Aöf Türk Vergi Sistemi Ders Notları 6. Ünite

AOFDESTEK

ADMİN
Yönetici
Admin
Katılım
9 Şub 2011
Mesajlar
6,041
Tepkime puanı
25
Puanları
48
Bölüm:
İşletme
Şehir:
Bursa
ÜNİTE 6

HARCAMA VERGİSİ KAVRAMI VE HARCAMA VERGİLERİNİN SINIFLANDIRILMASI

1. Harcama vergileri; üretilen, tüketilen, satılan mal ve hizmetler veya çeşitli muameleler üzerinden alınan vergilerdir. Bu vergiler uygulamada gider vergisi, tüketim vergisi, istihsal vergisi, muamele vergisi ve mal ve hizmetlerden alınan vergiler gibi isimlerle de anılmaktadır.

2. İktisadi muamele vergileri; üretim, satış, tüketim, ithalat gibi iktisadi olaylar üzerinden alınırlar. Katma değer vergisi, özel tüketim vergisi ve gümrük vergisi; iktisadi muamele vergisi özelliğini taşıyan vergiler arasında yer almaktadır.

3. Hukuki muamele vergileri ise tek ya da çok taraflı hukuki işlemlerden, bazı idari işlem ve tasarruflardan alınmaktadır. Bu özellikte olan harcama vergilerimiz arasında da banka ve sigorta muameleleri vergisi ile damga vergisi ve harçlar yer almaktadır.

4. Genel tüketim vergisi niteliğindeki harcama vergileri:
• Katma değer vergisi (Kural olarak tüm mal ve hizmet teslimleri KDV’ye tabidir),

• Gümrük vergisi (Kural olarak tüm mal ithalatı gümrük vergisine tabidir).

5. Özel tüketim vergisi özelliğini taşıyan harcama vergileri:
• Özel tüketim vergisi,

• Banka ve sigorta muameleleri vergisi,

• Özel iletişim vergisi,

• 8 yıllık eğitime katkı payı,

• Şans oyunları vergisi.


6. Kamunun hizmet veya mal satışı karşılığında alınan harcama vergileri:
• Harçlar,

• Değerli kâğıtlar vergisi.


7. Çeşitli işlemler üzerinden alınan harcama vergisi:
• Damga vergisi. “aracılık hizmetleri vergisi” olarak da isimlendirilebilir.

KATMA DEĞER VERGİSİNİN TEMEL ÖZELLİKLERİ

8. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun uygulanması 1 Ocak 1985 tarihinde başlamıştır. Bu Kanun’un yürürlüğe girmesiyle, bu tarihe kadar uygulanan; 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu kapsamındaki veya dışındaki diğer tüketim vergilerinin tamamı uygulamadan kalkmıştır. Gider Vergileri Kanunu’nun içinde yer alan banka ve sigorta muameleleri vergisi ise yürürlükte kalmıştır. Bu şekilde Türkiye’de, bazı Avrupa ülkelerinin aksine, banka ve sigorta hizmetleri KDV’ye tabi tutulmamış olmaktadır.


9. Üretim Zincirinin Tüm Aşamalarında Vergi Alınır


10. Katma değer vergisi, genel tüketim vergilerinin en gelişmiş şekli olup, başta Avrupa Birliği ülkeleri olmak üzere, dünyanın çok sayıda ülkesinde uygulanmaktadır. Bu vergi yayılı muamele vergisi özelliğini taşımakta, yani ekonomideki üretim zincirinin tüm aşamalarında vergi alınmaktadır. Özel tüketim vergisi gibi toplu muamele vergilerinde ise üretim zincirinin sadece bir halkasında vergi alınır.


11. Vergi Sadece Katma Değer Üzerinden Alınır


12. Katma değer vergisi uygulamasında vergi, aşamalardaki satış fiyatı üzerinden değil, her aşamada ortaya çıkarılan katma değer üzerinden alınır. Fiilen vergi dairesine yatırılan tutar, üretim zincirinin her aşamasında ortaya çıkarılan katma değerin vergisi olmaktadır. Bu anlamda katma değer; alınan mallara ödenen bedelle bu malların satış fiyatı arasındaki farkı, bir başka ifadeyle çıktı fiyatlarıyla girdi maliyeti arasındaki farkı oluşturmaktadır.


13. Kanuni Mükellefler Ödedikleri Vergiyi Fiili Mükelleflere Yansıtırlar


14. Katma değer vergisi uygulamasında, üreticiler ve satıcılar tarafından ödenen vergilerin tamamı sonuçta tüketiciye yansıtılmaktadır. Kanuni mükellef adını alan (ve aracı mükellef olarak da isimlendirilen) kişi veya kuruluşlar; alışlarında ödedikleri vergiyi, satışlarında topladıkları vergilerle telafi etmekte, fazla vergiyi vergi dairesine yatırmaktadırlar. Bu kişiler, bir nevi devletin tahsildarı gibi çalışmaktadırlar.


15. Katma Değer Vergisinin Konusu


16. Katma değer vergisinin konusuna giren işlemler, Kanun’un 1. maddesinde ayrıntılı olarak belirtilmiştir. Bu işlemleri iki başlık altında açıklayabiliriz. Ticari, Sınai, Zirai Faaliyet ve Serbest Meslek Faaliyeti Çerçevesinde Yapılan Teslim ve Hizmetler Ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde özel kuruluşlar ve bazı kamu kuruluşları tarafından yapılan teslim ve hizmetler KDV’ye tabidir. Bu şekilde; ticari, zirai ve serbest meslek faaliyeti kapsamında yapılan tüm teslim ve hizmetler vergi kapsamına alınmıştır. Burada sözü edilen teslim kavramı, bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya onun adına hareket edenlerce, alıcıya veya onun adına hareket edenlere devredilmesi anlamını taşımaktadır. Hizmet ise teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan hallerdir. Bu hallere örnek olarak; bir şeyi yapmak, işletmek, meydana getirmek, üretmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, kiralamak gibi durumları verebiliriz.


17. Katma değer vergisine tabi malların her ne suretle olursa olsun;
• İşletmeden çekilmesi,

• İşletme personeline ücret, prim, ikramiye, hediye, bağış gibi isimlerle verilmesi de teslim olarak kabul edilmiştir.

18. Her türlü mal ve hizmet ithalatı KDV’ye tabidir.


Son olarak:

• Posta, telefon, telgraf, teleks ve benzeri hizmetler,

• Spor toto oynanması, piyango tertiplenmesi (milli piyango dâhil),

• Profesyonel sanatçıların yer aldığı konserler, profesyonel sporcuların katıldığı sportif faaliyetler, maçlar,

• Boru hattı ile ham petrol, gaz ve bunların ürünlerinin taşınması,

• Kamu kuruluşlarının (genel ve özel bütçeli idareler, il özel idareleri, belediyeler, köyler, üniversiteler, dernek ve vakıflar, döner sermayeli kuruluşlar) ticari, sınai, zirai ve mesleki nitelikteki teslim ve hizmetleri (örneğin, su, elektrik, gaz teslimleri) de KDV’ye tabi tutulmuştur.


KDV’DE VERGİYİ DOĞURAN OLAY
Vergiyi doğuran olay, malın teslimi veya hizmetin yapılması anında ortaya çıkmaktadır.

Eğer fatura ve benzeri belgeler malın teslimi veya hizmetin yapılmasından önce veriliyorsa bu belgelerin düzenlenmesi,

Malın alıcıya gönderilmesi halinde, nakliyesine başlanması,

Su, elektrik, gaz teslimi durumunda, bunların bedellerinin tahakkuk ettirilmesi,

İthalatta, Gümrük Kanunu’na göre gümrük vergisi ödeme yükümlülüğünün başlaması veya eğer ithalat gümrük vergisine tabi değilse gümrük beyannamesinin tescili anında meydana gelmektedir.


Bu düzenlemelerden anlaşılacağı üzere;


Faturanın düzenlenmesi,
Malın nakliyesine başlanması,

Gümrük beyannamesinin tescili gibi işlemler vergiyi doğuran olay için yeterli görülmüştür.


. Komisyoncular vasıtasıyla yapılan satışlarda vergiyi doğuran olay, malın alıcıya teslimi anında ortaya çıkmaktadır. Şöyle ki, komisyoncular vasıtasıyla satışta, malın komisyoncuya bırakılması vergiyi doğuran olay olarak kabul edilmemiştir. Vergiyi doğuran olay, malların komisyoncudan satın alınması anında ortaya çıkacaktır.


KDV’NİN MATRAHI

. Katma değer vergisinin matrahı, teslim ve hizmetler karşılığında ödenen bedellerdir. Bedel deyimi, malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden, bu işlemler karşılığında alınan veya bunlarca borçlanılan; para, mal, menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade etmektedir.


. İthalatta matrah, malın gümrük vergisine esas olan değerine ithalat sırasında ödenen her türlü vergi, resim harç ve paylar ile gümrük beyannamesinin tescil tarihine kadar yapılan tüm diğer giderler ilave edilerek bulunmaktadır.


. Matraha; teslim alanın gösterdiği yere kadar satıcı tarafından yapılan taşıma giderleri, ambalaj, sigorta, komisyon giderleri ve vade farkı, faiz, prim gibi çeşitli adlar altında sağlanan her türlü menfaatler de dâhildir. Ayrıca, KDV dışında fiyata ilave olan vergi, resim, harçlar da matraha dâhil edilmelidir.


. Buna karşılık, fatura ve benzeri belgelerde gösterilen ıskontolar ile hesaplanan katma değer vergisi matraha dâhil değildir.


VERGİNİN MÜKELLEFİ, VERGİ SORUMLUSU


. KDV’nin Mükellefi

Mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, bu işleri yapanlar (Bu çerçevede gelir vergisine tabi olan ticaret ve sanat erbabı, serbest meslek erbabı ve kurumlar vergisine tabi olan kurumlar KDV’nin de mükellefi olmaktadırlar),

İthalatta mal ve hizmet ithal edenler,

Transit taşımalarda, gümrük veya geçiş işlemine muhatap olanlar (Türkiye ile yabancı ülkeler arasında yapılan taşımacılık ile transit taşıma işlerinde, hizmetin Türkiye sınırları içerisinde yapılan kısmı vergiye tabi olmaktadır),

PTT İşletme Genel Müdürlüğü, Radyo ve Televizyon Kurumları, spor toto, milli piyango vs.nin teşkilat müdürlükleri,

At yarışlarını, müşterek bahis ve talih oyunlarını tertipleyenler veya gösterenler ile

Gelir Vergisi Kanunu’nun 70. maddesinde belirtilen mal ve hakları kiraya verenlerdir.

KDV’de Sorumluluk :KDV’de vergi sorumluluğu, vergi alacağının emniyetle tahsilini sağlamak amacıyla getirilmiştir.


• Mükellefin Türkiye içinde ikametgâhının, iş yerinin, kanuni merkezinin ve iş merkezinin bulunmaması durumu.
• Fiilî ya da kaydi envanter sırasında belgesiz mal bulundurulduğu veya belgesiz hizmet satın alındığının tespiti halinde KDV sorumluluğu.
• Maliye Bakanlığı tarafından gerekli görülen diğer haller: KDVK’nin 9. maddesi, Maliye Bakanlığına, gerekli görülen diğer durumlarda, işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutma yetkisini vermiştir. Bakanlık, bu maddenin verdiği yetkiye dayanarak yayımladığı KDV tebliğlerinde farklı sorumluluk türlerine yer vermiştir. Bunlara aşağıdaki örnekleri verebiliriz:
. Serbest meslek faaliyeti çerçevesinde ifa edilen telif kazançlarında, telif hakkını satın alan kişiye yüklenen KDV sorumluluğu,

• Fason tekstil ve hazır giyim işlerinde KDV sorumluluğu,
• Reklam verme işlemlerinde KDV sorumluluğu.


KATMA DEĞER VERGİSİNİN ORANI

. Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 28. maddesinde, katma değer vergisinin oranı %10 olarak belirlenmiş; aynı maddede Bakanlar Kurulu’na bu oranı dört katına kadar artırmaya ve %1’e kadar indirmeye yetki verilmiştir.


Bakanlar Kurulu, verilen yetkiyi kullanarak farklı tarihlerde KDV oranlarında değişiklik yapmıştır. Halen uygulanmakta olan oranlar %1, %8, %18 olmak üzere üç tanedir. %18 oranı genel orandır; yani bir teslim ve hizmet diğer oranların uygulandığı listelerde sayılmamışsa, bu teslim ve hizmete uygulanacak vergi oranı %18 olacaktır.

KDV BEYANNAMESİ, KDV’NİN ÖDENMESİ, ÖDENECEK KDV’NİN HESABI

Vergilendirme Dönemi ve Beyan

KDV, mükelleflerin yazılı beyanları üzerine tarh olunur. Vergilendirme dönemini Maliye Bakanlığı KDVK’nin kendisine verdiği yetkiyi kullanarak;

Kural olarak birer ay olarak tespit etmiştir. Vergilendirme dönemi, vergi kesintisi yapmakla sorumlu tutulanlar için de aynı şekilde bir ay olarak öngörülmüştür.

İthalat, transit ve Türkiye ile yabancı ülkeler arasındaki taşımacılık işlerinde vergilendirme dönemi, gümrük hattından geçildiği an olarak belirlenmiştir.

İşletme esasına göre defter tutan ve sadece şehirlerarası veya uluslar arası yük ve yolcu taşımacılığı yapan mükelleflerde vergilendirme dönemi, üç aya çıkarılmıştır.


KDV beyannamesinin, vergilendirme dönemini takip eden ayın 24. günü akşamına kadar ilgili vergi dairesine verilmesi gereklidir. Beyanname verme yükümlülüğü, ödenecek KDV’nin bulunmadığı (örneğin satış yapılmayan) dönemlerde de söz konusu olmaktadır.


Verginin Tarhı ve Ödenmesi

KDV; beyanname elden verilmişse, beyannamenin verildiği günde; beyanname posta ile gönderilmişse, beyannamenin ulaştığı tarihi takip eden yedi gün içinde tarh edilir ve hesaplanan vergi;

Beyanname verilen ayın 26. günü akşamına kadar ödenir.

.Eğer KDV beyanı, gümrük giriş beyannamesi ile yapılacaksa, beyanname vergi mükellefiyetinin başladığı anda ilgili gümrük idaresine verilir ve aynı anda ödenir.


. Ödenecek KDV’nin Hesabı, Vergi İndirimi

. KDVK’nin 29. maddesine göre; mükellefler, satışları üzerinden hesaplanan KDV’den, mal ve hizmet alımlarında hesaplanan ve düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV’yi indirebileceklerdir. Aynı madde ithal olunan mal ve hizmetler dolayısıyla ödenen KDV’nin indirilmesine de imkân vermektedir.


İSTİSNALAR İstisnalardan bir kısmı tam istisna, diğerleri ise kısmi istisna özelliğini taşımaktadır:

Tam istisnada, mal ve hizmet tesliminin yapıldığı son aşama vergi dışında tutulduğu gibi, bundan önceki aşamalarda bu teslim ve hizmetin bünyesine giren KDV’ler de mükelleflere iade edilmektedir. Bu iadenin yapılması için yılsonu beklenilmemektedir. İade, teslim veya hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminde, aylık olarak yapılmaktadır.

Kısmi istisnada ise, sadece son aşama vergi dışında tutulmakta, buna karşılık daha önceki aşamalarda alınan vergiler iade edilmemektedir. Bu şekilde, yüklenilen KDV’ler maliyete ilave edilmekte veya giderlere atılabilmektedir.


İhracat İstisnası İhracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetler vergiden istisna edilmiştir. İhracat istisnası, tam istisna özelliğini taşımaktadır.


Araçlar ve Yatırımlarda İstisna

Faaliyetleri kısmen veya tamamen deniz, hava ve demiryolu araçlarının, yüzer tesis ve araçların kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olan yükümlülere, bu amaçla yapılan deniz, hava ve demiryolu taşıma araçlarının, yüzer tesis ve araçlarının teslimleri ile bunların tadili, onarım ve bakımı şeklinde ortaya çıkan hizmetler,

Yatırım teşvik belgesi sahibi mükelleflere belge kapsamındaki makine ve teçhizat teslimleri. Bu hüküm, yerli yatırım malları yanında ithal yoluyla edinilen yatırım malları alımlarını da kapsamaktadır.


. Taşımacılık İstisnası Transit ve Türkiye ile yabancı ülkeler arasında yapılan taşımacılık işlerinde; deniz, hava, kara ve demiryolu ile yapılan taşımacılık işleri bu istisnanın kapsamına girmektedir. Bu maddeye göre, Türkiye’de başlayıp yabancı ülkede sona eren veya yabancı ülkede başlayıp Türkiye’de sona eren taşımacılık hizmetleri KDV’den istisna edilmiştir. Taşımacılık istisnası da tam istisna özelliğini taşımaktadır.

. Diplomatik İstisnalar Karşılıklı olmak şartıyla, yabancı ülkelerin Türkiye’deki diplomatik temsilciliklerine ve bunların diplomatik haklara sahip mensuplarına yapılan teslim ve hizmetler vergi dışında tutulmuştur. Aynı çerçevede uluslararası anlaşmalar gereğince vergi muafiyeti tanınan uluslararası kuruluşlara ve bunların mensuplarına yapılan teslim ve hizmetler de vergi dışında tutulmuştur. Diplomatik istisnalar da tam istisna özelliğini taşımaktadır.

İthalat İstisnası

• Bu Kanun’a göre dâhildeki teslimleri vergiden istisna edilen mal ve hizmetlerin ithali,
• Gümrük Kanunu’nun ilgili maddelerine göre gümrük vergisinden muaf ve müstesna olarak ithal edilen eşya.
• Gümrük Kanunu’ndaki transit ve gümrük antrepo rejimleri ile geçici depolama ve serbest bölge hükümlerinin uygulandığı mallar.

Sosyal ve Askeri Amaçlı İstisnalar

. Bu başlık altında açıklanacak istisnalar, yukarıda (ilk dört grupta) açıklanan istisnaların aksine kısmi istisna özelliğini taşımaktadır. Yani, vergi dışında tutulan aşama son aşama olup, yapılan mal teslimi veya hizmet ifası ile ilgili bundan önceki aşamalarda ödenen KDV’lerin iadesine izin verilmemektedir.



. Kanun’un 17. maddesinde düzenlenen bu istisnalar; kültür ve eğitim amacı taşıyan istisnalar, sosyal amaç taşıyan istisnalar, askerî amaç taşıyan istisnalar ve diğer istisnalar olmak üzere dört grupta toplanmıştır.


. Kültür ve eğitim amacı taşıyan istisnadan yararlananlar; genel ve özel bütçeli daireler, belediyeler, köyler, üniversiteler gibi kamu idaresi, kurumu veya kamu menfaatine çalışan kuruluşlardır. Bu kuruluşların ilim, fen ve güzel sanatları, tarımı yaymak, ıslah ve teşvik etmek maksadıyla yaptıkları teslim ve hizmetler bu gruba girer. Bu istisna sadece devlet okullarında verilen eğitim hizmetlerini KDV dışında bırakmaktadır. Özel okulların, kreşlerin, özel üniversitelerin, dershanelerin eğitim hizmetleri ise KDV’ye tabidir.


. Sosyal amaç taşıyan istisnadan yararlananlar da kamu kurum ve kuruluşlarıdır. Bu kurum ve kuruluşların hastane, dispanser, öğrenci yurtları, huzurevleri işletmek veya yönetmek suretiyle ifa ettikleri, kuruluş amaçlarına uygun teslim ve hizmetleri vergiden istisna edilmiştir.


. Askerî amaç taşıyan istisna ile askerî fabrika, tersane ve atölyelerin kuruluş amaçlarına uygun olarak yaptıkları teslim ve hizmetler KDV’den istisna edilmiştir.



6.ÜNİTEDE BUNLARI SAKIN UNUTMA

Harcama vergileri; üretilen, tüketilen, satılan mal ve hizmetler veya çeşitli muameleler üzerinden alınan vergilerdir.

Bu vergileri şu şekilde sıralayabiliriz: Katma değer vergisi, gümrük vergisi, özel tüketim vergisi, banka ve sigorta muameleleri vergisi, özel iletişim vergisi, 8 yıllık eğitime katkı payı, şans oyunları vergisi, harçlar, değerli kâğıtlar vergisi ve damga vergisi.


Katma değer vergisi, harcama vergilerinin en gelişmişidir. Yayılı muamele vergisi özelliği taşır, ekonomideki üretim zincirinin tüm aşamalarında vergi alınır. Kural olarak tüm mal ve hizmet teslimleri katma değer vergisine tabidir.


Ticari, sınai, zirai ve serbest meslek faaliyeti kapsamında yapılan teslim ve hizmetler, her türlü mal ve hizmet ithalatı ve bazı özel faaliyetlerden doğan teslim ve hizmetler KDV’nin konusuna girer.


KDV’de malın teslimi veya hizmetin yapılması ya da ithalatın gerçekleşmesi anında vergiyi doğuran olay ortaya çıkar. Bu anlamda; fatura ve benzeri belgelerin düzenlenmesi, malın alıcıya naklinin başlaması, su-elektrik-gaz bedellerinin tahakkuk ettirilmesi, ithalatta gümrük beyannamesinin tescili anında vergiyi doğuran olay gerçekleşir.


Katma değer vergisinin matrahı, teslim ve hizmetler karşılığında ödenen bedellerdir. Bedel kapsamına; para, mal, menfaat, hizmet ve değerler toplamı girer. Matraha; teslim alanın gösterdiği yere kadar satıcı tarafından yapılan taşıma giderleri, ambalaj, sigorta, komisyon giderleri ve vade farkı, faiz, prim gibi çeşitli adlar altında sağlanan her türlü menfaatler de dâhildir.


İthalatta matrah, malın gümrük vergisine esas olan değerine ithal sırasında ödenen her türlü vergi, resim, harç ve paylar ile gümrük beyannamesinin tescil tarihine kadar yapılan tüm diğer giderler ilave edilerek bulunmaktadır.


KDV’nin mükellefi; mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, bu işleri yapan ticaret ve sanat erbabı, serbest meslek erbabı ile kurumlar vergisine tabi olan kurumlardırlar. İthalatta mal ve hizmet ithal edenler, transit taşımalarda, gümrük veya geçiş işlemine muhatap olanlar mükelleftirler.


Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 28. maddesinde, katma değer vergisinin oranı %10 olarak belirlenmiş; aynı maddede Bakanlar Kuruluna bu oranı dört katına kadar artırmaya ve %1’e kadar indirmeye yetki verilmiştir. Bu yetki, oran değişikliği yanında, bu oranların uygulandığı mal ve hizmetleri, başka bir oran grubuna alma konusunu da kapsamaktadır. Halen uygulanmakta olan oranlar %1, %8, %18’dir. %18 oranı genel orandır; yani bir teslim ve hizmet diğer oranların uygulandığı listelerde sayılmamışsa, bu teslim ve hizmete uygulanacak vergi oranı %18 olacaktır.


KDV, mükelleflerin yazılı beyanları üzerine tarh olunur. Vergileme dönemi, mal alım-satım işlerinde ve hizmet işlerinde kural olarak bir aydır. KDV beyannamesinin, vergilendirme dönemini takip eden ayın 24. günü akşamına kadar ilgili vergi dairesine verilmesi gerekir. Ödenecek KDV olmasa da beyanname verme zorunluluğu vardır. Tahakkuk eden KDV, beyannamenin verildiği ayın 26. günü akşamına kadar ödenir.
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst