KEKEMELİK

_nilüfer_

Özel Üye
Katılım
7 Şub 2008
Mesajlar
284
Tepkime puanı
5
Puanları
0
Şehir:
Balıkesir
KEKEMELİK
(Ritim Bozukluğu)

Türkiye’de her yıl doğan çocuklardan azımsanmayacak bir kısmı diğerlerinden farklı
bakım, ilgi, eğitim ve sağlık hizmetlerine ihtiyaç duyar. Bunların büyük çoğunluğu engelli
çocuklardır. Bu grup içinde en yaygın güçlük grubunu “dil ve konusma güçlüğü olan
çocuklar” olusturur.
Türkiye’de dil ve konusma güçlüğü olan çocuklara yönelik eğitim ve tedavi
hizmetlerini, 1955 yılında Rehberlik ve arastırma merkezinin Ankara’da kurulması ile
baslamıstır.
Sevgili Aileler,
Büyük bir olasılıkla kendi kendinize “Neden? Neden benim çocuğum?” diye soruyor
ve ona yardım etmek için neler yapılabileceğinizi bilmek istiyorsunuz. Kapıldığınız endise
sizi de korkutabilir. Bunları hissetmeniz gayet doğal olabildiği gibi, bu durumla karsılasan
birçok anne babanın ilk hissettikleri seylerden farklı değildir.
Çocuğunuz için uzman yardımı tabi ki, gerekmektedir. Ama siz, bu süreçte en öneli
kisisiniz, çünkü anne ve baba olarak sadece siz çocuğunuzun ileride kendine güvenen ve
bağımsız bir yetiskin olması için gereken sevgi ve anlayısı ona verebilirsiniz.
Kalbinizi serin tutun… Yalnız değilsiniz.
Kekemelik Nedir?
Kekemelik, konusmanın akıcılığı ve ritmi ile ilgili bir iletisim bozukluğudur.
Akıcı konusmada ritim ve zamanlama büyük önem tasır. Hız, vurgulama ve doğru
yerde duraklamalar açısından farklılıklar olsa da akıcı konusmada sözcükler ve sözcük
grupları kendiliğinden akar. Akıcılıkta ortaya çıkan bozukluklar, uygun olmayan
duraklamalar, tekrarlar ve benzer problemler konusmanın doğal akısını etkiler.
Đste ses, hece ve sözcüklerde uzatmalar, tekrarlar veya duraklamalarla ortaya çıkan
konusmanın akıcılığının bozulduğu bu durum “kekemelik” olarak adlandırılır. Artık, kisinin
ne konustuğundan çok nasıl konustuğu dikkat çekmeye baslar. Konusan kisi de dinleyenler
gibi durumu fark ettiğinde, konusma güçlüğünde korku ve endise de eslik eder. Bazı
durumlarda belirgin yüz ve vücut hareketleri konusma çabası ile birlikte görülebilir.
Her kekemelik bir diğerinden farklıdır. Ancak özelliklerini asağıdaki sekilde
gruplamak mümkündür:
⇒ Normal sayılamayacak sekilde seslerin, hecelerin, sözcüklerin ve
cümlelerin tekrar edilmesi; p- p-..peki, ol-ol olmaz, ben de-ben de-bende
geleceğim… gibi.
⇒ Sözcüklerin bitirilmeden bırakılması
⇒ Düzensiz solunum ve kararsız konusmaya bağlı olarak sözcüklerde
alısılmadık vurgulamaların ortaya çıkması: patlamalar gibi.
⇒ Seslerin olağan dısı uzamaları f f f fare gibi.
⇒ Belli bir sesin çıkartılması ve konusma sırasındaki gerginliğin atılmaması,
nefesin engellenmesine ve tıkanmasına yol açar. Karsılıklı konusmayı
kontrol edebilmek için gösterilen mücadelenin isaretleri açık olarak
görülebilir. Konusmanın akıcılığı ve ritmi bozulmakla birlikte yüzde
gerilim, kas-göz oynatma, basın ani hareketleri, bütün bedende istenmeyen
jestler gözlenebilir ve her ses birimi bu tıkanmalardan etkilenebilir.
⇒ Konusmada güçlük yasandığı anda bazen fazladan sözcük ve sesler eklenir:
Aman!, ya!, yani!, sey! gibi.
⇒ Bazı ortamlarda sözcükler, konusulan konuya uygun olmayacak sekilde
dolambaçlı yollarla söylenebilir. Kekemeliği olanlar hangi sözcük ve
seslerin onlar için problem yaratacağını bilirler ve bu durumdan sözcük
oyunlarıyla kaçmaya çalısırlar. Ya da sözel iletisime girmeyip sessiz
kalmayı tercih ederler.
Kekemeliğe Ne Yol Açar?
Kekemeliğin nedenleri konusunda ileri sürülen görüsler oldukça değisik ve çoktur.
Kimi uzmanlar, kekemeliği yapısal bir bozukluk olarak ele alırken, kimi öğrenilmis bir
davranıs, bir direnis belirti olarak tanımlamakta, bir baskası da çevresel nedenlerin
kekemelikte önemli bir rol oynadığı görüsünü savunmaktadır. Son zamanlarda genler
üzerinde yapılan çalısmalar önem kazanmakta ve umut verici çalısmalar devam etmektedir.
Ancak, yaygın olarak kekemeliğin tek bir nedene bağlı olarak ortaya çıkmadığı görüsü
hâkimdir.
Kekemelik Genellikle Hangi Yasta Ortaya Çıkar?
Kekemelik, genellikle dil gelisiminin erken dönemlerinde ortaya çıkar (2-6 yas). Bazı
durumlarda, okul çağında, nadiren yetiskinlikte de ortaya çıktığı görülebilir.
Kekemelik Cinsiyete Göre Farklılık Gösterir mi?
Evet. Kekemelik erkek çocuklarda, kız çocuklarda görüldüğünden daha yaygın olarak
görülür, siddeti ve sürekliliği de kız çocuklara göre fazladır.

Herkes Zaman Zaman Kekeler mi?
Evet. Pek çok çocuk dil ve konusma gelisiminde “normal” olarak değerlendirilebilecek
bir kekemelik dönemi yasar. Okul öncesi pek çok çocuğun kekemeliğin sınırlarından kekeme
olmadan döndükleri görülmüstür. 2-6 yas arasında çocuğun düsünme hızı sözcükleri
çıkarabilme hızından görülebilir. Bu hemen kekemelik olarak etiketlenmemelidir. Çocuk
konusurken duraklar, ses, hece ve sözcük tekrarları yapar, ama kendisi bunun farkında
değildir. Küçük çocukların dili öğrenme süreçlerinde bu türden konusma sorunları yasamaları
doğaldır. Çocuğun çevresindekiler konusmasını düzeltmesi için baskıda bulunmazsa, çocuğun
dikkati konusması üzerine çekilmezse bu durum kendiliğinden düzelir.
Kekemelik Sürekli midir?
Hayır. Kekemeliği olan insanların konusmalarının akıcı ve düzgün olduğu zamanlar da
vardır. Örneğin, iletisim ile ilgili kaygının olmadığı ortamlarda, sarkı söylerken, oyun
oynarken, hayvanlarla konusurken vb. normal akıcılıkta konusabilirler.
Ne Zaman Yardım Đstemeliyim?
2-6 yas arasında çocuklar genellikle sözcük ve cümleleri tekrarlarlar. Konusmalarında
“ımm, seyyy, eee…”sıkça kullanılır. Bu, normal “ akıcı olmayan konusma” olarak
adlandırılır. Eğer bu dönemde çocuğun konusmayı öğrenmeyi sürdürdüğünü, yepyeni
sözcüklerle karsılastığını, bu sözcükleri cümlede yerli yerine oturtmak i.çin çabaladığını,
konusma ile ilgili kaslarının gelismekte olduğunu, sorularla kesiflere yöneldiğini dikkate
alırsınız, bu yoğun çaba gerektiren süreçte onun konusmasının akıcılığının zaman zaman
bozulmasını anlayısla karsılayabilirsiniz.
Eğer,
Çocuğun konusması ile ilgili kaygı yasıyorsanız,
Çocuk konusma ile mücadeleye girismis görünüyorsa ya da zorlandığında
konusmasının akıcılığı bozuluyorsa,
Konusma ile ilgili kaslarda artan bir gerginlik dikkatinizi çekiyorsa yardım
almanız için zaman uygundur.
Kiminle Đliski Kurabilir, Nereye Basvurabilirim?
Kekemelik ne kadar erken fark edilirse, çocuğa o kadar fazla yardım edilebilir.
Böylece güçlüğün önüne geçmek ya da önlemek mümkün olabilir. Eğer çocuğunuzun kekeme
olduğundan süphe ediyorsanız, zaman kaybetmeden çocuğunuzu dil ve konusma uzmanına
götürmenizde yarar vardır. Ülkemizde bu alanda yeterli sayıda yetismis uzman
bulunmadığından; odyologlar, çocuk gelisimi ve eğitimcileri, özel eğitim öğretmenleri,
psikiyatristler, psikologlar, psikolojik danısmanlar, nörologlardan da destek alabilirsiniz. Bu kisiler sizin ilettiğiniz bilgileri değerlendirerek yönlendirmede bulunacaklardır. Bu kisilere
üniversite hastaneleri ve bu hastanelerin eğitim birimlerine basvurarak ulasabilirsiniz.
Basvurabileceğiniz kurumlardan biri de ilinizdeki veya ilçenizdeki Millî Eğitim
Bakanlığı'na bağlı rehberlik ve arastırma merkezleridir. Bu merkezler size çocuğunuzun
eğitimi ve yapabilecekleriniz konusunda bilgi verip, yönlendireceklerdir.
Hangi Davranıs ve Tutumlarım Çocuğuma Zarar Verebilir ?
Acımak, merhamet göstermek,
Endiseli, kaygılı bakmak,
Sabırsız ve öfkeli görünmek,
Akıcı olamayan konusmadan ötürü cezalandırma tehdidinde bulunmak,
suçlamak,
Hırpalamak, hor görmek,
Akıcı konusmadan çok akıcı olamayan konusma üzerinde odaklanmak,
Akıcı olamayan konusmayı kesmesini söylemek,
Durup tekrar baslamasını söylemek,
Konusmaya baslamadan önce düsünmesini önermek,
Onun yerine cevap vermek veya takıldığı yerleri tamamlamak,
Konusmadan önce derin bir nefes almasını söylemek,
Zorlandığı sözcükleri kullanmaktan kaçınmasını önermek,
Kuralları önceden belirlememis olmak,
Çocuğun yasına ve olgunluk düzeyine uygun olmayan beklentiler belirlemek,
"Hayır, yapma, dur, yapamazsın..." gibi ifadeleri sıkça kullanmak çocuğa zarar
veren davranıs ve tutumlardır.
Çocuğuma Verebileceğim Uygun Tepkiler Neler Olabilir?
» Sabırla onu dinleyin, konusmasını "olay" yapmayın.
» Bazı kelimeleri söyleyememek, takılmak, ona çok sıkıntı verebilir. Böyle
zamanlarda bir sey söylemek ihtiyacı duyabilirsiniz. Bu durumlarda, ses
tonunuzda acımak, olumsuz bir yorum, kaygı ya da saskınlık ifadesi
bulunmaksızın, hatta belki de hafifçe gülümseyerek, "bu kelime uğrastırdı
seni", "bazen zor oluyor değil mi?" gibi sözler söyleyin. Bu gibi sözlerle onun
çabasını fark ettiğinizi ve kekelediği için onu suçlamadığınızı ifade edin.
» Konusmasını düzeltmekten, "daha yavas konusursan kekelemezsin", "yüzünü
öyle yapma" gibi iyi niyetli ama suçlayıcı etkileri olabilecek olumsuz
ifadelerden kaçının.
» Yasadığı konusma güçlüğü hakkındaki duygularını onunla konusmaktan
çekinmeyin. Çocuğunuz konuyu açtığı zamanlarda onun duygularını tanıyın ve
paylasın, akıcı olmayan konusma hakkında konusmak tabu değildir. Herkesin
bazı güçlükleri olabileceğini ifade edin.
Çocuğum Üzerindeki Baskıyı Azaltabilir miyim?
¨ Çocuğunuz konusurken dikkatle dinleyin. Gözleriniz onda olsun, bakıslarınıza
endiseli ve gerilimli bir ifade yüklememeye özen gösterin.
¨ Çocuğunuz konusurken bitirinceye kadar dinleyin, sözünü kesmeyin,
bitirdikten sonra aceleyle cevap vermeyin. Đletisiminiz "telâslı" bir hava içinde
geçmesin.
¨ Sürekli soru sormaktan vazgeçin. Sorularınızın "evet" ya da "hayırla veya kısa
ifadelerle yanıtlanabilir olmasına özen gösterin. Kendi arzusuyla konusmaya
baslarsa, ona gerektiği kadar zaman tanıyın.
¨ Onunla konusurken kullandığınız "ses tonunuza" da dikkat edin. Bazen
kelimelerle ifade etmediğimiz duyguları ses tonumuz ele verir.
¨ Doğum günü partileri, tatiller, bayramlar gibi özel günler için çocuğunuzu
önceden hazırlayın. Örneğin "nereye gidiyoruz, kime gidiyoruz, orada ne kadar
kalacağız?" gibi açıklamalarda bulunun. Bu yaklasım çocuğun hissedebileceği
endiseyi azaltacaktır.
¨ Gündelik hayatınız çok kosusmalı mı geçiyor? Dinlenmeye yeterli zaman
kalmıyor mu? O hâlde, kendinize de zaman ayırın. Bu durum sizin
rahatlamanıza ve kendinizi gelistirmenize fırsat sağlayacaktır.
Çocuğumla Alay Ediliyorsa Ne Yapmalıyım?
Kardesleri ve arkadasları onu ayıplıyor, ondan utanıyor ya da onunla alay ediyor
olabilirler. Bu durumda onlarla "ayıplama, utanma, alay etme" konusunda sabırla konusun.
Tüm insanların zayıf ve güçlü yanları olabileceğini açıklayın. Bu konudaki açıklamalarınızı,
konusmalarınızı defalarca tekrar etmeniz gerekebilir; çünkü bundan vazgeçmeleri zaman
alacaktır.
Ancak tüm çabanıza rağmen olumsuz tutum ve davranıslar sürüyorsa uzman yardımı
almanızın tam zamanıdır.

Çocuğuma Zaman Ayırmalı mıyım?
Evet... Çocuğunuzla elinizden geldiğince birlikte olmaya çalısın.
Nasıl konusursa konussun sizin için çok değerli olduğunu, konusmasının önemli
olmadığını ona zaman ayırarak hissettirebilirsiniz. Örneğin yatmadan önce 3-5 dakikanızı
onunla geçiriyor musunuz? Bugün ne yaptın? yerine, "gününün nasıl geçtiğini" konusuyor
musunuz? Siz gününüzün nasıl geçtiğini anlatıyor musunuz? Bu size duyguları paylasmak
konusunda fırsatlar sağlayacaktır.
Duygu ve heyecanlarını sözle ifade etmesine olanak tanıyın. Söylediklerini
önemseyin. Eğer ifade etmede güçlük çekiyorsa ona dokunarak, dinlediğinizi göstererek
yüreklendirmeye ne dersiniz?

ÖZETLE
⇒ Çocuğun nasıl söylediğinden çok, ne söylediğini dikkatle dinleyin,
konusmaya müdahale etmeden göz iliskisini sürdürün.
⇒ Çocukla konusurken kısa, kurallı ve basit cümleler kullanın, ifadeler açık
ve kolay anlasılır olsun.
⇒ Siz konustuktan sonra, çocuğun size cevap verebileceği yeterli zamanı
tanıyın.
⇒ Çocuğunuzun hangi ortamlarda daha akıcı konustuğunu gözlemleyerek
belirleyin. Bu ortamlar onun kendini daha rahat ve güvenli hissettiği
ortamlar olabilir, bu ortamları arttırın.
⇒ Onun yasantısı için süreklilik gösteren, sağlıklı bir program olusturun,
yeterince uyuması, dengeli beslenmesi gibi ihtiyaçlarını gündelik
yasamında dikkatle ele alın.
⇒ Çocukta duygusal çatısma ve gerilim yaratan durumları gözleyip belirleyin,
mümkün olduğunca bunlardan sakının.
⇒ Çocuğunuz akıcı konusmadığında da akıcı konustuğundaki gibi davranın.
Onu baskı altına almaksızın konusması için cesaretlendirin. Sakin bir
konusma ve dinleme ortamını sağlamaya çalısın.
Not: T.C. Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Rehberlik ve Danısma Hizmetleri Genel
Müdürlüğü’nün Hazırladığı “Kekeme Bir Çocuğum Var” (Aile El Kitabı)’ndan
yararlanılmıstır
 

canom

Yeni Üye
Katılım
4 Haz 2008
Mesajlar
1
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Şehir:
Adana
yeğenim bazı harfleri kekeleyerek konuşuyor bildiğiniz güvenilir bir adres varmıdır tedavi etirmek istiyoruz daha 4 yaşında
 

Okul.Oncesi

Okul Öncesi Öğretmeni
Katılım
25 Şub 2008
Mesajlar
374
Tepkime puanı
9
Puanları
0
Bölüm:
Okul Öncesi Öğretmenliği
Şehir:
Mersin
merhabalar size bu konuda verebilerciğim net bir adres yok ama bulunduğunuz ili belirtirseniz sizin için bir araştırma yapabilrim.
 

Çevrimiçi üyeler

Şu anda çevrimiçi üye yok.

REKLAMLAR

Son mesajlar

Forum istatistikleri

Konular
17,417
Mesajlar
134,315
Kullanıcılar
90,725
Son üye
Peternar
Üst