20. yüzyılın ilk çeyreğinde Tristan Tzara adlı gencin etrafında toplanan bir grup şair; "dada" sözcüğünü, kurmak istedikleri akıma ad olarak seçmiş ve dadaizmi kurmuşlardır. Fransızca bir sözcük olan dada, çocukların binerek oynadıkları "ağaç parçası, tahta at" anlamına gelir. Düzensiz sözcük ve imgelerin kullanıldığı bu akım, Birinci Dünya Savaşı'nın getirdiği yıkıcı ortamda düş kırıklığına uğrayan aydın ve sanatçıların bir başkaldırısı olarak doğmuştur. Bir başka deyişle iki dünya savaşı arasında varlık gösteren ve toplumu uyuşukluktan kurtarma çabası güden bir harekettir.
* Aklın hiçbir değerinin olmadığı söylenmiş, hiçbir şeyin doğruluğuna ve varlığına inanılmamış, her şeye kuşkuyla bakılmıştır.
* Dil ve estetik kuralları bir yana bırakılarak kuralsızlık ilkesi benimsenmiştir.
* Kelimeleri rasgele kullanmak suretiyle oluşan şiirlere denir.
* Temsilcileri: Tristan Tzara, Breton, Aragon
* Aklın hiçbir değerinin olmadığı söylenmiş, hiçbir şeyin doğruluğuna ve varlığına inanılmamış, her şeye kuşkuyla bakılmıştır.
* Dil ve estetik kuralları bir yana bırakılarak kuralsızlık ilkesi benimsenmiştir.
* Kelimeleri rasgele kullanmak suretiyle oluşan şiirlere denir.
* Temsilcileri: Tristan Tzara, Breton, Aragon