Aöf Örgüt Kuramı 7.Ünite Ders Notları

tremendous

Forum Yöneticisi
Katılım
11 Ara 2012
Mesajlar
1,781
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Bölüm:
MEZUN
Şehir:
İstanbul
Aöf Örgüt Kuramı 7.Ünite Ders Notları

ELEŞTİREL YÖNETİM ÇALIŞMALARI

· Bir insanı, bir eseri, bir konuyu, doğru ve yanlış yönlerini bulup göstermek amacıyla inceleme işine ELEŞTİRİ denir.
· Eleştiri, özellikle bilginin temellerini ve doğruluk durumunu inceleme, sınama ve yargılama olarak tanımlanabilir.
· Alvesson ve Willmott ‘un yayımladıkları ELEŞTİREL YÖNETİM ÇALIŞMALARI adlı kitap eleştirel yönetim
çalışmalarının başlangıcı olarak kabul edilmektedir.
· Eleştirel yaklaşım gelişiminin temelde Horkeimer’a borçludur.
· Eleştirel yönetime göre sosyal bilim, insanlların koşulları değiştirmesine ve kendileri için daha iyi bir dünya
kurmasına yardımcı olmak üzere maddi dünyaların gerçek yapılarını açığa çıkarmak ister.
· Eleştirel yönetim çalışmaları mevcut toplum yapısının saplantılı şekilde verimliliğe odaklanan kapitalist, ırkçı ve
emperyalist bir yapı olduğunu vurgular.
· İktidar ve baskı mekanizmalarının örgütteki kullanım şeklini inceler.
· Bu çalışmalar, çalışanlar ve tüketicilerin politik ahlaki yargılarının nasıl kirletebildiğini, örgütlerde bireyler arasında
eşitsizlik yaratan ilişkileri anlamamızı sağlamıştır.
· Ekolojik yapının zarar görmesine sebep olan yönetim uygulamaları ve örgüt içinde ayrımcılık yaratan
uygulamaların fark edilmesini sağlamıştır.
· Eleştirel yönetim çalışmalarına göre yönetim siyasi, kültürel ve ideolojik bir olgudur. Herkesin eşit fırsatlara sahip
olduğu toplumlar ve örgütler yararmak için bilgi üretir.
· Eleştirel kurama göre bir sosyal bilimcinin ürettiği bilginin tüm ülkeler ve kültürler için geçerli olması gerekmez,
yerel bilgi de değerlidir.
· Habermas’ın görüşleri eleştirel kuramın gelişmesine önemli katkı sağlamıştır.
· Eleştirel kuramcı için bilimsel araştırma yürütmenin amacı, sadece toplumsal dünyayı incelemek değil aynı
zamanda onu değiştirmektir.
· Eleştirel teoriye göre gerçekliğin bir çok düzeyi vardır ve yüzeyde gözlemlenenler, kolaylıkla daha derin
düzeylerdeki önemli yapıları veya nedensel mekanizmaları gizleyebilir.
· Toplum insandan önce var olur ancak yanlızca onların aktif katılımıyla sürekli hale gelir.
· Eleştirel kuramcıya göre bilgi, insanları geçmiş düşünce biçimlerinin zincirlerinden kurtarabilir ve çevrelerindeki
olayların denetimi ele almalarına yardımcı olabilir.
· Eleştirel yaklaşımı benimseyen araştırmacılar pozitivist araştırma yaklaşımına şüpheyler yaklaşırlar.
FRANKURT OKULU
· Adını 1923 yılında Frankurt’ta kurulan araştırmalar enstitüsünden alan, bu enstitü çevresinde toplanan kimi
düşünürlerin meydana getirdiği harekete ya da düşünce akımına verilen isimdir.
· Horkheimer, Frankurt Okulunun kurucularından biridir.
· Hokheirmer’in Sosyal Araştırmalar Enstitüsündeki katkıları eleştirel kuramın gelişmesindek, en önemli
adımlardan birisidir.
DOGMA
· Doğruluğu sınanmadan kabule edilmiş, doğruluğundan asla kuşku duyulmayan görüş ya da öğretiye dogma denir.
DÖNÜŞTÜRMEK
· Temelden değiştirmek, ana yapıları yeniden düzünelemek ve mevcut sınırları aşmak anlamına gelir.
ELEŞTİREL TEORİNİN POZİTİVİZMLE İLGİLİ EŞELTİRİ KONULARI
· Pozitivizmde bilgi, gözlem ve deney yoluyla elde edilir; doğa bilimlerinde olduğu gibi sosyal bilimlerde de sadece
gözlem ve deney yoluyla sınanabilen bilgi bilimseldir.
· Eleştirel teoriye göre pozitivizimi benimseyen bir sosyolojik bakış açısı toplumsal olguları doğrudan gözlemlenebilir
yönleriyle yani göründükleri halleriyle inceleme konusu yapar, bu olguların tarih içinde şekillendiklerini göz ardı
eder.
· Pozitivizm şuanki toplumu devam eden tarihsel sürecin bir aşaması olarak görmez.
· Eleştirel yaklalım, pozitivist sosyal bilimi antidemoktratik olmakla ve aklın kullanımında hümanist olmamakla
eleştirmiştir.
· Eleştirel teorisyenler pozitivizmin mutlak akıl ve mutlak doğru kavramlarına itiraz ederler.
· Eleştirel teoriye göre bir teori kendine dönebilmeli kendi savundukları üzerinde de düşünebilmelidir.
· Pozitivizm, eleştirel yaklaşıma göre insan özgürleşmesinin ana araçları olan eleştirel teorilere karşı en ciddi
tehdittir.
MUTLAK
· Doğruluğu ve geçerliliği,evrensel olarak gerçek ve değişmez olanı ifade eder.
ELEŞTİREL YÖNETİM ÇALIŞMALARININ ORTAYA ÇIKIŞINI HIZLANDIRAN GELİŞMELER
· 1980 lerde İngilterede kendini gösteren sendikalaşma karşıtlığı sonucu yönetici kesiminin güç kazanması
· Yönetimde etkinlik, verimlilik, performans gibi kavramların ön plana çıkması ve bunu sağlayacak yöneticilere özel
bir önem verilmesi
· Küreselleşen kapitalizmin yarattığı rekabet koşullarına ayak uydurmayan örgütteki batı yönetim modellerinin
sorgulanması
· Pozitivizm yönetim araştırmalarında yarattığı yönetim krizinin alternatif araştırma yaklaşımı ve yöntemlerine kapı
açması
· Bütünüyle yöneticilerin uzmanlığına bırakılan örgütlerin alabildiğine bürokratik ve hantal hale gelmesi
ELEŞTİREL YÖNETİM ARAŞTIRMALARININ İNCLEME EĞİLİMİ GÖSTERDİĞİ KONULAR
· Derin yabancılaşma
· İşçi sınıfının yaşadığı adaletsiz ve eşitsiz durumlar
· Örgütlerde kadınların deneyimi
· Örgütlerde azınlıkların deneyimleri
GELENEKSEL YÖNETİM UYGULAMALARI
· Yönetimin işlevi üretim faktörlerini organize etmektir.
· İnsan gücüde bir üretim faktörüdür, etkin ve karlı bir şekilde çalıştırılmalıdır.
· İnsan kaynakları ve örgütsel düzenlemeler çıktıları en yüksek düzeyine ulaştıracak kadar etkin olup olmadıkları
kriteri ile değerlendirilir.
· Uygulamaların politik ve ahlaki sonuçları üzerinde düşünülmez ve sorgulamalara izin verilmez.
· Çalışma koşullarının iyileştirilmesi veya çalışanların kendilerini geliştirmeleri için gerekli düzenlemelerin yapılması
öncelikli değildir.
ELEŞTİREL YÖNETİM ÇALIŞMALARININ AMAÇLARI
· İş süreçlerini insanileştirme
· Bürokratik yapılara alternatif yaratma
· İş yerinde demokrasiyi gerçekleştirme
· Yönetime çalışanların katılımını sağlama
· ÖZGÜRLEŞME: örgütteki bireylerin sosyal ve psikolojik sınırlamalardan kendilerini kurtarmalarını
anlatan kavramdır.
ELEŞTİREL YAKLAŞIMA GÖRE BİLGİNİN ÖZELLİKERİ
· Bilgi, sosyal süreçlerde inşa edilir.
· Bilgi sahiplenilebilir.
· Bilgi el değiştirebilir.
· Bilgi sahibi olan grup gücünü artırır.
· TEKNOKRASİ: bir ülkede teknik uzmanların yönetimde egemen olması ve yönetici kadrolarının siyasetçilerden
daha çok, bu tür uzmanlardan oluşması anlamına gelir.
Özellikle bilginin temellerini ve doğruluk durumunu inceleme, sınama ve yargılama olarak ELEŞTİRİ tanımlanabilir.
Eleştirel yaklaşıma göre insan özgürleşmesinin ana araçları olan eleştirel teorilere karşı en ciddi tehdit
POZİTİVİZMdir.
Eleştirel teori gelişimini temelde HORKHEİMER’A borçludur.
Eleştirel sosyal bilimin benimsediği yakalaşımın özellikleri:
ELEŞTİREL KURAMCI İÇİN BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÜRÜTMENİN AMACI,SADECE TOPLUMSAL DÜNYAYI
İNCELEMEK DEĞİL AYNI ZAMANDA ONU DEĞİŞTİRMEKTİR.
ELEŞTİREL TEORİYE GÖRE GERÇEKLİĞİN BİR ÇOK DÜZEYİ VARDIR VE YÜZEYDE GÖZLEMLENENLER,
KOLAYLIKLA DAHA DERİN DÜZEYLERDEKİ ÖNEMLİ YAPILARI VEYA NEDENSEL MEKANİZMALARI
GİZLEYEBİLİR.
ELEŞTİREL KURAMCILARA GÖRE TOPLUM İNSANLARDAN ÖNCE VAR OLUR ANCAK YANLIZCA ONLARIN
AKTİF KATILIMIYLA SÜREKLİ HALE GELİR.
ELEŞTİREL KURAMCULARA GÖRE BİLGİ İNSANLARI GEÇMİŞ DÜŞÜNCE BİÇİMLERİNİN ZİNCİRLERİNDEN
KURTARABİLİR VE ÇEVRELERİNDEKİ OLAYLARIN DENETİMİNİ ELE ALMALARINA YARDIMCI OLABİLİR.
ELEŞTİREL YAKLAŞIMI BENİMSEYEN ARAŞTIRMACILAR, POZİTİVİST ARAŞTIRMA YAKLAŞIMINA
ŞÜPHEYLER BAKAR.
Temelden değiştirmek, ana yapıları yeniden düzenlemek ve mevcut sınırları aşmaya DÖNÜŞTÜRMEK denir.
Doğruluğu ve geçerliliği evrensel olarak gerçek ve değişmez olanı MUTLAK ifade eder.
Adını 1923 yılında frankurt ta kurulan araştırmalar enstitüsüden alan, bu enstitü çevresinde toplanan kimi önemli
düşünürlerin meydana getirdiği harekete ya da düşünce akımına FRANKURT OKULU denir.
Eleştirel teorinin pozitivizmle ilgili eleştiri konuları:
POZİTİVİZMDE BİLGİ, GÖZLEM VE DENEY YOLUYLA ELDE EDİLİR, DOĞA BİLİMLERİNDE OLDUĞU GİBİ
SOSYAL BİLİMLERDE DE SADECE GÖZLEM VE DENEY YOLUYLA SINANABİLEN BİLGİ BİLİMSELDİR.
ELEŞTİREL TEORİYE GÖRE POZİTİVİZMİ BENİMSEYEN BİR SOSYOLOJİK BAKIŞ AÇISI TOPLUMSAL
OLGULARI DOĞRUDAN GÖZLEMLENEBİLİR YÖNLERİYLE İNCELEME KONUSU YAPAR, BU OLGULARIN
TARİH İÇİNDE ŞEKİLLENDİKLERİNİ GÖZ ARDI EDER.
POZİTİVİM ŞU ANKİ TOPLUMU, DEVAM EDEN TARİHSEL SÜRECİN BELİRLİ BİR AŞAMASI OLARAK
GÖRMEZ.
ELEŞTİREL YAKLAŞIM, POZİTİVİST SOSYAL BİLİMİ ANTİDEMOKRATİK OLMAKLA VE AKLIN
KULLANIMINDA HÜMANİST OLMAMAKLA ELEŞTİRMİŞTİR.
ELEŞTİREL TEORİSYENLER POZİTİVİZMİN MUTLAK AKIL VE MUTLAK DOĞRU KAVRAMLARINA İTİRAZ
EDERLER.
Eleştirel yönetim çalışmalarının başlangıcı ELEŞTİREL YÖNETİM ÇALIŞMALARI – ALVESSON VE WİLLMOTT olarak
kabul edilmektedir.
Mevcut toplum yapısının saplantılı şekilde verimliliğe odaklanan kapitalist, ırkçı ve emperyalist bir yapı olduğunu
ELEŞTİREL YÖNETİM ÇALIŞMALARI vurgular.
Geleneksel yönetim uygulamalarının bakış açısıyla ilgili doğru ifadeler:
YÖNETİMİN İŞLEVİ, ÜRETİM FAKTÖRLERİNİ ORGANİZE ETMEKTİR.
İNSAN GÜCÜ DE BİR ÜRETİM FAKTÖRÜDÜR VE ETKİN VE KARLI BİR ŞEKİLDE ÇALIŞTIRILMALIDIR.
İNSAN KAYNAKLARI VE ÖRGÜTSEL DÜZENLEMELER ÇIKTILARI EN YÜKSEK DÜZEYİNE ULAŞTIRACAK
KADAR ETKİN OLUP OLMADIKLARI KRİTERİ İLE DEĞERLENDİRİLİR.
ÇALIŞMA KOŞULLARININ İYİLEŞTİRİLMESİ VEYA ÇALIŞANLARIN KENDİLERİNİ GELİŞTİRMELERİ İÇİN
GEREKLİ DÜZENLEMELERİN YAPILMASI ÖNCELİKLİ DEĞİLDİR.
UYGULAMALARIN POLİTİK VE AHLAKİ SONUÇLARI ÜZERİNDEN DÜŞÜNÜLMEZ VE SORGULAMALARA
İZİN VERİLMEZ.
Bir insanı,doğru ve yanlış yönlerini bulup göstermek amacıyla inceleme işine ELEŞTİRİ denir.
Örgütteki bireylerin sosyal ve psikolojik sınırlamalardan kendilerini kurtarmalarını anlatan eleştirel yönetim
yaklaşımına ÖZGÜRLEŞME denir.
Eleştirel yaklaşıma göre bilginin özellikleri:
BİLGİ SOSYAL SÜREÇLERDE İNŞA EDİLİR.
BİLGİ SAHİPLENİLEBİLİR.
BİLGİ EL DEĞİŞTİREBİLİR.
BİLGİ SAHİBİ OLAN GRUP GÜCÜNÜ ARTIRIR.
Eleştirel yönetim çalışmaları için doğru olan ifade İKTİDAR VE BASKI MEKANİZMALARININ ÖRGÜTLERDEKİ
KULLANIM ŞEKLİNİ İNCELER.
Eleştirel kuramın ortaya çıkışı ve gelişimi ile ilgili doğru ifadeler:
HORKHEİMER’İN SOSYAL ARAŞTIRMALAR ENSTİTÜSÜNDEKİ KATKILARI EŞELTİREL KURAMIN
GELİŞMESİNDEKİ EN ÖNEMLİADIMLARDAN BİRİDİR.
HABERMAS’IN GÖRÜŞLERİ ELEŞTİREL KURAMIN GELİŞMESİNE ÖNEMLİ KATKI SAĞLAMIŞTIR.
DİSİPLİNLER ARASI BİR KURAM OLARAK GELİŞMİŞTİR.
KİMLİĞİNİ FRANKURT OKULU İLE BULMUŞTUR.
POZİTİVİZMDEKİ OLUMLU GELİŞMELER ELEŞTİREL KURAMIN GELİŞMESİNE ÖNEMLİ KATKILAR
SAĞLAMAMIŞTIR.
Eleştirel yaklaşımın örgüt çalışmalarındaki katkıları:
ÇALIŞANLARIN VE TÜKETİCİLERİN POLİTİK AHLAKİ YARGILARININ NASIL KİRLETİLEBİLDİĞİNİ
ANLAMAMIZI SAĞLAMIŞTIR.
ÖRGÜTLERDE BİREYLER ARASINDA EŞİTSİZLİK YARATAN İLİŞKİLERİ ANLAMAMIZI SAĞLAMIŞTIR.
EKOLOJİK YAPININ ZARAR GÖRMESİNE SEBEP OLAN YÖNETİM UYGULAMALARINI FARK ETMEMİZİ
SAĞLAMIŞTIR.
ÖRGÜT İÇİNDE AYRIMCILIK YARATAN UYGULAMALARIN FARK EDİLMESİNİ SAĞLAMIŞTIR.
Bir ülkede teknik uzmanların yönetimde egemen olması ve yönetici kadroların siyasetçilerden daha çok bu tür
uzmanlardan oluşmasına TEKNOKRASİ denir.
Eleştirel yönetim çalışmaları ile doğru ifadeler:
TEMEL AMAÇLARINDAN BİRİ ÖRGÜTSEL YAŞAMDA KULLANILAN KAVRAMLARIN ARKA PLANINI
TEŞHİR ETMEKTİR.
ELEŞTİREL YÖNETİM ÇALIŞMALARINA GÖRE YÖNETİM SİYASİ, KÜLTÜREL VE İDEOLOJİK BİR OLGUDUR.
HERKESİN EŞİT FIRSATLARA SAHİP OLDUĞU TOPLUMLAR VE ÖRGÜTLER YARATMAK İÇİN BİLGİ ÜRETİR.
ÖRGÜTLER DÜZEYİNDEKİ TESPİTLERDEN YOLA ÇIKARAK SOSYAL VE EKONOMİK SİSTEMLERDEKİ
ADALETSİZLİKLERİ DEĞİŞTİRMEK İSTER.
Frankurt okulunun kurucularından birisi HORKHEİMERDİR.
Eleştirel kuramın bilginin doğasına ilişkin görüşünü ve benimsediği bilimsel araştırma yapma yöntemini BİR
SOSYAL BİLİMCİNİN ÜRETTİĞİ TÜM ÜLKELER VE KÜLTÜRLER İÇİN GEÇERLİ OLMASI GEREKMEZ, YEREL BİLGİ DE
DEĞERLİDİR.
Sosyal bilimlere eleştirel yaklaşan bir araştırmacının tavırları:
İLGİLİ KONUYUSORGULAYICI BİR GÖZLE OKUMAK
İLGİLİ KONUDA DÖNÜŞTÜRÜCÜ ÖNERİLERDE BULUNMAK
İLGİLİ KİŞİLERLE DERİNLEMESİNE GÖRÜŞMELER YAPMAK
ARAŞTIRMA KONUSUNU TOPLUMSAL BAĞLAMI İÇİNDE ELE ALMAK
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst