Bakmasını Bilmek ve Yorumlamak

By_tr

Özel Üye
Katılım
26 May 2008
Mesajlar
1,277
Tepkime puanı
6
Puanları
0
Şehir:
Ordu
Hepimiz nesnel dünyamızda duyuyoruz, konuşuyoruz ve görüyoruz. “Bakmak, görmek değildir!” cümlesini biliyorsunuz. Peki, doğru bakmasını biliyor muyuz? Yani bir şeye bakarken yaptığımız değerlendirmeler objektif mi yoksa aklımız, algımız, bilgimiz ve edindiğimiz tecrübelerin mi etkisinde.

Çevremizde süregelen olaylar bizden bağımsız gelişir. Biz bu olaylara ancak yorum katabiliriz. Yaptığımız yorumlar kendimize göre doğrudur. Ancak bu yorum, “Her zaman doğrudur.” anlamına gelmez. Bu nedenle insanlar bir olay karşısında fikirlerini açıklarken birbiriyle düşünce ayrılığına düşerler. Yarısı su solu bardağa, “Bardağın yarısı boş ya da bardağın yarısı dolu” düşüncesiyle bakmak gibi. Aslında her iki önerme de doğrudur. Ancak bu görüş farklılığı bile insanları birbiriyle çatışmaktan vazgeçiremez.

Bu nedenle olaylara bakarken nesnellikten uzaklaşmalı ve objektif bir tutum içerisinde olunmalı: ki bu sayede yapılan yorumlar herkes tarafından kabul görür ve uzlaşılabilir hale gelir. Aksi takdirde fikir ayrılıkları sürüp gidecektir. Konu ile ilgili bir hikâye var, bakış açılarını çok iyi tanımlayan.

Bir araştırma için bir araya gelen fizikçi, kimyager, matematikçi ve tarihçi açık bir arazide araştırma yapmaktadır. Aniden bastıran yağmurdan korunmak için bir köylünün barınağına sığınırlar. Köylü bir şeyler ikram edebilmek için dışarıya çıkar. İçerideki herkesin bir şey dikkatini çeker. Soba yerden 1 metre yüksekte ve altında taş kalıplar bulunmaktadır. Fizikçi hemen yorum yapar. “Adam sobayı yükselterek konveksiyon akımını güçlendirmiş ve odanın daha çabuk ısınmasını sağlamıştır.” Matematikçi buna itiraz edip, “Hayır! Adam sobayı odanın tam merkezine koyarak her tarafın eşit ısınmasını sağlamıştır.” Kimyacı ise “Bu mümkün değil! Adam sobayı yükselterek hem daha çabuk yakılmasını sağlamış hem de aktivasyon enerjisini düşürmüştür.” Tarihçinin yorumu ise daha farklıdır. “Adam ilkel benlikten kalan ateşe tapma biçimini modernize ederek onu yükseltmekle saygısını göstermiştir.” Tartışmalar sürerken köylü içeriye girer. Dayanamaz ve köylüye neden sobanın yüksekte olduğunu sorarlar. Gelen cevap çok basittir.

“Boru yetmedi ağam!”

Herkes aynı yere bakar ama herkes farklı bakar! Siz nasıl bakıyorsunuz?
:rolleyes:
 
E

_elmayra_

Misafir
Algıda seçicilik denen olay bu işte.Herkes istediği yönden bakıyor olaylara.Ben bardağın dolu ya da boş tarafına bakmıyorum.Ben bardağa olduğu gibi bakıyorum.Yarısı dolu,yarısı boş.
teşekkürler paylaşım için..;)
 

seher

Özel Üye
Katılım
25 Şub 2010
Mesajlar
1,645
Tepkime puanı
5
Puanları
38
Şehir:
Mardin
paylaşım için teşekkürler
 

BYXXX

Yeni Üye
Katılım
16 Şub 2009
Mesajlar
275
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Şehir:
Adana
Teşekkurler çok güzel bir paylaşım :):)
 

By_tr

Özel Üye
Katılım
26 May 2008
Mesajlar
1,277
Tepkime puanı
6
Puanları
0
Şehir:
Ordu
rica ederim arkadaşlar beğendiğinize sevindim
 

isokor

Özel Üye
Katılım
31 Ocak 2010
Mesajlar
2,048
Tepkime puanı
6
Puanları
0
Bölüm:
MEZUN
Şehir:
Konya
Teşekkürler boru yetmedi fıkrasını severim bazen basit de düşünmek gerek:)
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Son mesajlar

Forum istatistikleri

Konular
17,421
Mesajlar
134,319
Kullanıcılar
90,729
Son üye
Dormanfce
Üst