Açıköğretim İdare Hukuku Ders Notları 5-6-7-8- Üniteler

AOFDESTEK

ADMİN
Yönetici
Admin
Katılım
9 Şub 2011
Mesajlar
6,041
Tepkime puanı
25
Puanları
48
Bölüm:
İşletme
Şehir:
Bursa
Açıköğretim İdare Hukuku Ders Notları

5. ÜNİTE İDÂRENİN SÖZLEŞMELERİ


İDÂRENİN SÖZLEŞMELERİNİN TÜRLERİ
-İdârenin yaptığı sözleşmeler,idârenin ÖZEL HUKUK SÖZLEŞMELERİ ile İDÂRENİN İDÂRİ SÖZLEŞMELERİ olmak üzere ikiye ayrılır.
-Eğer yasalar idârenin taraf olduğu bir sözleşmeyi idâri sözleşme olarak belirlememişse:taraflardan en az biri idâre tüzel kişisi olursa,sözleşme kamu hizmetlerinin yürütülmesine ilişkin ise ve sözleşme özel hukuk hükümlerini aşan hükümler içeriyorsa ,sözleşme idari sözleşmedir.
İdarenin Özel Hukuk Sözleşmeleri
-Bu sözleşmeler yapılırken,idare ile karşı taraf hukuk açısından eşit konumdadırlar.
-Bu tür sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıklar adli yargı içerisinde yer alan mahkemeler tarafından çözülür.
-Ancak idarenin özel hukuk sözleşmelerine hazırlık yapması için birtakım tek yanlı işlemler vardır.Bunların hepsi idari işlem niteliğindedir ve bunlara özel hukuk ilkeleri değil,idare hukuku ilkeleri uygulanmaktadır.İdarenin Özel Hukuk Sözleşmelerinin Özellikleri:
1.Özel hukuk hükümlerine tabi olması,
2.Eşitlik ilkesinin geçerli olması,
3.Sözleşmenin yapımı aşamasındaki idarenin tek yanlı irade açıklamasıyla yaptığı işlemlerden kaynaklanan davaların idari yargıda çözümlenmesi,
4.Sözleşme yapıldıktan sonra çıkan uyuşmazlıkların adli yargıda çözümlenmesi.

İDARENİN ÖZEL HUKUKA GÖRE YAPTIĞI SÖZLEŞME TÜRLERİ
1.Kamu ihale sözleşmeleri,
2. Abonman sözleşmeleri(su, elektrik,gaz,telefon abonelikleri),
3.1999dan itibaren yapılan yap-işlet-devret sözleşmeleri,
4.2006dan itibaren yapılan yap-işlet sözleşmeleri,
5.Diğer özel hukuk sözleşmeleri
Abonman Sözleşmeleri:İktisadi,sınai ve ticari kamu hizmetlerini veren kamu kurumlarıyla bu hizmetlerden yararlanmak için kişilerin yaptığı sözleşmelerdir.
-Adli yargıda çözülürler.
1999dan itibaren imzalanan yap-işlet-devret sözleşmeleri:
-Anayasanın 47.maddesindeki değişiklikten sonra köprü,tünel,baraj,sulama,içme ve kullanma suyu,arıtma tesisi,kanalizasyon,haberleşme,elektrik üretim, iletim,dağıtım ve ticareti,maden ve işletmeleri,fabrika ve benzeri tesisler,çevre kirliliğini önleyici yatırımlar,otoyol,demiryolu,yer altı ve yerüstü otoparkı ve sivil kullanıma yönelik deniz ve hava limanları ve benzeri yatırım ve hizmetlerin yaptırılmasına ilişkin yap-işlet-devret sözleşmeleri özel hukuk kapsamına alınmıştır.
2006dan itibaren yapılan yap-işlet sözleşmeleri:
-Kanunun 3.maddesinde yapılan değişiklikle,2006 yılından itibaren,termik santral kurma ve işletme hizmetlerine ilişkin sözleşmeler özel hukuk sözleşmesi kabul edilmiştir.
Diğer özel hukuk sözleşmeleri:
Bayilik sözleşmeleri, vedia(saklama)sözleşmeleri,öğrencilerle yapılan burs ve kredi sözleşmeleri,yüklenme senet sözleşmeleri,eczane anlaşmaları.
-Bu sözleşmeler yapılırken ihale yöntemine başvurulmaz.
İdarenin İdari Sözleşmeleri
-İdarenin idare hukuku ilke ve kurallarına tabi olan sözleşmelerdir.
İdari Sözleşmenin Özellikleri:
-İdare hukuku hükümlerine tabi olmaları,idareye üstünlük ve ayrıcalıklar tanınması,konusunun kamu hizmetlerine ilişkin bir konu olması,taraflardan birisinin idare olması,bazen yasayla idari sözleşme olarak belirlenmesi ve uyuşmazlıkların idari yargıda çözümlenmesi.


İDARİ SÖZLEŞME TÜRLERİ

1.KLASİK TÜRLER:İmtiyaz sözleşmeleri,müşterek emanet sözleşmeleri,iltizam sözleşmeleri,istikraz sözleşmeleri,yer altı ve yerüstü servetlerin işletilmesine ilişkin sözleşmeler, idari hizmet sözleşmeleri ve orman işletme sözleşmeleridir.
2.YENİ TÜRLER
3.ATİPİK TÜRLER(İSİMSİZ İDARİ SÖZLEŞMELER)

İmtiyaz sözleşmesi:
-İmtiyaz usulü:Bir özel kişinin idareyle yaptığı bir sözleşme gereğince,hizmetten faydalananlardan alacağı bir ücret karşılığında kendi kâr ve zararına bir kamu hizmetini kurup işletmesi usulüdür.
-Sözleşmede ayrıca imtiyazın süresi ve tarafların yükümlülükleri de belirlenir.
-İmtiyaz sözleşmesi üç kısımdan oluşur:Birinci kısım genel şartnamedir.
İkinci kısım bu genel şartnameye uygun biçimde idarenin kamu gücüne dayanarak sahip olduğu yetkilerin bazılarını imtiyaz sahibi şirkete devrine ilişkin hükümleri içerir.Üçüncü kısım öznel şlem niteliğinde olan idarenin imtiyazcıya sağlamış olduğu mali çıkarlarla ilgili yükümlülüklerini kapsar.
-Bir sözleşmenin imtiyaz sözleşmesi niteliğini alabilmesi için,danıştayın düşüncesini bildirmesi ve bakanlar kurulunun kararı gereklidir.
Müşterek Emanet Sözleşmesi:
-Müşterek emanet usulüne göre gördürülecek kamu hizmetlerinin yürütülmesi için özel kişilerle idare arasında yapılan sözleşmelere denir.
İltizam Sözleşmesi:
-Bir özel kişinin,idareyle yaptığı bir sözleşme gereğince,idareye ödeyeceği belirli bir ücret karşılığında,bir kamu hizmetini kendi kâr ve zararına işletmesi usulüdür.
İstikraz Sözleşmeleri:
-Kamu istikraz sözleşmeleri:Devlet ve bazı kamu tüzel kişileri tarafından tahvil,bono gibi isimlerle çıkarılan senetler karşılığında halktan borç para alınmasını sağlayan idari sözleşmelere denir.
Madenlerin İşletilmesine İlişkin Sözleşmeler:
-Anayasamızın 168. Maddesine göre madenler ve doğal kaynaklar, devletin hüküm ve tasarrufu altındadır.
İdari Hizmet Sözleşmeleri:
-İşçi niteliği taşımayan kamu görevlileri ile idare arasında,Devlet Memurları Kanunu veya özel bir yasaya dayanılarak ve belli bir kamu hizmetinin yürütülmesi konusunda,idare ile sözleşmenin karşı tarafı olan kamu görevlisi adayı arasında yapılan sözleşmelere denir.
Orman İşletme Sözleşmeleri:
-Özel hukuk kişileri ile devlet arasında orman işletme sözleşmesi yapılamaz.

2.YENİ TÜRLER
-İdari sözleşmelerin yeni türlerini; elektrik hizmetleriyle ilgili görevlendirme sözleşmesi,otoyollarla ilgili görevlendirme sözleşmesi,1995-1999 yılları arasında yapılan yap-işlet-devret sözleşmeleri,1997-2006 yılları arasında yapılan yap-işlet sözleşmeleri ve telekomünikasyon alanındaki görev ve görevlendirme sözleşmeleri.
1995-1999 yılları arasında yapılan yap-işlet-devret Sözleşmeleri:
-Köprü,tünel,baraj,sulama,içme ve kullanma suyu, arıtma tesisi,kanalizasyon,haberleşme,elektrik üretim,iletim,dağıtım ve ticareti,maden ve işletmeleri,fabrika ve benzeri tesisler,çevre kirliliğini önleyici yatırımlar,otoyol,demiryolu,yer altı ve yerüstü otoparkı ve sivil kullanıma yönelik deniz ve hava limanları ve benzeri yatırım ve hizmetlere ilişkin imzalanan sözleşmelerdir.
-Bu sözleşmelere göre,özel kişi,hizmetle ilgili altyapı veya işletmeyi kendi imkanlarıyla yapacak veya kuracak,belirli bir süre işletecek,sözleşmede öngörülen süre sonunda da idareye bedelsiz olarak devredecektir.
Telekomünikasyon Alanındaki Görev ve Görevlendirme Sözleşmeleri:
-Görev Sözleşmesi: Türk Telekom ile Telekomünikasyon Kurumu arasında, katma değerli hizmetler dahil,her türlü telekomünikasyon hizmetlerinin yürütülmesi ve telekomünikasyon altyapısının işletilmesi ile ilgili hak,yetki ve yükümlülükleri düzenlemek üzere akdedilen sözleşmedir.

GSM Görev Sözleşmesi: Türk Telekom ile Telekomünikasyon Kurumu arasında,GSM 1800 mobil telekomünikasyon hizmetlerinin yürütülmesi ve gerekli telekomünikasyon altyapısının işletilmesi ile ilgili hak,yetki ve yükümlülükleri düzenlemek üzere akdedilen sözleşmedir.


İDÂRENİN SÖZLEŞMELERİNİN BÖLÜMLERİ
-Şartname
-Anlaşma
Şartname:İdarenin sözleşmelerinin yapılmasında ve uygulanmasında uyulacak koşulları belirleyen belgeye şartname denir.
-Şartnameler idari şartname ve teknik şartname olarak ikiye ayrılır.
-İdari şartnameler,idare ile sözleşme imzalamak isteyenlere yönelik talimatları içerirler.Teknik şartnameler ise yaptırılacak işin projesini içerirler.
Anlaşma:İdare ile sözleşmeci özel hukuk kişisi arasında imzalanan ve iki tarafın iradelerinin uyuştuğunu gösteren belirten kısa bir belgedir.

İDARENİN SÖZLEŞMELERİNİN UYGULANMASI
1.SÖZLEŞMECİNİN BORÇLARI
2.SÖZLEŞMECİNİN HAKLARI
3.İDARENİN HAK VE YETKİLERİ
4.İDARENİN BORÇLARI
1.Sözleşmelerde Sözleşmecinin Borçları
a)şahsen ifa
b)sözleşme ve şartname hükümlerine uygun,tam ve zamanında ifa
c)dürüst ifa
2.Sözleşmelerde Sözleşmecinin Hakları
a)ücret hakkı
b)tazminat hakkı
3.Sözleşmelerde İdareye Tanınan Hak ve Yetkiler
Denetim ve yönlendirme yetkisi,yaptırım uygulama yetkisi,tek taraflı değişiklik yapma yetkisi,fesih yetkisi.
Yaptırım Uygulama Yetkisi
İdarenin sözleşmeciye uygulayabileceği yaptırımlar;parasal yaptırımlar(cezai şart,tazminat teminatı gelir kaydetme),zorlayıcı yaptırımlar(idari sözleşmenin konusunu emanete çevirme,geçici el koyma, gıyaben satın alma,gıyaben yerine getirme) ve fesih yaptırımı.
-Sözleşmenin çok ağır bir kusurlu davranışı sonucunda idare sözleşmeyi bir yaptırım olarak tek taraflı olarak feshedebilir.İdari sözleşme türlerinden imtiyaz sözleşmelerinin feshine İMTİYAZIN DÜŞMESİ denir.
Tek yanlı Değişiklik Yapma Yetkisi
Özel hukuk sözleşmeleri,ancak tarafların karşılıklı rızalarıyla değiştirilebilir.Buna sözleşmelerin hükümlerinde değişiklik yapma özgürlüğü denmektedir.Fakat kural olarak özel hukuk sözleşmelerinin tarafları,sözleşme hükümlerinde tek taraflı olarak değişiklik yapamazlar.Buna da ahde vefa ilkesi denir.
Hizmet Yararına Fesih Yetkisi
Hizmet yararına fesih:İdarenin sözleşmeyi kamu yararına tek yanlı olarak sona erdirmesine denir.
4.Sözleşmelerde İdarenin Borçları
-İdarenin bazı borçları olabilir.Örneğin bazı sözleşmelerde idare,sözleşmeciye arazi sağlamak veya onun lehine kamulaştırma yapmak yükümlülüğü altına girebilir.İkinci olarak,idare sözleşmecinin mali dengesini korumakla yükümlüdür.
Üçüncü olarak,sözleşmenin yükümlülüklerini yerine getirmesi için gereken kolaylıkları sağlamalıdır.Dördüncü olarak sözleşmenin ücretini sözleşmede öngörülen biçimde ve zamanında ödemelidir.

SONRADAN GELİŞEN DURUMLARIN İDARENİN İMZALADIĞI SÖZLEŞMELERİN UYGULANMASINA ETKİLERİ
-idarenin imzaladığı sözleşmelerin uygulanmasını etkileyen yeni olay veya durumlar,mücbir sebep,fait du prince ve öngörülemezlik durumlarıdır.

Mücbir sebep:Tarafların iradesi dışında ortaya çıkan,önceden öngörülmesi ve önlenmesi mümkün olmayan,sözleşmenin yerine getirilmesini engelleyen dış kaynaklı olaylara denir.buna zorlayıcı neden de denir.
Fait Du Prince:İdari sözleşmenin koşullarının,idarenin sözleşme yapma yetkisi dışındaki başka bir yetkisine dayanarak aldığı karar veya yaptığı işlemleriyle ağırlaşmasıdır.bunun türkçesi kamu gücü eylemidir.
Öngörülemezlik(İmprevision):Sözleşmenin taraflarının iradesinden bağımsız olarak ortaya çıkan,sözleşmenin yapıldığı zamanda öngörülemeyen olaylar sebebiyle,sözleşmecinin olağandışı şekilde ağırlaşan yükünün bir kısmının idare tarafından karşılanmasını ifade eder.

FESİH:İdarenin yaptığı sözleşmelerin zamanından önce sona erdirilmesine fesih denir.Üç türlü fesih olabilir:tarafların karşılıklı anlaşmasıyla fesih,idare tarafından tek yanlı olarak fesih ve mahkeme kararıyla fesih.

İDARENİN SÖZLEŞMELERİNDEN KAYNAKLANAN DAVALAR
İdarenin özel hukuk sözleşmelerinden kaynaklanan davalar:bu davalar adli yargıda çözülür.
İdari sözleşmelerden kaynaklanan davalar:İdari sözleşmelerden kaynaklanan davaların görüm ve çözümü konusunda üç olasılık vardır:tam yargı davaları,iptal davaları,tahkim yolu.

TAM YARGI DAVALARI:Tam yargı davaları,idari eylem veya işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan davalar olarak tanımlanır.

İPTAL DAVALARI:İdari yargıda iptal davaları,idari işlemler hakkında yetki,şekil,sebep,konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalardır.

TAHKİM YOLU:Tahkim,tarafların aralarındaki mevcut veya muhtemel bir uyuşmazlığın hakemlerce çözümlenmesi için yaptıkları bir anlaşmadır.



6.ÜNİTE KAMU HİZMETLERİ
Kamu Hizmeti:Devlet yada diğer kamu tüzel kişileri tarafından ya da bunların gözetim ve denetimleri altında,ortak gereksinimleri karşılamak ve kamu yararını sağlamak için topluma sunulmuş bulunan sürekli ve düzenli etkinliklerdir.
Kamu hizmetinin ögeleri:kamu hizmetini sunan,kamu yararı,kamu hizmetinin sunulduğu kişilerdir.
Kamu hizmetlerinin özellikleri:süreklilik ve kesintisizlik,genellik ve tarafsızlık,düzenlilik,değişkenlik ve uyarlanabilirlik,eşitlik ve bedelsizlik ilkeleridir.

KAMU HİZMETLERİNİN KURULMASI
Kamu hizmetlerini kanunla kurmak zorunludur.Çünkü devlet ve idare adına para harcama yetkisi ancak kanun koyucu tarafından bütçeyle verilebilir.

KAMU HİZMETLERİNİN DÜZENLENMESİ
Kamu hizmetlerinin kurulduktan sonra düzenlenmesi,esas itibariyle idareye aittir.Ancak idare bu iç düzenlemeyi yaparken,temel hak ve özgürlükler bakımından düzenleyici işlemlerin sınırlarını aşmamalıdır.

KAMU HİZMETLERİNİN KALDIRILMASI VE ÖZELLEŞTİRME
YETKİDE PARALELLİK İLKESİ:Kural olarak bir idari işlemi yapmaya yetkili makamın o işlemi kaldırmaya veya değiştirmeye de yetkili olmasıdır.
USULDE PARALELLİK İLKESİ:İdari işlemin yapılması sırasında izlenen şekil ve usul kurallarının o işlemin değiştirilmesi veya kaldırılması sırasında da izlenmesi ilkesidir.
ÖZELLEŞTİRME:İktisadi,mali,hukuki,sosyal ve siyasal nedenlerle milli ekonomi içerisinde kamu kesimi faaliyetlerinin sınırlandırılmasına veya tamamen ortadan kaldırılmasına yönelik yapılan uygulamalardır.

KAMU HİZMETLERİNİN TÜRLERİ VE HUKUKİ REJİMİ
-O hizmeti sunan özneye göre,tekel olup olmamasına göre,hizmetin sunulduğu coğrafi yere göre,hizmetin konularına göre ve hizmete uygulanan yönetim usullerine göre farklılık gösterir.
Hizmeti sunan Özneye göre Kamu Hizmeti Türleri:

Üçe ayrılırlar:Kamu tüzel kişileri tarafından sunulan kamu hizmetleri,Özel hukuk özneleri tarafından sunulan kamu hizmetleri ve kamu-özel karma oluşumlar tarafından sunulan kamu hizmetleri.
Kamu Tüzel Kişileri Tarafından Sunulan Kamu Hizmetleri
Devlet idaresinin,il özel idarelerinin,belediyelerin,köylerin,kamu kurumlarının ve kamu kurumu niteliğindeki meslek teşekküllerinin sundukları kamu hizmetleri böyledir.
Özel Teşebbüs Tarafından Yürütülen Kamu Hizmetleri
Virtüel Kamu Hizmetleri:Ortak gereksinimleri karşılamaya yönelik bir özel girişim faaliyeti kamusal malların üzerinde yürütülmesine denir.

Tekelli-Tekelsiz Olmalarına göre Kamu Hizmeti Türleri

Tekelli Kamu Hizmetleri
-Kamu hizmetinin konusunu oluşturan faaliyet,özel teşebbüse tümüyle yasaklanmışsa veya kamu hizmeti imtiyazı yöntemiyle gördürülüyorsa tekelli kamu hizmetinden söz edilir. Örneğin posta ve telgraf hizmetleri ile iş ve işçi bulma hizmetleri.
Tekelsiz Kamu Hizmetleri
Kamu hizmetlerinin konusunu oluşturan faaliyet,özel kesime yasaklanmamış ise,bir başka deyişle aynı konuda hem kamu tüzel kişileri,hem de özel teşebbüs faaliyette bulunuyorsa,tekelsiz kamu hizmetinden söz edilir.Eğitim,sağlık ve şehir içi ulaşım hizmetleri.
Hizmetin Sunulduğu Coğrafi Yere Göre Kamu Hizmeti Türleri
1.Evrensel Kamu Hizmetleri
2.Ulusal Kamu Hizmetleri
3. Bölgesel Kamu Hizmetleri
4.Yerel Kamu Hizmetleri

Kişilerin Yararlanma Biçimine Göre Kamu Hizmeti Türleri
-Kişiler bazı kamu hizmetlerinden idare ile ayrı ayrı ilişki kurmak suretiyle ve doğrudan doğruya yararlanırlar.Örnek:Öğretim,sağlık,posta,su,gaz,elektrik
-Kişiler bazı kamu hizmetlerinden idare ile herhangi bir hukuksa ilişki kurmadan ve dolaylı olarak yararlanırlar.Örnek:Yolların ve köprülerin yapım,bakım,onarım,aydınlatma hizmetleri.

Konularına Göre Kamu Hizmeti Türleri
1.İdari Kamu Hizmetleri
2.İktisadi Kamu Hizmetleri
3.Sosyal Kamu Hizmetleri
4.Bilimsel,Teknik ve Kültürel Kamu Hizmetleri

KAMU HİZMETLERİNİN GÖRÜLÜŞ USULLERİ
Emanet usulü:Bir kamu hizmetinin bir kamu tüzel kişisi tarafından doğrudan doğruya işletilmesi usulüdür.

Müşterek Emanet Usulü:Bir özel kişinin idareyle yaptığı bir sözleşme gereğince,gerçekleştirilen hasılat üzerinden bir gelir karşılığında,kâr ve zararı idareye ait olmak üzere idare adına kamu hizmetini işletmesi usulüdür.

İltizam Usulü:Bir özel kişinin,idareyle yaptığı bir sözleşme gereğince,idareye ödeyeceği belirli bir ücret karşılığında,bir kamu hizmetini kendi kâr ve zararına işletmesi usulüdür.

Ruhsat(İzin)Usulü:
İmtiyaz Usulü:Bir özel kişinin idareyle yaptığı bir sözleşme gereğince,hizmetten faydalananlardan alacağı bir ücret karşılığında kendi kâr ve zararına bir kamu hizmetini kurup işletmesi usulüdür.

İmtiyaz usulünde İdarenin Yetkileri
-Denetim ve yönlendirme yetkisi,yaptırım uygulama yetkisi,sözleşmede tek yanlı değişiklik yapma yetkisi,hizmet yararına fesih yetkisi ve imtiyazı satın alma(rachat)yetkisidir.
Rachat:İdarenin imtiyaz sahibinin hiçbir kusuru olmasa dahi,hizmet ve kamu yararının gerektirmesi nedeniyle,sözleşmeyi tek yanlı feshettiğinde,imtiyaz sahibinin zararını tamamen gidermek zorunda olmasıdır.



İMTİYAZCININ HAKLARI
İmtiyaz sahibinin iki önemli hakkı vardır.Biri hizmetten yararlananlardan alınan ve esas itibariyle idare tarafından belirlenen,harç ya da resim niteliğindeki ücretlerdir.Diğeri de sözleşmenin mali dengesinin korunmasını isteme hakkıdır.

İMTİYAZCININ YÜKÜMLÜLÜKLERİ
İmtiyaz usulünde,süreklilik,eşitlik,değişkenlik ve uyarlanma ilkelerinin yükümlüsü anonim şirkettir.
-Takdir Yetkisi:Hukuk kurallarının idareye belli bir yönde hareket etmesi konusunda emir,yetki ve görev vermediği durumlarda,idarenin takdir yetkisinin olduğu kabul edilir.
İmtiyazın sona Ermesi
-Öngörülemezlik durumunda,imtiyaz sahibi şirketle idare anlaşamazlarsa,yargı kararıyla imtiyaza son verilebilir.

Yap-İşlet-Devret Usulü
Bir kamu hizmetiyle ilgili üretim,iletim ve dağıtım etkinliklerine ilişkin işletmelerin yerli veya yabancı özel hukuk öznelerinin kurulup işletilmesi ve belli bir süre sonra karşılıksız olarak söz konusu hizmete ilişkin işletmelerin herhangi bir karşılık ödenmeden idareye devredilmesi yöntemine yap-işlet-devret usulü denmektedir.

Yap-İşlet Usulü
-Yap-işlet usulü,yasa ile geliştirilmiş bir usuldür. Bu yasa yap-işlet usulünü elektrik enerji santrallerinin,üretim şirketleri mülkiyetinde kurulmasını,işletilmesini,üretilen elektrik enerjisinin satışını düzenleyen yöntem olarak tanımlamıştır.

Görevlendirme Usulü
-Üç ayrı kamu hizmeti alanında uygulanmaktadır.
İlki elektrik alanında,ikincisi ulaşım alanında,üçüncüsü iletişim alanında.
Özel Yasalarla Kurulan Derneklerle Kamu Hizmeti Yürütülme Usulü
-Kızılay ve Türk Hava Kurumu gibi dernekler yasalarla kurulmuşlardır ve kendi amaçlarına uygun olarak üstlendikleri kamu hizmetlerini yürütmekle görevlidirler.



7.ÜNİTE KOLLUK HİZMETLERİ

KOLLUK:İdarenin kamu düzeninin bozulmasını önleme,bozulduğunda da eski durumuna getirmek için yürüttüğü etkinlikleri anlatmak için üstlendiği ve sürdürdüğü hizmet ile bu hizmeti yürütmek için kurduğu örgüte kolluk denir.

KOLLUĞUN AMACI VE KONUSU
-İdarenin tüm tutum ve davranışlarında olduğu gibi,kolluk alanında da amaç kamu yararıdır.Ancak kolluk etkinliklerinde kamu yararı,kamu düzeninin sürekliliğini sağlamak olarak somutlaşır.

KAMU DÜZENİNİN ÖĞELERİ
1.Genel Güvenlik
2.Genel Sağlık
3.Dirlik ve Esenlik
4.Genel Ahlâk
5.Kamusal Estetik
6.İnsan Onuru
7.Bireylerin Kendilerine Karşı Korunması

KOLLUK TÜRLERİ VE AYRIMLARI
-İdare tarafından yürütülen kolluk ve özel sektör tarafından yürütülen kolluk(özel güvenlik)olmak üzere ikiye ayrılır.

İdare tarafından Yürütülen Kolluk
-Polis üçe ayrılmıştır:İdari polis(idari kolluk),adli polis(adli kolluk),siyasi polis(siyasi kolluk)
Adli Kolluk:Suç kolluğu da denilen adli kolluğun amacı,suçları kovuşturmak,suçluları ve kanıtlarını toplayıp yargı yerlerine vermektir.Bundan dolayı adli kolluk bastırıcı niteliktedir.

Adli Kolluğun Görev,Yetki ve Sorumlulukları
1.Cumhuriyet savcılarının adli görevlere ilişkin verdikleri emirleri geciktirmeden yerine getirmek.

2.Adli kolluğa yapılan suç,ihbar ve şikayetlerini,el koydukları olayları,yakalanan kişiler ile uygulanan önlemleri derhal Cumhuriyet savcılığına bildirmek ve Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda işin aydınlatılması için gerekli soruşturma işlemlerine başlamak.
3.Maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için,Cumhuriyet savcısının emirleri doğrultusunda şüphelinin lehine veya aleyhine olan tüm delilleri,kanunda öngörülen koşullara uyarak toplamak,muhafaza altına almak ve bunları bir fezleke ile Cunhuriyet savcısına sunmak.
4.Bir ölümün doğal nedenlerden meydana gelmediği kuşkusunu doğuracak bir durumun varlığı veya ölünün kimliğinin belirlenememesi halinde;durumu derhal Cumhuriyet başsavcılığına bildirmek ve Cumhuriyet savcısının emri doğrultusunda soruşturma işlemlerine başlamak.

İdari Kolluk
-İdari kolluğun amacı,kamunun düzen içinde yaşamasını sağlamaktır.
-Suç ve cezalarda Kanunilik İlkesi
a)Suç ve cezanın kanunla konulması gerektiğini ifade eder.
b)Kanunun açıkça saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz.
c)İdarenin düzenleyici işlemleriyle suç ve ceza konulamaz.

Siyasi Polis:Devletin milli güvenliğin korunması için giriştiği gizli polis faaliyetleridir.
-Suç işlenmesinden önce harekete geçerek kamu düzenini tehdit eden veya tehlikeye düşüren tutum ve davranışların ortaya çıkması halinde harekete geçerek önleyici ve durdurucu niteliği ağır basan görevleri yerine getiren kolluk,idari kolluktur.Adli makamların cezalandıracağı bir suç işlendikten sonra suçluları ve suç kanıtlarını belirleyip adli makamlara teslim etmek için harekete geçen ve bastırıcı nitelikte görev yapan kolluk ise adli kolluktur.

Özel Sektör Tarafından Yürütülen Kolluk(Özel Güvenlik)

İDARİ KOLLUK VE TÜRLERİ
İdari kolluk da kendi içinde genel idari kolluk ve özel idari kolluk diye ikiye ayrılır.
-Genel idari kolluk:Tüm ülke düzeyinde kamu düzenini sağlamakla görevli kolluktur.
-Genel idari kolluk faaliyetleri,polis,jandarma,çarşı ve mahalle bekçisi tarafından yerine getirilir.
-Özel idari kolluk:Özel idari kolluğa,ÖZEL KOLLUK veya HİZMET KOLLUĞU da denmektedir.Genel kolluğun amaçlarından bir veya birkaçına yönelik olmakla birlikte,yasalarla farklı bir hukuksal düzene bağlı tutulan kolluk hizmetleri ile genel kolluğun amaçları dışında bir düzenin korunması amacıyla yürütülen kolluk hizmetleridir.

KOLLUK YETKİSİNİN KULLANILIŞINDAKİ İLKELER
Bu ilkeler,hukukilik ilkesi,ölçülülük ilkesi,gecikmede tehlike bulunması ilkesi ve müdahalede haklılık ilkesidir.
Ölçülülük İlkesi
İdare tarafından alınmış olan bir kolluk önleminin hedeflenen amaca ulaşmaya uygun olmasına elverişlilik ilkesi denmektedir.
-Gereklilik ilkesi,hukukun öngördüğü amaçlara ulaşılmasına imkan veren birçok kolluk önlemi arasında bireysel çıkarlara en az zarar verici olanının seçilmesini ifade eder.
-Kolluk önlemleriyle amaçlanan hedef ile bu hedefe ulaşmak için kullanılan araçlar arasında adalet duygusunun ve ortak aklın kabul edebileceği bir oran olmasını ifade eden ilkeye ORANTILILIK veya ADİL
DENGE İLKESİ denir.

KOLLUK YETKİSİNİN SINIRLARI
Amaç Bakımından Sınırları
Genel kolluk görevinin amacı;güvenlik,esenlik,sağlık ve bazı durumlarda genel ahlâk,kamusal estetik,insan onuru ve bireylerin kendilerine karşı korunması öğelerinden oluşan kamu düzenini gerçekleştirmekten ibarettir.

Konu Bakımından Sınırları
Konu faaliyetleri sırasında yapılacak işlemlerin konusu,kolluk görevlileri tarafından müdahale edilecek durumların şiddetine göre belirlenir.Kolluk faaliyetleri çerçevesinde yapılacak işlemlerin konu öğesi,ölçülülük ilkesiyle yakından ilgilidir.

Yer Bakımından Sınırları
Yer açısından kolluk yetkileri genişleyebilir veya daralabilir.Ancak bir yer açısından tanınan bir kolluk yetkisi başka bir yerde kullanılamaz.


Konutlar
Özel İş yerleri ve Umuma Açık Yerler
Umumi Yerler
Başkent ve Taşra
Büyük Şehirler İle Kasabalar
Yoğun Trafiği Olan Yollar ile Az Gelip Geçilen Yollar

Zaman Bakımından Sınırları
1.Her zaman yetkili olduğu Durumlar:Kolluk,görevli bulunduğu sınırlar içinde,suçu önlemek ve delillerini muhafaza etme konusunda,zaman farkı gözetmeksizin her zaman görevli ve yetkilidir.
2.Olağan Yaşantı Zamanı
3.Anayasada Düzenlenmeyen Olağan Dışı Zamanlar
Olağanüstü Hâl:Belli sebeplerin ortaya çıkması halinde,temel hak ve özgürlüklerin geçici olarak,kısmen ya da tamamen durdurulmasına,vatandaşlar için para,mal ve çalışma yükümlülükleri getirilmesine olanak sağlayan olağanüstü yönetim usulüdür.

Sıkı yönetim:Olağanüstü halin ilanını gerektiren sebeplerden daha ağır durumların ortaya çıkmasıyla ilan olunan,geçici olarak temel hak ve özgürlüklerin kısmen ya da tamamen durdurulmasına veya Anayasada öngörülen güvencelere aykırı önlemler alınmasına olanak tanıyan ve kolluk yetkilerinin askeri makamlara geçmesine yol açan bir olağanüstü yönetim usulüdür.

KOLLUK İŞLEMLERİ VE YÖNTEMLERİ
1.Kolluk Alanındaki Kural İşlemler:Tüzükler,yönetmelikler,adsız düzenleyici işlemler ve genel emirler.
2.Kolluk Alanındaki Birel İşlemler:İzin verme(ruhsat verme),bildirim alma,faaliyetin yasaklanması(men
edilmesi),faaliyetin ertelenmesi,emir ve uyarı,kapatma,re’sen icra ve zor kullanma.

Re’sen İcra:İdarenin bazı durumlarda uygulayabildiği,kendiliğinden davranarak kamu düzenini tehdit eden eylemleri önlemek ve bozulanı geri getirmek yetkisidir.

İdari Yaptırımlar:
-İdari Yaptırım:Anayasa Mahkemesine göre,idarenin,bir yargı kararına gerek olmaksızın yasaların açıkça verdiği bir yetkiye dayanarak idare hukukuna özgü yöntemlerle,doğrudan doğruya bir işlemi ile uyguladığı yaptırımlarla,verdiği cezalara idari yaptırım denir.

KOLLUK MAKAMLARI,ÜSTLERİ VE PERSONELİ
Kolluk Makamları:Kolluk alanında düzenleyici işlemler yapma yetkisine sahip olanlar için kullanılır.



8.ÜNİTE İDARENİN DENETLENMESİ VE MÂLİ SORUMLULUĞU


İDARENİN DENETLENMESİ:Kamu yönetimi olarak da adlandırılan idare,yargı organı,yasama organı,yürütme organı ve idâre ile kamuoyunu oluşturan kuruluşlar tarafından denetlenmektedir.
-İdare iki yoldan denetlenir:1.yargı dışı yollardan 2.yargısal denetimi

1.İdarenin Yargısal Denetimi
İdare üzerinde en etkili denetim yargısal denetimdir.
-Yargısal denetim sonucunda bir ‘’hüküm’’çıkar.Hükme karşı itiraz,istinaf,temyiz gibi kanun yolları tüketildikten sonra kesin hüküm halini alır.Kesinleşen bir hükme karşı olağanüstü kanun yolları hariç aynı mahkemede veya bir başka mahkemede ya da bir başka devlet organı nezdinde başvuru yapılamaz.
-İdarenin yargısal denetiminde başlıca iki sistem bulunmaktadır.Birincisi Anglo-Sakson ülkelerinde uygulanan yargı birliği sistemidir.Diğeri de Fransa ve Türkiye gibi Kara Avrupası hukuk sistemi içinde yer alan ülkelerde uygulanan yargı ayrılığı sistemidir.

2.İdarenin Yargısal Olmayan Yollardan Denetimi
-İdarenin yargı dışı denetimi;idâri denetim,siyasi denetim ve kamuoyu denetimi olmak üzere üçe ayrılır.

İDARENİN İDARE TARAFINDAN DENETLENMESİ(İDARİ DENETİM)
-İdari denetim,yürütme organı içinde yer alan makamlar tarafından denetlenmesidir.İdari denetim çeşitli biçimlerde karşımıza çıkar.Bunlar:

İç denetim:Bir idari birimin kendi kendini denetlemesidir.
-Hiyerarşi:Aynı tüzel kişilik içerisindeki birimler ile merkezi idarenin başkent ve taşra örgütleri arasında kurulan hukuki bağdır.
-5018 sayılı kanunun 64.ve 65.maddeleri şu şekildedir:
Madde 64-Kamu idarelerinin yıllık iç denetim programı üst yöneticinin önerileri de dikkate alınarak iç denetçiler tarafından hazırlanır ve üst yönetici tarafından onaylanır.

İç denetçinin görevleri:
a.Nesnel risk analizlerine dayanarak kamu idarelerinin yönetim ve kontrol yapılarını değerlendirmek.
b.Kaynakların etkili,ekonomik ve verimli kullanılması bakımından incelemeler yapmak ve önerilerde bulunmak.
c.Harcama sonrasında yasal uygunluk denetimi yapmak.
d.İdarenin harcamalarının,malî işlemlere ilişkin karar ve tasarruflarının,amaç ve politikalara,kalkınma planına,programlara,stratejik planlara ve performans programlarına uygunluğunu denetlemek ve değerlendirmek.
e.Mali yönetim ve kontrol süreçlerinin sistem denetimini yapmak ve bu konularda önerilerde bulunmak.
f.Denetim sonuçları çerçevesinde iyileştirmelere yönelik önerilerde bulunmak.
g.Denetim sırasında veya denetim sonuçlarına göre soruşturma açılmasını gerektirecek bir duruma rastlandığında,ilgili idarenin en üst amirine bildirmek.
Madde 65-İç denetçi olarak atanacakların,657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48.maddesinde belirtilenler ile aşağıdaki şartları taşıması gerekir:
a.İlgili kamu idaresinin özelliği de dikkate alınarak İç Denetim Koordinasyon Kurulu tarafından belirlenen alanlarda en az dört yıllık yükseköğrenim görmüş olmak.
b.Kamu idarelerinde denetim elemanı olarak en az beş yıl veya İç Denetim Koordinasyon Kurulunca belirlenen alanlarda en az sekiz yıl çalışmış olmak.
c.Mesleğin gerektirdiği bilgi,ehliyet ve temsil yeteneğine sahip olmak.
d.İç Denetim Koordinasyon Kurulunca gerekli görülen diğer şartları taşımak.
Dış Denetim:Bir idari birimin başka bir kamu kuruluşu tarafından denetlenmesine dış denetim denir.
-Dış denetimin iç denetimden farkı,bir kamu tüzel kişisinin veya onun bir organının tesis etmiş olduğu bir işlemin veya almış olan bir kararın bir başka kamu tüzel kişisinin uzmanlaşmış denetim organlarınca denetlenmesidir.
-vesayet denetimi ve özel denetim kuruluşlarınca yapılan dış denetim olarak ikiye ayrılır:

VESAYET DENETİMİ:
-İdari vesayet:idarenin bütünlüğünü sağlamak amacıyla,merkezi idarenin yerinden yönetim kuruluşları üzerinde sahip olduğu denetim yetkisidir.
-Büyükşehir belediyeleri,ilçe belediyeleri üzerinde,meslek kuruluş birlikleri,merkez kuruluşları(Türkiye Barolar Birliği,il baroları) üzerinde vesayet denetimi yapmaktadır.

ÖZEL DENETİM KURULUŞLARINCA YAPILAN DENETİM:
Özel yetkili denetim kuruluşları tarafından idare üzerinde yapılan denetime özel denetim denir.
-Özel denetim,vesayet makamı olmayan ve denetim konusunda uzman birimler tarafından yapılmaktadır.
-Türkiye’de özel denetim yapan uzman kuruluşlar,Devlet Denetleme Kurulu,Başbakanlık Teftiş Kurulu,Sayıştay,Kamu Denetçiliği Kurumu,Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kurulu ve İnsan Hakları Kurullarıdır.

SİYASİ DENETİM:İDARENİN TBMM TARAFINDAN DENETLENMESİ
Siyasi denetim,idarenin yasama organı,yani TBMM tarafından denetlenmesi demektir.Özellikle yürütme organının sorumlu kanadını oluşturan ve merkezi idarenin başı olan Bakanlar Kurulu ve bakanlar,yasama organına karşı sorumludurlar.
-Yasama organı idareyi hükümet ve bakan aracılığıyla denetlemektedir.
-Siyasi denetim doğrudan ve dolaylı olarak ikiye ayırırız.

Doğrudan Siyasi Denetim
1.soru 2.genel görüşme 3.meclis araştırması 4.meclis soruşturması 5.gensoru 6.dilekçe komisyonu aracılığıyla yapılan siyasi denetim 7.TBMM insan hakları inceleme komisyonu

-Gensoru:parlamenter sistemlerde Bakanlar kurulu ve bakanlar,meclisin güvenine sahip oldukları sürece görevde kalabilirler ve bu güveni yitirdiklerinde meclis tarafından görevlerine son verilebilir.Bunu sağlama işlevi olan mekanizmaya gensoru denir.

Dolaylı Siyasi Denetim
-Tbmm nin kendisine bağlı veya kendisi adına denetim yapan kamusal kuruluş veya makamlar aracılığıyla idare üzerinde yaptığı denetime dolaylı siyasi denetim denir.-Bu tür siyasi denetim ya Sayıştay aracılığıyla yapılmakta ya da Kamu Denetçiliği Kurumu aracılığıyla yapılacaktır.
-Sayıştay:Merkezi yönetim bütçesi kapsamındaki kamu idareleri ile sosyal güvenlik kuruluşlarının gelir ve giderleri ile mallarını TBMM adına denetlemek ve sorumluların hesap ve işlemlerini kesin hükme bağlamak ve kanunlarla verilen inceleme,denetleme ve hükme bağlama işlerini yapmakla görevli bir kuruluştur.

KAMUOYU DENETİMİ
-İdarenin her çeşit toplum kümesi tarafından örneğin sivil toplum örgütleri,medya,kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları,sendikalar vb tarafından denetlenmesidir.
-Bu denetim yolunun etkili olabilmesi için serbest ve demokratik bir atmosferin bulunması şarttır. Hukuk devleti için aranmakta olan en önemli unsur,çoğulculuğun ve muhalefetin temel hak ve özgürlüklerinin teminat altında olmasıdır.

MALİ SORUMLULUK KAVRAMI
-Hukuki anlamda sorumluluk,kısaca kişinin bir işleminin,bir davranışının veya kendisiyle hukukun ilişkilendirdiği bir olayın sonuçlarına katlanması yükümlülüğüdür.
-Mali sorumluluğa çoğu zaman hukuki sorumluluk da denir.

İDARENİN KUSURA DAYANAN HAKSIZ FİİL SORUMLULUĞU
-İdare tarafından gerçekleştirilen haksız fiillere fiili yol denir.Fiili yol uygulamaları,idarenin re’sen icra yetkisini hukuka aykırı biçimde kullanması sonucu ortaya çıkarlar.
-Fiili yol,genellikle idarenin mülkiyet hakkına veya kamu özgürlüklerine ağır biçimde ve hukuk dışı bir tutumla müdahalesi durumunda ortaya çıkar.
-Haksız fiil:Bir kimsenin hukuka aykırı biçimde zarara uğratılmasıdır.
-Fiili yola örnek olarak,taşınmazlara kamulaştırmasız el atılması,taşınır mülkiyetine tecavüz,özel hayatın gizliliğine,konut dokunulmazlığına,din ve vicdan özgürlüğüne tecavüzler gösterilebilir.
-Fiili yolun özellikleri şöyle özetlenebilir:
a.Ortada idarenin maddi olarak yerine getirilen bir etkinliği olmalıdır.
b.Öz ya da yöntem açısından yapılan hukuka aykırılık,açık ve ağır olmalıdır.
c.İdarenin etkinliği,ya mülkiyet hakkına ya da kamu özgürlüklerine bir saldırı biçiminde olmalıdır.
d.Fiili yola ilişkin davalar,idari yargının görevi dışındadır.
İdari yargı yerleri,Önlerine gelen uyuşmazlığın fiili yola ilişkin olduğu sonucuna vardıklarında,görevsizlik kararı vermelidirler.

İDARENİN LEHİNE GERÇEKLEŞEN SEBEPSİZ ZENGİNLEŞMELERDEN DOLAYI SORUMLULUĞU
-Haklı bir neden olmadan,bir kişinin malvarlığında bir başka kişinin malvarlığının aleyhine ortaya çıkan çoğalmaya,sebepsiz zenginleşme denir.

İDARENİN İDARE HUKUKUNA İLİŞKİN MÂLİ SORUMLULUĞU
-İdarenin sorumluluğu:İdarenin bir kişiye verdiği zararın,idarenin mal varlığından bazı değerlerin zarar gören kişinin mal varlığına aktarmasıyla tazmin edilmesi demektir.
İdari Sorumluluğun Kaynakları
1.İdari sözleşmeden kaynaklanan sorumluluk
2.idarenin kusur sorumluluğu
3.İdarenin objektif sorumluluğu.
İdari Sözleşme Nedeniyle İdarenin Sorumluluğu
-İdare kusurlu davranışlarıyla ,keyfi kararlarıyla,idari sözleşmenin diğer tarafına zarar verirse bunu gidermesi gerekir.Bunun dışında idari sözleşmeler nedeniyle idarenin sorumluluğu üç olasılık çerçevesinde gerçekleşir.

İlki sözleşmenin karşı tarafının,sözleşmede öngörülmeyen bazı edimleri kendiliğinden sunmuş olmasıdır.Söz konusu bu edimler mutlak gereklilik dolayısıyla veya idareye faydalı olmak üzere yapılmışsa tazminat hakkı doğabilir.Bu gibi durumlarda sebepsiz zenginleşmeye dayanılır.Bu tür tazminat davaları adli yargıda görülecektir.
İkinci olasılık,Fait du Prince durumudur.(egemenlik olgusu)
Üçüncü olasılık,öngörülemezlik kuramı çerçevesinde gelişen durumlardır.

HİZMET KUSURUNUN ÖZELLİKLERİ
.Hizmet kusuru nesnel ve anonimdir.Yani hizmet kusuru,belli bir iradenin kişisel eksikliklerinden ziyade,ifâ edilen idari faaliyetin yetersizliklerinden kaynaklanmaktadır.
.Hizmet kusuru,genel ve asli sorumluluk türüdür.
.Hizmet kusurunun ortaya çıkma biçimleri
.Hizmetin kötü işlemesi
.Hizmetin geç işlemesi
.Hizmetin hiç işlememesi

GÖREV KUSURU:Kamu görevlisinin Anayasa ve kanunî düzenlemeler gereği idareye yöneltilen kusurunun,idarenin hizmet kusuru olarak ortaya çıkan sorumluluğu ile kaynaşmış olması durumunda ortaya çıkan kusura denir.
Rücû hakkı:Bir kimsenin,asıl borçlunun yerine alacaklısına ödediği şeyi asıl borçludan istemeye hakkı olmasıdır.

GÖREVLE İLGİLİ OLMAYAN KİŞİSEL KUSUR:Kamu görevlilerinin hizmetle ilgili olmayan kusurlu tutum ve davranışlarıdır.
-AĞIR KUSUR:Yasanın bütün açıklığına rağmen kasıtlı biçimde yasayı yanlış uygulama veya hiç uygulamama,bazı durumlarda kamu görevlileri için ağır kusur oluşturur.
Kasıt:Bir fiilin bilerek ve isteyerek gerçekleştirilmesidir.

İDARENİN KUSURSUZ SORUMLULUĞU
-İdarenin hukuka uygun işlem veya eylemlerinden doğan zararları,hiçbir kusuru olmasa dahi,bazı durumlarda tazmin etmesi yükümlülüğüdür.
-Risk sorumluluğu:İdarenin hiçbir kusuru olmasa dahi,yürüttüğü riskli faaliyetler veya kullandığı tehlikeli araçlar nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumlu olmasını öngören bir kusursuz sorumluluk türüdür.

İDARENİN SORUMLULUĞUNUN ŞARTLARI
1.İdareye ait bir davranış
2.Zarar
Zararın bir takım şartları taşıması gerekir.Bunlar:
.Zarar gerçek ve kesin olmalıdır.
.Zararın özel olması gerekir.Bir başka deyişle zarar belli kişileri etkilemelidir.
.Zarar,meşru bir menfaat ya da hakka yönelik olmalıdır.
.Zarar maddi ya da manevi nitelikte olabilir.
.Zarar,parayla takdir edilebilen bir zarar olmalıdır.
.Zarar anormal olmalıdır.
3.İlliyet Bağı
-Nedensellik(İlliyet Bağı):İdarenin zararı tazmin borcunun doğabilmesi için zarar ile idarenin işlem veya eylemi arasında doğrudan doğruya bir neden-sonuç ilişkisinin bulunması gerekliliğini ifade eden kavramdır.

SORUMLULUĞU ORTADAN KALDIRAN HALLER
1.Tazmini Gerektiren Bir Zararın Bulunmaması
2.Zararın Zarar Gören Kişinin Kendi Rıza veya Tutum ve Davranışından Kaynaklanması
3.Zararın 3. Kişinin Eyleminden Doğması
-Müteselsil Sorumluluk:Birden çok kişinin aynı borçtan dolayı borçlu oldukları zincirleme borç ilişkisinde her borçlunun söz konusu o borcun kendine düşen payı kadar değil,borcun tamamından sorumlu olması halidir.
4.Zararın Mücbir Sebeplerden İleri Gelmesi

Mücbir sebep:İdarenin iradesi dışında oluşan,öngörülmesi ve en büyük bir dikkat ve özenle dahi önlenmesi mümkün olmayan ve de bir kamu hizmetinin yürütülmesini imkansızlaştıran olaylardır.
-Bir olayın mücbir sebep olarak kabul edilmesi için şu koşulların bir arada gerçekleşmesi gerekir:
.Mücbir sebebin kabulü için öncelikle,idarenin eylem ve işleminden başka bir veya birden fazla olay bulunmalıdır.
.İdarenin iradesinin dışında olması gerekir.
.Tahmin edilemez olması gerekir.
.Önüne geçilemeyen,önlenmesine imkan olmayan bir olay olmalıdır.
5.Zararın Umulmayan Durumlardan İleri Gelmesi
Bir olayın beklenmeyen hâl olarak değerlendirilmesinin koşulları:
-Bir olayın beklenmeyen hâl olarak görülebilmesi için,bu olayın idarenin faaliyetleri içinde meydana gelmesi gerekir.
-söz konusu olayın öngörülemez olması gerekir.
-olayın önlenemez olması gerekir.
6.Zarar İle İdare Arasında İlliyet Bağının Olmaması

Sınavlarda Başarılar Dileriz...
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst