Aöf Borçlar Hukuku Dersi 4.Ünite Ders Notları

tremendous

Forum Yöneticisi
Katılım
11 Ara 2012
Mesajlar
1,781
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Bölüm:
MEZUN
Şehir:
İstanbul
Aöf Borçlar Hukuku Dersi 4.Ünite Ders Notları

HAKSIZ FİİLER II VE SEBEPSİZ ZENGİNLEŞME

MADDİ ZARARIN BELİRLENMESİ


Haksız fiil sonucu zarar gören kimse, uğramış olduğu zararın tazmin edilmesini failden talep edebilir. Tazminatın şekli ve miktarı hakkında taraflar anlaşamazsa, zarar gören tazminat davası açmalıdır. Tazminat davası, eda davası niteliğindedir.
Eda davası: davacının talebinde davalının bir şeyi yapmaya, bir şeyi vermeye veya bir şeyi yapmama mahkûm edilmesini istediği dava türüdür.Zarar gören, tazminat alacağını bir başkasına devredebileceği gibi, bu hak onun ölümünde mirasçılarına da intikal eder.
Davacı, tazminat davasında, haksız fiil sorumluluğu için aranan şartların mevcut olduğunu ispatlamak zorundadır.
Zarar Miktarının Tespiti:TBK 50 “ Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.”
TBK 50/II “ Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hakim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.”
Denkleştirme:Haksız fiil bir kimseye zarar verirken, aynı zamanda ona bazı maddi yararlar sağlamışsa, bunların tespit edilen zarar miktarından düşülmesi gerekir. Buna denkleştirme denir. Zarar görenin haksız fiil neticesinde elde ettiği maddi yararlar, uğradığı zarardan indirilmezse, zarar gören haksız fiil sayesinde zenginleşmiş olur.
Zararın Belirlenmesinde Özel Durum: Bedensel Zarar ve Ölüm
Bedensel zarar kapsamı
Haksız fiille beden bütünlüğü ihlal edilen bir kimsenin malvarlığında meydana gelen azalmayı ifade eder. TBK 54’ e göre bedensel zararlar:

  • Tedavi giderleri: haksız fiille ihlal edilen beden bütünlüğünü yeniden iyileştirmeye yönelik masraflardır. Diğer zararlarda bu kapsam da istenebilir.
  • Kazanç kaybı: haksız fiille beden bütünlüğü ihlal edilen bir kimsenin kısmen ya da tamamen çalışamaz duruma düşmesidir.
  • Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar: beden bütünlüğü ihlal edilen bir kimsenin gelecekte yaşayacağı malvarlığı azalmalarına karşılık gelmektedir. Çalışma gücünün geçici ya da sürekli olarak azalmasından veya yitirilmesinden kaynaklanan müstakbel kazanç kayıplarıdır. Bunlar hesaplanırken: zarar görenin yaşı, cinsiyeti, ileride çalışabileceği süre, mesleği, yıllık kazanç miktarı, haksız fiilden etkilenen organı, organın etkilenme derecesi gibi unsurlar göz önünde bulundurulur.
  • Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar: haksız fiile maruz kalan kimse, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar dışında ekonomik geleceğinde sarsıntı da yaşayabilir. Kanun koyucu, bunların da tazmin edilmesine imkan tanımıştır.
Bedensel Zararın Belirlenmesi
TBK 55 “ Desteklenen yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz. Bu kanun hükümleri, her türlü idari eylem ve işlemler ile idarenin sorumlu olduğu diğer sebeplerin yol açtığı vücut bütünlüğünün kısmen veya tamamen yitirilmesine ya da kişinin ölümüne bağlı zararlara ilişkin istem ve davalarda da uygulanır.”
Bedensel Zararda Tazminat Hükmünün Değiştirilmesi:TBK 75 “ Bedensel zarar kapsamı, karar verme sırasında tam olarak belirlenemiyorsa hakim, kararın kesinleşmesinden başlayarak iki yıl içinde, tazminat hükmünü değiştirme yetkisini saklı tutabilir.”
Ölüm Halinde Zararın Kapsamı:TBK 53 “ Ölüm halinde uğranılan zararlar özellikle şunlardır:

  • Cenaze giderleri
  • Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar
  • Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar “
TAZMİNATIN BELİRLENMESİ
Haksız fiil sorumluluğu için aranan şartların gerçekleşmesi, failin tazminat ödeme yükümlülüğü altına girmesinde yol açar. Tazminat yükümlülüğü, zarar verici olay hiç gerçekleşmeseydi içinde bulunulacak durumun ekonomik açıdan mümkün olduğu mertebe yeniden tesisi amacıyla, bir başka şey ya da miktarın zarar görene verilmesidir. Tazminatın amacı, ortaya çıkan zararın giderilmesi; failin tazminat ödeme yoluyla cezalandırılmasıdır.
İlk aşama, meydana gelen zararın matematiksel olarak hesaplanması, ikinci aşama; TBK 51-52 hükümlerince hakim, meydana gelen zararın ne kadarının tazmin edilmesi gerektiğini ne kadarının zarar görenin üzerine kalacağını tayin eder.
Manevi Tazminat
Bir kimsenin kişilik hakkına hukuka aykırı tecavüz nedeniyle meydana gelen acı, elem ve ıstırap, onun uğradığı manevi zarar olarak kabul edilir. Haksız fiile maruz kalan kimse manevi zararının tazmin edilmesini talep edebilir.
Adın haksız olarak kullanılması, nişanın bozulması, evliliğin butlanı ve boşanma, bedensel zarar veya ölüm hallerinde manevi tazminat özel olarak düzenlenmiştir.MK 25/IV “ Manevi tazminat istemi, karşı tarafça kabul edilmiş olmadıkça devredilemez; miras bırakan tarafından ileri sürülmüş olmadıkça mirasçılara geçmez.”
Manevi Zararın Tazmin Şekli
Manevi zararın nasıl giderileceği hususunda taraflar anlaşırlarsa bu sözleşme hükümlerin e uyulur. Eğer anlaşma olmazsa, manevi zarara uğrayan tazminat davası açma yoluna başvurur.
TBK 58 “ Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. Hakim, bu tazminatın ödenmesi yerine, diğer bir giderim biçimi kararlaştırabilir veya bu tazminata ekleyebilir; özellikle saldırıyı kınayan bir karar verebilir ve bu kararın yayımlanmasına hükmedebilir.”
Bedensel Zarar veya Adam Ölmesi Halinde Manevi Tazminat
Bedensel Zarar Halinde Tazminat:TBK 56/1 “ Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar... halinde, zarar görenin... yakınlarını da manevi tazminat olarak uygun bir paranın ödenmesine karar verebilir.”
Adam Ölmesi Halinde Manevi Tazminat:TBK 56/II “ ... ölüm halinde, ... ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir paranın ödenmesine karar verilebilir.”
Ölüm olayı hemen gerçekleşmemişse, haksız fiile maruz kalan kişinin ölmeden önce sahip olduğu manevi tazminat talebi, onun tarafından hayatta iken ileri sürülmüş olmak şartıyla, MK 25/ IV uyarınca mirasçılarına intikal eder. TBK 56/II de yakınlara tanınan tazminat talebi ise, bundan bağımsız olup, ölen kimsenin yakını sayılan kimselere doğrudan tanınmıştır.
SORUMLULUK SEBEPLERİNİN ÇOKLUĞU
Birden Fazla Sorumlunun Bulunması
Dış İlişkide:TBK 61 “ Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları taktirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.”
Müteselsil sorumluluk, sorumlular ile zarar gören arasındaki dış ilişkiye özgüdür. Buna göre zarar gören, uğramış olduğu zararın tamamı için, dilerse sorumlulardan birine, bir kaçına ya da tamamına başvurabilir. Ancak zarar görenin sorumlulardan birinden tahsil ettiği tazminat miktarınca diğer sorumluların tazminat yükümlülüğü de sona erer.
İç İlişkide:TBK 62 “ Tazminatın aynı zarardan sorumlu müteselsil borçlular arasında paylaştırılmasında, bütün durum ve koşullar, özellikle onlardan her birine yüklenilebilecek kusurun ağırlığı ve yarattıkları tehlikenin yoğunluğu göz önünde tutulur. Tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyen kişi, bu fazla ödemesi için, diğer müteselsil sorumlulara karşı rücu hakkına sahip ve zarar görenin haklarına halef olabilir.”
TBK 73 “ Rücu istemi, tazminatın tamamının ödendiği ve birlikte sorumlu kişinin öğrenildiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde tazminatın tamamının ödendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Tazminatın ödenmesi kendisinden istenilen kişi, durumu birlikte sorumlu olduğu kişilere bildirmek zorundadır. Aksi takdirde zamanaşımı, bu bildirimin dürüstlük kurallarına göre yapılabileceği tarihte işlemeye başlar.”
Birden Fazla Sorumluluk Sebebinin Bulunmas:Bir kimsenin davranışı;

  • Hem borca aykırılık hem de haksız fiil teşkil edebilir,
  • Hem kusura dayanan haksız fiil sorumluluğunun hem de kusursuz sorumluluk sebeplerinden birisinin kapsamına girebilir,
  • Birden fazla kusursuz sorumluluk sebebinin şartlarını taşıyor olabilir.
TBK 60 “ Bir kişinin sorumluluğu, birden çok sebebe dayandırılabiliyorsa hakim, zarar gören aksini istemiş olmadıkça veya kanunda aksi öngörülmedikçe, zarar görene en iyi giderim imkanı sağlayan sorumluluk sebebine göre karar verir.”
HAKSIZ FİİL SORUMLULUĞUNDA ZAMANAŞIMI
TBK 72/1 “ Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.”
Bu hükme göre zamanaşımı süresinin hesaplanması, durması, kesilmesi, ileri sürülmesi ve sonuçları hakkında. Borçlar Kanununda yer alan kurallar uygulanacaktır.
TBK 72/II “ Haksız fiil dolayısıyla zarar gören bakımından bir borç doğmuşsa zarar gören, haksız fiilden doğan bu tazminat istemi zamanaşımına uğramış olsa bile, her zaman bu borcu ifadan kaçınabilir.”
SEBEPSİZ (HAKSIZ) ZENGİNLEŞME
Sebepsiz zenginleşmeye dayanan borç ilişkisinin de 3 öğesi vardır. Zenginleşen denen borçlusu, haklı bir sebep olmaksızın malvarlığı artan kişidir. Yoksullaşan denen alacaklısı, malvarlığı diğer malvarlığındaki bu artış oranında azalan kişidir. Sebepsiz zenginleşme, haklı bir sebep olmaksızın bir kimsenin malvarlığının diğer bir kimsenin malvarlığı aleyhine artmasıdır.
Yoksullaşanın zenginleşene sebebi olmaksızın bir edimi kazandırılması haline ‘’ edim yoluyla zenginleşme “ denir.
Edim dışı zenginleşme masraftan kurtulma, borçtan kurtulma veya müdahaleden dolayı zenginleşme görünümlerinde ortaya çıkmaktadır.
Bir 3. Kişinin ya da hayvanın hareketleriyle meydana gelen zenginleşmeye ise müdahale yoluyla zenginleşme denir.
Sebepsiz Zenginleşme Koşulları:Zenginleşme-Yoksullaşma-Nedensellik-Zenginleşme haksızlığı

  • Zenginleşme, zenginleşenin malvarlığının şimdiki durumu ile haklı bir sebebe dayanmayan değişim olmasaydı sahip olacağı durum arasındaki farktır.
  • Yoksullaşma, zenginleşme nedeniyle diğer bir malvarlığının azalması veya malvarlığında oluşabilecek artışın önlenmesidir.
  • Bir kişinin malvarlığında meydana gelebilecek çoğalmayla diğer bir kişinin malvarlığındaki azalma arasında bir nedensellik bağının bulunması gerekir.
  • Sebepsiz bir zenginleşmeden söz edebilmek için bir malvarlığındaki çoğalmanın ona bağlı olan diğer malvarlığındaki azalmanın haklı bir sebebe dayanmaması gerekir. Zenginleşmenin haksızlığı 3 şekilde gerçekleşebilir.
Sebebin olmaması-Sebebin sonradan ortadan kalkması-Sebebin gerçekleşmemesi
Zenginleşmenin Haksız Sayılmadığı Haller

  • Eksik borcun ifası
  • Bir mal üzerindeki ayni hakkın kazandırıcı zamanaşımı ve iyiniyetle kazanılması
  • Mahkemenin kesinleşmiş kararına uyarak ifada bulunulması
TBK 81 uyarınca hukuka ve ahlaka aykırı bir amaç için verilenlerin geri verilmesi istenmez.
Sebepsiz Zenginleşmenin Hüküm ve Sonuçları

  • Geri Verme Borcu: zenginleşenin asli borcudur. Geri verme borcunun konusu, sebepsiz zenginleşmenin malvarlığındaki sebepsiz artışıdır. Sebepsiz zenginleşmede geri verme, yoksullaşan tarafın zenginleşen tarafa açacağı dava ile sağlanır. Bu dava ‘’sebepsiz zenginleşme davası ya da iade (istirdat) davası” olarak adlandırılır.
  • Geri verme borcu, zenginleşmenin sebepsiz olduğunu bilmeyen ve bilmesine imkan bulunmayan kişiyi zenginleşme öncesinden daha yoksul bir duruma düşürmemelidir. Sebepsiz zenginleşen zenginleşmesini aynen bu mümkün değilse elinde kalanı, varsa kaim değeri veya bundan elinde kalanı geri vermekle yükümlüdür. Elinde hiçbir şey kalmamış olan iyiniyetli zenginleşen, geri verme talebi karşısında zenginleşmenin elinden çıkmış olduğu savunmasında (definde) bulunma hakkına sahiptir.
  • Geri vermekle yükümlü olduğunu öğrendiği anda iyiniyetli olan zenginleşen kötü niyetli hale gelmiş olur. Kötü niyetli zenginleşen, zenginleşmenin tamamını eksiksiz geri vermekle yükümlüdür.
  • Giderleri (masrafları) isteme hakkı: sebepsiz zenginleşen taraf, malvarlığına katılmış olan zenginleşme konusu için masraf yapılmış olabilir. Giderlerin tazmini istemi, bağımsız bir alacak hakkı değil, geri verme borcuna bağlı, fer’i bir haktır.
  • Zenginleşme konusunun varlığını, değerini korumak için yapılmışsa zorunlu, değerini, üretkenliğini ve verimini artırmak için yapılmışsa faydalı, bunlar dışında kalan ise lüks giderler olarak adlandırılır.
  • İyiniyetli sebepsiz zenginleşen, lüks giderler dışında yaptığı zorunlu ve faydalı giderlerin hepsinin ödenmesini talep edebilir. Kötü niyetli iade borçlusu, zorunlu ve geri verme anında mevcut fazlalık oranında faydalı masrafları isteyebilir.
  • TBK 82 “ sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.”
  • Sebepsiz zenginleşme yoksullaşan aleyhine bir borç doğurmasına sebep olmuşsa, o zamanaşımı geçse bile bu borcu ödemekten kaçınabilir. Buna daimi defi hakkı denir.
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst