Maşallah bu Türkçe ile nasıl 4.cü sınıfa kadar geldiniz merak ediyorum. Öss'de belli bir puan alarak örgün öğretim hakkı kazanmışsınız tebrik ederim. Amma velakin Öss sınavında 350'yi aşmanıza rağmen, bir sorunun sonuna soru işareti koymayı öğrenememişsiniz. Ne kadar yazık! Bu yazıyı sınav kağıdına yazmış olduğunuzu farz edersek, sizin öğretmeniniz olsam sıfırı basar geçerdim şahsen. Türk Dili ve Edebiyatını hakkımla okuyorum diye hava atıyorsunuz. Ayrıca üslubunuzda çok çirkin. Sokak jargonu ile konuşan bir insan sırf Öss sınavında iyi puan aldı diye bu güzel bölümü okuyor olabiliyor da, neden Öss'de matematik yapamadığı için yeterli puanı alamayan bir insan dışardan Edebiyat bölümü okuyamasın? -bu gördüğünüz şey, soru işaretidir bilmem size öğrettiler mi?- Haketmek örgün eğitimden illa ki okumak değildir, haketmek zor koşullara rağmen kendi çabanla bir diğerini geçebilmek demektir. Bu kadar basit düşüncelere sahip bir Edebiyat öğrencisini görmek çok üzücü. Edebiyat farklı açılardan da görebilmektir. Çıkarın at gözlüklerinizi... Kendinize itiraf edin, bu insanların sizi geçebilme ihtimalinden korkuyorsunuz. Haklısınız ne diyeyim, insan güçlü rakipten korkar! Bu yazınızı da korkularınızın dışa vurulması olarak düşünüyorum ya da bilinç altınızın bedeninize yaptığı bir ajitasyon. Ama her ihtimalinde de gülünecek durumdasınız...Ben edebiyat öğretmenliği 4. sınıftayım.Össde 350leri aşıp buralara geldik,bizim bile atanma konusunda sıkıntılarımız varken açıköğretime yazılanlar ne ümit ediyor merak ediyorum.Bana kalırsa hayal görmeyin gerçekçi olun.Yüzbinlerle ifade edilen edebiyat öğretmenliği mezunu atama beklerken kimse açıköğretimlileri öğretmen yapmaz.Edebiyat okumak sandığınız gibi kolay değil,4. yılımda olmama rağmen öğrenmem gereken çok şey var.Açıköğretimlileri öğretmen olarak atayacaklarını söyleyenler sizi kandırıyorlar,kayıt parası almak için ortaya bunu attılar,ama okuyun da görün bakalım atanacak mısınız.
...evet bu arkadaşıma katılıyorum zamanında bana okuma izni verilmedi edb. Da hayalimdi şimdi acık öğrtimden yerleştim kim nederse desin ister haksızlık ister bencillik (bu benim için bir mucize oldu) o zaman okumak için hayata bizden 3-0 önde başlayanları da biz kınayalım...olumsuz düşünen arkadaşlara hiç katılmıyorum bencilce düşünüyor aynı şey iktisat fakulteleri içinde geçerli.tercih meselesi insan isterse normal öğretimde okur isterse açık öğretimde.bu bölümlerin açılmış olması sevindirici şöyle düşünmek gerek artık insanlarımız kültürlü ve bilinçli olacak en azından bu yöntemle bu sağlanabilir. Insan istedikten sonra başaramayacağı hiçbirşey yok. Düşünün ben evliyim ve bir çocuğum var kendimi yetiştirmek için bu bölümü yani idealimi okuycağım ve çocuğumun eğitimci bir annesi olacak.herşey gelecek nesile bakıyosa bu çocukları yetiştirenin de adam gibi yetiştirmesi gerekiyo... Insan sadece kendi çerçevesinden bakmamalı diye düşünüyorum.
AÇIKÖĞRETİM TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI öğretmenliği değil bölümü var dolayısıyla bu bölümü bitirdikten sonra öğretmen olabilmek için kesinlikle formasyon alınması şart...şuan milli eğitim bakanlığına bağlı bir ilköğretim okulunun anasınıfı öğretmeni olarak çalışmaktayım. açıköğretim türk dili ve edebiyatı öğretmenliğini bitirdiğim takdirde bu bölümde öğretmenliğe geçiş hakkım var mı? hakkım varsa sınavlı mı yoksa sınavsız mı? yanıtlarsanız sevinirim. şimdiden teşekkürler.