AÖF İktisada Giriş 2 / 8. Ünite Ders Notları

AOFDESTEK

ADMİN
Yönetici
Admin
Katılım
9 Şub 2011
Mesajlar
6,041
Tepkime puanı
25
Puanları
48
Bölüm:
İşletme
Şehir:
Bursa
AÖF İKTİSADA GİRİŞ 2

8.ÜNİTE

EKONOMİ POLİTİKALARI VE İSTİKRAR PROGRAMLARI

Başarılı bir ekonomi politikası uygulaması için gerekli temel şartları şu şekilde sıralayabiliriz:
• İlke ve amaçlar, kesin ve çelişkisiz olarak belirlenmeli,
• Belirlenen bu ilkelere bağlı kalınmalı,
• Mevcut duruma göre amacın optimal şekilde gerçekleşmesini sağlayacak araçlar kullanılmalı,
• Seçilecek araç mümkün olduğu kadar basit olmalıdır. Burada basitlikten kastedilen politikanın uygulanması ile ilgili kişi ve kurumların mümkün olduğu kadar az sayıda olmasıdır.

Ekonomi politikası amaçları: Fiyat istikrarı, Tam istihdam, Ekonomik büyüme, Ödemeler bilançosu dengesinin sağlanması,
Adil gelir dağılımın sağlanması.

A. EKONOMİ POLİTİKASI ARAÇLARI

A.1. PARA POLİTİKASI
A.1.a. Açık Piyasa İşlemleri:
Finansal enstrümanların (Hazine bonosu ve devlet tahvili, merkez bankası senetleri ve birinci derece özel sektör senetleri) açık piyasada merkez bankası tarafından ya birincil piyasada ya da ikincil piyasada alınarak veya satılarak, bankacılık sisteminin toplam rezervlerini daraltarak veya genişleterek, nihai olarak ülkenin para arzını etkileyebilmek olarak tanımlanabilir.

A.1.b. Reeskont Politikası: Reeskont politikası, para-menkul kıymet piyasalarının gelişmediği 1980’ler öncesinde merkez bankalarının en önemli dolaylı politika araçlarından bir tanesiydi.
Reeskont oranı: Reeskontun kelime anlamı ikinci kez iskontodur. Reeskont ticari bankaların iskonto ettikleri bir senedi, likidite sağlamak amacıyla merkez bankasında yeniden iskonto ettirmeleridir. Bu işlemler için merkez bankası tarafından uygulanan faize ise reeskont faiz oranı denilmektedir.
Bankacılık sistemine sağlanan reeskont kredileri üçtemel amaç için kullanılmaktadır:
1. Mali açıdan güç durumdaki bankalara yardım etmek için,
2. Para ve kredi koşullarını kontrol etmek için,
3. Selektif kredi politikalarını etkilemek için.

A.1.c. Zorunlu Karşılıklar: Mevduat kabul eden finansal kurumlar topladıkları mevduatlara karşılık olarak bu mevduatların merkez bankası tarafından belirlenen oran kadarki kısmını merkez bankasında tutmakla yükümlüdürler.

Zorunlu Karşılıkların Temel Fonksiyonları:
1. Bankacılık sisteminin riskinin azaltılması,
2. Para arzını ayarlamak
3. Kısa vadeli faiz oranlarının istikrarına yardımcı olmak
4. Likidite yönetimi
5. Senyoraj geliri elde etmek(Senyoraj: Paranın üretim maliyetiyle üzerinde yazılı değer arasındaki farktır).

*Sterilizasyon,
merkez bankalarının, çeşitli nedenle ortaya çıkan para arzı artışını dengelemek için yaptıkları açık piyasa işlemidir. Örneğin, merkez bankası döviz satın aldığı zaman para arzındaki artışı menkul değerler satışıyla piyasadan çekmeye çalışır. Bu şekilde döviz piyasasına yapılmış müdahaleyi sterilize etmiş olur.

A.2. MALİYE POLİTİKASI
Maliye politikası, devletin vergi almak, harcama yapmak, borçlanmak ve bütçe yapmak gibi hak ve yetkilerinden yararlanarak ekonomi politikası amaçlarını gerçekleştirmeyi sağlayan bir politikadır. Maliye politikası temel olarak devlet bütçesi ile yürütülmektedir. Devlet bütçesi ise devlet gelirleri ve devlet harcama araçları olmak üzere iki ana grupta toplanmaktadır.
Devletin maliye politikası ile güttüğü amaçlar işsizliğin ve enflasyonun önlenerek ekonomik istikrarın gerçekleştirilmesi, dış ödemeler dengesizliklerinin giderilmesi, kalkınma hızının yükseltilmesi, gelir dağılımında adaletin sağlanması vs. biçiminde özetlenebilir.

Maliye politikası iki şekilde uygulanabilir:
1. Otomatik stabilizatörler (dengeleyiciler) aracılığı ile,
2. İsteğe bağlı politikaların devreye sokulması ile.
Otomatik dengeleyicilerin başında artan oranlı gelir vergileri gelmektedir yani kişinin geliri arttıkça ödemesi gerekli vergi oranı yükseldiği için ekonomi politikası yönünden oldukçaönemli bir araçtır. Fiyat istikrarının sağlanması ve ödemeler bilançosunun iyileştirilmesi amaçlarına ulaşmak için kullanılabilmektedir. Dengesizliklerin çapı büyüdükçe isteğe bağlı politikaların devreye sokulması gerekir. İsteğe bağlı mali politikalardan bir tanesi kamu harcamalarında değişikliğe gidilmesidir.

A.3. GELİRLER POLİTİKASI
Gelirler politikası ile başlangıçta ortaya çıkan enflasyon hedef alınmakta gelirler politikası uygulaması ile ücret ve fiyat seviyesinin belirlenmesine doğrudan müdahale edilmesi amaçlanmaktadır. Böylece ücretlerin ve fiyatların reel milli hâsıladan daha hızlı artmasının önüne geçilmesi sağlanacaktır.
Gelirler politikası tam istihdam şartlarında ücret ve kar artışlarının enflasyona kaynaklık edebileceği varsayımına
dayanmaktadır. Bunun önlenebilmesi için ücret ve fiyat artışlarına mümkün olduğu ölçüde sınırlandırmalar getirilmektedir.
Ekonomik istikrarsızlıklara karşı mücadelede kullanılan para ve maliye politikalarının bir tamamlayıcısı gibi görünen gelirler politikası, parasal ve mali sınırlamalar için bir araç değil, devletin nominal gelir artış oranını yavaşlatabilmesi için fiyat ve ücretler üzerine yaptığı müdahaleleri içermektedir.

B. İSTİKRAR PROGRAMLARI
İstikrar programlarının amaçları; enflasyonla mücadele, işsizliği önleme, bütçe açığını azaltma, dış açık ve fazlalarını gidermektir.
B.1. Ortodoks İstikrar Programı
Ortodoks istikrar programlarında; para arzının kontrolü, kamu açıklarının azaltılması, döviz kurunun devalüasyonu, fiyatların serbest bırakılması ve sübvansiyonların kaldırılması gibi önlemler yer almaktadır.
Ortodoks istikrar programlarının; ödemeler dengesini düzeltmek ve enflasyonu düşürmek gibi iki temel amacı bulunmaktadır.
Bu amaçlara ilişkin Ortodoks istikrar programı araçları şunlardır:
• Sıkı Para Politikası,
• Kamu açıklarının azaltılması, kamu gelirlerinin artırılması,
• Döviz kurunun devalüasyonu,
• Fiyat Kontrollerinin Kaldırılması ve Ücret Kontrolleri,
• Sübvansiyonların kaldırılması.

Ortodoks istikrar politikalarında, genellikle vergi sisteminde, vergi çarpıklıklarına neden olduğu için dolaylı vergiler yerine dolaysız vergilere ağırlık verilmesi gerektiği savunulursa da amaç kısa dönemde talebin daraltılması olduğundan ve dolaylı vergiler daha hızlı toplanabildiğinden dolaylı vergiler arttırılır.

Uygulanan Ortodoks programlara bağlı olarak ulaşılmak istenen sonuçlar özet olarak;
• Devalüasyon ile ihracat artarken ithalat daralacak ve buna bağlı olarak ödemeler dengesinde iyileşme sağlanacaktır.
• Sıkı para politikası, toplam talebi daraltacak vefiyatlar üzerinde aşağı doğru baskı yapacaktır.
• Kamu harcamalarının daraltılması ile bütçe açığı azalacak ve bu açık nedeniyle ortaya çıkan parasal genişleme
frenlenecektir.
• Ücretlerin kontrol altına alınması ile maliyetlerdüşecek, yurtiçi talep daralacak, buna karşılık ihracat imkanları artıp karlar yükselecektir.

IMF tarafından desteklenen Ortodoks istikrar programlarının yukarıda özetlenen sonuçlara ulaşamadığı aksine uygulandıkları ülkelerde başarısızlıkla sonuçlandığı, sosyal ve politik karışıklıklara neden olduğu iddia edilmektedir.
Yüksek oranlı ve kronik enflasyonla karşı karşıya olan ülkelerde aniden kısıtlayıcı para ve maliye politikalarının uygulanması ekonomide iflaslara, resesyona ve işsizliğe neden olmaktadır.
Resesyon, ekonomik büyümenin belirli bir süre negatif ya da yavaş olmasıdır. Ekonomide atıl kapasitenin olması ya da ekonominin uzun vadeli büyüme oranından daha düşük bir oranda büyümesi olarak da tanımlanabilmektedir.

B.2. Heteredoks İstikrar Programı
Heteredoks programlar geleneksel (Ortodoks) istikrar politikası araçları yanında kapsamlı fiyat ve ücret kontrolleri gibi gelirler politikası unsurlarını içermesidir. Heterodoks programların amacı, enflasyonu hızla ve kalıcı bir şekilde düşürmektir.
Genellikle yüksek kronik enflasyonun yaşandığı ekonomilerde tercih edilmekte, istikrar programının inandırıcılığını da artırmaktadır. Heterodoks istikrar programları enflasyona karşı “şok tedavisi”şeklinde uygulanmaktadır.

Heteredoks İstikrar Programlarının Araçları:
• Fiyat ve ücretlerin dondurulması
• Sabit döviz kuru
• Mali disiplin ve parasal reform

*Sabit döviz kuru ve ihracatın liberalizasyonu, Heteredoks istikrar programlarının temel amacıdır.
Heterodoks programlar enflasyonun düşürülmesinde ortodoks programlara göre daha etkilidir. Enflasyon, heterodoks uygulamanın başında hızla düşerken, Ortodoks uygulamada yavaş yavaş düşmektedir.

ORTODOKS VE HETERODOKS PROGRAMLARIN KARŞILAŞTIRILMASI
a.Ortodoks programların, amaçları;
• Ödemeler bilançosunun sürekli olarak iyileştirilmesi,
• Yurtiçi enflasyon oranının hızla düşürülmesi,
• Kısa zamanda hiper enflasyonun hafifletilmesidir.(buradaki temel düşünce üç ya da dört rakamlı enflasyonun düşürülerek enflasyonist bekleyişlerin kırılması).

Buna karşılık heterodoks programların temel amacı, yüksek enflasyonu ani ve hızlı bir şekilde durdurmaktır.

b. Kullanılan politika araçları açısından; ortodoks istikrar politikaları, sıkı para ve maliye politikası ile sabit kur politikasını tercih etmekte ve kamu açıklarının büyük ölçüde azaltılmasını ya da tamamen ortadan kaldırılmasını öngörmektedir.
Buna karşılık heterodoks istikrar politikaları sıkımaliye politikalarını hedeflemekte, ikinci aşamadagenişletici para poitikasına izin vermektedir.

c.Her iki programı performans yönünden karşılaştırdığımızda Ortodoks istikrar politikaları;
• GSMH’nın büyüme oranını düşürür.
• Endüstriyel büyüme oranını düşürür.
• Ekonomide durgunluk ve işsizlik yaratır.

Heteredoks istikrar programlarında ise daha yüksek büyüme hızı ve daha az işsizlik elde edilmektedir.

B.3. IMF Tipi İstikrar Programı
IMF tipi bir istikrar programları öncelikle bir ülkenin dış ekonomik ilişkilerinin istikrarını sağlamaya yönelik koordineli bir paramaliye ve döviz kuru politikasını içermektedir.
IMF destekli istikrar programlarının uygulanmasını gerekli kılan faktörler şunlardır: dış ödemeler dengesi açıkları, bütçe açıkları, dış borçların ödenmesi için dış kredi imkanlarının azalması ve mali açıkların artması.

IMF tipi istikrar programlarının araçları şunlardır:
•Paranın Devalüasyonu:dış ticarete konu olan malların üretimi daha karlıhale gelecek ve ihracat artışı ödemeler dengesindeiyileşme sağlayacaktır.

•Sıkı Para Politikası: ile toplam para arzı ve kredi hacmindeki genişleme kontrol edilmektedir.

•Maliye Politikası:
Genel olarak, bütçe açığını kapatmak, toplam talep baskılarını azaltmak ve açığın para basılarak kapatılmasını engellemek amacıyla kamu harcamalarını kısmak, vergileri arttırmak, sübvansiyonları azaltmak ve KİT mallarına zam yapmak şeklinde özetlenebilir.

•Ticaretin Serbestleştirilmesi:
ülkenin rekabet gücünün artması hedeflenmektedir.

•Ücretlerin Kontrolü:
Ücretlerin kontrolüyle hem toplam talep üzerindeki baskının azaltılması, hem de üretim maliyetlerinin hafifletilmesi dolayısıyla ülkede üretilen mal ve hizmetlerin uluslararası düzeyde daha rekabetçi olması arzulanmaktadır.

•Piyasa Faiz Oranlarının Yükseltilmesi:
Faiz oranlarının yükseltilmesindeki amaç, tasarrufların teşvik edilmesi ve buna bağlı olarak toplam talebin düşürülmesi, sermayenin dışa kaçmasının önlenmesidir.


Sınavlarda Başarılar Dileriz...
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst