Aöf Temel Bakım Hizmetleri Dersi 6. Ünite Ders Notları

AOFDESTEK

ADMİN
Yönetici
Admin
Katılım
9 Şub 2011
Mesajlar
6,041
Tepkime puanı
25
Puanları
48
Bölüm:
İşletme
Şehir:
Bursa
Aöf Temel Bakım Hizmetleri Dersi 6. Ünite Ders Notları


6.ÜNİTE
Bakım Hizmetlerinin Etik ve Hukuksal Boyutu
Ülkemizde ortalama yaşam süresi son yıllarda hızla yükselmiş olup ortalama yaş 71 olarak belirlenmiştir. Nüfusunun toplam 71.517,100 olarak belirtildiği 2008 yılı veri tabanı dikkate alındığında ülkemizde 60 yaş üstü kişilerin toplam nüfusa oranının yaklaşık olarak % 10 olduğu görülmektedir.
Anayasamızın ikinci maddesinde Cumhuriyetin Nitelikleri açıklanırken “Türkiye Cumhuriyeti Sosyal bir hukuk Devletidir” ifadesi kullanılmıştır. Sosyal bir hukuk devleti olmanın temel özelliklerinden biri de ülkede yaşayan yaşlı, özürlü (engelli) vatandaşlara yönelik sosyal yardım, bakım ve hayatın devamı için gerekli kolaylıkları sağlayacak yasal düzenlemelerin de yapılmasını da sağlamaktır.

BAKIM HİZMETLERİ İLE İLGİLİ YASAL DÜZENLEMELERİN
TANIMLANMASI
Birleşmiş Milletler tarafından 12 Nisan 2002’de İspanya’nın başkenti Madrit’te gerçekleştirilen Uluslararası Madrit Yaşlanma Hareketi Planı’nda, yaşlıların devletten alacakları hizmetin “hak” şeklinde olması uluslararası alanda benimsenmiştir.
Türkiye’de ise ilk kez 1930 tarihinde yürürlüğü giren 1580 sayılı yasa ile bakıma muhtaç kişilerin (yaşlıların) korunması, yaşlı evleri yapma ve yönetme yükümlülüğü birer kamu kuruluşu olan Belediyelere verilmiştir. Daha sonrada değişik illerde aceze evleri, güçsüzler yurdu, düşkünler evi ve huzurevi adı altında yatılı yaşlı kuruluşları açılmıştır..


Gerçek anlamda ise yaşlı hizmetleri ilk defa 1963 yılında Saglıkve Sosyal Yardım Bakanlıgı’na bağlı Sosyal Hizmetler Genel Müdürlügü kurulmasıyla kamu hizmetleri içerisindeki yerini almıstır. Sağlık ve
Sosyal Yardım Bakanlığı'na bağlı ilk huzurevi 1966'da Konya'da, ikincisi ise Eskişehir'de açılmıştır.Yaşlıların sosyal hakları, 1961 ve 1982 anayasalarında “sosyal ve ekonomik haklar” başlığı altında tanımlanmıştır.1982 Anayasanın 61. maddesinde yaslılara yönelik olarak “Yaslılar devletçe korunur. Yaslılara devlet yardımı ve saglanacak diger haklar ve kolaylıklar kanunla düzenlenir” hükmü yer almaktadır.

Türkiye’de, sosyal hizmetler 1983 tarihinde yürürlüge giren, 2828 sayılı “Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu” ile hukuken tanımlanmıstır.
Buna göre; sosyal hizmetler;
• Kişi ve ailelerin kendi bünye ve şartlarından doğan veya kontrolleri dışında oluşan maddi, manevi ve sosyal yoksunluklarının giderilmesine
• İhtiyaçlarının karşılanmasına
• Sosyal sorunlarının önlenmesi ve çözümlenmesine yardımcı olunmasına
• Hayat standartlarının iyileştirilmesi ve yükseltilmesine yardımı amaçlayan sistemli ve programlı hizmetler bütünü” dür.

Söz konusu Kanunun 4'üncü maddesinin (c) bendinde 'Muhtaç Yaşlı;sosyal veya ekonomik yönden yoksunluk içinde olup, korunmaya, bakıma ve yardıma muhtaç yaşlı statüsündeki' birey, (e) bendinde ise 'Huzurevleri; muhtaç yaşlı kişileri huzurlu bir ortamda korumak ve bakmak, sosyal ve psikolojik ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kurulan yatılı sosyal hizmet kuruluşu' olarak tanımlanmaktadır.
2828 sayılı Kanunun 4.üncü maddesinde belirtilen genel esaslar dahilinde muhtaç yaşlıların tespiti,korunması, bakımlarının sağlanması ile ilgili hizmetleri yürütmek, bu hizmetler için gerekli sosyal hizmet kuruluşlarının tesisi ve işletilmesi ile ilgili görevleri yerine getirmek üzere YAŞLI HİZMETLERİ DAİRE BAŞKANLIĞI kurulmuştur Bu dairenin adı, 07.07.2005 tarihli resmi gazete ile YAŞLI BAKIM HİZMETLERİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI olarak değiştirilmiştir.

Evde Bakım
Türkiye’de son yıllarda yapılan yasal düzenlemeler, ailesi ekonomik yoksunluk içinde bulunan bakıma muhtaç özürlü bireylere bakım parası altında bir maddi yardım ile evde bakımlarını mümkün kılmaktadır.
Bakım hizmeti ve bakım ücretinden faydalanmak için ikamet edilen yerdeki İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’ne veya varsa İlçe Sosyal Hizmetler Müdürlüğü başvurmak gerekmektedir.

Huzur Evleri
Ülkemizde, yaşlılara yönelik yatılı kurum hizmetleri SHÇEK’e bağlı faaliyet gösteren Huzurevleri ile Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezleri, Özel Huzurevleri, Yaşlı Bakım Merkezleri ve Diğer
Kamu Kurum ve Kuruluşları bünyesinde açılan Huzurevleri eliyle sunulmaktadır. SHÇEK Genel Müdürlüğüne bağlı Huzurevleri ve Yaşlı Bakım Rehabilitasyon Merkezlerinde ekonomik durumu iyi olan ve sosyal yönden yoksunluk içinde bulunan yaşlılarımıza ücretli,ekonomik yönden yoksunluk içinde bulunan ve 1005 sayılı Kanun gereği İstiklal Madalyası verilen yaşlılarımıza ise ücretsiz yatılı bakım
hizmeti sunulmaktadır

Gündüzlü Hizmetler
“Yaşlı Hizmet Merkezlerinde Sunulacak Gündüzlü Yaşlı Bakımı ile Evde Yaşlı Hizmetleri Hakkında Yönetmelik” 07.08.2008 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu kurumlar yatılı kurum bakımına gereksinim duymayan ve ekonomik-sosyal durumu ne olursa olsun ev ortamında yaşayan sağlıklı veya hasta yaşlıların sosyal ve psikolojik gereksinimlerini karşılamak amacıyla hizmet vermektedir.

Ulusal Eylem Planı
Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı, kamu kurumları ve sivil toplum örgütlerinin katkısıyla 2008 yılında gerçekleştirilen yaşlanma ulusal eylem planı çalıştayında, bazı yeni düzenlemeler gerektiği vurgulanmıştır.Bunlardan bazıları
• “Yaşlı Meclisleri ve Yaşlı Danışmanlık Kurulu oluşturulmalı
• SHÇEK ve Sağlık Bakanlığı denetiminde ruhsal sorunu olan, madde bağımlığı olan yaşlılar için ayrı bakım ve huzurevleri açılmalı
• Yaşlı istismarının önlenmesi amacıyla yasal düzenlemeler yapılabilmesi ile eğitim programları düzenlenmeli
• Geriatri servislerinin ve hastanelerinin oluşturulması ve gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı
• “Yaşlı dostu kentler” oluşturulmalı
• Ulusal Yaşlılık Enstitüsü biran önce hayata geçirilmeli

ETİK ÇERÇEVESİNDEN BAKIM HİZMETLERİNE BAKIŞ
Bir bilim alanı olan etik, genelde doğru ve yanlışları açıklayan,belirleyen ilkelere ait felsefi bilim veya ahlak felsefesi olarak datanımlanır. Hasta ve sağlık profesyonelleri açısından kuralları belirleyen etiğe tıp etiği adı verilir. Tıp etiği 4 ana ilke üzerinden tanımlanır.
1. Yararlılık
2. Zarar vermeme
3. Hasta özerkliğine saygı
4. Adalet

Bakım hizmetlerini yürüten kişilerin bağlı olduğu etik kavramlar asağılık bakım etiği adı verilir ve genel anlamda yukarıdaki 4 ana prensip üzerinden tanımlanır. Amacı, sağlık bakım hizmeti verenler ile
hizmet alanların beklentileri arasındaki çelişkilerden doğan ikilemleri pratik açıdan çözüme ulaştırmaktır.
Bakım etiğinin çerçevesi meslek örgütlerinin kendi hizmetlerinin sunulması sırasında bağlı olmak zorunda oldukları kurallar şeklinde belirlenir. Örneğin hemşireler için ilk etik kodları Florance Nightingale andı ile belirlenmiştir.

Bakım Etiğinin bakım veren ve bakılan bireyler açısından sunduğu bazı yararlar vardır.
Örneğin;
• Bakım sunan kişi veya kuruluşun davranışlarını ve sorumluluğunu belirler. Zarardan kaçınma, zararlı etken ve koşulları ortadan kaldırma ve önlemeyi içerir. Buna zarar vermeme denir.

• Sorunların hem hastalıkta hemde sağlıkta görülmesini sağlar.Bakım veren taraf açısından motivasyon, tutarlılık, mesleki tatmin, dayanışma ve süreklilik sağlar. Bakılan birey açısından inanma, sadık kalma ve ahlaki ilkeler doğrultusunda tutarlı ilişkisinin yarattığı güven duygusuna sebep olur.Buna sadakat denir.

• Birey için iyi olanı yükseltir. Buna yarar sağlama denir.

• Hasta ile ilgili yapılan uygulamalarda doğru kayıt tutulmasına neden olur. Buna doğruluk denir.

• Tedavi ve bakımda kullanılan araç gereç-donanım kaynakları,kişilerin yetki, yetenek ve yeterliliklerinin eşitlik ilkesine uygun dağılımını sağlar. Buna adalet denir.

• Bakım eylemi sırasında karşılaşılabilen baskı ve ön yargıları engeller. Bire ye ait bilgilerin saklanması, gerçeği söylemeyi gerektirir. Buna güvenirlik denir.

• Mesleğin toplumsal değerini güçlendirir. Etik ve manevi olarak prensip sahibi olmayı sağlar. Buna dürüstlük denir.

• Karar verme özgürlüğü ve bağımsızlığını sağlar sağlar. Buna otonomi adı verilir.

• İnsanın yaşamına, haklarına, duygu ve düşüncelerine, başkalarına zarar vermediği sürece davranışlarına ve onuruna saygılı olmayı ifade eder.Buna İnsan onuruna saygı denir.

BAKIM HİZMETLERİNİN DENETLEME MEKANİZMALARI
Yaşlı bakım hizmetleri ile ilgili denetleme yetkisi, aynı zamanda hizmetin sağlanmasından da sorumlu olan Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme kurumuna aittir. Kurum bu yetkisini 2828 sayılı kanunun 9. Maddesinin (g)fıkrasında belirtildiği üzere 'Kuruma bağlı olanların dışında kurulacak Sosyal Hizmet Kuruluşlarının açılış iznine, her türlü standartlarına ve işleyişlerine ilişkin esasları, varsa ücret tarifelerini tespit etmek,denetimini yapmak ve bu esaslara uymayanların faaliyetlerini durdurmak'
hükmüne bağlı olarak uygular.

Aynı kanunun 34. ve 35. Maddesinde ise 'Açılacak özel kurumların açılış izni, standartları ve denetleme esasları bir yönetmelikle düzenlenir'denilmektedir. Bu maddeler doğrultusunda Özel Huzurevleri ile Huzurevi Yaşlı Bakım Merkezleri Yönetmeliği 07.08.2008 tarih ve 26960 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu yönetmelikle gerçek kişiler ve özel hukuk tüzel kişilerine ait huzurevlerinin ve bakım evlerinin açılış, hizmet, personel ve işleyiş koşulları ile ücret, denetim, devir ve kapatılma işlem ve esasları SHÇEK tarafından belirlenmektedir.

İlgili yasanın öngördüğü esaslar doğrultusunda yaşlıya yönelik varolan hizmetlerin iyileştirilmesi ve yeni hizmetlerin başlatılması çalışmaları;
• SHÇEK Huzurevleri ile Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Yönetmeliği,
• Özel Huzurevleri ile Huzurevi Yaşlı Bakım Merkezleri Yönetmeliği,
• Kamu Kurum ve Kuruluşları Bünyesinde açılacak Huzurevlerinin kuruluş ve İşleyiş Esasları Hakkında Yönetmelik
• Yaşlı Hizmet Merkezlerinde Sunulacak Gündüzlü Bakım ile Evde Bakım Hizmetleri Hakkında Yönetmelik olmak üzere 4 farklı yönetmelik ile yürütülmektedir.

BAKIM HİZMETLERİNİ SAĞLAMA SIRASINDA KARŞILAŞILAN
HUKUKİ SORUNLAR
Bu sorunların başında yaşlının ihmali ve istismarı gelmektedir.
Uluslararası Yaşlı İstismarının Önlenmesi Kuruluşu ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Toronto Deklerasyonu’na göre yaşlı istismarı “Güven beklentisi olan herhangi bir ilişkide yaşlıya zarar veren veya strese sokan tek ya da tekrarlayan uygunsuz davranışlarda bulunulmasıdır” anlamına gelmektedir.

Yaşlı istismarı olarak bilinen kavram, ilk olarak 1975’te İngiltere’de, bakıma muhtaç bir yaşlının kendisine bakan bir aile üyesi tarafından fiziksel istismara uğramasını tanımlayan bir bilimsel olgu ile ortaya çıkmıştır. Korkutma, sömürme ve fiziksel, duygusal ve psikolojik açıdan zarar verme durumları yaşlı istismarının genel belirleyicilerindendir. Yaşlı ihmali,pasif ve aktif ihmal olarak iki farklı şekilde tanımlanabilir. Aktif ihmal,yiyecek, su barınma, giyinme, tıbbi ve duygusal destek gibi temel ihtiyaçlarının karşılanmasındaki eksiklik ve yetersizliktir. Yaşlıya bilinçli olarak (kasıtlı)fiziksel ve duygusal acı vermeyi de içermektedir. Pasif ihmal, zarar verme niyeti olmadan bakıcı kişinin, yaşlı bireyin temel ihtiyaçlarını karşılamada yanlış davranışıdır

Yaşlı istismar ve ihmal türleri şöyle sıralanabilir;
1. Fiziksel İstismar; Yaşlıya bakım verenin güç kullanarak vücuda zarar verme, ağrı verme, yetersizliğe yol açma, fiziksel olarak engel olma,zorla besleme ve yatakta tutma gibi eylemleridir. Örnek olarak tekme atma,tokat atma, itme, vurma, sarsma, dövme ya da kötü niyetle ilaç uygulama bunlar içinde sayılabilir.


2. Psikolojik İstismar; yaşlıya bakım verenin sözel veya sözel olmayan yolla strese sokan davranışlardır. Örnek olarak sözel saldırı, küçümseme,aşağılama, gözdağı verme, tehdit etme, utandırma, sürekli eleştirme, korkutma,lakap takma, zorla çevresinden ayırma bunlar içinde sayılabilir.

3. Cinsel İstismar;
Yaşlının isteği dışında dokunma, tecavüz,zorla soyunma, açık şekilde cinsellik içeren fotoğraf çekme türünde cinsel ilişkiye girilmesidir.

4. Ekonomik İstismar;
yaşlıya bakım verenin, yaşlıya ait para veya malı yasal olmayan şekilde kötüye kullanılması veya çalmasıdır.

5. İhmal;
Bilerek veya bilmeden yaşlı bireyden yiyecek, içecek, ilaç,tıbbi cihaz ihtiyaçlarını esirgemek,bakım vermedeki sorumluluklarını yerine getirmede isteksiz davranarak veya reddederek yaşlıya duygusal, fiziksel acı ve sıkıntı vermektir. Örnek olarak yeme, giyinme, ısınma, kişisel hijyen gibi gereksinimlerin karşılanmaması, duygusal-sosyal uyarının sağlanmaması, uzun zaman yalnız bırakılması bunların başında sayılabilir.

BAKIM HİZMETLERİNİ SAĞLAMA SIRASINDA KARŞILAŞILAN
ETİKSEL SORUNLAR
Etik sorunlar, bakım sırasında hasta ve bakım veren arasındaki ilişkinin iyi olmasıyla ilgili tereddütlerin veya itirazların ortaya çıktığı durumlardır. Etik sorunlar, ya bakım sırasında gerekli davranışın biçimlendirilmesi ilgili belirsizlik yaşanması veya üzerinde uzlaşmaya varılmış davranış biçimine uyulmaması gibi iki ana grupta toplanılabilir. Genel olarak bunların ilki “etik ikilem” ,ikincisi “etik ihlali” olarak adlandırılmaktadır.

Etik ikilem tedavi sırasında mesleki bilgilerin kullanılması ile ilgili çelişkidir. Örneğin tedaviyi durdurarak acıyı dindirme yaşamı koruma ilkesi ile çelişir. Diğer örnek, hastanın sırlarını söylememe mahremiyet ilkesine dayanır, ancak intihar edebilecek hastanın durumunu söylemek sır tutma ile gerçeği söyleme ilkesi arasında kalınan bir tür ikilemdir.

En çok karşılaşılan etik problemlerin ana başlıkları şunlardır:
• Doğruyu söylememe
• İşbirliğini reddetme
• Yetersizlik
• Yetki azlığı
• Hasta yararına karar vermede güçlük
• İlacın kötüye kullanımı
• Bireylerin denek olarak kullanılması
• Hekim istemini uygulama/uygulamama
• Yetersiz koşullarda çalışmayı reddetme
• Bilgilerin gizliliğini paylaşma
• Yaşamı destekleyici tedavilerin/araçların sonlandırılması
• Şüpheli ilaç istismarının rapor etmeme
• Bilgi vermeme

BAKIM HİZMETLERİNE TOPLUMUN BAKIŞI
Toplumdaki yanlış kanı, devletin bakım verdiği huzurevleri veya bakım evleri ile ilgili olandır. Huzurevleri toplum gözünde bakım verilmeyen yaşlının atıldığı yerler olarak algılanır ve fikri çoğunlukla reddedilir.Toplumda bakım hizmetlerinin evde işin profesyoneli olarak birine devredilmesi düşüncesi özellikle maddi kaynakları iyi olan kesimlerde giderek kabul görmeye başlamıştır. Evde bakım parası ile ilgili gelişmelerde bunu destekler boyuttadır.. Burada temel sorun, bakıcıya güven, bakım sırasındaki oluşabilecek olumsuzluklara karşı kaygı, yaşlının olduğu kadar, evin ve değerli eşyaların zarara uğrayabileceği düşüncesidir Geleneksel anlamda ise daha önce ev,temizlik işlerinde çalışan konunun yabancısı bireyler ile Türkiye’de oturma izni bile olmayan daha ucuza hizmet veren yabancı kökenli bakıcılar bakım pazarını oluşturmaktadır.

BAKIM HİZMETLERİ İLE İLGİLİ AHLAK VE DİNSEL KURALLAR
Dini inanç, kelime anlamı ile bir düşünceye bağlı bulunma, bir dine inanma, inanılan şey, görüş, öğreti anlamında olup, inançlar bireylerin yaşam biçimini, tutumlarını, sağlık ve hastalık hakkındaki duygularını etkileyerek davranışlarına rehberlik ederler. Bilimsel araştırmalara göre hasta bakım hizmetleri sırasında dini ve ruhani hayatla ilgili konular gündeme gelmektedir. Bu nedenle bakım verenin hastanın biyolojik olduğu kadar dinsel durumunu da tanıması gerektiği söylenir. Çünkü hastanın dinsel yaşantısı onun biyolojik ve psikolojik yapısını da etkiler.

Örneğin birçok insana göre hastalık, bireyin sabrını ölçen bir sınama sistemidir. Hasta bazen hastalığını günahkârlığa karşılık bir ceza görerek reddedebilir. Ölümcül bir hastalık için savaşmayıp kendini ölüme terkedebilir. Hastalıklarla ilgili “bu neden bana oldu?” ya da “neden tanrı bu hastalığı bana verdi? ”soruları ile kendini sorgulayabilir.

Osmanlı İmparatorluğu’nda birçok ırktan, milletten, dinden insanlar yüzyıllarca bir arada yaşamıştır. 2.Abdülhamit 1896 yılında Darülacezeyi kurduğunda midraş, şapel ve camiyi de inşa ettirmiştir. Yine İstanbul Darülaceze Müdürlüğünde de, midraş, şapel ve mescid yan yana bulunmaktadır.

Örneğin Yehova şahitleri, yaşamı tehdit eden durumlarda bile kan transfüzyonunu kabul etmezler.Musevilerin bir kolu olan Brastlav Hasidizmi yandaşları, modern tıbba ve psikiyatriye karşı olumsuz bir tutum içindedir.Oruç tutulan aylarda, hasta oruç tutmakta ısrarlı ise gün içinde alınan ilaçları aksatabilir.
Bakım veren kişi açısından hasta ile kendi dinsel duygularını çok karşı karşıya getirmemeye çalışmak, dinsel tutumları konuşurken rahat olmak,hasta ve ailesinin içinde bulunduğu durumu anlar açısından değerlendirmek yerinde olur.
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst