Aöf Avrupa Birliği ve Türkiye İlişkileri Ders Notları 4. Ünite

AOFDESTEK

ADMİN
Yönetici
Admin
Katılım
9 Şub 2011
Mesajlar
6,041
Tepkime puanı
25
Puanları
48
Bölüm:
İşletme
Şehir:
Bursa
Aöf Avrupa Birliği ve Türkiye İlişkileri Ders Notları

ÜNİTE 4 –


2004 BRÜKSEL ZİRVESİ SONRASI TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİ


Brüksel Zirvesi (2004) ve Müzakere Sürecinin Başlaması

Türkiye’nin adaylığı 1999 Helsinki Zirvesi’nde ilan edilmiş, 2004 Brüksel Zirvesi’nde ise Türkiye’nin 3 Ekim 2005 tarihinde müzakerelere başlayacağı ilan edilmiştir. Bu nedenlerle Türkiye’nin AB ile olan ilişkilerinde 1999 Helsinki ve 2004 Brüksel zirveleri önem taşır.
Brüksel Zirvesi Sonuç Bildirgesi ve Türkiye - AB İlişkileri
16-17 Aralık 2004 tarihlerinde gerçekleşen Brüksel Zirvesinde liderlerin gündemindeki konular;
Genişleme
Terörizm
2007-2013 mali çerçevesi
AB Uyuşturucu Stratejisi
Dış İlişkiler

NOT: Zirve sonucunda ilan edilen sonuç bildirgesinin Türkiye için en önemli kısmı genişleme başlığının altında verilmiştir.

Bu bildirgede aynı zamanda Hırvatistan’ın da Nisan 2005’te katılım müzakerelerine başlayacağı belirtilmiştir.
Türkiye için bu bildirgede geçen ucu açık müzakereler ifadesi, üyelik sürecinin sonuyla ilgili belirsizlikten ötürü Türkiye’nin beklentilerini karşılamamıştır.
AB kurumları ise bu durumun sadece Türkiye için değil diğer yeni aday Hırvatistan ve potansiyel aday olan Batı Balkan Ülkeleri (Bosna Hersek, Kosova, Sırbistan, Karadağ, Arnavutluk, Makedonya,) için de günü geldiğinde geçerli olacağının altını çizmişlerdir.
Bildirgede müzakere süreci ile ilgili diğer husus ise birliğin “İçerme Kapasitesi”ne yaptığı atıftır.
AB, 2004 yılında üye olan 10 yeni üyenin ardından genişleme sürecini devam ettirme ve Avrupa’da refah, istikrar, güvenliği sağlama konusundaki kararlılığını ifade etmiş ancak bundan sonraki genişlemelerin birliğin “içerme kapasitesini” zora sokmayacağı durumda gerçekleşebileceğini belirtmiştir.
Ucu Açık Müzakereler: Bu tarihten önce AB ile müzakerelere başlamak sonu tam üyelikle sonuçlanacak bir sürecin başlangıcı demekti. Müzakerelerin başlamasından belli bir süre sonra aday ülkelere bir üyelik takvimi ve yaklaşık bir katılım tarihi verilirdi. 2004 Brüksel Zirvesi kararında AB ülkeleri, müzakerelerin ucu açık olduğunu belirtmiş, müzakerelerin hedefinin üyelik olduğunu ancak bunun aday ülkenin bütün gerekli koşulları sağlaması ile gerçekleşeceğini de hatırlatarak sürecin ucu açık devam edeceğini açıkça belirtmişlerdir.

İçerme Kapasitesi: AB’ye katılan yeni ülkeler, gerek mali, kurumsal gerekse toplumsal olarak bir külfeti de beraberinde getirmekte üye sayısı arttıkça birliğin işleyişi ve ortak karar alma mekanizmaları gitgide karmaşık bir hâl almaktadır. 2004 yılında 10 ve 2007 yılında iki yeni üyenin de dahil olması ile üye sayısı 27 ye çıkan AB’de genişleme söz konusu olduğunda bu kavram sıklıkla kullanılır hale gelmiştir. Bu kavram genellikle AB’nin daha fazla genişlemesine karşı olanlar tarafından kullanılmaktadır.
Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne Katılım Müzakereleri
Müzakereler, AB’nin 35 fasıl altında toplanan ve binlerce yasaya karşılık gelen müktesebatının ya da ortak yasal mevzuatının aday Türkiye tarafından benimsenmesinin ve uygulamaya konmasının taraflarca nasıl yönetileceği, yönlendirileceği ve sonlandırılacağı demektir.

Müktesebat ve Müzakere Fasılları

Müktesebat: AB’nin kuruluşundan itibaren geçirdiği değişim ve gelişim boyunca kabul edilen ve tüm üye ülkeleri bağlayan ortak hukuki metinlerin tümüne verilen addır.
Müktesebatı şu ana başlıklar altında toplayabiliriz:
AB’nin kurucu antlaşmaları,
Bu antlaşmalara göre kabul edilen mevzuat ve kararlar ile Avrupa Toplulukları Adalet Divanı (ATAD) içtihadı,
Ortak dış politika ve güvenlik politikası ile ilgili ortak hareket planları, ortak pozisyon kararları, deklarasyonlar, sonuçlar ve diğer kararlar,
Adalet ve İçişleri çerçevesinde kabul edilen ortak hareket planları, ortak pozisyon kararları, imzalanan konvansiyonlar, kararlar, açıklamalar ve diğer kanunlar,
Birlik tarafından ve üye devletlerce kendi aralarında Birlik faaliyetlerine ilişkin olarak imzalanan anlaşmalardan oluşur.
Katılım müzakereleri 35 fasıl altında toplanmıştır, son iki fasıl diğer fasıllarda müzakereler tamamlandığında müzakere edilmeden sonuçlandırılır. Fasıllar ve kısa içerik tarifleri aşağıdaki gibidir
AB Müktesebatı fasıl başlıkları şunlardır:
1) Malların Serbest Dolaşımı
2) İşçilerin Serbest Dolaşımı
19) Sosyal Politika ve İstihdam
3) İş Kurma Hakkı ve Hizmet Sunumu Serbestisi
20) İşletmeler ve Sanayi Politikası
4) Sermayenin Serbest Dolaşımı
21) Trans-Avrupa Şebekeleri
5) Kamu Alımları
22) Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu
6) Şirketler Hukuku
23) Yargı ve Temel Haklar
7) Fikri Mülkiyet Hukuku
24) Adalet, Özgürlük ve Güvenlik
8) Rekabet Politikası
25) Bilim ve Araştırma
9) Mali Hizmetler
26) Eğitim ve Kültür
10) Bilgi Toplumu ve Medya
27) Çevre
11) Tarım ve Kırsal Kalkınma
28) Tüketicinin ve Sağlığın Korunması
12) Gıda Güvenliği, Veterinerlik ve Bitki Sağlığı
29) Gümrük Birliği
13) Balıkçılık
30) Dış İlişkiler
14) Taşımacılık Politikası
31) Dış, Güvenlik ve Savunma Politikaları
15) Enerji
32) Mali Kontrol
16) Vergilendirme
33) Mali ve Bütçesel Hükümler
17) Ekonomik ve Parasal Politika
34) Kurumlar
18) İstatistik
35) Diğer Konular

Müzakerelerde Önemli Belgeler

Müzakere Çerçeve Belgesi
Müzakere Çerçeve Belgesi katılım müzakerelerinin temel belgelerinden biridir.
Aday ülkelerle yapılan katılım müzakereleri, her ülke için ayrı olarak hazırlanan müzakere çerçevesine göre yürütülür.
Müzakere Çerçeve Belgesi’nin belirleyici özelliği aday ülkenin içinde bulunduğu durum göz önüne alınarak hazırlanması ve müzakerenin işleyiş, biçim ve kurallarını bütün ayrıntılarıyla ele almasıdır.
İlerleme Raporları
AB’nin aday ülkenin genel olarak siyasi ve ekonomik kriterlerde ve özel olarak her müktesebat faslında bir yıl içinde kat ettiği yolu değerlendirdiği belgedir.
Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanan ve her yılın sonbaharında ilan edilen İlerleme Raporu Türkiye için ilk olarak 1998 yılından yayınlanmıştır ve o tarihten itibaren her yıl düzenli olarak yayınlanmaktadır.

Katılım Ortaklığı
Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanan ve Konsey tarafından onaylandıktan sonra AB Resmî Gazetesi’nde yayımlanan ve müzakerelerin AB tarafınca belirlenen yol haritasıdır.
İlerleme Raporlarından farklı olarak bir kaç senede bir yenilenen Katılım Ortaklıklarında siyasi ve ekonomik kriterler açısından aday ülkenin kısa ve orta vadede yapması gerekenler, ayrıca müzakere fasıllarındaki kısa ve orta vadeli hedefler belirtilir.
Kısa vadeli hedeflerin 1-2 yıl içerisinde, orta vadeli hedeflerin 3-4 yıl içerisinde yerine getirilmesi beklenir.
1999 yılında adaylığı ilan edildikten sonra Türkiye için ilk Katılım Ortaklığı 2001’de kabul edilmiş akabinde 2003, 2006 ve 2008 yıllarında güncellenmiştir.
Ulusal Program
Aday ülke Türkiye Katılım Ortaklığında belirlenen hedeflerin nasıl bir takvimle yerine getireceğini, hangi kurumların hangi hedeften sorumlu olacağını ve mali kaynakların kullanımını detaylı olarak açıklar.
Her aday ülke gibi Türkiye’nin de Ulusal Program’ında Katılım Ortaklığı’nda önerilen takvime uyması esastır.
Ulusal Program ilk kez 2001’de hazırlanmış, 2003 ve 2008’de güncellenmiştir.
Müzakereleri Yürüten Kurumlar
Avrupa Birliği Genel Sekreterliği, Baş müzakerecilik ve AB Bakanlığı
2000 yılında Avrupa Birliği Genel Sekreterliği (ABGS) kurularak Türkiye’nin müzakereleri yürütürken ihtiyacı olan kurumsal kapasite güçlendirilmiştir.
2005 yılının Haziran ayında devlet bakanı seviyesinde bir baş müzakereci atanmıştır.
Daha sonra bir süreliğine baş müzakerecilik görevi Dışişleri Bakanı tarafından sürdürülmüştür.
2009 yılının Ocak ayında baş müzakerecilik görevinin de ayrı bir bakan tarafından yürütüldüğü yeni bir devlet bakanlığı oluşturulmuştur.
Son olarak Temmuz 2011 genel seçimlerinden sonra kurulan 61. Hükûmette devlet bakanlığı AB Bakanlığına yükseltilmiş, Bakan baş müzakerecilik görevini üstlenmiş, ABGS de yeni bakanlığın bürokrasisini oluşturmuştur.
ABGS, müzakere sürecinde siyasi engellerin reformları engellemesini önlemek ve kamuoyunun farkındalığını ve desteğini sağlamak amacı ile 4 Ocak 2010 tarihinde “Türkiye’nin Katılım Süreci İçin Avrupa Birliği Stratejisi”ni uygulamaya başlamıştır.
Avrupa Birliği Stratejisi’nin yanı sıra yine Ocak 2010’da ABGS’ nin öncülük ettiği “Avrupa Birliği İletişim Stratejisi” oluşturulmuştur.

Bu iletişim stratejisi çerçevesinde AB’ye üye ülkelerde Türkiye’nin üyeliği konusunda oluşmuş olan önyargılarla mücadele edilirken Türkiye’de de AB ile ilgili yanlış bilinenler düzeltilemeye, kamuoyunun AB projesini tanıyarak sahiplenmesine çalışılmaktadır.

Bu iki strateji doğrultusunda 2010-2011 Eylem Planı da 15 Mart 2010 tarihinde Bakanlar Kurulu’nda kabul edilmiştir.
Müzakere sisteminin ana yapısını “İzleme ve Yönlendirme Komitesi” oluşturur.
Komite Baş müzakerecinin başkanlığında müzakereleri yönetmektedir.
Komite,AB Bakanlığı’na ilaveten
Başbakanlık,
Dışişleri Bakanlığı,
Devlet Planlama Teşkilatı
AB nezdindeki Daimi Temsilciliğimizden oluşmaktadır.
AB Bakanlığının baş müzakereci görevi de tüm bu birimlerin çalışmalarının eşgüdümünün sağlanmasıdır.
Diğer yapılar:
Reform İzleme Grubu (RİG)
AB Bkanlığı
Adalet Bakanlığı
Dışişleri Bakanlığı
İçişleri Bakanlarından oluşan üst mekanizmadır.
RİG in sekretaryası ABGS tarafından yerine getirilmektedir.
RİG bünyesinde ilgili kurum ve kuruluşların üst düzey temsilcilerinin AB Bakanlığı eş güdümünde toplanan bir “Siyasi İşler Alt Komitesi(SİYAK) vardır.
Ayrıca Aralık 2009’dan bu yana 81 vilayette AB Daimi Temas Noktası görevini yürüten bir Vali Yardımcısı mevcuttur.

AB’de Kurumsal Yapı
Komisyon ve Genişleme Genel Müdürlüğü
Avrupa Komisyonunu AB’nin hükümeti gibi düşünebiliriz, her hükûmette olduğu gibi Komisyonda da bakanlık düzeyinde birimler bulunur ancak bu birimlere bakanlık değil Genel Müdürlük denir.
Gerek Türkiye’nin gerek diğer aday ülkelerin adaylığı konusunda en önemli rolü oynayan kurum Genişleme Genel Müdürlüğüdür.
Genişleme Genel Müdürlüğü diğer genel müdürlüklerin Türkiye’nin ve diğer aday ülkelerin üyelikleriyle ilgili yaptıkları çalışmaların eş güdümünü sağlar.
Komisyon’un Türkiye ve diğer aday ülkelerin üyelik müzakerelerindeki diğer bir görevi her yıl her aday ülke için bir ilerleme raporunun yazılmasıdır.

Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu

Türkiye’nin müzakerelerde kaydettiği ilerlemeyi yerinde takip etmek üzere Komisyon’un diğer aday ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de bulunan temsilciliğidir.
Bu kurumun başında büyükelçi statüsünde bir diplomat bulunur.
Diğer AB Kurumlarının Müzakerelerdeki Görev ve Yetkileri
Avrupa Parlamentosu
Dış İlişkiler Komisyonu vasıtasıyla müzakere sürecini denetler.
Her aday ülke için tayin edilen bir Avrupa vekili raportör ülkenin performansıyla ilgili yıllık bir rapor yazar.
AB bütçesini onayladığı için aday ülkelere verilen katılım öncesi mali yardımın da dolaylı denetçisidir.
Aday ülkenin üye olabilmesi için Katılım Antlaşması’nın önce Avrupa Parlamentosu’nda oy çokluğu ile parlamenterler tarafından onaylanması gerekmektedir.

Konsey:

Genişleme Politikası’nın nihai karar vericisidir.
Müzakere sürecinde Komisyonun hazırladığı ilerleme raporlarını kabul eder.
Müzakere Döneminin Önemli Aşamaları
Müzakere Çerçeve Belgesi’nin Yayınlanması
Türkiye’nin Müzakere Çerçeve Belgesi 29 Haziran 2005’te yayımlanmıştır.
Müzakere Çerçeve Belgesi yukarıda bahsedildiği gibi müzakerelerin nasıl yürütüleceğine ışık tutar.
Katılım Konferansı (3 Ekim 2005, Lüksemburg)
Müzakerelerin başlaması ile ilgili kararın alınmasını takiben her aday ülke için bir Hükümetler arası Konferans düzenlenir.
Türkiye için yapılan Katılım Konferansı 3 Ekim 2005 tarihinde İngiltere dönem başkanlığında Lüksemburg’da yapılmıştır.
Ayrıca her faslın müzakereye açılması münasebetiyle bir Hükûmetler arası Konferans toplanır.

Tarama Süreci (Screening)

Müzakerelerin ilk ayağını tarama süreci oluşturur.
Tarama süreci aday ülkenin müzakereler başlamadan önce ulusal mevzuatının bulunduğu durumun tespitidir.
Her müzakere başlığı için iki toplantı düzenlenir.
Birinci toplantıda Komisyon yetkilileri aday ülkenin yetkililerine yapılması gerekenleri açıklar
İkinci toplantıda ise aday ülkenin yetkilileri mevcut durumlarını, müzakerelerdeki yol haritasını ve pozisyonunu açıklar.
Bu iki toplantıdan sonra Komisyon, her fasıl için ayrı bir tarama sonu raporu hazırlar ve Konsey’e bir Ortak Pozisyon Belgesi taslağı sunar.
Konseyin bu taslağı oy birliği ile kabul etmesi ile AB’nin aday ülkenin müzakere sürecindeki Ortak Müzakere Pozisyonu oluşmuş olur.
Türkiye’de tarama süreci 20 Ekim 2005 tarihinde başlamış ve Komisyon peyderpey AB’nin Ortak Pozisyon Belgesi’nin özünü oluşturan tarama sonu raporlarını Konsey’e yollamaya başlamıştır.
Tarama Sonu Raporları:
Komisyon her fasıl için ayrı bir rapor hazırladıktan sonra bu raporu üye ülkelerin onayına sunmaktadır.
Her tarama raporunda o müzakere faslı ile ilgili
Genel Düşünceler,
Müktesebatın Üstlenilmesi,
Uygulama Kapasitesi,
Yorumlar ve Öneriler olmak üzere dört ana başlık vardır.

Komisyon eğer ilgili fasılda müzakerelerin vakit geçirmeden başlaması için gerekli asgari yeterlilik sağlanmadığını düşünüyorsa bu fasıl için açılış kriterlerini (benchmark) belirler.
Söz konusu fasılla ilgili açılış kriterleri tarama raporunun Yorumlar ve Öneriler bölümünde yer alır.
Komisyon tarafından Konseye gelen rapor önce Konsey’in Genişleme Çalışma Grubu’na gider ve bu alt gruptaki uzmanlar tarafından incelenir.
Daha sonra rapor üye ülkelerin onayı için her üye ülkenin AB nezdindeki büyükelçilerinden oluşan Daimi Temsilciler Komitesi’ne (COREPER) gönderilir.
Aday ülke için hazırlanan tarama sonu raporunun AB Konseyi onayı için üye ülkelerin oy birliği gerekmektedir.

Açılış kriteri (opening benchmark):
Müzakere fasıllarının her birinde tarama sürecinin sonunda Komisyon bir “tarama sonu raporu” sunmaktadır. Komisyon bir fasılda aday ülkenin müzakereye hazır olduğunu düşünüyorsa raporda bu şekilde belirtilir ancak Komisyon aday ülkenin müzakereye tam anlamıyla hazır olmadığını düşünüyorsa bu faslın açılışı için belirli ön koşulların yerine getirilmesini teklif eder. Bu önkoşullara açılış kriterleri denir.
Komisyonun sunduğu raporun Konseyde onaylanmasını takiben aday ülkenin faslın müzakereye açılabilmesi için bu kriterleri tamamlaması gerekir.
Keza belli fasıllarda Komisyon fasılların kapanabilmesi için o faslın içeriğinin aday ülkede uygulanmasına dönük kapanış kriterleri (closing benchmark) de teklif edebilir.
Bu kriterler ilk kez Hırvatistan ve Türkiye’ye uygulanmıştır ve daha önceki müzakere süreçlerinden edinilen tecrübenin sonuçlarıdırlar.

Daimi Temsilciler Komitesi (COREPER)

Her üye ülkenin AB nezdindeki temsilcisi olan büyükelçilerden oluşan bir AB kurumudur.
Üye ülke büyükelçilerinden oluştuğu için bu komitede Komisyondan farklı olarak üye ülkelerin ulusal çıkarları ön plandadır.
Üye ülkelerin ulusal çıkarlarını gözeterek AB için ortak karar aldığı bu komite, AB karar alma mekanizmasının işleyişi için büyük önem arz etmektedir
Karşılıklı Müzakere Pozisyonlarının Hazırlanması
Aday ülke açılan her müzakere faslı için hazırladığı kendi müzakere pozisyon belgesini AB Konseyi Dönem Başkanlığına sunar.
Sunulan belgeler üye ülkelere ve Komisyona iletilir.
Aday ülkenin sunduğu belgelere karşılık ve tarama sonu raporu ışığında Komisyon’un Genişleme Genel Müdürlüğü AB tarafı için Ortak Pozisyon Belgesi Taslağı hazırlar ve Konseye iletir.
Konseyde Genişleme Çalışma Grubu ve üye ülkelerin görüşleri alınarak belgeye son şekli verilir ve Daimi Temsilciler Komitesinde (COREPER) oybirliği ile kabulünden sonra o müzakere faslında AB Ortak Pozisyonu oluşmuş olur.

Fiili Müzakerelerin Başlaması ve Gidişatı

3 Ekim 2005’te müzakerelerin başlamasını takiben Avusturya dönem başkanlığında 12 Haziran 2006’da açılış kriteri olmaksızın müzakereye açılan ilk fasıl Bilim ve Araştırma olmuş ve Türkiye’nin gerekli kriterleri yerine getirdiği belirtilerek fasıl geçici olarak kapatılmıştır.
Müzakere Sürecinde Duraklama
Türkiye müzakerelere fiilen başlayabilmek için Brüksel Zirvesi’nde AB tarafına iki taahhütte bulunmuştu.
İlki yeni ceza yasasının yürürlüğe girmesi,
İkincisi gümrük birliğini AB’nin 10 yeni üye ülkesine de uygulanacağını belirten bir ek protokolün imzalanması ve daha ileri bir tarihte onaylanmasıydı.
2005 yılı içinde bu iki taahhüt yerine getirilmiş ve müzakereler bu sayede başlamıştı.
Ancak müzakerelerin fiilen başlamasının ardından Türkiye, ek protokolün TBMM’de onay sürecini Kıbrıs Cumhuriyeti hükümetini tanımıyor olmasını ve KKTC üzerindeki izolasyonların sürmesini öne sürerek gerçekleştirmedi.
Bunun üzerine 11 Aralık 2006’da AB Dışişleri Bakanlarından oluşan Genel İşler Konseyi toplantısında Türkiye ek protokole ilişkin taahhütlerini yerine getirene kadar gümrük birliğini ilgilendiren 8 müzakere faslının açılmayacağı ve hiçbir faslın geçici olarak dahi kapatılmayacağı kararlaştırıldı.



8 fasıl şunlardır: Malların Serbest Dolaşımı




Balıkçılık Politikası
İş Kurma Hakkı ve Hizmet Sunma Serbestîsi
Taşımacılık Politikası
Mali Hizmetler
Gümrük Birliği
Tarım ve Kırsal Kalkınma
Dış İlişkiler
Kıbrıs bağlantılı olarak açılması bloke edilen 8 fasla ilaveten Fransa’da 2007 yılı ilkbaharında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanan Nicolas Sarkozy Türkiye’nin AB üyeliğine karşı olan politikasını uygulamaya koyarak 5 müzakere faslının kendisi yönetimde olduğu sürece açılmayacağını Türkiye’ye resmen bildirmiştir.

5 müzakere faslı

Tarım ve Kırsal Kalkınma
Ekonomik ve Parasal Politika
Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu
Mali ve Bütçesel Hükümler
Kurumlar

Müzakereye Açılan Fasıllar

18 müzakere faslının açılmasının bloke edilmesi esnasında ve ardından, müzakereler tamamen durmamış ve 2010 yılı Haziran ayı sonuna kadar 13 fasılda müzakere başlamıştır.
Açılış sırasıyla bu fasıllar şunlardır:

Bilim ve Araştırma
Fikri Mülkiyet Hukuku
İşletme ve Sanayi Politikaları
Sermayenin Serbest Dolaşımı
İstatistikler
Bilgi Toplumu ve Medya
Mali Kontrol
Vergilendirme,
Tüketicinin ve Sağlığın Korunması
Çevre
Trans-Avrupa Ağları
Gıda Güvenliği Veterinerlik ve Bitki Sağlığı
Şirketler Hukuku,

Bu fasılların 12’sinde müzakere sürmekte, 1 fasıl ise geçici olarak kapanmış durumdadır.
Ancak bloke edilen 18 fasıl, açık olan 12 fasıl ve geçici olarak kapanmış olan 1 fasıl dışında kalan 3 fasılda Haziran 2010’dan bu yana hiçbir gelişme olmamıştır.
Açılabilir durumda olup teknik nedenlerden açılamayan bu 3 fasıl şunlardır:
Kamu İhaleleri,
Rekabet Politikası
Sosyal Politika İstihdam

Müzakerelerin Tamamlanmasını Takip Eden Süreç

Türkiye için henüz gündemde olmamasına rağmen tüm müzakere fasıllarının geçici olarak kapatılmasını takiben, bir başka deyişle tüm müzakere başlıklarında tam anlaşma sağlandığında, geçici olarak kapatılan tüm başlıklar nihai olarak kapatılır.
Müzakerelerin kapanması ile Komisyon bir Katılım Antlaşması taslağı hazırlar ve antlaşmanın son şekli Hükûmetler arası Konferansta verilir.
Önce Avrupa Parlamentosu’nun onayı alınır, ardından da Konseyin oy birliği ile bu Antlaşmayı kabul etmesi gerekir.
Bu onayların gerçekleşmesi ile Katılım Antlaşması aday ülke ve üye ülkeler arasında imzalanır, her üye ülke ayrıca kendi anayasal usullerine göre bu antlaşmayı onayladıktan sonra antlaşma yürürlüğe girer ve katılım süreci tamamlanır.

Müzakere Döneminde Mali Yardımlar

Adaylık Öncesi Mali Yardımlar
1963 yılında Ankara Anlaşması’nın imzalanmasından 1995 yılında AB ile Türkiye arasında Gümrük Birliği kararına kadar Türkiye mali protokoller aracılığı ile çoğu kredi niteliğinde olmak üzere yaklaşık 1 milyar avro destek almıştır.
Bu destek Türkiye’nin AB ile Gümrük Birliği uygulamasına geçişini kolaylaştırmak amacıyla verilmiştir.
Türkiye’ye üç mali protokol doğrultusunda verilen bu krediler genellikle Avrupa Yatırım Bankası ve Topluluk kredilerdir.
Türkiye, 1980 yılında zor ekonomik şartlar nedeniyle Özel Yardım Paketi
1991 yılında Körfez Savaşı’ndan en çok etkilenen ülkeler arasında olduğu için mali yardım almıştır.
1995 yılından 1999 yılına kadar adaylık statüsü teyit edilene kadar geçen dönemde gümrük birliğinin doğurduğu yeni ihtiyaçları karşılamak amacı ile Türkiye yine AB mali desteğinden faydalanmış ve yine çoğu kredi olmak üzere 755,3 milyon avro destek almıştır.
17 Ağustos 1999 depreminden sonra AB tarafından hem insani yardım hibesi hem de Avrupa Yatırım Bankası tarafından kredi sağlanmıştır.

Adaylık Döneminde Mali Yardımlar

1999-2006 Dönemi
AB bütçesi 7 yıllık dönemler için hazırlanmaktadır.
Türkiye 1999 yılı Aralık ayında aday olmuş ancak 1999 - 2006 bütçe döneminin hazırlığı daha önceden Türkiye dahil edilmeden yapıldığı için diğer aday ülkeler gibi
PHARE (Üyelik Öncesi Ekonomik Yardım Programı)
ISPA (Üyelik Öncesi Altyapı Yardım Programı)
SAPARD (Üyelik Öncesi Tarım ve Kırsal Kalkınma Yardım Programı)’dan yararlanamamış


MEDA programına ilave edilen ek kaynaklar aracılığı ile mali yardım almıştır.
Türkiye 2000 - 2006 yılları arasında MEDA II programı ile hibe olarak 890 milyon avro ve kredi olarak 1 milyar 470 milyon avro mali destek almıştır.
MEDA II döneminde Türkiye’nin aldığı mali destek bir önceki döneme göre iki kat artmıştır.
2007-2013 Dönemi
Daha önce PHARE, ISPA, SAPARD araçları ile yapılan yardım 2007-2013 bütçe döneminde tek bir mali araç altında toplanmıştır: Katılım Öncesi Yardım Aracı ya da IPA.
IPA’ nın 2007-2013 dönemi bütçesi
11,5 milyar avrodur
Türkiye, Hırvatistan, Makedonya, Arnavutluk, Bosna-Hersek, Sırbistan, Karadağ ve Kosova’yı kapsamaktadır.
IPA fonları geri dönüşsüz hibelerdir ve aday ülkenin resmî kurum ve kuruluşları vasıtasıyla dağıtılırlar.
AB’nin katılım öncesi kaynakları adem-i merkeziyet ilkesi çerçevesinde aday ülkeden yönetilir.
Komisyonun temsilciliği denetiminde bu amaçla oluşturulmuş resmi yapılar bulunur.
AB’nin Türkiye’ye sunduğu IPA fonları çerçevesinde yürütülen projelerin programlanması ABGS ile DPT, ihale, sözleşme ve yürütülmeleri ise Hazine’ye bağlı bir birim olarak faaliyet gösteren Merkezi Finans ve İhale Birimi tarafından yapılmaktadır.

2014-2020 Dönemi
Komisyon 2014-2020 bütçe döneminde müzakere eden aday ülkeler için 14,1 milyar avroluk bir IPA yardımı teklif getirmiştir.

Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA)
Avrupa Birliği’ne aday olan ülkelere yapılan mali desteğe verilen genel addır.
IPA’ nın beş bileşeni vardır:
Kurumsal Kapasite Geliştirme,
Bölgesel ve Sınır Ötesi İşbirliği,
Bölgesel Kalkınma,
İnsan Kaynaklarının Gelişimi,
Kırsal Kalkınma

Sınavlarda Başarılar Dileriz...
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Forum istatistikleri

Konular
17,414
Mesajlar
134,310
Kullanıcılar
90,716
Son üye
Abdullah Kara
Üst