Aöf Halk Hikayeleri Dersi 1.Ünite Özeti

AOFDESTEK

ADMİN
Yönetici
Admin
Katılım
9 Şub 2011
Mesajlar
6,041
Tepkime puanı
25
Puanları
48
Bölüm:
İşletme
Şehir:
Bursa
Halk Hikayeleri dersi 1.ünite özetidir.

Halk Hikayeleri Tanımı ve Özellikleri
Hikâye kelimesi ilk defa 9. yüzyılda al-Cahiz tarafından kullanılmıştır.
Hikâye anlatma ve dinleme geleneği Türklerde ilk dönem törenlerde karşımıza çıkar. Bilhassa sığır ve şölen/şeylan törenlerinde… Anlatıcıların ilk örnekleri ozanlar ve kopuzcularolmalıdır.
Doğu Anadolu Bölgesi’nde serküşte, Çukurova’da bozlak adı verilen hikâyeli türkülerin halk hikâyeleri arasında sayılabilir. Bunlara şiirsiz kara hikâyeler ve koçakların maceralarını konu alan metinleri de dahil etmek gerekir.

Kol: Hikâye, destan gibi metinlerdeki farklı bölümlere verilen ad (=bab).
Otto Spies adlı Alman Türkolog, halk hikâyesini “bir sevgiliyi elde etme yolundaki maceraları anlatan masal” olarak tanımlamış.

Halk Hikâyelerinin Özellikleri
Şekil Özellikleri
Halk hikâyeleri nazım ve nesir karışımı anlatmalık türlerdir. Bu yönleriyle masal, efsane ve fıkradan ayrılırlar. Halk hikâyelerinin değişmeyen kısımları manzum olanlardır. Manzum parçalar çoğunlukla hece ölçüsüyle söylenirler. Usta anlatıcılar 7,8 ve 11 heceli şiirlere ağırlık verirler. Mensur kısımlarda ise konuya sadık kalınmak suretiyle değişiklikler yapılabilmektedir. Metnin aslında olmayan ancak anlatıcının dahil ettiği ek hikâyelere rastlanabilir. Bu ek hikâyelere karavelli denir. Halk hikâyesi anlatma geleneği Doğu Anadolu’ya özgüdür diğer bölgelerde daha az görülür. Bu bölgede anlatılan hikâyelerduvaggapma, peşrov, Selçuk gibi adlarla anılan bir bölümle başlar. Bu bölüm şiirle başlayacaksa en az üç şiir okunması gerekir.
Peşrev: Halk hikâyesi anlatmaya başlamadan önce söylenen mensur ve manzum parçalara verilen addır.
Halk hikâyelerinde şiirler daha çok hikâyenin kahramanları tarafından söylenirler.
Sersuhane: Peşrev, döşeme ve Selçuk gibi, halk hikâyesinde hikâyeye başlamadan önce söylenen manzum anlatılardan biridir. Bu ek bölümlerin, hikâyenin aslında olması şart değildir. Karavelli gibi anlatıcının eklediği parçalardırlar.
Hikâyelerdeki güzel ve çirkin tasvirlerinin dili oldukça ağırdır. Bu metinler seci ve aliterasyonlarla süslenmişlerdir.

İçerik Özellikleri
Konuları genellikle aşk ve kahramanlıktır. Çoğu hikâyenin tarihi olaylarla yakın ilgisi vardır. Gerçek olayların yanında olağanüstülüklere de yer verilir. Kahramanlar genellikle ailenin tek çocuğudur. Dünyaya gelişleri olağanüstüdür. Padişah ve vezirin çocuğu olmaz. Olağanüstü şekilde çocuk sahibi olurlar.
Kahramanların âşık olma biçimleri:
Bade içme yoluyla âşık olma: kahraman rüyasında gördüğü pirin elinden bade içer. Pir dolusu bade, rüyada içilen badenin kahramana şiir söyleme yeteneği vermesine verilen addır.
Kahramanların kardeş olmadıklarını öğrendikten sonra birbirlerine âşık olmaları
İlk görüşte aşk
Resim görerek aşk
Hikâyeleri anlatan özel anlatıcılar vardır. Halk hikâyesi anlatan kişilere hekâtçı, meddah, âşık gibi isimler verilir.
Zorda kaldığında kahramanın yardımına koşan Hazreti Hızır figürüne rastlanır.
Kahramanın atı da kahraman kadar olağanüstülük gösterebilir.
Kahramanlar insanlardan başka diğer canlılar ile de konuşabilirler.
Hikâyelerin başlangıç yeri genellikle Hayber, Herat ve İsfahan’dır. Masal kaynaklı hikâyelerde ise Kaf Dağı, Yemen ve Hindistan tercih edilir (mekân olarak).
Genellikle mutlu sonla biterler.

Halk Hikâyelerinin Kaynakları
Halk hikâyelerinin kökenleri hakkındaki ilk görüş Fuad Köprülü’ye aittir.
-Eski Türk geleneğinden gelen konular: Dede Korkut, Köroğlu
-İslam geleneğinden gelen dini konular: Mevlid, Menkıb-i Seyyid Battal Gazi, Hazreti Ali Cenkleri, Hazreti Hamza’nın Kahramanlıkları, Ebu Müslim Horasani Kıssaları…
-İran geleneğinden gelen konular: Kelile ve Dimne, Sehname…
Pertev Naili Boratav’ın tasnifi:
-Yaşanmış olaylar: Boratav bu başlık altında serküşte, kaside ve bozlak denilen küçük hikâyeleri değerlendirir.
-Âşık hayatları etrafında oluşan hikâyeler: Âşık Garip, 17. yüzyılda yaşamıştır (Garip ile Senem), Âşık Tahir, 17. yüzyılda yaşamıştır (onun hayatı etrafında Tahir ile Zühre hikâyesi oluşmuştur), Cihan, 16. yüzyılda Azerbaycan’da yaşamıştır (Cihan ve Abdullah), Ercişli Emrah, 17. yüzyılda yaşamıştır (Ercişli Emrah ile Selvi Han), Kerem Dede, 17. yüzyılda yaşamıştır (Kerem ile Aslı), Kurbani, 16. yüzyılda Azerbaycan’da yaşamıştır (Gurbani ve Peri), Tufarganlı Âşık Abbas (Tufarganlı Aşıg ve Gülgez Peri)…
Köroğlu menkıbeleri ve bu tipteki diğer menkıbeler: Köroğlu, Bolu civarında yaşamış bir kahramandır.
Klasik manzum hikâyeler: Konularını manzum mesnevilerden alırlar.
Şükrü Elçin’in tasnifi
Türk kaynaklı hikâyeler, Arap-İslam kaynaklı hikâyeler, İran-Hind kaynaklı hikâyeler.
Ali Berat Alptekin’in tasnifi
Türk kaynaklı hikâyeler, Arap-Fars- Hint kaynaklı hikâyeler, Masal-efsane kaynaklı hikâyeler, Âşıkların hayatından kaynaklanan hikâyeler.

Halk Hikâyelerinin Bölümleri
Manzum ve mensur olmak üzere iki temel kısımdan oluşurlar.
Manzum Kısımlar:
Fasıl: Halk hikâyesine başlamadan saz eşliğinde söylenen şiirlere verilen addır.
1- Divan (Divanî): Halk şiirinin aruzlu türlerindendir. Fâilâtün / Fâilâtün / Fâilâtün / Fâilün ölçüsüyle söylenir. En az üş dörtlükten oluşur. İlk dörtük (aaxa), diğer dörtlükler (bbba, ccca, ççça) şeklinde kafiyelenir. Aruzu bilmeyen anlatıcılar 4+4+4+3, 8+7 duraklı nazım şeklini kullanırlar.
2- Tecnis: Kafiyeleri cinaslı kelimelerden bu şiirler türkü olarak okunurlar. Kafiye yapısı koşmadaki gibidir. Örneklemesi en zor türlerden biridir.
3- Tekerleme: Gülünç bir konuyu dinleyicileri heyecanlandırmak için türkü biçimde söylendiği bölümdür. Kafiye şekli koşmada olduğu gibidir.
4- Koşma: Hece ölçüsünün 8 ve 11’li ölçüleriyle söylenir. En az üç dörtlükten oluşur.
5- Destan: En az beş dörtlükten oluşur. Genellikle kahramanlık konuları işlenir.
6- Muamma: Anlatıcının mecliste bulunanlara sorduğu bir sorudan oluşur.
Tapşırma: Şiire son vermek için mahlas söylemektir. Özellikle âşık karşılaşmalarında kullanılır.
Mensur Kısımlar
Halk hikâyelerinin mensur kısımları döşeme adı verilen bir tekerlemeyle başlar.Döşemeye Azerbaycan bölgesinde ustadname, Kars ve civarında sersuhane adı verilir.
Döşeme uzunca bir dua ile devam eder. Hikâye anlatılırken dinleyicilerin ilgisini dikkate alan anlatıcı kimi bölümleri kısaltıp kimi bölümleri uzatarak hikâye anlatmaya devam eder. Hikâye âşık ve maşukun kavuşturulmasından sonra güzelleme ile sona erer. Hikâyenin sonunda okunan güzellemeye Doğu Anadolu Bölgesi’nde toy adı verilir.

Halk Hikâyelerinin Sınıflandırılması
Konuyla ilgili ilk çalışma Macar Türkolog Ignac Kunos’a aittir. Kunos, halk hikâyelerimizi üç başlık altında tasnif eder:
a) Kahramanlık romanları
b) Saz şairlerinin romanları
c) Saz şairlerinin kahrmanlık romanları
Fransız araştırmacı Edmond Saussey, köken konusuna dikkat ederek farklı bir tasnif yapmıştır.
a) Menşe destanları
b) İslami destanlar
c) Saz şairleri etrafında teşekkül eden destanlar.

Kahramanlık Hikâyeleri
A) Köroğlu kolları
İlk kol, Kasab-ı Cömert veya Ayvaz Kolu, Kösenin Kolu, Koca Bey Kolu, Mamaç Bezirgân veya Tekelti Kolu, Demircioğlu veya Telli Nigâr Erzurum Kolu, Kiziroğlu Mustafa Bey Kolu, Bağdat Turna Teli Kolu, Hasan Paşa Silistre Kolu, Hasan Bey-Dağıstan Kolu, Kaytaz Kolu, Kirizoğlu Mustafa Bey Kırım Kolu, Kenan Kolu, Kayseri Kolu, Köroğlu’nun Oğlu Haydar Bey Kolu, Son Kol.
B) Diğer kahramanlık hikâyeleri
a) Köroğlu dairesine bağlı olanlar / Celali Bey ve Mehmet Bey, Kirmanşah
b) Diğer Hikâyeler / Eşref Bey, Salman Bey, Latif Şah, Cihan ve Abdullah, Arslan Bey, Mustafa Bey, Ahmet Han, Şah İsmail, Bey Böyrek, Haydar Bey, Hurşit Bey, Yaralı Mahmut.

Aşk Hikâyeleri
A) Kahramanları hayali olanlar / Mirza-yı Mahmut, Ülfetin, Derdiyok ile Zülfü Siyah, Elif ile Mahmut.
B) Âşık şairlerin romanlaşmış hayatları
a) Yaşadıkları rivayet olunan âşıklar / Ercişli Emrah ile Selvi Han, Âşık Garip, Tufarganlı Abbas, Âşık Kerem, Kurbani, Tahir Mirza.
b) Yaşadıkları muhakkak olanlar / Âşık Ali İzzet, Sümmani, Gökçeli Ali Esker, Hasta Hasan, Dikmetaşlı Dede Kasım, Kara Gelin (Posoflu Fakiri’nin Maceraları), Karacaoğlan, Vüdat-ı Hasta

Bu Kategorilere Girmeyen Hikâyeler
A) Aşk Maceraları / Ali Şir Hikâyesi, Gündelişoğlu, Hasan ile Mihrican, Erzurumlu Hoca Fenayi’nin Oğlu Mahzuni, Yahudi Kızı, Namuslu Kız, Kamber’in Beyşehir’deki Macerası, Âşık Ömer’in Şair Olması, Abdullah Çavuş, Furkani

B) Mehur Kaçaklara ve kabadayılara ait hikâyeler / Deli Yusuf Bey, Kerem Bey, Kazar, Mihrali Bey, Kaçak Nebi

Konuyla ilgili bir diğer önemli tasnif Ali Duymaz’a aittir.
A) Konuları bakımından halk hikâyeleri
a) Aşk hikâyeleri
b) Kahramanlık hikâyeleri
c) Aşk ve kahramanlık hikâyeleri
B) Coğrafi yayılışları bakımından halk hikâyeleri
a) Anadolu’da bilinen halk hikâyeleri
b) Türk dünyasının bir bölümünde bilinen halk hikâyeleri
c) Türk dünyasının geneline bilinen halk hikâyeleri
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst