Aöf Büyük Selçuklu Tarihi Ders Notları 4. Ünite

AOFDESTEK

ADMİN
Yönetici
Admin
Katılım
9 Şub 2011
Mesajlar
6,041
Tepkime puanı
25
Puanları
48
Bölüm:
İşletme
Şehir:
Bursa
[h=2]BÜYÜK SELÇUKLU TARİHİ

4.ÜNİTE
[/h]
*Melikşâh (25 Kasım 1072) tahta oturmuştur.

*Melikşah babasının naşını defnettikten sonra Nişabur’a gelmiştir. Amcası Kavurt isyan etmiştir. En büyük desteği Nizamülmük’tür. Halife tarafından saltanatı onaylanmıştır. Henüz 20 yaş civarında idi.

* Atabeg ;ata ve bey kelimelerinden meydana gelmiştir. Sultanların oğullarını eğitmeleri için tayin ettikleri hocalara verilen unvandır. Atabeyler,şehzâdelerle birlikte kendilerine ikta edilen eyâletlere giderlerdi. Ancak şehzâdeler çocuk yaşta oldukları için, vilayetin idare yetkisi atabeyin elinde olurdu. Hükümdar değişikliklerinde yanlarında bulunan melik adına mücadeleye girer, melikin annesi ile evlenip konumlarını güçlendirebilirlerdi. Zaman içerisinde Selçuklu devlet otoritesinin zaafa uğraması üzerine bu atabeylerden bazıları kendi hanedanlarını kurmayı başarmışlardır. Toğteginliler, Zengiler ve ildenizliler bunlardan bazılarıdır.

*Çetr saltanat alâmetlerinden birisi olup,atla yolculuk sırasında,sultanın biraz arkasından atla gelen çetircinin taşıdığı saltanat şemsiyesidir.

*Melikşah Birinci Türkistan Seferi sonrasında bazı görevlendirmeler yapmıştır;

Kardeşi Tekiş’i Toharistan’a,Böribars’ı Herat’a, Toganşâh’ı Hemedan’a, amcası Osman’ı Velvalic (Kunduz)’e tayin etmiştir.

* Melikşâh devletin başkentini Rey’den İsfahân’a taşımıştır.

* Karmatîler Abbasî Halifeliğine karşı 869 tarihinde başlayan Zenci isyanına destek veren ve onunla özdeşleşen bir topluluktur. Kûfe bölgesinden olan Karmatîler, fiiânın ismailiye koluna mensup idiler. Sözkonusu isyan X. yüzyılın başında bastırılsa da, zaman zaman alevlenen hareket, takibat sonucu Hindistan’a kadar yayılma imkânı bulmuştur.

*Gevher Hatun;Erbasgan’ın eşi.

*Anadolu’nun fethi ile ilgili açıklamalar; Melikşah 1078 yılında Anadolu’ya Emir Porsuk idaresinde bir ordu göndermiştir. Süleymanşah’ın kardeşi Mansur hayatını kaybetmiştir. Porsuk amacına ulaşamamıştır. Türkiye Selçukluları varlıklarını sürdürmeye devam etmişlerdir.

*Atsız Bey; Kınık boyundandır. Alparslan’ın emiri ile bölgede fetihlerde bulunmuştur. 1071 yılında Fatımîler’den Kudüs’ü, 1076’da ise Dımaşk (fiam)’ı almıştır. Ertesi yıl Mısır üzerine sefer yapmıştır. Kahire yakınlarında yenilgiye uğramıştır. Fatımîler’in taarruzları Melikşâh’ın bölgeye müdahalesine yol açmıştır. Atsız’a dokunmaksızın Suriye’yi, kardeşi Tacüddevle Tutuş’a ikta etmiştir. Atsız Bey, Fatımîler’e karşı yardımına başvurmak zorunda kaldığı Tutuş tarafından öldürülmüştür.

* Suriye Selçuklu Melikliği 1078 yılında kurulmuştur.

*Tutuş; Melikşâh’a sadakâtini sonuna kadar korumuştur. Selçuklu’ya tâbi olmasına rağmen, Irak ve Suriye’de bir Arap devleti kurmak isteyen Müslim b. Kureyş ile, şiddetli bir rekabet içerisinde olmuştur.Onun rakibi olmuştur. Suriye sınırlarını zorlamakta olan Kutalmışoğlu Süleymanşâh da onunla girdiği savaşta hayatını kaybetmiştir. Tutuş, Melikşah’ın ölümünden sonra Berkiyaruk’a karşı girdiği taht davasında hayatını kaybetmiştir

*Kafkasya Seferi; Melikşah Sultan Alp Arslan zamanında tâbiyet altına alınan Gürcistan’da, Kral Bagrat’ın yerine geçen II. Giorgi zamanında çıkan karışıklıklar yüzünden sefere çıkmıştır.

* Emir Savtegin ;Kafkasya seferinde Alp Arslan’a da mihmandarlık etmiştir ve 1076 yılında genel vali olarak atanmıştır.

* Savtegin’in Gürcü kralına yenilmesi, Kars ve Anapa’nın düşmesine, Ermeni Gagik’in Ani’yi ele geçirmeye yeltenmesine imkân vermiştir.

*Melikşah 1079’da bir kere daha Gürcistan seferine çıkmıştır. Somkhet bölgesini fetheden Sultan, Gürcü prensi ivane’yi esir almıştır. Savtegin’i yeni kuvvetlerle takviye ettikten sonra İsfahan’a dönmüştür. Kars ve Erzurum düşmüştür. Sultan Emir Ahmet idaresinde kuvvetli bir orduyu Gürcistan’a göndermiştir. Emir Kralı ard arda yenilgiye uğratmıştır. Kars ve Erzurum’u geri almıştır. Türkmenler de Karadeniz’e kadar yayılmışlardır. (1080) Gürcü kralı topraklarının bir kısmını kurtarabilmek için İsfahan’a giderek Melikşah’ın huzuruna çıkmıştır. Vergi ödemek ve asker vermek şartıyla tahtına iade edilmiştir. .Kral ölene kadar Melikşah’a bağlı kalmıştır. Melikşah bölgede denetimi sağlamak üzere, amcası Yakutî’nin oğlu ismail’i Arran valiliğine tayin etmiştir. Bölgede Selçuklu egemenliğini güçlendirdi.

* Melikşah ve Arabistan ; Hicaz üzerinden Yemen’e inen Selçuklu ordusu kısa bir sürede Yemen ve Aden bölgesini hâkimiyet altına almışlardır. Karmatiler cezalandırılmıştır. Suni hutbesi okunmakta iken ,şii hutbesine dönülmüştür. Fatımîler, Selçuklular karşısında Suriye ve Filistin’de ağır yenilgiler almışlardı. Melikşah Hicaz’a su yolları, sarnıçlar ve ribatlar yaptırırken, hacılardan alınan vergileri de kaldırmıştır.

*Karmatîler ;Abbasî Halifeliğine karşı 869 tarihinde başlayan Zenci isyanına destek veren ve onunla özdeşleşen bir topluluktur. Kûfe bölgesinden olan Karmatîler, fiiânın ismailiye koluna mensup idiler. Sözkonusu isyan X. yüzyılın başında bastırılsa da, zaman zaman alevlenen hareket, takibat sonucu Hindistan’a kadar yayılma imkânı bulmuştur.

* Diyarbekir, genel hatları ile Dicle ve Fırat nehirleri arasında yer alan,Eskiçağda Yukarı Mezopotamya, Ortaçağda el Cezire adı verilen bölgenin bir bölümüdür.Arabistan’dan göç eden Arap kabileler yerleştikten sonra, onların kabile adlarına nisbetle Diyârımudar (Urfa, Harran, Rakka), Diyârırebîa (Musul, Nuseybin, Sincar) ve Diyarıbekr olarak üç idarî kısıma ayrılmıştır. Bunlardan birisi olan Diyarbekir bölgesi ise Âmid, Mardin, Hısn Keyfâ ve Meyyâfârikîn gibi önemli merkezlerden oluşuyordu.

* Diyarbekir Seferi; Süleymanşah, 1081 yılında Bizans ile bir barış anlaşması yaptıktan sonra, Doğu’ya yönelik bir siyaset takip etmeye başlamıştır. . Melikşah’ın halası ile de evli bulunan Musul valisi Müslim b. Kureyş, Musul’dan Haleb’e kadar olan bölgede bir Arap devleti kurmak istemiştir. Şiî olan Müslim, maksadına ulaşmak amacıyla Fatımî halifesi ile temas kurmuş, açıkça Selçuklu aleyhtarı politikalar takip etmiştir. Suriye meliki Tutuş’un merkezi olan Dimaşk’ı kuşatmaktan çekinmemiştir. Melikşah, Müslim’in elindeki yerlerden başka, vergi almak yoluyla Haleb’e hâkim olmasını da onaylamış, Tutuş’a da ona dokunmamasını bildirmiştir. Müslim bu sırada Bizanslı bir valinin elinde bulunan Antakya’nın haracını da almıştır. Türkiye Selçuklu Sultanı Antakya’yı fethetmiş bulunuyordu. Tutuş Müslim ve aynı zamanda Süleymanşah karşı karşıya gelmişlerdir. Melikşah bir yandan Süleymanşah’ın ilerleyişini durdurmak, diğer yandan da Fatımîlerle bağlantıları olan Mervanoğulları’nı cezalandırmak üzere Diyarbekir bölgesine bir sefer yapılmasına karar vermiştir. Selçuklu meliklerine has yetkilerle donatılan Fahrüddevle, emrine Gevherayin,Altuntak, Dilmaçoğlu, Çubuk ve Artuk gibi meşhur kumandanlar verilerek Diyarbekir seferine memur edilmiştir. Melikşah’tan korkan Fahrüddevle, Âmid muhasarasını oğlu Zaimüddevle’ye bırakarak, süratli bir harekâtla Mardin, Siirt, Erzen ve Hısn Keyfâ’yı ele geçirmiştir. Mervanî emiri bir kısım topraklarını kurtarmak düşüncesiyle İsfahan’a Sultan’ın yanına gitmiştir. Mervanoğulları’nın elinde ufak bir iki yer dışında sadece Meyyâfârikîn kalmıştır.

* Musul Seferi Müslim b. Kureyş Musul valisi Müslim’in Rahbe’de iken Fatımîler’le yeniden işbirliğine teşebbüs etmesi üzerine Melikşah’ın sefere çıkmasını gerektirmiştir. Selçuklu ordusu Musul’a vardığında Sultan da şehre ulaşmıştır. Melikşah’ın kardeşi Tekiş isyan etmiştir. Müslim’i huzuruna getirten Sultan, bölge dengelerini dikkate alarak, sahip olduğu yerlerin tamamını kendisine verip, onu yerinde bırakmayı uygun bulmuştur. (Kasım 1085).

*Tekiş Melikşah’ın kardeşidir. Birinci Türkistan seferinden sonra ,Melikşah tarafından Toharistan melikliğine tayin edilmiştir. 1081’de Horasan’ın önemli şehirlerinden Merv ve Nişabur’u ele geçirmeye kalkışıp isyan etmiştir. Melikşah’ın Musul seferinde bulunmasından yararlanarak bir kere daha isyan etmiştir. Merv-i Rud’dan Serahs’a kadar olan bölgeyi kontrolü altına almış Serahs’ı kuşatmıştır. Venec’e çekilmiş , Melikşah tarafından takip edilerek Tirmiz’de bir kere daha teslim alınmıştır. (1085) Yeniden isyana teşebbüs edememesi için gözlerine mil çekilerek hapse atılmıştır.

*Suriye (Antakya )Seferi; Türkiye Selçuklu hükümdarının Antakya’yı fethedip Halep kapılarına dayanmış olması onu, Büyük Selçuklu Devleti’nin bölgedeki iki temsilcisi ile karşı karşıya getirmiştir. Müslim b. Kureyş, Süleymanşah’tan Antakya için kendisine haraç ödemesini istemiştir. Süleymanşah ile Müslim arasındaki gerginlik savaşla sonuçlanmıştır. Müslim yenilip hayatını kaybetti (Temmuz 1085) Daha sonra Süleymanşah ile Tutuş arasında savaş olmuştur. Süleymanşah mağlûp olmuş ve hayatını da kaybetmiştir. (Haziran 1086).

Sonuç olarak; Türkiye Selçuklu sultanı bu mücadelede hayatını kaybetmiş oğulları da hapsedilmek suretiyle devleti başsız bırakılırken, Kutalmışoğulları’nın güneye açılan kapıları kapanmıştr

Nâib, hükümdarın merkezde bulunmadığı zamanlarda,onun bütün yetkilerini hâiz,vezire denk veya ondan daha üst rütbede olan bir devlet görevlisidir. Hükümdarın yerine vezirle birlikte, devlet işlerini usûlüne uygun şekilde yürütebilecek vasıflara sahip olması gerekirdi.

*Melikşah’ın Bağdad Ziyareti Sultan Melikşah 12 Mart 1087 tarihinde Bağdad’a gelmiştir.

*Mehmelek Hatun; Melikşah’ın kızıdır.Halife ile evlenmiştir. Çeyizi kervanla Bağdat’a getirilmiştir.130 deve 74 katır ile taşınmıştır.

*İkinci Türkistan Seferi’nin sonucu; Batı Karahanlı toprakları doğrudan Selçuklu Devleti’ne bağlanmıştır. Doğu Karahanlı toprakları tabi olarak Selçuklulara bağlanmıştır.

* Buğra Han Harun,1069- 1081yılları arasında amcası Tuğrul Kara Hakan’abağlı olarak Kaşgar’ı, 1081-1102 yılları arasında da büyük kağan olarak Doğu Karahanlıları yöneten hükümdardır. Balasagunlu Yusuf Has Hâcip, Kutadgu Bilig adlı meşhur eserini ona takdim etmiştir.

*Siyaseten katl, devlete isyan, hükümdarın hayatına kast etme, askerden kaçma gibi devlet güvenliğini ilgilendiren siyasî suçlar kapsamında, suçluların idam edilmesi hadisesidir.

*Müsadere , devlet görevlilerinin işgal ettikleri makamın gücünü kullanarak, haksız biçimde edindikleri servetlerine el konulmasıdır.

*Üçüncü Türkistan Seferi; Melikşah 1089 yılı sonunda üçüncü defa Türkistan’a sefere çıkmıştır. Batı Karahanlı hükümdarı Ahmed Han ‘dan bağlılıktan ayrılmayacağına dair söz aldıktan sonra tahtına iade edilmiştir.

Diğer sorunlar; Melikşah, Türkistan Seferlerinden sonra Bağdad’a ikinci ziyaretini gerçekleştirmiştir.(Kasım 1091). Halife, 1087 yılında Melikşah’ın kızı Mehmelek Hatun ile evlenmiştir.Cafer adında bir oğulları olmuştur. Mehmelek Hatun, Sultan’a kocasının kendisine ve yanındaki Türkler’e kötü muamele ettiğinden şikayette bulunmuştur. Melikşah bunun üzerine kızını ve torununu derhal isfahan’a getirtmiştir. Mehmelek kısa bir süre sonra vefat ettmiştir. Melikşah bu hadiseyi Halife ile bir hesaplaşma konusu olarak görmüştür. Melikşah’ın, Terken Hatun’dan olan oğlu Mahmud’u veliaht tayin etmek, Berkiyaruk tarafını tutan Nizâmülmülk’ün buna engel olmak istemesi, Hatun’la arasındaki düşmanlığı artırmıştır. Nizamülmülk Batınî fedaisi tarafından şehit edilmişir. Nizâmülmülk’ün yerine, Hatun’un veziri Ebû’l-Ganaim atanmıştır.

*Melikşah’ın Halife ile ilişkisi; Melikşah’ın kızına kötü davranmasından dolayı aralarındaki ilişki bozulmuştur. Muktedi Siyasi bir güç olarak kabul edilmemektedir. Halife,Selçuklu Sultanıyla siyasi bir çekişmeye girmiştir. Halife’ye Bağdat’ı terk etmesini istemiştir.

* Sultan Melikşah; Halife’ye verilen mühletin dokuzuncu gününde,av etinden zehirlenmek suretiyle hayatını kaybetmiştir. (20 Kasım 1092) Sultan sadece 40 yaşı civarında idi. Sultan Melikşah 20 yıllık iktidarda bulunmuştur. Sınırlarını Çin’den Akdeniz’e kadar genişlettiği Devleti, bir cihan imparatorluğuna dönüştürmüştür. Cami, medrese, köprü, su yolu gibi eserlerle imar edildi. Sultan kendisinin de meraklı olduğu astronomi çalışmalarını teşvik için rasathâneler yaptırmıştır. Kendi adıyla meşhur olan Takvim-i Celâlî, bilimsel bir çalışmanın ürünü olup sonraki dönemlerde de kullanılmıştır.
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst