Aöf Sosyal Hizmet Kuruluşları 7.Ünite Ders Notları

tremendous

Forum Yöneticisi
Katılım
11 Ara 2012
Mesajlar
1,781
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Bölüm:
MEZUN
Şehir:
İstanbul
Aöf Sosyal Hizmet Kuruluşları 7.Ünite Ders Notları

Sosyal Güvenlik

1942’de İngiltere’de refah devletinin kurucu unsuru sayılanünlü Beveridge Raporu ile genel bir tanıma kavuşmuştur. Kısaca sosyal güvenliktüm vatandaşların ve onların bakmakla yükümlü olduğu kişilerin yarınlarınıngüvence altına alınması demektir. herkesin “yokluk, hastalık, cehalet, sefalet ve işsizlikten”korunmasıdır.
“Kişiler, gereknormal yaşantılarını devam ettirirlerken gerekse de mesleklerini ifa ederlerkenhayatlarını, sağlıklarını ve gelirlerini tehlikeye düşürebilecek veyadeğiştirebilecek bazı risklerle karşı karşıya bulunmaktadırlar” bunlara kısacasosyal riskler diyoruz.
Sosyal güvenlik sistemi içerisinde sosyal çalışmacınınişlevleri: (a) vatandaşın sosyal sigorta sistemine dahil olmasına ve buradakihaklarını kullanmasına yardımcı olmak, (b) vatandaşın sosyal yardımlaraulaşmasına aracı olmak, (c) sosyal hizmetleri sunmaktır.
Sosyal güvenliğin ana unsurlarından biri olan sosyalsigortalar, çalışanın sigortalanması, sağlık sigortası, emeklilik, eğitimhakkının güvence altına alınması, işsizlik sigortası gibi unsurları içerir.
Sosyal Yardım
toplumlarda zenginler ve orta halliler yoksul durumdakikişilere zaman zaman acıma ya da dini duygularla yardım edegelmişlerdir.Özellikle Amerika’da ve Avrupa’da kilise aracılığıyla yardımların dağılması,dağıtılan yardımın göreli daha geniş gruplara ulaşması ve bu dağıtımın bizatihibir mesai gerektirmesi açısından sosyal çalışma mesleğinin de başlangıcısayılır.
Sosyal yardımlar genellikle şunları kapsar: işsizlikyardımı, yoksullara bedava sağlık hizmeti, yoksullara ayni ve nakdi yardımsağlanması, anne ve çocuklar için özel hizmetler, yoksul çocuklara kurumbakımı, yaşlı, sakat, dul, yetimlere aylık bağlanması.

Evsizlik ve Evsizler
Evsizler “Genelde geceleri yatacak uygun ve düzenli yeriolmayan, terminal, metro, gar, köprüaltı ve parklarda toplumun marjinalbölgelerinde yaşayan kişi ve gruplardır”.
Evsizlik sorununu fiziksel ve sosyal anlamda iki düzeydegörebiliriz: Fiziksel olarak evsizlik, konutsuzluk demektir yani fiziksel birbarınEaktan, ısınmadan ve güvenlikten yoksunluktur. Sosyal anlamda evsizlik ise
Konutsuzluk açısından bakarsak: Sanayileşme ile açılanfabrikalarda işçi talebi ve tarımın yeteri kadar desteklenmemesi kırdan kentegöçü tetiklemiştir. Geniş kitleler kentlere gelmiştir ve gelmektedir. Ancak,kentler ne 1950’lerde ne de günümüzde gelen kitlelere hazır değildir. Birkentleşme politikası üretilememiştir. Bu nedenle iç göçle gelenlere yeterikadar sağlıklı barınma ve iş imkânı sağlanmamıştır.
Afet ve Afetzedeler
Sel, kasırga, deprem ya da volkan patlaması gibi insankontrolü dışında gerçeklesen doğal afetlerden ya da nükleer reaktör patlamasıgibi insan yapısı mekanizmaların çökmesiyle oluşan felaketlerden zarar göreninsanlara kısaca afetzede diyoruz. Kızılay Derneği afet kavramını “insanlar veülkeler için fiziksel, sosyal ve ekonomik kayıplar doğuran, normal yaşamı veinsan faaliyetlerini durdurarak ve/veya kesintiye uğratarak topluluklarıetkileyen doğal, teknolojik ya da insan kökenli olaylar” diye tanımlamaktadır. Afetler birden birebüyük grupları korunmasız, barınaksız, ısınma ve yiyecekten yoksun ve şoktabırakabilmektedir. Afetzedeler birdenbire ortaya çıkan, içinde bulduklarıyoksunluklardan dolayı acil ve sistemli konut, ısınma, gıda ve sağlıkyardımlarına gereksinim duyan ve yaşadıkları şoktan ve kayıplardan dolayıpsiko-sosyal desteğe ihtiyacı olan gruplardır. Bu özellikleriyle afetzedelersosyal çalışma için bir hedef grup olmaktadırlar.

Madde Bağımlılığı
Bazı kimyasal maddeler vücudumuzdaki sinir sisteminietkileyerek, kullanıldıklarında söz konusu maddeyi tekrar tekrar kullanmaihtiyacı yaratır.
“Madde bağımlılığı,bireyin maddenin keyif verici etkilerini duyumsamak veya yoksunluğundankaynaklanabilecek huzursuzluktan sakınmak için, maddeyi devamlı ve periyodikolarak alma arzusu ve bununla birlikte davranışsal reaksiyonlarda kendinigösteren bir durum olarak tanımlanabilir”
Bağımlılık yapabilecek kimyasalları içeren maddeler yasalolanlar ve yasal olmayan olarak ikiye ayrılır. Ülkeler arasında farklılıkgösterse de bu ayrım genelde söz konusu maddelerin bağımlılık yapma ve bireyüzerindeki olumsuz etki potansiyelleri az ve çok olanlar arasındaki ayrıma denkdüşmektedir.
Ülkemizde, tütün, alkol ve kafein yasal olan keyif vericimaddelerdir. Uçucu maddeler yani yapıştırıcılar, aerosoller, tiner ve benzintürevleri ve propanlar üretimde sıkça kullanıldıkları için yasal ve ucuz vekolay ulaşılabilirdiler. Ancak bunların amacı dışında kullanımı maddebağımlılığı riskini doğurur. Uçucu maddeler solunduklarında sinir sisteminietkiler, halisünojik etki ve bağımlılık yaparlar.
Yasal olmayan bağımlılık yapan maddeler kısaca uyuşturucumaddelerdir. Dünya Sağlık Örgütü uyuşturtucu maddelere bağımlılığı şöyletanımlamaktadır: “Herhangi bir tabii ve sentetik uyuşturucu madde veya ilacınsık sık kullanılmasından ileri gelen, hem kullananın kendisi hem de toplum içinzararlı olan kronik bir zehirlenme halidir. Ve şu özelikleri gösterir: (a)ilaca karşı tükenmez bir arzu, (b) dozu yavaş yavaş arttırma eğilimi, (c) ilacakarşı ruhsal ve fiziksel bağlılık
Uyuşturucu maddeler doğal ve sentetik olarak ikiye ayrılır.Doğal maddeler: Afyon (ve afyonun kimyasal yollarla ayrıştırılmasından eldeedilen uyuşturucular eroin, kodein, morfin, thebain, eukodal ve dicodid), kokayaprağı (kokain ve kokainden kimyasal yollarla değiştirilmesinden eldeedilenler ecstasy, crack ve captagon), kannabis ( ve ondan elde edilenmarihuana ve haşhaş). Sentetik maddeler: pethidin, methadon, ketobemidon vedextromoramid. Uyuşturucu ilaçlar vardır; bunlar doğrudan beyne etki
ederler, LSD, Psilocybin ve meskalin bunlara örnek olaraksayılabilir
Göç ve Göçmen
Göç, “bir yerleşim biriminden, gruptan ya da belli birsiyasal sınırı olan toprak parçasından başka bir coğrafi birime doğru, kısmensürekli birey veya kitle hareketidir. Bir ülke sınırlarının içinde kalmak şartıile meydana gelen nüfus hareketine iç göç; nüfusun ülke sınırları dışınaakmasına da dışgöç denir”. Bir hareketin iç göç olabilmesi için ülke içinde biridari birimden (kent, kasaba ya da köyden) bir diğerine yönelik olmasıgerekir. Ülkemizde Almanya’ya gönderilenişçi göçü dışgöç için bir örnektir.
Göçmen: Göçmen bir idari birimden diğerine yerleşmekamacıyla ‘uygun bir zaman dilimi’ için hareket eden kişidir. Dünya genelindeturist vizesi en fazla üç ay süreyle verildiği için buradaki ‘uygun bir zamandilimini’ dış göç bağlamında üç ay olarak düşünebiliriz. Resmi iç göçhesaplanmasında Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi kullanılmakta yani kalışsüresindense göçmenin ikametgâh değişikliği esas alınmaktadır. Göçmenler herzaman gittikleri yerde kalıcı olmayabilirler, bu durumda ‘geri-dönengöçmenler’, ‘sıçramalı göçmenler’, ‘transit göçmenler’ ve ‘döngüselgöçmenlerden’ bahsetmemiz gerekir.
• geri-dönen göçmen: Adından da anlaşılacağı gibi geri dönengöçmenler hareketlerinin ilk çıkış noktasına geri dönen kişilerdir. Dönüşüngöçmenlerin kendi inisiyatifinde değil de siyasi otoritelerin tasarrufundaolduğu durumlar ‘iade etme’ olarakadlandırılır.
• sıçramalı göçmen: Bir ülkeye hedefe göç ettikten ve birsüre kaldıktan sonra ikinci bir hedefe yönelen göçmendir
• transit göçmen: Hedefine doğru göç ederken başkaduraklardan geçmekte olan göçmendir.
• döngüsel göçmen: İki ya da daha çok birim arasındayinelenen ya da döngüsel bir biçimde hareket eden göçmendir Örneğin Almanya Türkiye arasında değişebilenperiyodlarda gidip gelen göçmenler.
Düzensiz Göç
Düzensiz göç, en geniş anlamıyla, sınır ötesi insanhareketlerinin devletler tarafından kontrol edilemeyen ve gözetlenemeyenkısmıdır. Düzensiz göç, sadece hepimizin basında sık sık karşılaştığı bir olguolan göçmen
kaçakçılığından ibaret değildir; insan ticaretini, yasalolarak ülke sınırından girip vize süresini geçirenleri, yasal veya yasa dışıgöçmenlerin kaçak veya zorla çalışması gibi birçok olguyu içine alan bir çatıkavramdır.
Mülteci ve Sığınmacı
Mülteci sıfatını alabilecek kişiler şöyle tanımlanmıştır: “1Ocak 1951’den önce meydana gelen olaylar sonucunda ve ırkı, dini, tabiiyeti,belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşünceleri yüzünden, zulmeuğrayacağından haklı sebeplerle korktuğu için vatandaşı olduğu ülkenin dışındabulunan ve bu ülkenin korumasından yararlanamayan, ya da söz konusu korkunedeniyle, yararlanmak istemeyen; yahut tabiiyeti yoksa ve bu tür olaylarsonucu önceden yaşadığı ikamet ülkesinin dışında bulunan, oraya dönemeyen veyasöz konusu korku nedeniyle dönmek istemeyen” kişi.
Sığınmacı, mülteci olmak için başvuran ya da başvurabilecekolan ya da mülteci statüsü henüz karara bağlanmamış kişilerdir. Bu kişilere demültecilere tanınan hakların birçoğu tanınmaktadır.
İnsan Ticareti
“İnsan ticareti, kuvvet kullanarak veya kuvvet kullanmatehdidi ile veya diğer bir biçimde zorlama, kaçırma, hile, aldatma, nüfuzukötüye kullanma, kişinin çaresizliğinden yararlanma veya başkası üzerindedenetim yetkisi olan kişilerin rızasını kazanmak için o kişiye veya başkalarınakazanç veya çıkar sağlama yoluyla kişilerin istismar amaçlı temini, bir yerdenbir yere taşınması, devredilmesi, barındırılması veya teslim alınması anlamınagelir. İstismar terimi, asgari olarak, başkalarının fuhuşunun istismaredilmesini veya cinsel istismarın başka biçimlerini, zorla çalıştırmayı veyahizmet ettirmeyi, esareti veya esaret benzeri uygulamaları, kulluğu veyaorganların alınmasını içermektedir”
mağdurların başka şehirlere ya da köyden kente getirilmesisöz konusu olabilir bu duruma “iç insan ticareti” denmektedir. Bu yerdeğiştirme nedeniyle, ister mağdurlar ülkelerarası ister şehirlerarası yerdeğiştiriyor olsun, insan ticareti göç kavramının altında sınıflandırılabilecekbir kavramdır. Bununla birlikte, insan ticaretinin zorlama, tehdit ve emeğin vebedenin ağır sömürüsü unsurları, onun geniş göç sınıflaması içindeki özgünyerini belirleyen özellikleridir.

TÜRKİYE’DEKİ SOSYAL YARDIM KURULUŞLARININ GENEL YAPILANMASI
Giriş bölümünde de belirttiğimiz gibi, nüfus artışı, kırdankente iç göç ve endüstrileşmenin genç nüfus gruplarına yeterli istihdamyaratamaması sürecinde sosyal yardımlara duyulan ihtiyaç artmıştır. Bununlabirlikte kent yaşamı, birey ve grupların sosyal ve bireysel yaşantılarındadeğişiklikler yaratmış ve yeni hedef kitlelere yönelik sosyal hizmetleregereksinimler artmıştır. Bu durum sosyal yardımlar ve sosyal hizmetlerde yeniyapılanmaları gerektirmiştir.
Kısa Yakın Tarih
Ülkemizde yardıma muhtaç gruplar için çeşitli sosyal yardımörgütlenmelerinin Osmanlı’ya kadar geri giden bir tarihi olsa da yoksullukladevlet politikası olarak mücadele gibi kapsamlı bir yaklaşımgeliştirilememiştir.
Yoksulluğa ilk ciddi sosyal politika müdahalesi, 1976yılında 2022 sayılı yasa ile yürürlüğe giren gelir programıdır. Bu program, 65yaşını geçmiş, muhtaç yaşlı yoksullara ve engellilere minimum gelir hakkıvermekte ve söz konusu gelirlerin defterdarlıklar aracılığıyla dağıtımını öngörmektedir
İkinci sosyal politika müdahalesi ise Sosyal Yardımlaşma veDayanışmayı Teşvik Fonudur.
kamudaki sosyal yardımların dört ana işlevi ve bir temelçalışma prensibi vardır. Bu dört ana işlev kısaca aşağıda listelenmiştir:
a. Gelir dağılımı adaleti
b. Yoksullukla mücadele
c. Üretim ve istihdamın artırılması
d. İstihdam ile sosyal entegrasyonun pekiştirilmesi
Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğünün görevleri ise 3/6/2011tarihli ve 633 sayılı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat veGörevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile aşağıdaki gibi tanımlanmıştır:
a. Yoksullukla mücadele ve sosyal yardımlar alanında ulusaldüzeyde uygulanacak politika ve stratejilerin oluşturulması çalışmalarınıkoordine etmek, belirlenen politika ve stratejileri uygulamak, uygulanmasınıizlemek ve değerlendirmek.
b. 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı TeşvikKanununun amaçlarını gerçekleştirmek ve uygulanmasını sağlamak için gerekliidarî ve malî tedbirleri almak.
c. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonunungelirlerini zamanında toplamak, toplanan gelirlerin yerinde, zamanında veihtiyaçlara göre kullanılmasını sağlamak.
d. 3294 sayılı Kanun hükümlerine göre kurulan vakıflarınharcamalarını, iş ve işlemlerini araştırmak, incelemek, izlemek ve denetlemek,görülen aksaklıklarla ilgili gerekli tedbirleri almak, vakıfların çalışma usulve esasları ile sosyal yardım programlarının ölçütlerini belirlemek.
e. Mevzuatta kamu kaynaklarıyla yardım yapılması öngörülenkişilere aylık, tazminat, ücret, yardım veya başka bir ad altında yapılacak hertürlü sosyal yardımın ödenmesi ve anılan yardım ve ödemelerin veri tabanınaişlenerek izlenmesi ile ilgili işleri diğer birimler ve ilgili kamu kurum vekuruluşları ile işbirliği içinde yerine getirmek; diğer kamu kurum vekuruluşları tarafından yapılmakta olan her türlü sosyal yardım ve ödemelerinveri tabanında izlenmesine ilişkin işlemleri yürütmek.
f. Yoksullukla mücadeleye ve Genel Müdürlüğün görev alanınagiren diğer konulara ilişkin olarak araştırma ve incelemeler yapmak, projehazırlamak ve uygulamak.
g. Yoksullukla mücadele alanında uluslararası gelişme veuygulamaları izlemek, değerlendirmek, ülkemiz açısından yararlı görülenmodelleri uygulamaya koymak.
h. Sosyal Yardımlar Bilgi Sistemi ile ilgili işleriyürütmek.
i. Sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürünü kökleştiriciçalışmalar yapmak, geniş kitleleri kapsayan yardım kampanyalarını koordineetmek ve desteklemek.
j. Bakan tarafından verilen benzeri görevleri yapmak.
Aile Yardımları ve Süreli Yardımlar Daire Başkanlığı
Aile ve süreli yardımlar daire başkanlığı aile ve bubağlamda kadın, çocuk, genç gibi çeşitli hedef gruplara verilecek yardımlarınsosyal politika düzeyinde belirlenmesine katkı vermekle, ve çeşitli sosyalyardımların dağıtılmasını koordine etmekle yükümlüdür. Daire başkanlınıngörevleri aşağıdaki gibi
tanımlanmıştır.
a. “Asgari Gelir Desteği ve hak temelli sosyal yardımlarkonusunda çalışmalar
yapmak, programlar geliştirmek ve uygulamak.
b. Aile yardımlarının norm ve standartlarını belirlemek,objektif kriterler geliştirmek ve bunları Fon Kurulunun onayına sunmak.
c. Şartlı Eğitim ve Sağlık Yardımlarını yürütmek.
d. Gerekli devir işlemlerini müteakip 11/8/1941 tarihli ve4109 sayılı Asker Ailelerinden Muhtaç Olanlara Yardım Yapılması Hakkında Kanunkapsamındaki iş ve işlemleri yürütmek.
e. Süreklilik arz etmeyen ve Sosyal Yardımlaşma ve DayanışmaVakıflarınca yürütülen sosyal yardım programlarının norm ve standartlarınıbelirlemek, objektif kriterler geliştirmek ve bunları Fon Kurulu’nun onayınasunmak.
f. Vakıfların ödeme gücünü aşan ve Genel Müdürlükten talepedilen yardım taleplerini değerlendirmek, yardımların yerinde, zamanında,eksiksiz olarak yapılmasını sağlamak ve eksiklikleri gidermeye yöneliktedbirleri almak.
g. Muhtaç aile bireylerine eğitim-öğretim imkanısağlanmasına yönelik tedbirleri almak.
h. Muhtaç ailelerin gıda ve giyim gereksinimlerininsağlanmasına yönelik gerekli tedbirleri almak ve bu yardımları yönetmek.
i. Yakacak yardımları ile ilgili iş ve işlemleri ilgilikurumlarla işbirliği içinde yürütmek ve Vakıflardan gelen taleplerideğerlendirmek.
j. Barınma yardımları kapsamında Vakıfların ödeme gücünüaşan talepleri değerlendirmek.
k. Her ne suretle olursa olsun Türkiye’de bulunan muhtaçyabancılara yapılacak sosyal yardımların usul ve esaslarını belirlemek, bukonuda Kuruma gelen yardım taleplerini incelemek, değerlendirmek ve bu konudaher türlü tedbiri almak.
l. İhtiyaç duyulması halinde Fon Kurulunca belirlenecek olanyeni yardım programlarının usul ve esasları belirlemek.
m. Afet ve benzeri olağanüstü sebeplerle muhtaç duruma düşenkişilerin gıda, giyim, barınma ve benzeri ihtiyaçlarının karşılanmasına yöneliktedbirleri almak.
n. Uygulanan sosyal yardım programlarının takibini yapmak”
Sağlık ve Yaşlı-Engelli Yardımları Daire Başkanlığı
Sağlık ve Yaşlı- Engelli Yardımları Daire Başkanlığı muhtaçdurumdaki yaşlılara ve engellilere sağlanacak yardımların sosyal politikadüzeyinde belirlenmesine katkı vermekle, ve bu yardımların, miktarını,içeriğini ve verilme şartlarını belirlemeye katkı verme ve dağıtımını koordine etmekleyükümlüdür
Sağlık ve Yaşlı- Engelli Yardımları Daire Başkanlığınıngörevleri Bakanlık tarafından aşağıdaki gibi tanımlanmıştır.
a. “Genel Sağlık Sigortası kapsamında primi devlettarafından karşılanacak kişilere ilişkin iş ve işlemleri yürütmek.
b. Genel Sağlık Sigortası kapsamında yapılacak olan GelirTestine yönelik iş ve işlemleri yürütmek.
c. Muhtaç ailelerin sağlık hizmetlerine erişimini sağlamayayönelik gerekli tedbirleri almak ve sağlık yardımlarını yönetmek.
d. Vakıfların ödeme gücünü aşan ve Sosyal GüvenlikKurumlarınca karşılanmayan sağlık giderlerine ilişkin standartları belirlemekve Vakıflardan gelen talepleri değerlendirmek.
e. Özürlülere yönelik destek programlarının usul veesaslarını belirlemek ve Fon Kurulunun onayına sunmak.
f. Yaşlılara yönelik destek programlarının usul veesaslarını belirlemek ve Fon Kurulunun onayına sunmak.
g. Gerekli devir işlemlerine müteakip 2022 sayılı Kanunçerçevesinde yaşlılık, özürlü ve özürlü yakını aylığı bağlanması ile ilgiliişlemlerin yerine getirilmesini sağlamak.
h. Gerekli devir işlemlerine müteakip 2828 sayılı Kanunçerçevesinde Evde Bakım Aylığı bağlanması ile ilgili iş ve işlemleri yürütmek.
i. Uygulanan düzenli yardım programlarının takibini yapmak.
j. İhtiyaç duyulması halinde Fon Kurulunca belirlenecek olanyeni düzenli yardım programlarının usul ve esasları belirlemek”
Kaynak Yönetimi ve Vakıf Hizmetleri Daire Başkanlıkları
Bu iki daire başkanlığı kısa yakın tarih bölümündebahsettiğimiz, devletin yoksullukla mücadeledeki sosyal yardım politikalarınınuygulama temelini oluşturan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu ileilgilidir.
Proje destekleri aşağıdaki altı tema içinde toplanmıştır.
1. Gelir Getirici Proje Destekleri , yoksul vatandaşlarınekonomik olarak üretken hale gelmesi ve sürdürülebilir gelire ulaşmalarıamacıyla “kentsel alanda iş kurmaya yönelik, kırsal alanda yöre şartlarınauygun, sürdürülebilir faaliyetlere yönelik gelir getirici proje destekleridir.Kişi başına en fazla 15.000 desteksağlanmaktadır. Gelir getirici projelerde geri dönüşler ilk iki yıl ödemesiz,sonraki altı yıl altı eşit taksit şeklinde sekiz yıl faizsiz olarakuygulanmaktadır
2. Kırsal Alanda Sosyal Destek Projesi (KASDEP) Destekleri,özellikle kırsal alanda yerel kalkınma faaliyetlerini desteklemek içingeliştirilmiştir. SYDV aracılığıyla uygulanır. KASDEP çerçevesinde, TarımsalKalkınma Kooperatiflerine (en az 50-en fazla 100 üyeden oluşan) hayvancılıkalanında ekonomik faaliyeti arttırma, kırsal kesimde gelir seviyesiniyükseltme, istihdamı artırma, üretilen ürünleri mahallinde değerlendirme vepazarlama konularında maddi ve teknik destek verilmektedir. KASDEP önceki genelmüdürlük inisiyatifinde 2003 yılında başlamış halen devam etmektedir.
3. Sosyal Hizmet Proje Destekleri, sokakta çalışan/yaşayançocuklar, engelliler, yaşlılar, korunmasız kadın ve erkekler, işsiz gençler veyoksullar için sunulan düşük maliyetli sosyal hizmetlerin yaygınlaştırılmasınıamaçlamaktadır. Proje bağlamında, toplum merkezleri gibi sosyal amaçlımerkezlerin kurulması veya mevcut merkezlerdeki programların çeşitlendirilmesidesteklenmektedir
4. İstihdam Eğitimi Proje Destekleri, kadın ve gençlereyönelik mesleki eğitim programlarının açılmasını destekler, desteğin temelamacı istihdamı arttırmaktır.
5. Geçici İstihdam Proje Destekleri, geçişi istihdamayönelik işgücü talebine, yoksul işsizlerin yönlendirilmesi amacıyladüzenlenmiştir.
6. Toplum Kalkınması Proje Destekleri, “Toplum kalkınmasıprojelerinin amacı entegre bir yaklaşımla birbirini tamamlayıcı birden fazlaprojenin birlikte uygulanması veya çeşitli çalışmalar ile gelir getirici,eğitim içerikli veya sosyal hizmet projelerinin birlikte uygulanabilmesineolanak tanımasıdır”
Diğer Daire Başkanlıkları
Yönetim Hizmetleri Daire Başkanlığı, Sosyal Yardımlar GenelMüdürlüğünün bürokratik işlemlerin yürütüldüğü ana birimdir. Bu dairebaşkanlığı, genel müdürlüğün personel işlemlerini, hizmet içi eğitimlerini, hertürlü alım, satım ve mali işlemlerini, evrak düzenlemesini ve arşiviniyürütmekle, ve bilgi edinme kanunu çerçevesinde bilgilenme taleplerinikarşılamakla yükümlüdür.
Araştırma-Geliştirme ve Tanıtım Daire Başkanlığı, SosyalYardımlar Genel Müdürlüğünün AR-GE (araştırma – geliştirme) ve bilişimfaaliyetlerinden yükümlüdür. Genel Müdürlüğün bilimsel ve teknolojik yönünübelirler ve uygular. Yoksullukla mücadelede bilimsel bilgi üretimini veteknolojinin kullanımı sağlamakla yükümlüdür.
Uluslararası ve Gönüllü Kuruluşlarla İşbirliği DaireBaşkanlığı, sosyal yardımlar sunan sivil toplum kuruluşları ve yerelyönetimleri izlemek ve incelemek, ve yine bunlarla işbirliği ve eşgüdümüdüzenlemek amacıyla faaliyet gösterir. Ayrıca uluslararası kuruluşlarlaişbirliğini geliştirmekten sorumludur.
Şehit Yakınları ve Gaziler Dairesi Başkanlığı
Bu dairenin başlıca görevleri şunlardır: ulusal politika vestratejilerin belirlenmesine yönelik çalışmaları koordine etmek; şehityakınları ile gazilere yönelik sosyal hizmet ve yardım faaliyetlerini yürütmek;bu alanda ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile gönüllü kuruluşlar arasındaişbirliği ve koordinasyonu sağlamak. Gazilerin toplumsal hayata adaptasyonu,tedavi ihtiyaçlarının karşılanması, istihdam sorunlarının giderilmesi ve sosyalgüvenlik haklarının geliştirilmesi amacıyla çalışmalar yürütmek. İlgilimevzuatı çerçevesinde şehit ve gazi yakınlarının öncelikli istihdamına yönelikuygulamaları koordine etmek” (
YENİ HEDEF KİTLELERE YÖNELİK SOSYAL HİZMET KURULUŞLARININGENEL YAPILANMASI
Evsizlere Yönelik Hizmet Sunan Kuruluşlar
Beyoğlu Kaymakamlığı Evsizler Evi
Beyoğlu Evsizler Evi 2003 yılında Beyoğlu KaymakamlığıSosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından kurulmuştur. Evsizler eviprojesinin “amacı kalacak bir yeri ve bakacak kimsesi olmayan sokakta yaşamakzorunda kalmış yetişkinlerin (18 yaş üstü) barınma, yeme-içme, giyinme, sağlıkgibi her türlü ihtiyaçlarını geçici olarak karşılamaktır”
Bursa Büyükşehir Belediyesi Barınma Evi
2011 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi, her yıl Kasım ileNisan ayları arasında hizmet verecek, 150 kişi kapasiteli bir barınma eviaçmıştır. Burada da yukarda belirttiğimiz hizmetler sağlanmaktadır.
Evsizlere Yönelik Diğer Hizmetler
Ayrıca mevsimlik olarak belediyelerin evsizlere tahsisettiği mekânlarda evsizlere yönelik barınma hizmeti sunabilmektedir. Örneğin,İstanbul Büyükşehir Belediyesi kimi zaman spor salonlarını kış boyuncaevsizlere tahsis etmektedir. Bu şekilde yıllık 200 ila 700 arasında evsizvatandaşa barınak sağlanabilmektedir.
Afetzedelere Yönelik Yardım ve Sosyal Hizmet SunanKuruluşlar
Türkiye Kızılay Derneği
Bu dernek uluslararası bir insani yardım kuruluşudur. Buderneğin tarihi Osmanlı dönemine 11 Haziran 1868 tarihinde İstanbul'da kurulmuşolan Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti’ne kadar uzanır. Adındanda anlaşılabileceği gibi savaşta yaralanan askerlere yardımlar içinkurulmuştur. Kurum Gerek ülke sınırları içinde gerek dışında afet yönetimi veafetzedelere yardım Kızılay’ın başlıca faaliyet alanlarından biridir.
“Afetler ve acildurumlarda psikososyal müdahale, afetler sonrasında etkilenen bireylerin,normal yaşantılarına geçiş sürecini hızlandırmaya ve toplumun var olangereksinimlerini tespit ederek; gelecekte ortaya çıkması olası afetlerle başaçıkma, müdahale edebilme kapasitesinin ve iyileşme/toparlanma becerilerininarttırılasına ve yardım çalışanlarının desteklenmesine yönelik etkinlik vehizmetler bütünü olarak ifade edilir”
Türkiye Deprem Vakfı
Bu kuruluşun temel amacı; ülkemizin ve halkımızın depremdengöreceği can ve mal kaybını en aza indirebilmektir. Bu bağlamda kuruluşun özelamaçları ve ana faaliyet alanları şöyle özetlenebilir:
a. Ülke içindeki ve dışındaki ilgili bilimsel, özel ve kamukuruluşları ile işbirliği yapmak, etkinliklerini her bakımdan desteklemek,
b. Konu hakkında seminerler, sempozyumlar, konferanslar v.b.düzenlemek, bilimsel ve teknik araştırmalarda bulunan kişi ve kurumlarıdesteklemek ve burslar vermek,
c. Konu hakkında bilimsel bilgi üretimi desteklemek depremmühendisliği bilgi ve mesleğinin gelişmesini, ve toplumda benimsenmesini sağlamak,
d. Depreme karşı koruyucu önlemler ve deprem öncesi vesonrasında alınması gereken önlemler konularında vatandaşları bilinçlendirmek,tedbirli ve hazırlıklı bulunmalarını sağlamak,
e. İlgili mevzuat dahilinde, her seviyede eğitim-öğretimkurum ve kuruluşlarının kurulması, işletilmesine ve kurslar açılmasınıdesteklemek,
f. Depreme dayanıklı bina tasarım ve uygulama hizmetlerinde,danışmanlık, gözetim ve denetim yapmak, kalite kontrol ve teknik elemanlarınyetenekleri hususunda belge ve sertifikalar vermektir.
Arama Kurtarma Derneği (AKUT)
1996 yılında kurulan derneğin amacı arama kurtarma konusundafaaliyet gösterecek uzman ve gönüllülük prensibiyle çalışan ekiplerinkurulmasıdır.
Derneğin misyonu şöyle tanımlanmıştır: “Dağ ve doğakoşullarında meydana gelen kaybolma ve kaza olaylarında, deprem, sel gibi doğalafetlerde ve büyük kazalarda, tamamen gönüllü olarak, amatör bir çalışma veprofesyonel bir yaklaşım ile, başı dertte olan kişilere en kısa sürede ulaşmak,yardım için gereken en uygun koşulları yaratmak, doğru arama ve kurtarmaçalışması yaparak, kazazedelere temel ilkyardım desteğini sağladıktan sonraemniyetli ortam koşullarına nakillerini sağlamak ve bu tür olaylarda cankaybını en aza indirmek ve arama kurtarma konularında toplumu bilgilendirmekderneğimizin temel amacıdır
AKUT’un üç ana faaliyet alanı vardır:
a. Arama kurtarma: deprem, sel çığ, boğulma gibi olaylardaarama ve kurtarma hizmeti sunar
b. Seminerler konferanslar: Konusuyla ilgili seminer vekonferans düzenler
c. Eğitimler: Afetlerde yardıma eleman yetiştirmeye yönelikdört ana eğitim programı vardır.
Bunlar aşağıda listelenmiştir:
• Afetlere Giriş ve Afet HazırlıkOrganizasyonu
• Enkaza ilk müdahale ve tahkimat
• Acil durum yönetici eğitimi
• Yangın güvenliği eğitimi
Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK), Genel Maden İşçileriSendikası ve Jandarma Arama Kurtarma
Bu kuruluşlar asıl faaliyet alanları maden işçileri vesendikacılık olan kuruluşlardır. Ancak deprem ve göçük gibi olaylarda sadecemaden isçilerini değil enkaz altında kalan tüm vatandaşları kurtarmak içinçalışırlar. Jandarma Arama Kurtarma (JAK) ise genelde jandarmanın sorumluolduğu yerler de yani kırsal bölgelerde arama kurtarma faaliyeti gösteren biraskeri birimdir. Ancak doğal afetlerde JAK da nerede olursa olsun faaliyettebulunmaktadır.
Madde Bağımlılığı ile Mücadelede Hizmet Veren Kuruluşlar
Madde bağımlıyla mücadele de kamu kuruluşları ağırlıklı birrol üstlenmişlerdir. Bu kamu kuruluşlarının en eskisi birazdan inceleyeceğimizAMATEM’dir. Bir diğer önemli kamu kuruluşu ise EGEBAM’dır.
Ankara Alkol ve Madde Bağımlılığı Araştırma, Tedavi veEğitim Merkezi (AMATEM)
AMATEM 1983 yılında Bakırköy Ruh Sağlığı ve SinirHastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde alkol ve maddebağımlılarına yönelik, hizmet veren ve bu konuda araştırmalar yapan bir merkezolarak kurulmuş ve halen faaliyetlerini sürdürmektedir. AMATEM ülkemizin bualandaki en büyük resmi kuruluşudur.
Ege Üniversitesi, Çocuk ve Ergen Alkol Madde BağımlılığıAraştırma ve Uygulama Merkezi (EGEBAM)
AMATEM’den farklı olarak EGEBAM madde bağımlılığı ilemücadele de hedef kitlesini çocuklar ve gençler olarak belirlemiştir. EGEBAM’inmadde bağımlısı çocuk ve gençlere doğrudan hizmet sunar, yani tanı yataklı veayakta tedavi, poliklinik ve tedavi sonrası izleme hizmetlerinde bulunur;ayrıca ailelere danışmanlık hizmeti sağlar.
UMUD Madde Bağımlılığı ile Mücadele Derneği
UMUD madde bağımlılığı ile mücadele için 2005 yılındakurulmuş bir dernektir. Derneğin amacı ve ana faaliyet alanı bağımlılarıntedavi edilmesidir. Bu amaçla dernek bağımlının tedavi kurumuna yani AMATEM’eulaşmasına yardım etmektedir. İlaveten, dernek konuyla ilgili ailelere,gençlere ve çocuklara yönelik eğitim faaliyetleri de yürütmektedir.
Türkiye Yeşilay Cemiyeti (Yeşilay)
Derneğin amacı, yurdumuzda ahlâkî ve kültürel bir kalkınmaatmosferi içinde içki, uyuşturucu ve sigara bağımlılığı gibi toplum vegençliğin beden ve ruh sağlığını tahrip eden bağımlılıklar yanında, kumar,fuhuş̧, internet ve ekran bağımlılığı gibi gençliğe ve topluma zarar verenbütün zararlı alışkanlıklarla mücadele etmek, milli kültürüne bağlı nesilleryetiştirmek amacı ile kurulmuştur”. Derneğin faaliyetleri arasında bağımlılaradoğrudan sunulan hizmetler yer almamaktadır, ancak dernek madde bağımlılığıkonusunda ve amacı doğrultusunda çeşitli bilgilendirme faaliyetleri düzenlemek,ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği ve lobicilik yapmaktır.
YABANCILARA YÖNELİK SOSYAL HİZMET KURULUŞLARININ GENELYAPILANMASI
Mülteci ve Sığınmacılara Yönelik Hizmetler
Yani sığınma talebi yapıldığına sığınmacının korunmasısorumluluğu geldiği ülkeye değil vardığı, sığınma talep ettiği ülkeyeyüklenmiştir. Bu nedenle imzacı her ülke bir sığınmacılık mültecilik prosedürügeliştirmekte yükümlüdür. Bu prosedürlerin oluşturulmasında ve uygulanmasındaBirleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) destekleyici veuygulayıcı role sahiptir.
Mültecilik Sığınma Başvurusu
Avrupa ülkelerinden gelenler Türkiye’ye mültecilikbaşvurusunda bulunabilirler. Avrupa dışından iltica etmek amacıyla Türkiye’yegelmiş olanlar, üçüncü bir ülkeye mülteci olarak kabul edilmek için BMMYKofisine başvururlar. Bu kişisiler BMMYK başvurularına paralel olarak, aradakisüre zarfı için Türk makamlarına geçici sığınma başvurmalıdırlar. Emniyet’ebaşvuran sığınmacılar kendilerine gösterilen ilde (uydukent) ikamet etmekzorundadırlar.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK)
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK)bürosu, 14 Aralık 1950’de Birleşmiş Milletler Genel Meclisi tarafındanmültecilere yardım ve koruma sağlamak amacı ile yapılan farklı girişimlerdenbiri olarak kurulmuştur. Kurulduğu sıradaki asıl odağı İkinci Dünya Savasınınsonucunda ortaya çıkan 1.2 milyon Avrupalı mülteciyi üçüncü ülkeyeyerleştirmekti.
BMMYK Görev Beyanı: “Birleşmiş Milletler mülteci örgütü olanBMMYK, BM tarafından dünya çapındaki mültecileri korumak için yapılanuluslararası hareketleri düzenlemek, liderlik etmek ve mülteci sorunlarınıçözmekle yetkilendirilmiştir.
BMMYK, insan haklarının korunmasında ve tartışmalarınbarışçı bir şekilde çözülmesinde etken olan koşulların yaratılması için,devletler ve diğer kurumları destekleyerek, zorla yerinden edilme vakalarınıazaltmayı amaçlamaktadır.
BMMYK, ırk, din, politik düşünce ve cinsiyet ayrımıyapmaksızın ve tarafsız bir şekilde mültecilere ve diğer insanlara ihtiyaçlarıdoğrultusunda koruma ve yardım sağlamaktadır. BMMYK, bütün faaliyetleriarasında en çok çocukların ihtiyaçlarını karşılama ve kadın eşitliğiniyükseltme çabası içindedir.
BMMYK, mülteciler ve yerinden edilmiş insanlar adına yaptığıfaaliyetlerle aynı zamanda Birleşmiş Milletler'in kuruluş amaçlarını destekler;ulusal barış ve güvenliği sağlamak; ülkeler arasında dostça ilişkileroluşturmak; insan haklarına saygı ve temel özgürlükleri desteklemektir”.
Bu uluslararası Kurumun Türkiye Misyonun verdiği hizmet veyardımlarsa, aşağıdaki başlıklar altında incelenebilir:
1. Mülteci Statüsünün Belirlenmesi: Kuruluş amacı dahlindekurum, 1951 sözleşmesine taraf ülkelerin sığınma ve mültecilik prosedürügeliştirmesine bu prosedürü uygulamışına yardım eder; konuyla ilgi esnekprensipler geliştirir.
2. Sağlık Yardım
3. Eğitime Yönlendirme
4. Mali Yardım
5. Psiko-Sosyal Destek
6. Soysal Danışmanlık
7. Barınma Yardımı
Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD)
Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD), din,dil, ırk ve politik görüş farklılığı ayırt etmeksizin sığınmacı ve göçmenlerininsan haklarını gözetmek amacıyla 22 Aralık 1995'te kurulmuştur.
İnsan Kaynağını Geliştirme Vakfı (İKGV)
1988 yılında kurulan vakıf “nüfus ve kalkınma alanlarında,savunuculuk, eğitim ve hizmet sunumu yoluyla insan kaynağının, özellikle kadın,genç ve çocukların yetkinleştirilmesi için çalışmalar yapmaktadır” . Mültecilik konusundaki esas çalışması iseMülteci ve Sığınmacılara Psiko-Sosyal Destek Projesi’dir.
Helsinki Yurttaşlar Derneği
Helsinki Yurttaşlar Derneği, “temel hak ve özgürlükler,barış, demokrasi, çoğulculuk alanlarında çalışmalar yapan bir sivil toplumkuruluşudur. Siyasi partiler, hükümet ve devletlerden bağımsız olarak çalışanHelsinki Yurttaşlar Derneği (hYd) uluslararası sözleşmelerle belirlenen barış,insan hakları, çevreyi tahrip etmeyen bir ekonomi, demokrasi ve hukukunüstünlüğü gibi evrensel değerlerin hayata geçirilmesini ve sivil tabandayaygınlaştırılmasını hedefler.


İnsan Ticareti Mağdurlarına Hizmet Veren Kuruluşlar
Yasal Çerçeve
Aralık 2000 tarihinde Palermo’da ülkemizce de imzalanan veonay işlemleri tamamlanan “Sınıraşan Örgütlü Suçlara Karşı BM Sözleşmesi” veeklerini teşkil eden “Kara, Deniz ve Hava Yoluyla Göçmen Kaçakçılığına KarşıProtokol” ile “İnsan Ticaretinin, Özellikle Kadın ve Çocuk TicaretininÖnlenmesine, Durdurulmasına ve Cezalandırılmasına İlişkin Protokol”e uygunolarak 4771 sayılı TCK’nın 201. maddesine, insan ticaretiyle ilgili 201/bmaddesi eklenmiştir.
Bu maddeye göre, insan ticaretini içeren suçlardan biriniişleyen kişiye 5-10 yıl, 18 yaşını doldurmamış çocukların belirtilenmaksatlarla tedarik edilmeleri, kaçırılmaları, bir yerden diğer bir yeregötürülmeleri veya sevk edilmeleri veya barındırılmaları hallerinde suça aitaraç fiillerden hiçbirisine başvurulmuş olmasa da faile belirtilen cezalarınverilmesi öngörülmüştür. Yukarıda belirtilen suçlar örgütlü olarak işlendiğitakdirde faillere verilecek cezalar bir kat artırılmaktadır.
Ulusal Yönlendirme Mekanizması
Ulusal mekanizma Türkiye’de insan ticaretiyle mücadele ileilgili aktörlerin insan ticareti mağdurunun tespit, korunma ve gönüllü geridönüş sürecini, ilaveten insan ticaretini önleme faaliyetlerini içerir.
Uluslararası Göç Örgütü (IOM) ve Türkiye’de İnsanTicaretiyle Mücadeleye İlişkin Faaliyetleri
1951 yılında kurulan Uluslararası Göç Örgütü (IOM) liderhükümetlerarası organizasyon olarak; hükümetler, hükümetlerarasıorganizasyonlar ve sivil toplum örgütleriyle çok yakın bir şekilde göç alanındaçalışmaktadır.
İnsan Ticareti Mağdurlarına Yönelik Sığınma Evleri
Türkiye’de insan ticaretiyle mücadele amacıyla iki sığınmaevi bulunmaktadır. Her iki sığınma evi de sadece insan ticaretine maruz kalmışkadınlara hizmet sağlayan kuruluşlardır.

Kadın Dayanışma Vakfı
Kadın Dayanışma Vakfı, Mayıs 1993’te kurulmuş olan bir siviltoplum örgütüdür. Vakfın kökeni 1987 yılında bir grup aktivist kadın tarafındanoluşturulmuş olan “Kadın Tartışma Grubu”na dayanmaktadır.
Vakfın resmen kurulmasından önce, Ekim 1991’de, Ankara’daAltındağ Belediyesi ile işbirliği çerçevesinde bir Kadın Danışma Merkeziaçılmıştır. O tarihten itibaren, bir kadın kuruluşu olarak Vakıf, ülkedekibirçok ilke imza atmıştır. 1993 yılında Altındağ Belediyesi işbirliği ileaçılan Türkiye’nin ilk bağımsız Kadın Sığınağı da bunlardan biridir.
Vakfın insan ticaretiyle mücadele faaliyetlerini iki gruptatoplanabilir.:
a. Sığınak: “Kadın Dayanışma Vakfı 2005 yılında İçişleriBakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Uluslararası Göç Örgütü ve Ankara BüyükşehirBelediyesi ile işbirliği yaparak kadın ticareti mağdurları için bir sığınakaçmıştır. Sığınak 12 kadın ve çocuk kalabilecek şekilde düzenlenmiştir”Sığınakta sadece barınma değil, danışmanlık, pisko-sosyal destek hizmeti desunmaktadır.
b. Farkındalık yaratmak: Vakıf insan ticaretini önlemek içinkamuoyuna yönelik farkındalık artırıcı bilgilendirme faaliyetlerigerçekleştirmektedir.

İnsan Kaynağını Geliştirme Vakfı
“İKGV’nin 2003 yılında geliştirdiğiprogramın genel amacı; insan ticareti ile mücadele konusunda süre gidenuluslararası çabalara katkıda bulunmak ve Türkiye’nin konuyla ilgili ulusalkapasitesini geliştirmenin yanısıra, Türkiye’de yaşayanların insan ticaretihakkında farkındalığını arttırmak ve mağdurlara destek sağlamaktır. Buçerçevede İKGV: İnsan ticareti mağdurlarına destek programı kapsamında Emniyetgüçleri ile işbirliği içerisinde mağdurlara ülkelerine güvenli geri dönüşleriöncesi konaklamalarını sağlamış, bu süreçte her türlü sağlık ve sosyalgereksinimlerini karşılamış; çeşitli uluslararası toplantılara katılarak hemTürkiye’de yapılan çalışmaları aktarmış, hem de yeni işbirlikleri kurmuş; yurtiçinde düzenlediği toplantılarla, insan ticareti ile mücadelede görev almasıbeklenen tarafların farkındalığını artırmış ve bilgilendirmiştir”












 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst