Aöf Finansal Yönetim 2 Dersi 1.Ünite Ders Notları

tremendous

Forum Yöneticisi
Katılım
11 Ara 2012
Mesajlar
1,781
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Bölüm:
MEZUN
Şehir:
İstanbul
Aöf Finansal Yönetim 2 Dersi 1.Ünite Ders Notları

ORTA VE UZUN VADELİ FİNANSMAN

ORTA VADELİ FİNANSMANIN ÖZELLİKLERİ VE TÜRLERİ
Orta vadeli finansman kaynakları ortak özellikler taşımaktadır. Bu özellikler; kredinin süresi, kredinin geri ödeme planı ve
kaynak ile sağlanan fonların güvencesi olmak üzere üç başlıkta incelenmektedir. Ortak bir kanı olmamakla birlikte orta vadeli
finansman kaynakları süresinin 1 ile 10 yıl arasında olduğu kabul edilmektedir. Ancak orta vade ülkelerin ekonomik koşullarına
göre 1-5 yıl arasında değiştiği de belirtilmektedir. Bu nedenle bazı ekonomilerde uzun vade ile orta vade birbirine
karışabilmektedir. Orta vadeli finansman kaynakları genellikle belirli bir plana göre, yıllık taksitler dâhilinde ödenirler. Bununla
birlikte krediyi veren kurum ile krediyi kullanan işletme arasındaki anlaşmaya göre, anapara ve faiz ödemeleri esnek bir geri
ödeme planı ile yapılabilir. Kredi geri ödemeleri değişik şekillerde olabilir. Geri ödemelerin daha çok eşit taksitlerle ve yalnızca
sabit tutarlı anapara ödemelerine faiz eklenmesi yoluyla yapıldığı görülmektedir. Eşit taksitlerle geri ödemelere ilişkin olarak
hesaplamaları yapabilmek için anüite (eşit taksitli ödemeler dizisi) tekniklerinden yararlanılmaktadır Orta vadeli finansman
kaynakları genellikle tevsi, yenileme ve modernizasyon yatırımları için kullanılmaktadır.
ORTA VADELİ BANKA KREDİLERİ
Çalışma sermayesi kredileri, hammadde ve enerji gibi temel ihtiyaçların alımı için gerekli olan günlük harcamaların
karşılanması amacıyla alınan kredilerdir ve süreklilik arz ederler. Uzun vadeli banka kredileri ise arazi, bina veya makine gibi sabit
varlıkların satın alınmasında veya uzun vadeli çalışma sermayesinin finansmanında kullanılırlar.
İşletmenin likidite sıkıntısı önemli boyutlara ulaştığında işletme sermayesinin artırılması için de orta vadeli krediler
kullanılmaktadır. Burada önemli olan nokta, kredinin alınma amacıyla, borcun türünün eşleştirilebilmesidir. Örneğin kısa vadeli
bir banka kredisi çalışma sermayesinin finansmanında, uzun vadeli krediler duran varlık yatırımlarının finansmanı ve satın
almalarda kullanılmalıdır. Borçlunun kredi değerliliği veya piyasa koşulları iyileştiğinde, işletmeler mevcut yükümlülüklerinden
daha iyi koşullarda yeni bir kredi kullanarak, maliyetlerini düşürebilirler.
Orta vadeli kredi sunulmasının temel koşulları ise şu şekilde özetlenebilir: ( SS )
• Projenin düzenli fon yaratacak nitelikte olması.
• Firmanın sermaye yapısına uygun olması.
• Uzun süreli satış ve kâr tahminlerinin yapılabilmesi.
• Firmanın yeterli güvence sunabilmesi.
süre
( 1 + Faiz Oranı ) – 1
Alınan Kredi Tutarı = Taksitler x ------------------------------------------
Süre
( 1 + Faiz Oranı ) x Faiz Oranı
Kredi alan müşteriler için, orta vadeli fonların maliyeti, kısa vadelilere göre daha yüksektir. Ancak en önemli avantajı diğerlerine
göre esnekliğin fazla olmasıdır.
KİRALAMA YOLU İLE FİNANSMAN ( LEASİNG )
Leasing, kiralayan olarak isimlendirilen varlık sahibi ile kiracı olarak isimlendirilen kullanıcı arasında yapılan bir
sözleşmedir. Daha geniş bir tanımlamayla leasing, belirli bir süre için kiralayan (lessor) ve kiracı (lessee) arasında imzalanan ve
üreticiden kiracı tarafından seçilip, kiralayan tarafından satın alınan bir varlığın mülkiyetini kiralayanda, kullanımını ise kiracıda
bırakan bir sözleşmedir. Leasing ile malın kullanımı, belirli bir kira ödemesi karşılığında kiracıya bırakılmaktadır.
Uygulamada finansal kiralama leasing olarak geçmesine rağmen gerçek anlamda leasingin bir türü olup, bütün leasing
kavramlarını kapsamamaktadır. Finansal kiralama, varlık sahibinin, varlığın kullanım hakkını, varlığın kullanımı süresince
ödeyeceği kira bedeli karşılığında kiracıya devrettiği ticari bir anlaşmadır. İşletmeler faaliyetleri için gerekli olan varlıkları temin
edebilmek amacıyla finansman ihtiyacı duymaktadırlar. Ancak maliyetlerin yüksek olması gibi çeşitli nedenlerden dolayı diğer
finansman tekniklerinden kaçındıklarında, leasing işlemi işletmeler için alternatif bir finansman tekniği olmaktadır.
Her türlü taşınır taşınmaz mal, leasing konusu olabilmektedir. Ancak marka, patent, lisans hakkı ile yazılım gibi maddi
olmayan haklar leasinge konu olmamaktadır. Diğer yandan kiralamaya konu olan malın, bağımsız ve üzerinden amortisman
ayrılabilmesi için makine, bina vb. gerekmektedir. Buna göre hammadde ve ara malı niteliğinde olan ve kullanıldığında tüm
özelliklerini yitiren mallar da leasing konusu yapılamamaktadır.
1. Malın Seçimi
2. Leasing Kurumuyla Ön Sözleşme Yapılması
3. Malın Satın Alınması
4. Mal Bedelini Ödenmesi
5. Malın Teslimi
6. Malın Kullanım Hakkının Devri
7. Kira Ödemeleri
Kiralama Türleri
Yurtiçi Kiralama: Genel anlamda kiralayan şirket ile kiracının aynı ülkede faaliyet gösterdiği leasing türüdür.
Uluslararası Kiralama: Leasing şirketinin Türkiye dışında olması ve leasing işletmelerinin bu şirket tarafından yürütülmesi
şeklinde gerçekleşmektedir. Uygulama adımları şu şekildedir:
• Leasinge konu olan mal Türkiye’ye geçici ithalat rejimi çerçevesinde ithal edilir.
• Malın leasing dönemi sonunda Türkiye’de kalması durumunda teminat mektubundaki vergiler ödenir.
• Sözleşme Hazine Müsteşarlığı tarafından uygun görüldüğü takdirde onaylanır.
• Kiralar döviz olarak transfer edilir, her kira üzerinden %1 oranında Kurumlar Vergisi ödenir.
Finansal Kiralama: Kiracı açısından bir satın alma anlaşmasıdır. Kiralanmış varlık kiracının bilançosunda bir varlık olarak rapor
edilmekte ve taahhüt edilmiş yükümlülükler de bilançoda yer almaktadır. Diğer yandan varlığın amortismanı, kiracı tarafından
ayrılmaktadır. Bir kiralama işleminin finansal kiralama sayılabilmesi için aşağıdaki kriterlerden en az birini taşıması
gerekmektedir:
• Kiralama dönemi sonunda, kiracıya, varlığı, beklenen piyasa değerinden daha düşük bir fiyata satın alma opsiyonun tanınması.
• Kiralama döneminin en az varlığın faydalı ömrünün %75’i kadar olması.
• Kiralama dönemi sonunda varlığın mülkiyetinin kiracıya devredilebilmesi.
Operasyonel Kiralama: Vadeleri genellikle 3 ile 5 yıl arasında değişen, dönülebilir nitelikte ve kiralayanın yalnızca varlığın satın
alınması ve sigortalanmasından sorumlu olduğu anlaşmalardır. Bu kiralama türünde vade, varlığın ekonomik ömründen daha kısa
olmaktadır. Operasyonel kiralama ve finansal kiralama türünü birbirinden ayıran farklılık, risklerin ve sahipliğin transferi ile
ilgilidir. Söz konusu kiralama türünde kiralama dönemi, varlığın ekonomik ömrünü kapsamamaktadır. Bu nedenle kiralayan,
varlığı ikincil piyasada satamama riski ile karşı karşıya kalmaktadır. Özellikle hava ulaşım araçlarında sıkça kullanılmaktadır.
Satma ve Geri Kiralama: Bir varlığın kiralanmasının maliyeti, vergi avantajı nedeni ile satın alınmasından daha düşük olmaktadır.
Bu nedenle hâlihazırda satın alınmış bir varlık satılarak kiralanabilir ve kiralamanın sağladığı maliyet avantajından yararlanılabilir.
Bu leasing türünde kiracı kendi elinde bulunan bir yatırım malını veya sabit kıymeti finansal kiralama şirketine satarak bedelini
tahsil etmektedir. Karşılığında saptanan süre içinde kiralarını ödeyerek dönem sonunda söz konusu mala yeniden sahip
olmaktadır. Bu tür işlemde satıcı ile kiracı aynı kişidir.
Satışa Yardımcı Kiralama: Satıcı firmalar müşterilerine kendileri tarafından sağlanamayan vadeli ödeme planlarını leasing yoluyla
önerebilirler. Satıcı malı peşin olarak satarken, alıcı da malı vadeli olarak almaktadır. Firma kendi satışlarını arttırmakta ve peşin
satış yapabilmek için leasing şirketinin pazarlama birimi olarak çalışmaktadır.
Leasing yönteminin sağladığı faydaları:
Düşük Maliyet: Leasing ile sağlanan yatırım malının finansman maliyeti, diğer finansman kaynaklarına göre daha avantajlıdır.
Ülkemizde leasinge konu olan mal ve ekipmanlar için 2007 yılına kadar uygulanan %1 KDV oranı, 2007 sonrasında genel olarak
%18’e yükseltilmiştir. 2011 yılındaki son düzenleme ile de bazı yatırım mallarındaki KDV oranı, 2007 öncesinde olduğu gibi %1’e
düşürülmüştür.
Kiraların gider yazılması ve vergi avantajı: Kiralar için leasing şirketi fatura düzenlemektedir. Bu faturalar kiracılar tarafından
gider gösterilmekte ve vergi matrahından indirilebilmektedir.
Likiditenin Artması: İşletmenin kaynaklarını sabit varlıklara yatırması önlenmiş olur.
Planlama kolaylığı ve sabit maliyet: Ödeyeceği tüm paraları daha önceden bildiği için sabit maliyet söz konusudur.
Bilanço dışı işlem olması: Leasinge konu olan varlıklar işletmelerin mülkiyetinde olmadığı için bilançoda gösterilmez. Bu durum
işletmenin özkaynak/borç oranını yükselteceğinden, kredibilitesinin artmasına yol açmaktadır.
Riskin azaltılması: Kiralanan varlığın, teknik gelişmelerin gerisinde kalma riskinden korunması sağlanır.
Leasing yönteminin sakıncaları
Hurda Değer: Kiralanan varlığın mülkiyeti, kiraya verende kaldığı için kiralama dönemi sonunda varlığın hurda değerinden kiracı
faydalanamayacaktır.
İpotek: İşletmeler kiralama ile kullandıkları varlığın mülkiyetine sahip olmadıkları için varlıkları ipotek edemezler.
Maliyet: Kredi limiti dolmuş küçük işletmeler için kiralama, tek seçenek olarak kalmaktadır ve artan risk nedeniyle kira
maliyetleri artmaktadır.
Amortisman: Sabit değerlerin kiralanması durumunda hızlandırılmış amortisman yönteminden faydalanılamamaktadır.
Kur farkı: Uluslararası kiralamada ödemelerin dövizle yapılması nedeniyle kurda oluşabilecek kur farkları maliyetleri
artırmaktadır.
FORFAİTİNG YOLUYLA FİNANSMAN
Forfaiting, özellikle mal ve hizmet ihracatından doğan ve belirli bir ödeme planına göre tahsil edilebilecek olan alacakların bir
banka ya da bu alanda uzmanlaşmış bir finansman kurumu tarafından, rücu hakkı olmaksızın, satın alınmasıdır.
Forfaiting işleminin temel unsurları şu şekilde sıralanabilir:
• Alacağın ihracat kaynaklı olması.
• İhracattan doğan alacağın banka garantisi ile güvenceye alınması.
• Söz konusu satışların kendisine rücu hakkı olmaksızın üçüncü kişilere devredilebilmesi.
Not: Forfaiting piyasasında, poliçeler “rücusuz” olarak en fazla üç kez ciro edilebilmektedir.
1. Ticari anlaşma
2. Malların Teslimi
3. Ödeme Araçlarının Teslimi
4. Forfating Anlaşması
5. İhracatçının Ödeme Araçlarını Teslim Etmesi
6. İskonto Yapıldıktan Sonra Nakdin Ödenmesi
7. Ödeme Araçlarının Vadesinde Tahsil Edilmek Üzere Teslimi
8. Vadesinde Ödemelerin Yapılması
Forfaiting İşleminin Faydaları
 Ekonomik ve politik tüm riskler forfaitera yansıtılmaktadır
 Maliyetinin önceden belli olması nedeniyle ihracatçı firma uzun dönemli planlama yapabilir.
 Vadeli satışların anında paraya çevrilmesine bağlı olarak ek bir finansman kaynağına gerek olmamaktadır.
 Rücu hakkı olmaksızın yapılan işlem sonrası işletme şarta bağlı borçlardan kurtulur
 Alacakların tahsili işletmenin kredi değerliliğini arttırmaktadır.
Not: Forfaiting işleminin başlıca dezavantajı, risk derecesine bağlı olarak artan maliyetlerdir.
İşlemin Yürütülmesi
Forfaiting işlemi başlıca 4 aşamalı bir süreçten oluşmaktadır.
- Bilgilendirme
- Forfaiter’in teklifi
- Sözleşme
- Alacağın devri
HİSSE SENETLERİ
Sermayesi paylara bölünmüş Anonim Şirketlerce çıkarılan, her biri şirket ortaklığını temsil eden, yasal şekil şartlarına tabi menkul
kıymetlere Hisse Senedi denir.
Ortaklık Hakları
Genel Haklar
 Genel kurula katılma hakkı
 Oy hakkı
 Yönetimi seçme hakkı
Spesifik Haklar
 Kardan pay alma hakkı
 Mülkiyet hakkını devretme hakkı
 Tasfiyeden pay alma hakkı
 Rüçhan hakkı
 Bilgi edinme hakkı
 Genel kurul kararlarının iptali için yargıya başvurma hakkı
Hisse Senetlerinin Halka Satışı
Hisse senetlerinin halka arz edilmesi SPK’nın iznine tabidir. Hisse senetleri halka arz edilecek şirketin ana sözleşmesini, izahname
ve kurulun istediği diğer evrakları ve raporları sunmak zorundadır.
Yeni çıkarılacak hisse senedi sayısı aşağıda verilen eşitlikle bulunabilir. ( SS )
N = M / P1 - (P1 -P2 )* t
N = Yeni çıkarılacak hisse senedi sayısı M = İşletmenin sermaye artırımı tutarı
P1 = Hisse senedinin piyasa fiyatı P2 = Hisse senedinin nominal değeri
t = Emisyon pirimi
Kurul Kaydına Alınma
Aşağıda sayılan durumların gerçekleşmesi durumunda hisse senetlerinin kurul kaydına alınması zorunludur.
 Tedrici usulde ortaklık kurulması
 Halka açık olmayan ortaklıkların sermaye artırımı suretiyle halka açılması
 Halka açık şirketlerin, sermaye artırımı ile çıkarılacak yeni hisse senetlerinin halka arzı
 Özelleştirilecek ortaklıkların hisse senetlerinin halka arzı
 Halka açık bir şirketin bölünmesi ile yeni ortaklık kurulması
 Taraflardan birinin halka açık olması durumunda birleşme
HİSSE SENETLERİ DEĞER TANIMLARI ( SS )
1- Nominal Değer: Hisse senedinin üzerinde yazılı olan, toplam sermayenin miktarını belirleyebilmek için hisse senedinin ilk
çıkarılışı sırasında belirlenen değeridir.
2- Defter Değeri: İşletmenin _____toplam özkaynaklarının hisse senedi sayısına bölünmesi ile bulunan değeridir.
3- Tasfiye Değeri: İşletmenin tasfiye halinde olduğu varsayımı ile elindeki varlıkların nakit değerlerinden borçları düşüldükten
sonra kalan tutarın hisse sayısına bölünmesi ile bulunan değeridir.
4- İşleyen Teşebbüs Değeri: İşletmenin gelecekte elde edeceği faiz gelirleri ile ulaşacağı değerini gösteren değer kavramıdır.
5- Piyasa Değeri: İşletmenin hisse senetlerinin piyasada arz ve talebe göre oluşan değerini ifade eder.
6- Gerçek Değer: Piyasa değerine eşit yada yakın olması beklenen değerdir. İşletmenin tüm varlığını yansıtır. Kar dağıtım
politikaları, yönetim felsefesi gibi ekonomik olmayan veriler de değerlemede etkilidir.
Sahiplerine sağladıkları çıkarlar açısından ise hisse senetleri:
Adi Hisse Senedi: Hisse senetleri, ana sözleşmede aksine bir hüküm yoksa sahiplerine eşit haklar sağlarlar. Bu tip hisse
senetlerine adi hisse senetleri denir. Adi hisse senetleri, toplantılarda oy hakkı sağlayarak hisse sahiplerine yönetime katılım
imkânı sunarlar. Bunun yanında kârdan pay alma ve şirketin tasfiyesi durumunda diğer yükümlülükler yerine getirildiği takdirde,
yatırımın geri ödenmesini, diğer bir ifadeyle tasfiyeden pay alma hakkı sağlarlar. Türleri bakımında diğer hisse sahiplerine göre en
büyük riske adi hisse senedi sahipleri sahiptirler. Ancak şirketin başarılı olması durumunda ise yüksek temettü ve sermaye
kazancı elde edebilirler.
İmtiyazlı Hisse Senetleri: Bazı yönleriyle tahvillere, bazı yönleriyle adi hisse senedine benzeyen hibrit menkul kıymetlerdir.
Tahvillerde olduğu gibi, imtiyazlı hisse senetleri de bir nominal değere sahiptir ve adi hisse senetlerine kâr payı dağıtımı
yapılmadan önce imtiyazlı hisse senetlerine sabit bir kâr payı ödemesi yapılmaktadır

Kurucu Hisse Senetleri: Kurucu hisse senetleri, belli bir sermaye payını temsil etmeyen ve yönetime katılma hakkı vermeyen hisse
senetleridir. Bu senetler işletmenin kuruluşu sırasında kişilerin hizmeti karşılığı olarak, ana sözleşme hükümlerine göre şirket
kârının bir kısmına iştirak hakkı vermektedir.
Primli ve Primsiz Hisse Senetleri: Türk hukuk sisteminde nominal değeri bulunmayan hisse senedi ihracı söz konusu değildir.
Üzerinde yazılı değer ile ihraç edilen hisse senetlerine primsiz, nominal değerlerinden yüksek bir bedelle ihraç edilen hisse
senetlerine primli hisse senedi denir.
Bedelli ve Bedelsiz Hisse Senetleri: Yeni taahhüt veya ödeme yolu ile çıkarılan ve bir bedel karşılığında sahip olunan hisse
senetlerine bedelli hisse senetleri adı verilmektedir. Diğer bir ifadeyle ihracı ile dışardan ortaklığa belirli bir nakit girişi olan hisse
senetlerine bedelli hisse senedi adı verilir.
Oydan Yoksun Hisse Senetleri: Oydan yoksun hisse senetleri, anonim şirketlerin sermaye artırımı ile ihraç edebilecekleri ve oy
hakkı haricinde sahibine kâr payından ve istenildiğinde tasfiye bakiyesinden imtiyazlı olarak yararlanma hakkı ile diğer ortaklık
haklarını sağlayan hisse senetleridir.
OTOFİNANSMAN
İşletmeler uzun vadeli fon gereksinimlerinin bir kısmını da otofinansman yoluyla sağlamaktadırlar. Otofinansman, kârların
dağıtılmayarak işletmede bırakılması yoluyla sağlanmaktadır. Diğer bir tanımla otofinansman, bir işletmenin kendi gücü ile
özsermaye yaratmasıdır.
Otofinansman açık ve gizli şekilde iki türde yapılmaktadır. Açık otofinansman, kârların dağıtılmayarak bilançoda gösterilmesi ile
gerçekleşmektedir. Gizli otofinansman ise gerçekleşmesi gereken kârın, yüksek amortisman, ihtiyatlar ve karşılık zararları yoluyla
azaltılması sonucu ortaya çıkar. Özellikle küçük ve orta büyüklükte olan ve kredi olanakları sınırlı olan işletmeler için fon
sağlamada otofinansman başlıca yoldur. İşletmeler bu şekilde sermaye ihtiyacına gerek duymadan ya da yeni ortak almalarına
gerek kalmadan fon sağlamaktadırlar. Bununla birlikte otofinansman ile işletmeye sabit bir yük getiren faiz ödemelerinden
kaçınılmış olur. İşletmeler otofinansmanı yedek akçeler, amortismanlar ve uzun vadeli karşılık ayrılması yoluyla
gerçekleştirmektedirler. İşletmeler yedek akçeler yoluyla otofinansmanı; kanuni, ihtiyarî, olağanüstü ve gizli yedek akçe ayırma
yoluyla gerçekleştirmektedirler.
TAHVİLLER VE ÖZELLİKLERİ
Anonim şirketlerin ödünç para bulabilmek için itibari kıymetleri eşit ve ibareleri aynı olmak üzere çıkardıkları borç senetlerine
tahvil denir. Anonim ortaklıklara ilave olarak özelleştirme kapsamına alınanlar dahil kamu iktisadi teşebbüsleri, mahalli idareler
ile bunlarla ilgili özel mevzuat uyarınca faaliyet gösteren kuruluş, idare ve işletmeler de tahvil ihracı yapabilirler.
Halka açık anonim ortaklıklarının çıkartabilecekleri borçlanma araçlarının yasal sınırı aşağıdaki gibi hesaplanır;
Ödenmiş Sermaye + Yedekler + Yeniden Değerleme Artışları – Zararlar
Tahvil ihracı SPK’nun iznine ve şekil şartlarına bağlıdır. Tahvillerin vadesi 2 yıldan az olmamak üzere serbestçe belirlenebilir. Satış
süresinin son günü vade başlangıç tarihidir. Tahvile ilişkin faiz ödemeleri 3 ay 6 ay ya da yılda bir olmak üzere kuponlara bağlı
olarak yapılır. Vade sonunda anaparanın ödenmesi yolu ile borçlu sıfatından kurtulunabilir.
TAHVİL TÜRLERİ
1- Güvenceli Tahviller: Vadesinde ödenemeyen ana para ve faizin yatırımcılara ödenmesi sağlamak amacıya ihraç eden şirket
tarafından güvence gösterilmesi şeklinde çıkarılan tahvillerdir.
2- Güvencesiz Tahviller: Vadesinde ödenemeyen ana para ve faizin yatırımcılara ödenmesi sağlamak amacıya ihraç eden şirket
tarafından herhangi bir ipotek yada rehinli malın söz konusu olmadığı tahvil türüdür.
3- Nama veya Hamiline Yazılı Tahviller: Tahvil sahibi yatırımcının- özel yada tüzel kişi – adı, soyadı yada ticaret ünvanını taşıyan
tahviller Nama Yazılı olarak tanımlanır. Alacak hakkının tahvili elinde bulunduran kişiye ait olduğu tahvil türü ise Hamiline Yazılı
tahvillerdir. Nama yazılı tahvillerin dolaşımı yada devri hamiline yazılı tahvillerden daha zordur.
4- Primli Tahviller: İtfa primli ve ihraç primli olmak üzere iki türü vardır. Tahvilin çıkarılması aşamasında üzerinde yazılı nominal
değerden daha düşük bir fiyata satılıyor ise ihraç priminden, vade sonunda tahvilin ihraççı şirkete iadesi sırasında nominal
değerden yüksek fiyat ödeniyorsa itfa priminden söz edilir.
5- İkramiyeli Tahvil: Ülkemizde uygulaması yoktur.
6- Varant Tahviller: Önceden belirlenmiş bir fiyatla, belirli sayıda hisse senedi alma hakkı veren tahvil türüdür.
7-Hisse Senedine Dönüştürülebilir Tahviller
8- Sabit Faizli Tahviller
9- Değişken Faizli Tahviller : Vadesi 4 yıldan az olamaz.
10- Sıfır Kuponlu Tahviller : Vade boyunca hiç bir faiz ödemesinin yapılmadığı, vade sonunda yatırımcıya faiz ile birlikte ana
paranın da ödendiği tahvil türüdür.

ÜNİTE SORULARI
1. Hammadde ve enerji gibi temel ihtiyaçların alımı için gerekli olan günlük harcamaların karşılanması amacıyla alınan kredilere
ne ad verilir?
a. Uzun vadeli banka kredileri
b. Çalışma sermayesi kredileri
c. Forfaiting
d. Ekipman kredileri
e. Leasing

2. Borçlunun faiz ödemelerinin miktarını belirleme opsiyonuna sahip olduğu, ticaret bankalarına özgü orta vadeli bir finansman kaynağı aşağıdakilerden hangisidir?

a. Orta vadeli yatırım malları kredileri
b. Leasing
c. Rotatif krediler
d. Çalışma sermayesi kredileri
e. Forfaiting

3. Halka açık olmayan bir anonim şirket için, ortak sayısı kaç olursa şirket halka açık şirket sayılır ve SPKa’ya tabi olur?
a. 250
b. 150
c. 150
d. 200
e. 25

4. Eski hissedarların şirketteki ortaklık yüzdelerini sürdürmeleri amacıyla yeni çıkarılacak hisse senetlerini
sahip oldukları pay yüzdesiyle orantılı olarak ilk önce satın alma hakkına ne ad verilir?
a. Kârdan pay alma hakkı
b. Hisse senedi hakkı
c. Tasfiyeden pay alma hakkı
d. Rüçhan Hakkı
e. Oy kullanma hakkı

5. Nominal değerlerinden yüksek bir bedelle ihraç edilen hisse senetlerine ne ad verilir?
a. Bedelli hisse senedi
b. Bedelsiz hisse senedi
c. Oydan yoksun hisse senedi
d. Primsiz hisse senedi
e. Primli hisse senedi

6. Gerçekleşmesi gereken kârın, yüksek amortisman ihtiyatlar ve karşılık zararları yoluyla azaltılmasına ne ad
verilir?
a. Dönem zararı
b. Gizli otofinansman
c. Başabaş noktası
d. Açık otofinansman
e. Dönem kârı

7. Aşağıdakilerden hangisi anapara ve faizleri karşılayacak gücü olmayan ve oldukça düşük kredi notuna sahip
şirketlerin çıkarttıkları tahvillere verilen addır?
a. Garantili tahvil
b. Özel sektör tahvilleri
c. Garantisiz tahvil
d. Primsiz tahvil
e. Çürük tahvil

8. Belli bir varlığı, önceden belirlenmiş fiyat üzerinden, belirlenmiş bir tarihte veya öncesinde, alma veya satma
hakkı veren menkul kıymete ne ad verilir?
a. Varant
b. Garantili tahvil
c. İmtiyazlı hisse senedi
d. Forward
e. Future

9. Aşağıdakilerden hangisi bir grup banka veya diğer finansal kuruluşların bir araya gelerek kullandırdıkları bir
kredi türünü ifade eden kavramdır?
a. Uzun vadeli banka kredileri
b. Çalışma sermayesi kredileri
c. Sendikasyon kredisi
d. Ekipman kredisi
e. Forfaiting

10. Satışa sunulduğu ülkenin para birimi dışında bir para birimi cinsinden, uluslararası bir sendikasyon tarafından
ihraç edilen ve birçok ülkede satışa sunulan tahviller
hangisidir?
a. Çürük tahvil
b. Primli tahvil
c. Garantisiz tahvil
d. Eurotahviller
e. Garantili tahvil
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst