YAYILMA TEZİ
Yeni yayılma tezine göre bir uygulamayı erken ve geç dönemde benimseyenler hem ekonomik hem de sosyal fayda elde etmek için benimser.

YÖNETİM MODASI
Belirli yönetim uygulamalarının rasyonel ilerleme sağlayacağına dair yayılan geçici ortak inanca yönetim modası denir.

AYRI TUTMA
Meyer ve Rowan , işletmelerin içinde bulunduğu güncel koşullarla kurumsal çevrede meşrulaşmış uygulamalar arasında bir çelişki olduğunda mevcut uygulamaları değiştirmeksizin yeni uygulamayı benimsermiş gibi yaptıklarını belirtmişlerdir. Bu durum ayrı tutma olarak adlandırılmaktadır.
Ayrı tutma, kurumsal olarak desteklenen bir uygulamayı benimsermiş gibi yapma, kağıt üzerinde benimsemedir.
Şirketlerin toplam kalite yönetiminin az sayıda tekniğini kağıt üzerinde uygulayıp kamuoyuna toplam kalite yönetimini uyguladıklarını ilan etmeleri ayrı tutmaya örnek gösterilebilir.


KURUMSAL BASKILAR KARŞISINDA ÖRGÜTLERİN İZLEYEBİLECEĞİ STRATEJİLER

1) UYMA:
Kurumsal baskılara farkında olmadan, taklit ederek ya da zorunlu olarak itaat etmektir.
2) UZLAŞMA:
Kurumsal çevredeki talep sahipleriyle pazarlık etme, farklı kurumsal baskıları dengeleme ve kısmen benimseme biçiminde gerçekleşir.
3) KAÇINMA:
Kurumsal baskılardan çeşitli gerekçelerle kaçınmayı ifade eder.
4) KARŞI KOYMA:
Kurumsal baskıları göz ardı etme, eleştirme ve hatta kurumsal baskıların rasyonel olmadığını ileri sürme seçeneklerini içerir.
5) MANİPÜLASYON:
Manipülasyon stratejisi, kurumsal baskıda bulunan kesimleri örgütün birer üyesi haline getirme, bu kesimlerin algılarını kamuoyu oluşturarak değiştirme veya bu kesimler üzerinde baskı uygulama seçeneklerini içerir.
İşletme bu stratejide baskıda bulunan kesimlerin düşüncelerini kendi çıkarları doğrultusunda etkiler.

OLİVER’A GÖRE İŞLETMELERİN KURUMSAL BASKILAR KARŞISINDA İZLEYEBİLECEKLERİ STRATEJİNİN SEÇİMİNİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Kurumsal baskının nedeni
Baskı yapan aktörün kimliği
Baskının hangi bağlamda yapıldığı
Baskının türü ve nasıl yapıldığı

KURUMSAL MANTIK
İnsanların sosyal dünyayı anlamlandırmasını sağlayan ve davranışlarını biçimleyen kurumsallaşmış uygulamalar, varsayımlar, değerler ve inançlara kurumsal mantık denir.

TOPLUMSAL YAŞAMDA EGEMEN OLAN TEMEK KURUMSAL MANTIKLAR
Kapitalizm
Bürokrasi : kuralları ve hiyerarşiyi vurgular
Demokrasi
Aile
Din

SEO VE CREED’E GÖRE KURUMSAL DEĞİŞİME ZEMİN OLUŞTURAN KURUMSAL ÇELİŞKİLER

Meşruiyet kaygılarının verimliliği azaltması
Kurumlara fazla uyumun esneklik kabiliyetini azaltması
Kurumların içindeki uyumluluğun kurumlar arasında uyumsuzluğa neden olması
Eskibiçimliliğin farklı çıkarların çatışmasına yol açması (işçi sendikalarının protesto gösterileri yaparak mevcut kurumları etkilemeye çalışmaları)

KURUMSAL GİRİŞİMCİ
Yeni kurumların doğmasını, mevcut kurumların devam etmesini veya çözülmesini sağlayan aktörlere denir.

KURUMSAL İŞ
Kurumsal girişimcilerin kurumları etkilemek için giriştikleri eylemlere kurumsal iş denir.


Selznick’e göre, araçsal değeri ötesinde sembolik bir değer kazanmış bir örgüt KURUMDUR.
Eski kurumsal anlayışa göre düzensiz ve gevşek bir örgütlenmeden ya da teknik faaliyetlerden düzenli, istikrarlı ve sosyal olarak bütünleşik örüntülerin doğması anlamına KURUMSALLAŞMA denir.
Kurumların bir kalıp olarak insanların zihinde var olabileceğine karşılık olarak BİLİŞSEL BOYUT gelir.
Belirli bir zaman ve mekanda toplumun kişilerden uymasını beklediği doğru davranışlara AHLAK denir.
Yaptırımlar yoluyla belirli bir toplumsal davranışı zorunlu kılan, çoğu zaman yazılı olan ifadelere KURAL denir.
Mevcut kurumların bir örgütün varlığını açıklanabilir ve anlaşılabilir kılma derecesine ÖRGÜTSEL MEŞRUİYET denir.
Örgütlerin neden ve nasıl birbirine benzediğini YENİ KURUMSAL KURAM araştırır.
Örgütlerin verimli çalışmak için uymaları gereken prosedürleri TEKNİK ÇEVRE temsil eder.
Yeni kurumsal kuramın temel kavramları:

KURUM
KURUMSALLAŞMA
MEŞRUİYET
ÖRGÜTSEL ALAN
EŞ BİÇİMCİLİK
Oliver’a göre işletmelerin kurumsal baskılar karşısında izleyebilecekleri stratejinin seçimini etkileyen temel faktörleri:
KURUMSAL BASKININ NEDENİ
BASKI YAPAN AKTÖRÜN KİMLİĞİ
BASKININ HAANGİ BAĞLAMDA YAPILDIĞI
BASKININ NASIL YAPILDIĞI VE TÜRÜ
İnsanların sosyal dünyayı anlamlandırmasını sağlayan ve davranışlarını biçimleyen, kurumsallaşmış uygulamalar, varsayımlar, değerler ve inançlara KURUMSAL MANTIK denir.
Birbiriyle görece sık ve anlamlı ölçüde etkileşerek ortak anlam sistemi oluşturan örgütlere topluluğuna ÖRGÜTSEL ALAN denir.
Örgütlerin belirsizlik karşısında kurumsallaşmış uygulamaları taklit etmeleri sonucunda oluşan eş biçimciliğe TAKLİTÇİ EŞ BİÇİMCİLİK denir.
Belirli yönetim uygulamalarının rasyonel ilerleme sağlayacağına dair yayılan geçici ortak inanca YÖNETİM MODASI denir.
Örgütün içinde bulunduğu güncel koşullarla kurumsal çevrede meşrulaşmış uygulamalar arasında bir çelişki olduğunda mevcut uygulamaları değiştirmeksizin yeni uygulamayı benimsermiş gibi yaptıklarını MEYER VE ROWAN belirtmişlerdir.
Kurumsal baskılar karşısında örgütlerin izleyebileceği stratejiler:
UYMA
UZLAŞMA
KAÇINMA
KARŞI KOYMA
MANİPÜLASYON
En güçlü meşruiyet türü BİLİŞSEL MEŞRUİYETTİR.
Yeni kurumların doğmasını, mevcut kurumların sürmesini veya çözülmesini sağlayan aktörlere KURUMSAL GİRİŞİMCİ denir.
Çevreyi örgütün dışında nesnel ve teknik bir çevre olarak değil, örgütlerin hem etkilediği hem de etkilendiği sosyal olarak inşa edilmiş kurumsal bir çevre olarak tanımlayan kuram YENİ KURUMSAL KURAMDIR.
Örgütler üzerinde kurumsal analiz ilk kez SELZNİCK tarafından gerçekleşmiştir.
Toplumsal davranışa istikrar ve anlam kazandıran sosyal olarak inşa edilmiş davranış örüntüleri ve kural sistemlerine KURUM denir.
Bir davranış örüntüsünün tekrarlanarak, insanlardan bağımsız bir kural benzeri bir statü kazanma sürecine KURUMSALLAŞMA denir.
Kurumların toplum tarafından doğru davranış biçimi olarak görülmesine karşılık gelen boyut AHLAKİ BOYUTTUR.
Aksi düşünülemeyecek kadar kanıksanmış olmaktan kaynaklanan meşruiyet türü BİLİŞSEL MEŞRUİYETTİR.
Örgütleri bağımlı oldukları kesimlerin istekleri doğrultusunda belirli uygulamaları benimsemesi sonucunda oluşan eş biçimciliğe ZORLAYICI EŞ BİÇİMCİLİK denir.
Kurumsal baskılara, farkında olmadan taklit ederek ya da zorunlu olarak itaat etmeye UYMA denir.

Eski kurumsal kuram ve yeni kurumsal kuram arasındaki farklar:
ESKİ KURUMSAL KURAM ÖRGÜTLERİ TEK TEK İNCELERKEN, YENİ KURUMSAL KURAM ÖRGÜT TOPLULUKLARINI İNCELER
ESKİ KURUMSAL YAKLAŞIM BİR ÖRGÜTÜN YAKIN ÇEVRESİNDEKİ TOPLUMSAL KESİMLERİN ÇIKAR ÇATIŞMALARINDAN ETKİLENEREK NASIL DEĞİŞTİĞİNE ODAKLANIR.
YENİ KURUMSAL KURAM ÖRGÜTLERİN SEKTÖR, TOPLUM VE HATTA ULUSLARARASI DÜZEYDE OLUŞMUŞ KURUMLARI BENİMSEYEREK NASIL BENZEŞTİKLERİNE VE AYNI KALDIKLARINA ODAKLANIR.
ESKİ KURUMSAL KURAM, KURUM KAVRAMINI BAZI ÖRGÜTLERİN KAZANDIĞI BİR NİTELİK OLARAK ELE ALIR.
YENİ KURUMSAL KURAM KURUM KAVRAMINI ÖRGÜTRSEL ÇEVRENİN BİR NİTELİĞİ OLARAK ELE ALIR.
Toplumsal yaşamda egemen olan en temel kurumsal mantıklar:
Kapitalizm
Bürokrasi
Demokrasi
Aile
Din
Seo ve Creed’e göre kurumsal değişime zemin oluşturan kurumsal çelişkiler:
MEŞRUİYET KAYGILARININ VERİMLİLİĞİ AZALTMASI
KURUMLARA FAZLA UYUMUN ESNEKLİK KABİLİYETİNİ AZALTMASI
KURUMLARIN İÇİNDEKİ UYUMSUZLUĞUN KURUMLAR ARASINDA UYUMSUZLUĞA NEDEN OLMASI
EŞ BİÇİMCİLİĞİN FARKLI ÇIKARLARIN ÇATIŞMASINA YOL AÇMASI
Kurumsal girişimcilerin kurumları etkilemek için giriştikleri eylemlere KURUMSAL İŞ denir.
Meşruiyet türlerinden BİLİŞSEL MEŞRUİYET’e sahip kurumlar aski dahi düşünülemez ve sorgulanamaz statüsü kazanırlar.
Ana imalatçı istediği için yedek parça tedarikçilerinin ISO belgesi alması ZORLAYICI EŞBİÇİMCİLİK dir.
Kurumsal olarak desteklenen bir uygulamayı benimsermiş gibi yapma, kağıt üzerinde benimsemeye AYRI TUTMA denir.
Ülkemizde işletmelerin dini bayramlarda işçilere çeşitli hediyeler sunması AHLAKİ EŞBİÇİMCİLİĞE örnektir.
Kurumsal baskılara karşı izlenen stratejilerden kurumsal çevredeki talep sahipleriyle pazarlık etme, farklı kurumsal baskıları dengeleme ve kısmen benimseme şekline UZLAŞMA denir.
Bir uygulamayı erkene dönemde benimseyen örgütler ekonomik kazanç elde etmek, geç dönemde benimseyenler ise meşruiyet elde etmek için GELENEKSEL YAYILMA TEZİNİ benimser.
Rasyonel çıkarlara ve kurallara uygunluktan kaynaklanan meşruiyet türüne FAYDACI MEŞRUİYET denir.
Hoffaman’a göre örgütsel alanı oluşturan en önemli unsur ÖRGÜTLERİN ORTAK BİR SORUNU PAYLAŞMASIDIR.
Bir uygulamayı erken ve geç dönemde benimseyenler hem ekonomik hem de sosyal fayda elde etmek için YENİ YAYILMA TEZİNİ benimserler.
Şirketlerin toplam kalite yönetiminin az sayıda tekniğini kağıt üzerinden uygulayıp kamuoyuna toplam kalite yönetimi uyguladıklarını ilan etmelerine AYRI TUTMA denir.
Kurumsal baskıları göz ardı etme, eleştirme ve hatta kurumsal baskıların rasyonel olmadığını ileri sürme seçeneklerine KARŞI KOYMA denir.
Kurumsal baskıda bulunan kesimleri örgütün birer üyesi haline getirme bu kesimlerin algılarını kamuoyu oluşturarak değiştirme veya bu kesimler üzerinde baskı uygulama seçeneklerini MANİPÜLASYON kapsar.
Kuralları ve hiyerarşiyi vurgulayan kurumsal mantık BÜROKRASİDİR.
Yeni kurumsal kuramın temel savı ÖRGÜTLER, ÖRGÜTSEL ALANI YAPILANDIRARAK EŞBİÇİMLİ HALE GELİRLER.
İşçi sendikalarının protesto gösterileri yaparak mevcut kurumları etkilemeye çalışmaları EŞBİÇİMCİLİĞİN FARKLI ÇIKARLARIN ÇATIŞMASINA YOL AÇMASINA ÖRNEK OLARAK VERİLEBİLİR.
Bir kurum olarak selamlaşma ve el sıkışma KURALCI kurumsal boyut bünyesinde barındırmaz.
Eski kurumsal kuruma göre bir şirketin kurumsallaşmış olması ŞİRKETİN ARAÇSAL DEĞERİ ÖTESİNDE SEMBOLİK BİR DEĞER KAZANDIĞI anlamına gelir.
Bir şirket yöneticisinin toplumsal sorunların çözümüne katkıda bulunmak herkesin görevidir. Bu nedenle hayır işleri yapıyoruz ifadesi, bir kurum olarak hayır işleri yapmanın AHLAKİ MEŞRUİYET olduğunu gösterir.
Bir yöneticiye neden altı sigma yaklaşımını benimsediniz diye sorulduğunda hem kaliteyi artırmak hem de imajımızı geliştirmek için uyguladık diye yanıtladığında bu yanıt YENİ YAYILMA TEZİni destekler.
Ülkemizde şirketlerin özellikle dini bayramlarda işçilere çeşitli küçük hediyeler sunması yaygın bir uygulamadır. Bu uygulama AHLAKİ EŞBİÇİMSELCİLİĞE örnektir.

Sendikanın maaşların %10 artırılması talebine karşı şirket yöneticilerinin ancak %5 artırabiliriz, aski takdirde maliyetlerimiz ve ürün fiyatlarımız artar rekabet edemeyiz ve batarız, işçilerde işlerinden olur demesi kurumsal baskılara karşı UZLAŞMA STRATEJİSİDİR.
Yürürlüğe yeni giren bir yasanın gereklerine uymak istemeyen bir kuruluşun yetkilileri yasanın kendilerine uygulanamayacağını çünkü eski yasanın geçerli olduğu dönemde kurulduklarını ileri sürmektedirler. Bu örnek kurumsal baskılara karşı uygulanan KAÇINMA STRATEJİSİNE örnektir.
ISO kalite güvence sisteminin sürekli denetime tabi tutulması ve belgelendirilmesi KURUMLARI MUHAFAZA ETME ye örnek oluşturur.

 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst